YAZARLARIMIZ
Selçuk Turgay Azak
Vergi Müfettişi
Ekonomist
selcukturgayazak@hotmail.com



Euro Bölgesi Likidite Tuzağında Mı?

Dalgalanmalar bir ekonomide en istenmeyen durumlardan birisidir. Çünkü dalgalanma üretim, tüketim, istihdam ve fiyat seviyelerinde arzu edilmeyen hareketlenmelere sebep olacaktır. Dalgalanma ifadesini açarsak bir ülkenin reel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’sındaki yukarı ve aşağı yönlü değişimler olarak ifade edebiliriz. Bu değişimlerin birbirlerine bağlantılı temel iki sebebi bulunmaktadır. Üretim ve tüketim yani arz ve talep koordinasyonsuzluğu ve buna bağlı olumsuz beklentilerin oluşmasıdır.

Bu yazımızda son zamanlarda Euro bölgesindeki bazı makro ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi yapılacaktır.

ABD merkezli 2008 ekonomik krizinden sonra resesyon ve depresyona karşı Avrupa Merkez Bankası (ECB) aktif bir gevşek ve rahatlatıcı para politikası izlemiş ve faiz oranları negatif değerlere kadar gerilemiştir. ECB’nin bu kadar cesaretli olmasında Euro bölgesindeki enflasyonun zayıf olması da önemli bir etken olmuştur. Şu an itibariyle de ECB aktif gevşek para stratejisini devam ettirmektedir. Şöyle ki 24 Ocak tarihinde ECB Yönetim Konseyi'nin aldığı kararla politika faizi sabit tutularak % 0'da bırakılmış ve mevduat faiz % - 0,40 ve marjinal fonlama faizinin de % 0,25'te sabit tutulduğu belirtilmiştir.[1] Ancak Şubat ayına ait öncü veriler enflasyonun yukarı yönlü hareketlendiğini göstermektedir.

Diğer taraftan Euro bölgesinin dinamoları olan Almanya, Fransa ve özellikle İtalya’da ekonomik performansın düşük olması uzun yıllardır uygulanan destekleyici para politikasının gelecekte ortaya çıkabilecek resesyona engel olamayacağı noktasında ekonomik kesimlerdeki endişeyi arttırmaktadır.  Yani yıllardır uygulanan ve mevduat faizlerinin eksi değerlere ve de politika faizinin sıfır gibi bir değere düşmesine rağmen Euro bölgesi GSYH’si geçen yılın dördünce çeyreğinde önceki çeyreğe göre öncü verilere göre sadece % 0.2 büyümüştür. Yıllık bazda ise öncü verilere göre Euro bölgesi % 1,2 oranında büyümüştür. Diğer taraftan Euro Bölgesi 2019 büyüme tahminleri de % 1.9'dan yüzde 1.3'e düşürmüştür. Ayrıca Euro bölgesinin önemli ülkelerinden İtalya ekonomisi 2018 yılında ardı ardına iki çeyrek daralarak resesyona girmiştir. Bu konuda tüm ekonomik ve finansal kuruluşlar hemfikir bir şekilde Euro bölgesine dair 2019 yılına ilişkin büyüme tahminlerini düşürmüştür.

Küresel anlamda ticaret savaşlarının derinleşmesi de Euro bölgesinin bu kırılganlığının artmasına sebep olacaktır. Örneğin ABD’nin Avrupa menşeli otomobillere veya parçalarına ek gümrük vergisi getirmesi başta Almanya ve Slovakya’yı olmak üzere Avrupa ekonomisini olumsuz etkileyecektir. Diğer taraftan İngiltere ile yaşanan Brexit sürecinin yarattığı siyasi belirsizlik ekonomik riskleri daha da arttıracaktır.

Uzun yıllardır uygulanan aşırı gevşek para politikasının büyümeyi güçlü bir oranda etkileyememesi para politikasının etkinliğinin sorgulanmasına sebep olmakta ve de likidite tuzağı kavramını akıllara getirmektedir. Likidite tuzağı mantık olarak para politikasının faiz kanalı ile yatırım harcamalarını ve tüketim harcamalarını olumlu yönde etkileşimini işlevsiz kılan bir durumdur. Likidite tuzağında olmayan ekonomilerde süreç genel itibariyle şöyle işlemektedir. Gevşek para politikası faiz oranlarının düşmesine ve faiz oranlarının düşmesi ise yatırım ve tüketim harcamalarının artmasına ve büyümenin hızlanmasına sebep olur. Bu duruma parasal aktarım mekanizması denilmektedir. Parasal değerler faiz kanalıyla reel değerlere etkide bulunmaktadır. Ancak likidite tuzağında olan bir ekonomide bu aktarım mekanizması işlemeyecektir. Faiz oranının çok düşük seviyelerde olması – örneğin sıfır -  ekonomide faiz oranının aşağı yönlü hareketinin söz konusu olmadığı algısı yaratır ve faiz oranı değişmeyeceği için de yatırım ve de tüketim harcamaları etkilenmez. Bu durumda para politikası işlevini kaybeder.

Sonuç olarak yukarıda yer alan veriler ve ifadeler eşliğinde likidite tuzağına dair işaretler reel anlamda Avrupa ekonomisinde görülmektedir. Euro bölgesinin yeniden bir kriz sarmalına girmesi durumunda ne yapacağı ise merak konusudur. Bununla birlikte hem küresel hem de bölgesel siyasi ve ekonomik riskler Avrupa ekonomisinin kırılganlığı arttırabilecek ve resesyona girmesine neden olabilecektir.


[1] https://www.cnnturk.com/ekonomi/dunya/avrupa-merkez-bankasi-faiz-kararini-acikladi-6565

04.03.2019

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM