YAZARLARIMIZ
Murat Dayanç
Yeminli Mali Müşavir
Eski Baş Hesap Uzmanı
Bağımsız Denetçi
Bilim Uzmanı
mdayanc@bnddenetim.com



7143 Sayılı Af Kanunu Kapsamında Gelir Vergisi Yönünden Matrah Artırımı

I- GİRİŞ

TBMM Genel Kurulu’nca 11.5.2018 tarihinde kabul edilen ve 18.05.2018 tarih ve 30425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7143 sayılı Kanun (Af Kanunu)’un 5, 9 ve 10 uncu maddeleri uyarınca mükellefler tarafından, 2013-2017 takvim yılları gelir vergisi matrahlarını artırma imkânı getirilmiştir. Bu sayede eğer arttırılan matrah tutarına isabet eden vergiler peşin veya ilk taksiti en geç 1 Ekim 2018 (30 Eylül 2018 Pazar gününe rastladığı için) sonuna kadar ve ikişer aylık dönemler hâlinde azami altı eşit taksitte ödenmesi halinde, artırımda bulunan mükellefler hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır. Anılan Kanunun yukarıda bahsedilen tüm maddeleri 18.05.2018 tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Öte yandan Maliye Bakanlığı tarafından söz konusu Af Kanunun uygulanmasına yön vermek üzere 26.05.2018 tarih ve 30432 sayılı Resmi Gazete’de 1 seri no.lu Tebliğ yayımlanmıştır.

Yazının ilerleyen bölümlerinde gelir vergisi mükelleflerince yapılması mümkün olacak matrah artırımının koşulları anılan Af Kanunu ve bu Kanun için çıkarılan Tebliği hükümleri çerçevesinde özetlenecektir.

II- GELİR VERGİSİ MATRAH ARTIRIMI SÜRECİ

A) Taksitlendirme Katsayıları, Kredi Kartı İle Veya İade Alacağı Karşılığı Mahsuben Ödeme, Af Kanunundan Yararlanma Hakkının Kaybedilmesi ve Diğer Ortak Hükümler

B) Alacaklar Karşılığı Mahsuben Ödeme vb.

Bu konuda Uzmanlığımızca yazılan ve 01.06.2018 tarihinde www.muhasebetr.com adresinde yayımlanan “Af Kanunu Kapsamında Yapılandırılan Amme Alacakları İçin Uygulanacak Ortak Hükümler” isimli makalemizde yer alan açıklamalardan yararlanılabilecektir.

Ayrıca bu makaledeki bilgilere ilave olarak aşağıdaki ortak hükümlerinde dikkate alınması gerekecektir.

Matrah veya vergi artırımı dolayısıyla mükelleflerce verilen yıllık, muhtasar ve katma değer vergisi beyannameleri ve diğer beyannameler için damga vergisi alınmayacaktır.

VUK’nun 359 uncu maddesinin (b) fıkrasındaki “defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler” veya bu fiiller nedeniyle incelemesi devam edenler ile terör suçundan hüküm giyenler, 18.05.2018 tarih itibarıyla haklarında terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu gerekçesiyle adli makamlar, genel kolluk kuvvetleri veya Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar kapsamında vergi incelemesi yapılması, terörün finansmanı suçu veya aklama suçu kapsamında inceleme ve araştırma yapılması talep edilenler, matrah artırımı hükümlerinden yararlanamazlar.

Ancak VUK’nun 359 uncu maddesinin (b) fıkrasında yer alan defter, kayıt ve belgeleri yok etme veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyma veya hiç yaprak koymama veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleme fiillerinden hareketle yapılan vergi incelemesinin tamamlanması sonucu bu fiillerin varlığının tespit edilememesi durumunda, bu durumun tespitine ilişkin raporun mükelleflere tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde yazılı başvurmaları, matrah ve vergi artırımı sonucu hesaplanan vergileri, raporun tebliğini izleyen aydan başlamak üzere ikişer aylık dönemler halinde altı eşit taksitte ödemeleri ve maddede öngörülen diğer şartları yerine getirmeleri koşuluyla matrah artırımı hükümlerinden yararlanırlar.

Mükelleflerin matrah veya vergi artırımı yaptıkları dönemlere ilişkin olarak kanuni süresinde vermedikleri anlaşılan beyannameler nedeniyle VUK’nun usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarına ilişkin hükümleri uygulanmayacaktır.

Matrah artırımı hükümlerinden yararlananlar hakkında VUK’nun 367 nci maddesi kapsamında hükmedilecek cezalar bakımından yapılacak inceleme hakkı bulunmaktadır. Ancak, bu incelemeler sonucunda matrah veya vergi artırımında bulunulan dönemler ve vergiler için tarhiyat yapılmayacaktır.

C) Gelir Vergisi Matrah Artırımı

1) Yararlanma Şartları

a) 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 takvim yıllarına ilişkin olarak gelir vergisi mükellefleri vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) vergiye esas alınan matrahlarını, 31 Ağustos 2018 (bu tarih dahil) tarihine kadar,

  • 2013 takvim yılı için %35,
  • 2014 takvim yılı için %30,
  • 2015 takvim yılı için %25,
  • 2016 takvim yılı için %20,
  • 2017 takvim yılı için %15,

oranından az olmamak üzere artırırlarsa ve hesaplanan veya artırılan gelir vergisinin, peşin olarak veya ilk taksiti en geç 1 Ekim 2018 (30 Eylül 2018 Pazar gününe rastladığı için) sonuna kadar ve ikişer aylık dönemler hâlinde azami altı eşit taksitte ödenmesi halinde kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türü için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır.

Yukarıda belirtilen şekilde matrah artırımında bulunulan vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak 18.05.2018 tarihinden önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar, ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınacaktır.

Ancak, anılan yıllara ilişkin olarak artırılan matrahların tutarı yazının bir sonraki (II-B/1-b, c, d, e) bölümünde yer alan kişiler ile karşılarında yer alan tutarlardan az olamayacaktır.

b) 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 takvim yıllarına ilişkin olarak gelir vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri yıl ile ilgili olarak vermiş oldukları gelir vergisi beyannamelerinde, zarar beyan edilmiş olması veya indirim ve istisnalar nedeniyle matrah oluşmaması ya da hiç beyanname verilmemiş (ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar dâhil) olması hâlinde, vergilendirmeye esas alınacak matrah ile bu yazının (II-B/1-a) bölümüne göre artırdıkları matrahlar,

i) Ticari veya zirai kazancı işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için;

  • 2013 takvim yılı için 12.279 Türk lirasından,
  • 2014 takvim yılı için 12.783 Türk lirasından,
  • 2015 takvim yılı için 13.558 Türk lirasından,
  • 2016 takvim yılı için 14.424 Türk lirasından,
  • 2017 takvim yılı için 16.350 Türk lirasından az olamaz.

Ticari veya zirai kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilmesi gereken gelir vergisi mükelleflerinin, kazanç ve iratları arasında diğer gelir unsurlarının da bulunması hâlinde, söz konusu mükellefler, yukarıda yer alan asgari matrahlardan az olmamak üzere matrah artırımında bulunacaklardır. Bu kapsamda, ticari veya zirai kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilmesi gerekenlere ilişkin asgari matrah tutarı üzerinden artırımda bulunan mükellefler diğer gelir unsurları nedeniyle de vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaktır.

ii) Ticari veya zirai kazancı bilanço esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek erbabı için;

  • 2013 takvim yılı için 18.095 Türk lirasından,
  • 2014 takvim yılı için 19.155 Türk lirasından,
  • 2015 takvim yılı için 20.344 Türk lirasından,
  • 2016 takvim yılı için 21.636 Türk lirasından,
  • 2017 takvim yılı için 24.525 Türk lirasından az olamaz.

Ticari veya zirai kazancı bilanço esasına göre tespit edilmesi gereken gelir vergisi mükellefleri ile serbest meslek erbabının, kazanç ve iratları arasında diğer gelir unsurlarının bulunması hâlinde dahi, söz konusu mükellefler, yukarıda yer alan asgari matrahlardan az olmamak üzere matrah artırımında bulunacaklardır. Bu kapsamda, ticari veya zirai kazancı bilanço esasına göre tespit edilmesi gerekenler ile serbest meslek erbabına ilişkin asgari matrah tutarı üzerinden artırımda bulunan mükellefler diğer gelir unsurları nedeniyle de vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaktır

c) Geliri sadece basit usulde tespit edilen ticari kazançtan oluşan mükellefler için vergilendirmeye esas alınacak asgari matrah,

  • 2013 takvim yılı için 1.810 Türk lirasından,
  • 2014 takvim yılı için 1.916 Türk lirasından,
  • 2015 takvim yılı için 2.034 Türk lirasından,
  • 2016 takvim yılı için 2.164 Türk lirasından,
  • 2017 takvim yılı için 2.453 Türk lirasından,

d) Geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından oluşanlar için;

  • 2013 takvim yılı için 3.619 Türk lirasından,
  • 2014 takvim yılı için 3.831 Türk lirasından,
  • 2015 takvim yılı için 4.069 Türk lirasından,
  • 2016 takvim yılı için 4327 Türk lirasından,
  • 2017 takvim yılı için 4.905 Türk lirasından,

az olamaz ve bu mükellefler ilgili yıllar itibarıyla gayrimenkul sermaye iratları için belirlenen istisna tutarlarından yararlanamazlar.

e) Geliri yukarıdakiler dışında kalan diğer gelir vergisi mükellefleri için ise,

  • 2013 takvim yılı için 12.279 Türk lirasından,
  • 2014 takvim yılı için 12.783 Türk lirasından,
  • 2015 takvim yılı için 13.558 Türk lirasından,
  • 2016 takvim yılı için 14.424 Türk lirasından,
  • 2017 takvim yılı için 16.350 Türk lirasından, az olamaz.

Ticari ve zirai kazanç ile serbest meslek kazancı dışında kalan ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat (bu kazanç veya iratların birkaçının elde edilmiş olması hali dahil) elde eden gelir vergisi mükellefleri, matrah artırımlarında işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen ve yukarıda yer alan asgari matrahları esas alacaklardır.

Ayrıca birden fazla gelir unsuru elde eden mükelleflerce, vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olunmaması için, yukarıda belirtilen her bir gelir unsuru itibarıyla matrah artırımı yapılması şarttır.

2) Özellik Arz Eden Durumlar

Ticari veya zirai kazancı bilanço esasına veya işletme hesabı esasına göre tespit edilen gelir vergisi mükellefleri ile serbest meslek erbabının, beyannamelerinde diğer gelir unsurlarının bulunması hâlinde söz konusu mükellefler, durumlarına göre yazının (II-B/2-i ve ii) bölümünde yer alan asgari matrahları dikkate almak suretiyle matrah artırımında bulunacaklardır. Durumları uyması halinde asgari matrah tutarı üzerinden artırımda bulunan mükellefler diğer gelir unsurları nedeniyle de vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaktır.

Ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat (bu kazanç veya iratların birkaçının elde edilmiş olması hali dahil) beyan eden gelir vergisi mükellefleri için, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahlar esas alınacaktır. Bu şekilde matrah artırımında bulunan mükellefler sayılan gelir unsurları itibarıyla vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaklardır.

Ticari kazancı basit usulde tespit edilmekle birlikte, bu kazancının yanında beyannamelerinde vergiye tabi başka gelir unsurları beyan eden mükellefler ile gayrimenkul sermaye iradının yanında ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat beyan eden gelir vergisi mükellefleri de işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahları esas alacaklardır. Dolayısıyla, bu şekilde matrah artırımında bulunan mükellefler sayılan gelir unsurları itibarıyla vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaklardır.

Diğer taraftan, ticaret şirketleri, VUK uyarınca birinci sınıf tüccar olarak değerlendirildiklerinden, kollektif şirketlerde ortaklar ile komandit şirketlerde komandite ortaklar, bilanço esasına göre defter tutan mükellefler hakkında yapılan açıklamalar çerçevesinde matrah artırımında bulunabileceklerdir. Adi komandit şirketlerin, menkul sermaye iradı elde eden komanditer ortakları da bu iratlarıyla ilgili olarak matrah artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir.

Adi ortaklıklarda ortaklar, yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek zorunda olduklarından bunlar, yukarıda açıklanan esaslardan durumlarına uyan şekilde matrah artırımında bulunabileceklerdir.

İkmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlar üzerine 18.5.2018 tarihten önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar, matrah artırımına esas ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınacaktır.

Matrah artırımında bulunan gelir vergisi mükellefleri, mesken olarak kiraya verilen binalardan elde edilen kira gelirlerine ilişkin istisna tutarlarını matrah artırımı yaparken dikkate almayacaklardır.

Yıllık gelir vergisi beyannamesinde birden fazla gelir unsuru bulunan mükellefler, matrah artırımlarını beyannamelerinde yer alan toplam matrah üzerinden yapacaklar, gelir unsurlarının bir kısmı itibarıyla artırımda bulunmayacaklardır.

Matrah artırımı yapılan yıllarla ilgili olarak mükelleflerin ölümü veya gaipliği hâlinde, bu mükelleflerin varisleri, muris adına matrah artırımında bulunabilirler. Bu takdirde, tüm mirasçıların birlikte matrah artırımında bulunması gerekecek ancak şahsi ticari işletmenin faaliyetinin mirasçılar tarafından sürdürülmesi hâlinde, bu faaliyeti devam ettiren mirasçı veya mirasçıların matrah artırımında bulunması yeterli olacaktır.

3) Gelir ve Kurumlar Vergisi Mükelleflerince Matrah Artırımı ve Matrah Beyanında Uygulanacak Vergi Oranları

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince artırılan veya beyan edilen matrahlara %20 vergi oranı uygulanmak suretiyle ödenecek vergi tutarı hesaplanacaktır. Artırılan bu matrahlar üzerinden geçici vergi de hesaplanmayacaktır.

Öte yandan, matrah artırımında bulunmak istedikleri yıllara ilişkin yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerini kanuni süresinde vermiş ve bu beyannameler üzerinden anılan beyannamelere ilişkin damga vergisi de dahil olmak üzere tahakkuk eden vergilerin tamamını süresinde ödemiş bulunan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, bu vergi türlerine ilişkin olarak herhangi bir dönem için Af Kanunun ilgili hükümlerinden yararlanmış olmak kaydıyla artırdıkları matrahlara %20 yerine %15 vergi oranı uygulanarak vergi tutarı hesaplanacaktır. %15 oranının belirlenmesinde, maddede öngörülen şartların her yıl için ayrı ayrı dikkate alınması gerekmektedir. Söz konusu mükellefin anılan döneme ilişkin olarak daha sonra pişmanlık hükümlerine göre veya kendiliğinden düzeltme beyannamesi vermesi de artırılan matraha %15 oranının uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir.

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin süresinde vermiş oldukları yıllık beyannamelerde, zarar beyan edilmesi veya ilgili kanunlarda yer alan istisna uygulaması, indirim ve mahsuplar nedeniyle ödenecek vergi çıkmamış olması durumunda da bu mükelleflerce artırılan matrahlara %15 vergi oranı uygulanmak suretiyle ödenecek vergi hesaplanacaktır.

Bu şekilde indirimli oranda vergi ödeme hakkı bulunan mükelleflerin başvurularında, bu hususu, başvuruda kullanılan bildirimin ilgili sütununda belirtmeleri gerekmektedir.

İndirimli oranda vergi uygulanmasından yararlanma taleplerinin değerlendirilmesinde, her bir dönem için ayrı ayrı 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar yapılan eksik ödemeler dikkate alınmayacaktır.

4) Vergi İncelemesi ve Tarhiyat Yapılmaması

Matrah ve vergi artırımında bulunulması durumunda, matrah ve vergi artırımında bulunulan yıllar için gelir veya kurumlar vergisi yönünden vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır.

Ayrıca, birden fazla gelir unsurundan kazanç ve irat elde eden gelir vergisi mükelleflerince, vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olunmaması için, ilgili gelir unsurları itibarıyla matrah artırımı yapılması şarttır. Dolayısıyla, ilgili dönemde matrah artırımında bulunulmuş gelir unsurları itibarıyla vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır. Başka gelir unsurları için matrah artırımında bulunulmuş olsa dahi ilgili dönemde elde edilmekle birlikte matrah artırımına konu edilmeyen gelir unsurları için bu döneme ilişkin vergi incelemesi ve tarhiyat yapılabilecektir.

Bununla birlikte, mükellefler, durumlarına göre bilanço esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek erbabı için veya işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahlardan az olmamak üzere matrah artırımında bulunmaları hâlinde bütün gelir unsurları için vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaktır.

5) Daha Önce Tevkif Yoluyla Ödenmiş Vergilerin Durumu

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin 2013 ila 2017 yıllarına ilişkin olarak matrah ve vergi artırımında bulunmaları hâlinde, artırılan bu matrahlar üzerinden hesaplanan veya artırılan vergilerin tamamını ödemeleri gerekmektedir.

Mükelleflerin matrah ve vergi artırımında bulundukları yıllara ilişkin olarak daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergileri, matrah ve vergi artırımı nedeniyle ödeyecekleri vergilerden mahsup etmeleri mümkün değildir.

6) Geçmiş Yıl Zararları

Mükellefler, matrah artırımında bulundukları yıllara ait olup indirim konusu yapılamamış geçmiş yıl zararlarının yarısını, 2018 ve müteakip yıl karlarından mahsup edemeyeceklerdir.

Söz konusu zararların ilgili yılların mali bilançolarına göre doğmuş olması veya indirim ve istisna uygulamalarından kaynaklanmış olması, durumu değiştirmemektedir. Dolayısıyla, matrah artırımında bulunan mükelleflerin artırımda bulundukları yıla ilişkin zararlarının, gerek mali yıl bilançolarına göre doğmuş olsun gerekse indirim ve istisnadan kaynaklanmış bulunsun, devreden tutarının sadece %50’si, 2018 yılı ve müteakip dönemlerde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanununun ilgili maddelerinde yer alan esaslar çerçevesinde mahsup edilebilecektir.

Diğer taraftan, matrah artırımında bulunulan yıllara ait olmakla birlikte 2017 ve önceki yılların karlarından mahsup edilmiş geçmiş yıl zararlarına yönelik herhangi bir işlem yapılmayacaktır.

Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin 2018 yılına ilişkin olarak vermiş oldukları geçici vergi beyannamelerinde, matrah artırımında bulundukları yıllara ait geçmiş yıl zararlarının mahsup edilmiş olması hâlinde, söz konusu mükelleflerin 2018 yılı geçici vergi beyannamelerini düzeltmelerine gerek bulunmamaktadır. 2018 yılı gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde ise söz konusu zararların %50’sinin mahsuba konu yapılamayacağı tabiidir.

Matrah artırımında bulunan ve kendilerine özel hesap dönemi tayin edilen kurumlar vergisi mükelleflerinden, hesap dönemleri 2018 yılı içinde sona eren ve matrah artırımından önce kurumlar vergisi beyannamelerini vermiş olanlar, verdikleri kurumlar vergisi beyannamelerini düzeltmeleri gerekmektedir. Bu kapsama giren mükelleflerin, matrah artırımı başvuru süresi içerisinde düzeltme beyannamesi vermeleri hâlinde, kendilerinden vergi cezası veya gecikme faizi talep edilmeyecek, beyan üzerine tahakkuk edecek vergiler, beyannamenin verildiği tarihten itibaren 1 ay içerisinde ödenecektir.

7) Tevkif Yoluyla Ödenmiş Bulunan Vergilerin İadesinin Talep Edilmesi

Matrah ve vergi artırımında bulunan mükelleflerin, artırımda bulundukları yıllarla ilgili olarak yıllık gelir veya kurumlar vergisine mahsuben daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergilerin, iadesine ilişkin taleplerinin bulunması hâlinde bu talepleri, 252 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğindeki esaslar çerçevesinde sonuçlandırılacaktır. Bu nedenle, bu mükellefler hakkında tevkif yoluyla ödenen vergilerin iadesiyle ilgili talepleri ile sınırlı kalmak üzere inceleme ve tarhiyat yapılabilecektir.

8) Kıst Dönemde Faaliyette Bulunan Mükelleflerde Asgari Matrah Beyanı

Matrah ve vergi artırımında veya beyanında bulunacak mükelleflerin, matrah ve vergi artırımında bulundukları yıllarda işe başlama ve işi bırakma gibi nedenlerle, kıst dönemde faaliyette bulunmuş olmaları hâlinde, ilgili yıllar için belirlenen ve yukarıda açıklanan asgari matrahlar, faaliyette bulunulan ay sayısı dikkate alınarak hesaplanacaktır. Bu hesaplamada ay kesirleri tam ay olarak dikkate alınacaktır.

Diğer taraftan, kurumlar vergisi mükelleflerinin tasfiyeye girmeleri hâlinde kıst dönem hesaplaması yapılmayacaktır. Ancak, tasfiyeleri sonuçlanarak ticaret sicilinden silinen kurumlar vergisi mükelleflerinin nihai tasfiye dönemi ile kurumların devir veya tam bölünme hallerinde kıst dönem hesaplaması yapılacaktır.

9) Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşi Yapan Mükelleflerin Durumu

Yıllara sari inşaat ve onarım işi yapan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri, de 2013 ila 2017 yılları için her bir inşaat itibarıyla işin bittiği yıl esas alınmak suretiyle matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir.

Öte yandan, önceki yıllarda başlayan, ancak 2018 yılında bitmiş veya halen devam etmekte olan, yıllara sari inşaat ve onarım işleri için gelir vergisi mükelleflerinin matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanma imkanı bulunmamaktadır.

10) Özel Hesap Dönemine Tabi Mükelleflerin Durumu

Kendilerine özel hesap dönemi tayin edilen gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri, ilgili özel hesap dönemlerinin kapandığı yıl itibarıyla matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir.

III- SONUÇ

Yazının önceki bölümlerinde yer alan açıklamalardan anlaşılacağı üzere seçim öncesi düzenlenen bu Af Yasası ile gelir vergisi mükellefleri, 2013 ila 2017 takvim yılları gelir vergisi matrahlarını artırarak ve bu arttırılan tutara isabet eden vergileri peşin olarak veya ilk taksitini 1 Ekim 2018 tarihi sonuna kadar ve ikişer aylık dönemler hâlinde azami altı eşit taksitte ödemeleri halinde, artırımda bulunan mükellefler hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır.

K A Y N A K Ç A

1)  Kanun Metni, Gerekçesi,

2)  İlgili Kanunlar.

3) 26.05.2018 tarih ve 30432 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 seri no.lu Vergi Ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7143 Sayılı Kanun Genel Tebliği.

28.06.2018

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM