YAZARLARIMIZ
Murat Dayanç
Yeminli Mali Müşavir
Eski Baş Hesap Uzmanı
Bağımsız Denetçi
Bilim Uzmanı
mdayanc@bnddenetim.com



7104 Sayılı Yasa Kapsamında KDV İndirim Mekanizmasında Yapılan Değişiklikler ve Yetki Artırımı

I) GİRİŞ

29.03.2018 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda 7104 sayılı Kanun kabul edilmiştir. Bu Kanun her ne kadar kamuoyunun dikkatine KDV iade sisteminde sorun olan devreden KDV’nin on iki ay içinde iadesine ilişkin köklü değişiklikler getireceği şeklinde sunulmuş olsa da bu değişiklik taslak metni düzenlemeyi reform şeklinde sunan idare tarafından meclis genel kurulunda geri çekilerek yasalaşma fırsatı bulamamıştır.

Ancak Katma Değer Vergisi Kanunu (KDVK)’nda aşağıda detayı sunulacak bazı düzenlemeler yapılarak KDV’nin indirimi, indirilemeyecek halleri, istisnaya tabi işlemlerde indirim şekli vb. huşularda bir takım kapsayıcı düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerin detay bilgileri aşağıda açıklanmıştır.

II) İNDİRİM MÜESSESESİ VE YETKİ

A) Vergi İndiriminde Yapılan Değişiklikler ve Değersiz Alacakların KDV İndirimi

1) Genel Olarak

29.03.2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere 7104 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle KDVK’nun “vergi indirimi” başlıklı 29 uncu maddesinde eksiltmeler ve ilaveler yapılarak KDV’nin indirime halleri yeniden dizayn edilmiştir. Buna göre;

KDVK’nun 29 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde” ibaresi 29.3.2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere madde metninden çıkarılmıştır.

Ayrıca KDVK’nun 29 uncu maddesinin (3) numaralı fıkrasına “vuku bulduğu” ibaresinden sonra gelmek üzere “takvim yılını takip eden” ibaresi 1.1.2019 tarihinde yürürlüğe girmek üzere eklenmiştir.

Böylece KDVK’nun 28 inci maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olan ve indirilemeyen KDV bakımından süre kısıtı kaldırılmış ve indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı sonuna kadar kullanılabilmesine imkân sağlanmıştır.

2) Değersiz Alacaklarda KDV İndirimi

7104 sayılı Yasa ile KDVK’nun 29 uncu maddesine 1.1.2019 tarihinde yürürlüğe girmek üzere yeni bir fıkra ilave edilmiştir. Bu yeni fıkra ile Vergi Usul Kanunu (VUK)’nun 322 nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen katma değer vergisi, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılabilecektir. Ancak bu indirimin yapılması için VUK’nun 323 üncü maddesine göre karşılık ayrılmak suretiyle gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınan katma değer vergisinin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gelir olarak dikkate alınması şarttır.

Bu düzenleme ile değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen katma değer vergisinin, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılmasına imkân tanınmaktadır. Fakat ilerleyen bölümde izah edileceği üzer bu tür alacaklar için indirimi mümkün olmayan KDV de bulunmaktadır. Bu konu ilgili bölümde açıklanacaktır.

B) İndirilemeyecek KDV’de Yapılan Değişiklikler

29.03.2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere 7104 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle KDVK’nun “İndirilemeyecek katma değer vergisi” başlıklı 30 uncu maddesinde ilaveler yapılarak KDV’nin indirilmeyecek ve/veya indirim konusu yapılacak halleri yeniden dizayn edilmiştir. Buna göre;

1) Bazı İstisnalara ait KDV’in İndirimi

KDVK’nun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine 1.1.2019 tarihinde yürürlüğe girmek üzere “(Bu Kanunun 17 nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri ile (4) numaralı fıkrasının (ı) ve (ö) bentleri uyarınca katma değer vergisinden istisna edilen işlemler hariç)” ibaresi eklenmiştir. Böylece KDVK’nun 17 nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri ile (4) numaralı fıkrasının (ı) ve (ö) bentleri kapsamında istisna olan;

- Özel okul, üniversite ve yüksekokullar tarafından verilen bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri,

- Öğrenci yurtları tarafından verilen bedelsiz yurt hizmetleri,

- Kanunların gösterdiği gerek üzerine bedelsiz olarak yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları,

- 3065 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifaları,

- Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin teslimi,

- Yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilik ve konsoloslukları ile yabancı hayır ve yardım kurumlarına, 3065 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak yapacakları teslim ve hizmetlere ilişkin olarak yapılan teslim ve hizmetler,

- Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine münhasır olmak üzere, bu projelendirmelerden yararlananlara verilen mimarlık hizmetleri ile projelerin uygulanması kapsamında yapılacak teslimler,

- Serbest bölgelerde verilen hizmetler ile serbest bölgelere veya bu bölgelerden yapılan ihraç amaçlı yük taşıma işleri,

nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin indirimine imkan sağlanmak suretiyle işletmeler üzerinde bu işlemlerden kaynaklanan vergi yükü kaldırılmaktadır.

2) ATİK KDV’lerinde İndirim

KDVK’nun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine 29.3.2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere “(Şu kadar ki Vergi Usul Kanununun 315 inci maddesine göre Maliye Bakanlığınca belirlenen faydalı ömürlerini tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisi ile faydalı ömrünü tamamlamadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin kullanılan süreye isabet eden kısmı indirilebilir.)” parantez içi hüküm eklenmiştir.

Böylece eklenen parantez içi hüküm ile VUK’nun 315 inci maddesine göre Maliye Bakanlığınca belirlenen faydalı ömürlerini tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere (ATİK) ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin tamamı ile faydalı ömrünü tamamlamadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin kullanılan süreye isabet eden kısmı indirilebilecektir.

3) Transfer Fiyatlandırması Kapsamında KDV İndirimi

KDVK’nun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinin parantez içi hükmünde yer alan “ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen” ibaresi 29.3.2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere “ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen katma değer vergisi ile yurt içindeki işlemlerde mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükellefler tarafından ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen”  şeklinde değiştirilmiştir.

Yapılan bu değişiklikle, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlara ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen katma değer vergisinin yanı sıra Türkiye’deki işlemler nedeniyle satıcıya ödenen ve satıcı tarafından da ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen katma değer vergisinin alıcı tarafından indirilebilecektir.

4) Değersiz Alacaklarda KDV İndirim Sınırlaması

KDVK’nun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasına 1.1.2019 tarihinde yürürlüğe girmek üzere yeni bir bent eklenmiştir. Böylece VUK’nun 322 nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin alıcı tarafından ödenmeyen katma değer vergisi mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemeyecektir.

C) İstisna Edilmiş İşlemlerde İndirim ve Maliye Bakanlığı Yetki Artırımı

KDVK’nun “İstisna Edilmiş İşlemlerde İndirim” başlıklı 32 nci maddesinin birinci fıkrasına 1.1.2019 tarihinde yürürlüğe girmek üzere “indirilemeyen Katma Değer Vergisi,” ibaresinden sonra gelmek üzere “işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar talep edilmesi şartıyla” ibaresi eklenmiş ve üçüncü fıkrasında yer alan “sınırlayabilir.” ibaresi “sınırlamaya; imalatçılar tarafından yapılan ihracat işlemlerinden kaynaklanan iadelerde, yüklenilen katma değer vergisi yerine sektörler itibarıyla ihracat bedelinin belli bir oranına kadar iade yaptırmaya yetkilidir.” şeklinde değiştirilmiştir.

Yapılan değişiklik ile iade hakkı doğuran işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin iadesinin talep edilebileceği süre Kanunda açıkça belirlenerek işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılı olarak netleştirilmiştir.

Ayrıca, imal ettikleri malları bizzat ihraç eden imalatçılara, yüklenilen katma değer vergisi yerine sektörler itibarıyla ihracat bedelinin belli bir oranına kadar iade yaptırabilme hususunda Maliye Bakanlığına yetki verilmek suretiyle zaten oldukça fazla olan yetkisine ilaveler yapılmıştır.

Maliye Bakanlığına verilen yetkinin genişletilmesine katkı sunmak üzere KDVK’nun “Yetki” başlıklı 36 ncı maddesinin birinci fıkrasına 29.3.2019 tarihinde yürürlüğe girmek üzere “mal veya hizmetleri belirlemeye” ibaresinden sonra gelmek üzere “, süresi içinde iadesi talep edilmeyen ve indirim yoluyla giderilmek üzere sonraki dönemlere devrolunan katma değer vergisinin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak yazılmasına imkân vermeye, iade talebinde bulunulabilecek asgari tutarı belirlemeye” ibaresi eklenmiştir.

Ayrıca bu maddeye “Maliye Bakanlığı; mükellefiyet süresi, çalışan sayısı, aktif ve özsermaye büyüklüğü,  ödenen vergi tutarı, vergisel ödevlerin zamanında yerine getirilip getirilmediği, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma yönünde olumsuz rapor ya da tespit bulunup bulunmadığı gibi kriterleri esas alarak mükelleflerin vergisel uyum seviyeleri ve bu uyum seviyelerine göre farklı iade yöntemleri tespit etmeye, iade alacağının mahsup edileceği vergi borçları ile iadeye ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.” fıkrası ilave edilmiştir.

Bu değişiklik sayesinde süresi içinde iadesi talep edilmeyen katma değer vergisini gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak yazdırma ve iade hakkı doğuran işlemlerle ilgili iade talebinde bulunulabilecek asgari tutarı belirleme hususlarında Bakanlar Kuruluna yetki verilmektedir.

Öte yandan, bu maddenin gerekçesinde belirtildiği üzere; katma değer vergisi iadesi, hazineye intikal eden katma değer vergisinin bir kısmının Kanunda öngörülen işlemleri yapan ve/veya ödediği katma değer vergisini indirim yoluyla telafi edemeyen mükelleflere geri verilmesi mahiyetindedir. Dolayısıyla iade rakamlarının bütçe içerisinde önemli bir paya sahip olduğu dikkate alındığında, iadenin hak eden mükellefe en kısa sürede yapılması gerektiği kadar, doğru yapılması da büyük önem arz etmektedir. Buna göre, vergisel uyum düzeyi yüksek olan mükelleflerin katma değer vergisi iade işlemlerinin kolaylaştırılması ve işlem maliyetlerinin azaltılması mükellef hak ve hukuku açısından bir gerekliliktir. Bunun doğal bir sonucu olarak, tahsil edilen vergilerden yapılacak iadelerin doğruluğunu teminen, vergisel uyum düzeyi düşük olan ve vergi uygulamaları açısından riskli kabul edilen mükelleflere yapılacak katma değer vergisi iadelerinde daha ihtiyatlı ve kontrollü yaklaşılması da kamu hukukunun korunması açısından bir zorunluluktur.

Dolayısıyla iade edilecek katma değer vergisinin, katma değer zinciri içerisindeki aşamalarda Hazineye intikal edip etmediğinin araştırılması gerekmektedir. Bu kapsamda öngörülen düzenlemeyle, vergisel uyum düzeyi yüksek mükelleflerin iade işlemlerinin kolaylaştırılması, vergisel uyum düzeyi düşük olan riskli mükelleflerin iade işlemlerinin ise daha detaylı kontrol edilebilmesine yönelik usul ve esasların belirlenmesi hususunda Maliye Bakanlığına yetki verilmektedir.

III) SONUÇ

Yazının önceki bölümlerinde yer alan açıklamalar neticesinde aşağıdaki sonuçlar söylenebilecektir.

1) 7104 sayılı Kanun ile KDVK’nunda yer alan indirim müessesesi pek çok açıdan değişikliğe uğratılmıştır. Bu düzenlemeler sayesinde belli sınırlar çerçevesinde değersiz alacaklar nedeniyle ortaya çıkan KDV’ler, zayi olan ATİK’lere ait KDV’ler, Transfer fiyatlandırması kapsamında ödenen bazı KDV’ler indirim mekanizmasına dahil edilmektedir.

2) KDVK’nun 17 nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri ile (4) numaralı fıkrasının (ı) ve (ö) bentleri kapsamında istisna olan işlemler indirim mekanizmasına dahil edilerek mükellefler üzerindeki yükleri kaldırılmaktadır.

3) İade hakkı doğuran işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin iadesinin talep edilebileceği süre işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılı olarak netleştirilmektedir.

4) Maliye Bakanlığına gerek süresi içinde iadesi talep edilmeyen katma değer vergisinin gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak yazdırma ve iade hakkı doğuran işlemlerle ilgili iade talebinde bulunulabilecek asgari tutarı belirleme hususlarında gerekse vergisel uyum düzeyi yüksek mükelleflerin iade işlemlerinin kolaylaştırılması, vergisel uyum düzeyi düşük olan riskli mükelleflerin iade işlemlerinin ise daha detaylı kontrol edilebilmesine yönelik usul ve esasların belirlenmesi hususunda kapsamlı ve geniş yetkiler verilmektedir.

K A Y N A K Ç A

1)  7104 sayılı Kanun, Gerekçesi, Meclis Genel Kurul Tutanakları

2)  İlgili Kanunlar. ( KDVK, KVK, VUK )

02.05.2018

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM