YAZARLARIMIZ
Haldun Güler
Yeminli Mali Müşavir
haldunguler06@hotmail.com



Yurtdışı İnşaat Faaliyetlerinin Vergi Mevzuatı Açısından Değerlendirilmesi

Yurtdışında yapılacak inşaat işleri, ülkeler arasında yapılan çifte vergileme anlaşmaları gereği, mükerrer yani çift vergileme olmaması için Türkiye’de Kurumlar Vergisinden istisna edilmiştir. Yani, yurtdışında inşaat işlerinden elde edilecek kazanç, işin yapıldığı ülkedeki mevzuata göre vergilendirilecek, ayrıca Türkiye’de ise vergilendirilmeyecektir.

Bu mevzuat hükümlerine göre ; firmalar  tarafından yurt dışında yapılacak inşaat taahhüt işinden elde edilecek kazanç, yurt dışında bu ülkenin mevzuatına göre vergilenecek, ayrıca Türkiye’de ise vergilenmeyecektir.

Bu hükümlere istinaden öncelikle, yurt dışındaki işle ilgili hesapların tutulması için yurt dışında bir muhasebe sisteminin kurulması, inşaat işine ilişkin hesapların orada tutulması  ve işveren ülke mevzuatına göre vergilerin yurt dışında ödenmesi gerekmektedir.

Yurt dışında gerçekleştirilecek inşaat faaliyetleri, Kurumlar Vergisi ve Katma Değer Vergisi Mevzuatlarına göre vergilendirilme koşulları aşağıdaki gibidir.

1) Kurumlar Vergisi Açısından : 

Kurumlar Vergisi açısından vergileme, yurtdışındaki işin yapılma şekline göre değişmektedir.

1-1) İnşaat İşinin İhalesinin Şirket Adına Alınıp, Yurtdışında Şantiye Kurularak  Yapılması Halinde Vergileme:

Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj isleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlar iş bitiminde  Türkiye’ deki muhasebe hesaplarına aktarıldıkları tarihte  Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın ve  herhangi bir koşula bağlanmaksızın Kurumlar Vergisinden istisna edilmiştir.

Yurt dışında yapılan inşaat ve onarım işi ile ilgili  teknik hizmetler ister Türkiye’de isterse yurt dışında yapılsın, elde edilen kazançlar istisnadan yararlanabilecektir.  

Bu istisnanın uygulanması acısından, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj isleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların Türkiye’ ye getirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.

Türkiye’de muhasebe  hesaplarına intikal ettirilen kazanç, intikal tarihindeki  T.C. Merkez Bankasının o gun icin tespit ve ilan ettiği döviz alış kurlarıyla değerlendirilecektir. Bu hükme göre örneğin, 2016 yılında başlayıp       2017 yılında  sona eren bir yurt dışı inşaat işinden elde edilen 400.000,00.- Euro’luk bir gelir  31.12.2017 tarihli döviz kuru üzerinden değerlenerek , örneğin 1 Euro 4,5 TL (400.000 X 4,5) =1.800.000,- TL’ye çevrilerek Türkiye’deki muhasebe hesaplarına aktarılacaktır.

Buna göre, bu şirketin yurt içi faaliyetlerinden 300.000.- TL kar ettiği kabul edildiğinde, şirket, 2018 yılı Nisan ayında vereceği Kurumlar Vergisi beyannamesinde (300.000 + 1.800.000) = 2.100.000.- TL’yi önce beyan edecek, ardından 1.800.000.-TL’yi istisna olarak düşecek ve (300.000 x % 20 ) = 60.000.- TL Kurumlar Vergisi ödeyecektir.

 1-2) İnşaat İşinin Türkiye’deki Şirketin Şubesi Olarak Yapılması Halinde Vergileme:

İnşaat işlerinin yurt dışında şube olarak yapılması halinde ;   5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ile kurumların yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri kurum kazançları, belli şartlar altında kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla elde edilen kurum kazançlarının;

■ Doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,

■  Elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması,

Şartlarının gerçekleşmesi halinde Kurumlar Vergisinden muaftır. 
 

 1-3)  İnşaat İşinin Türkiye’deki Şirketin Yurtdışında Kurulacak Şirkete Ortak Olarak Yapması Halinde Vergileme:

Yurt dışındaki inşaat, onarım, montaj isleri ve teknik hizmetlerin yapılabilmesi için ilgili ülke mevzuatına göre ayrı bir şirket kurulmasının zorunlu olduğu durumlarda, kanunî ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan  anonim ve limited şirket niteliğindeki şirketlerin sermayesine iştirak eden kurumların, kurulan şirketin ana sözleşmesinde, inşaat, onarım, montaj isleri ve teknik hizmetlerin yapılması için kurulduğunun belirtilmesi ve fiilen bu amaç dışında faaliyetinin bulunmaması şartıyla  bu iştiraklerinden elde ettikleri kazanç  iştirak kazancı olarak değerlendirilmekte  ve aşağıdaki şartlarla Kurumlar Vergisinden muaf tutulmaktadır.

  • İştirak edilen kurumun anonim veya limited şirket niteliğinde bir kurum olması ve bu kurumun kanuni ve iş merkezinin Türkiye’de bulunmaması,
  • İştirak payını elinde tutan kurumun (iştirak kazancını elde ettiği tarih itibarıyla ve geriye doğru kesintisiz en az bir yıl süreyle) yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az %10’una sahip olması,
  • (İştirak kazancının elde edildiği tarih itibarıyla) İştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süre ile elde tutulması,
  • İştirak kazancının (kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler de dahil olmak üzere) iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,  
  • İştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar, Türkiye’ye transfer edilmesi,

İnşaat işinin yukarıdaki üç yapılma şekli arasındaki en önemli fark ;  

İşin   ihale ile alınarak şantiye kurularak yapılması halinde, elde edilen gelirin Türkiye’ye getirilme şartının bulunmaması, diğer iki yöntemde ise bulunmasıdır.

2) Katma Değer  Vergisi Açısından : 

Yurt dışında  yapılan inşaat işi,   hizmet yurt dışında ifa edildiğinden, yabancı firmalar da bu hiz­metten kendi ülkelerinde yararlandıkları için, KDV’ den de muaftır.

Yurt dışındaki inşaat işlerinin bir bölümünü Türk taşeronlara yaptırılması halinde de,  Türk taşeronlar hizmeti yurt dışında ver­diklerinden ve ana firmalar bu hizmetlerden yurt dışında yararlandıkla­rından, Türk taşeronların yurt dışında inşaat firmalarına  verdikleri hizmetler de KDV’nin konusuna girmemektedir. Ancak bu şekilde işlem yapılabilmesi için, taşeronların hizmet faturasını müteahhidin yurt dışında bulunan şantiyesi adına düzenlemeleri ge­rekmektedir.

Yurt dışında inşaat işini yapacak olan müteahhitlerin inşaata ait projeyi Türkiye’de çizdirmeleri halinde ; 

* Hizmete ait faturanın yurt dışındaki şantiye adına düzenlenmesi,

* Bedelin döviz olarak Türkiye’ye ge­tirilmesi,

* Çizilen projenin mutlak suretle yurt dışında yapılacak bir inşaata ilişkin olması,

Şartlarının gerçekleşmesi halinde proje işleri de KDV’den muaftır. 

Yurt dışında inşaat, tesisat ve montaj işi alan müteahhitlerin, üstlendikleri işlerle ilgili her türlü makina, teçhizat ve ekipmanı geçici veya kesin olarak ihraç etmeleri mümkün bulunmaktadır.

Buna göre, geçici olarak ihraç edilen makina, teçhizat ve ekipmanlar 2 yıla kadar yurt dışında kalabilecek, bu süre, bitiminden önce başvurulmak kaydıyla Gümrük Müsteşarlığınca uzatılabilecek ve bu işlemlerde KDV’den muaf olacaktır.

Kesin ihraç halinde ise, yurt içinde malın alımı sırasında ödenen KDV’ler  İhracat İstisnasından faydalanarak  iade  olarak  geri alınabilecektir.

Türkiye’den yapılan işle ilgili yurt dışına gönderilen her türlü inşaat malzemesi için ödenen KDV’ler de gönderilen malzemeler ihracat olarak kabul edildiği için yurtdışındaki şantiye adına fatura kesilerek  iade olarak alınabilecektir.

13.12.2017

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM