YAZARLARIMIZ
Abbas Coşar
Yeminli Mali Müşavir
Bir Bağımsız Denetim
a.cosar@birdenetim.com



Sinema ve Sanat Sektörünün Vergilendirilmesi ve Teşvikler-2

GİRİŞ

Anayasanın 35. Maddesinde belirtildiği gibi, herkes mülkiyet hakkına sahiptir. Fikri mülkiyet ise mülkiyet hakkının ayrılmaz parçasıdır. Yani bir toplumun, telif hakları ve fikri haklara ilişkin sahip olduğu yasal düzenlemeler; kültürel yaratıcılığa ve üreticiliğe, hatta sanatsal yaratıcılarına ve icracılarına vermiş olduğu önemi gösterir.

Bunun yanında yine Anayasanın 73. Maddesinde belirtildiği üzere, herkes mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Meslek grubu olarak sanatçılar ise 2013 yılı itibariyle en çok kazanç bildiren faaliyet grupları içerisinde 3. Sırada yer alarak, bu mükellefiyeti yerine getirme hususunda  saygın bir duruş sergilemiştir.[1] Ancak burada asıl önemli olan sanatçıların ne kadar vergi ödemesinden ziyade, geleceğin bilgi toplumunun inşasında,  sanat ve sanatçıya biçtiğimiz rol nedir? Ya da bu hususu kamusal bir sorunsal olarak görüyor muyuz? Bu soruların cevabı; otoritenin dolayısıyla toplumun gelecek tasarımını oluşturmaktadır.

Dolayısıyla bugünkü yazımızda sinema ve sanat sektörünü; vergi ve teşvikler bağlamında irdelemeye devam edelim.

SERBEST MESLEK ERBABI OLARAK SANATÇILAR

1. Serbest Meslek Faaliyeti


Sinema ve Sanatçıların serbest meslek faaliyeti ve mükellefiyetlerini 3 ana başlıkta toplamak mümkün. Birinci grup serbest meslek faaliyetini mutad ve sürekli olarak icra edenlerin gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olmasıdır. İkinci grup; münhasıran GVK’nun 18. Maddesinde belirtilen türden faaliyetlerde bulunan ve eserlerini sadece aynı kanunun 94. Maddesinde belirtilen kişi veya kurumlara teslim eden serbest meslek erbabı, bu mükelleflerden isteyenler; defter tasdik etmek ve tutmak ve belge düzenlemek zorunda değildir. Yani isteğe bağlı bir mükellefiyet söz konusudur. Üçüncü ve son grup ise; Serbest meslek faaliyetinin arızi olarak yapılması halinde; defter tasdik etme ve tutma ve makbuz düzenlemek zorunda olmayan  mükellefiyet söz konusudur. Şimdi bahse konu bu gruplandırmalara biraz daha yakından bakmaya çalışalım. Ancak bundan önce 117 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nce sanatçılara getirilen sorumluluk müessesesine ayrıntılı olarak bakmakta fayda görmekteyiz.[2]

Sanatçılara Tam Tevkifat Uygulaması

Bilindiği üzere 14 Nisan 2012 tarih ve 28264 sayılı Tesmi Gazetede yayımlanan 117 seri Nolu KDV Genel Tebliğine göre 01.05.2012 tarihinden itibaren yapılacak teslim ve hizmet alımlarının bir kısmındaki kısmi tevkifat oranları ve tevkifat yapacak mükellef ve kurumlar ile ilgili yeni düzenlemeler yapılmıştır. Buna  tebliğe göre tam tevkifat uygulamasının tanımı; işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV'nin tamamı, mal veya hizmetin alıcıları tarafından tevkifata tabi tutulması anlamına gelmektedir. Bu bağlamda tebliğin sanat sektörüne getirdiği  tam tevkifat uygulamasına ilişkin düzenlemeler aşağıdaki gibidir.

-Serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler vergiye tabidir. Sözü edilen faaliyetleri mutad ve sürekli olarak yapanlar KDV mükellefi olacaktır. Ancak arızi serbest meslek faaliyetinde bulunanlar ise KDV mükellefiyeti tesis etmeyecektir.

-Serbest meslek faaliyetlerini mutad ve sürekli olarak yapanların prensip olarak, KDV mükellefiyeti tesis ettirmeleri gerekmektedir. Ancak Gelir Vergisi Kanununun 18. maddesi kapsamına giren teslim ve hizmetleri münhasıran aynı Kanunun 94. maddesinde belirtilen kişi, kurum ve kuruluşlara yapanların hesaplayacağı KDV'nin bu kişi veya kuruluşlar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi mümkündür. Bu uygulamadan yararlanmanın temel koşulu ise KDV mükellefiyetinin sadece Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren işlemlerden ibaret olması ve işlemlerinin tamamının aynı Kanunun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlara yapılmas

-Bu nedenle işlem yapılabilmesi için Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren işlemleri yapan kişilerin, bu şekilde işlem yapılmasını önceden vergi sorumlusuna (Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılanlara) bildirmesi gerekmektedir.

-Bu durumda işlemlerine ait verginin beyan ve ödeme mükellefiyeti sorumlular tarafından yerine getirilen serbest meslek mensupları (Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde sayılanlar) ayrıca KDV beyannamesi vermeyecek ve defter tutmayacaktır.

Bu uygulamaya göre; Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar bu bölüm kapsamındaki alımlarında, satıcılardan her koşulda bir yazı talep edeceklerdir. Bu yazıda işlemi yapanlar; 1)Faaliyetlerinin arızi olması nedeniyle KDV'ye tabi olmadığını veya 2)  Faaliyetlerinin KDV'ye tabi olduğunu ve hesaplanacak KDV'nin sorumlu sıfatıyla beyanını tercih ettiklerini ya da 3) Faaliyetlerinin KDV'ye tabi olduğunu ve hesaplanacak KDV'nin kendileri tarafından mükellef sıfatıyla beyan edileceğini belirteceklerdir. Bu yazı, Vergi Usul Kanununun muhafaza ve ibraz hükümleri çerçevesinde saklanacak ve gerektiğinde yetkililere ibraz edilecektir.

1.Mutat Meslek Olarak Yapılan Serbest Meslek Faaliyeti

1.1.Defter Tutma ve Belge Düzeni


-Vergi Usul Kanununun 172 nci maddesi ile serbest meslek erbabına defter tutmak  mecburiyetindedir. Aynı Kanunun 210 uncu maddesinde ise serbest meslek erbabının serbest meslek kazanç defteri tutacağı belirtilmiştir. Aynı Kanunun 236 ncı maddesine göre ise serbest meslek erbabı hasılatları için serbest meslek makbuzu düzenlemek zorundadır. Yani serbest meslek erbabının elde ettiği hasılatın tutarına ve istisna olup olmadığına bakılmaksızın defter tutma ve belge düzenleme mecburiyeti vardır.

- Kendi nam ve hesabına bir işyeri açmaksızın mutad meslek olarak GVK’nun 18. maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunanların vergi levhası tasdik ettirmeyecek ve vergi levhası asmayacaktır.

-Ayrıca, sayılan bu tür faaliyetleri ikametgahlarının belli bir bölümünde yapmakla birlikte müşterilerine burada satış veya hizmet vermeyen mükellefler vergi levhası asmayacaktır.

1.2.Katma Değer Vergisi Mükellefiyeti

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1. Maddesinin 1. Bendine göre;Serbest meslek faaliyeti kapsamında yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabidir. Yani sözü edilen faaliyetleri sürekli yapanlar gerçek usulde katma değer vergisine tabi olacaktır.

1.3.Gelir Vergisi Tevkifatı

Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında vergi tevkifatı yapmak zorunda olanlar sayılmıştır. Aynı fıkranın 2 numaralı bendinde ise yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı belirtilmiştir.

Serbest meslek faaliyetlerin mutad meslek olarak yapılması durumunda,  serbest meslek makbuzu karşılığında yapılan ödemelerden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/2-b maddesi gereğince %20 oranında stopaj yapılması gerekmektedir.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. Madde kapsamına giren telif ödemelerinde ise GVK’nun 94/2-a maddesi uyarınca serbest meslek makbuzu karşılığı yapılan ödemelerden %17 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla telif ödemeleri üzerinden yapılan tevkifat kazancı elde edenler açısından nihai vergileme olmaktadır.

1.4.Tevkif Suretiyle Ödenen Vergilerin Yıllık ve Geçici Vergi’den Mahsubu

Serbest meslek faaliyetinin mutad meslek olarak yapılması sonucu elde edilen serbest meslek kazancının tamamı hiçbir tutarla sınırlı olmadan geçici vergi dönemlerinde 3 aylık ve yıllık beyannameler ile beyan edilir.

- Bu durumda, 18 inci madde kapsamına giren serbest meslek faaliyetlerinin mutad olarak sürdürülmesi halinde, bu faaliyetlerden elde edilen hasılatın istisna edilen tutarı aşıp aşmadığına bakılmaksızın yıllık gelir vergisi beyannamesi verilecektir. Hasılatın istisna tutarını aşması halinde, istisna tutarı yıllık gelir vergisi matrahının hesaplanmasında gayri safi hasılat tutarından indirilecektir. Diğer yandan bu mükelleflerin vergiden istisna edilen kısma isabet eden giderleri hasılatlarından indirmeleri mümkün bulunmamaktadır. İstisnaya isabet eden gider; [(İstisna Tutarı / Toplam Hasılat) x Toplam Gider] formülüne göre hesaplanacaktır.

- Gelir Vergisi Kanununun 121 inci maddesinde “Yıllık beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iratlardan bu Kanuna göre kesilmiş bulunan vergiler, beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisine mahsup edilir.” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm uyarınca yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gereken 18 inci madde kapsamındaki serbest meslek kazançları üzerinden hesaplanan gelir vergisinden, istisna tutarına isabet eden kısım hariç tevkif edilen vergiler mahsup edilecektir. Aynı şekilde Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 nci maddesinde yapılan değişiklikle ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabının cari vergilendirme döneminin üç aylık dönemleri itibariyle geçici vergi ödeyecekleri hükme bağlanmıştır. Tevkifat yoluyla kesilen vergilerden istisnaya isabet eden kısım düşüldükten sonra kalan tutar, hesaplanan geçici vergiden mahsup edilecektir. Hasılat tutarının bir kısmından tevkifat yapılmamış olması halinde, istisnaya isabet eden tevkifat tutarı [(İstisna Tutarı / Toplam Hasılat) x Toplam Tevkifat] formülüne göre hesaplanacaktır.

2. Eserlerini Sadece GVK’nun 94. Maddesinde Sayılanlara Teslim Eden Serbest Meslek Erbabı

-Gelir Vergisi Kanunu’nun 224 Seri No.lu Genel Tebliği uyarınca; münhasıran GVK’nun 18. Maddesinde belirtilen türden faaliyetlerde bulunan ve eserlerini sadece aynı kanunun 94. Maddesinde belirtilen kişi veya kurumlara teslim eden serbest meslek erbabından isteyenler; defter tasdik etmek ve tutmak ve belge düzenlemek zorunda değildir. 94. Madde’de sayılan kurum ve kuruluşlar;”Kamu İdare ve Müesseseleri, İktisadi Kamu Müesseseleri, Sair Kurumlar, Ticaret Şirketleri, İş Ortaklıkları, Dernekler, Vakıflar, Dernek ve Vakıfların İktisadi İşletmeleri, Kooperatifler, Yatırım Fonu Yönetenler, Gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı ve Zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler” olarak sayılmıştır.

-Ayrıca aldığı eser ve hizmetleri bu kişiler tarafından düzenlenmiş serbest meslek makbuzu ile belgelemek zorunda olan mükellefler ise harcamalarını bu eser sahiplerine gider pusulası imzalatmak suretiyle tevsik edecektir. Alınan bu gider pusulası eser sahiplerince gerektiğinde ibraz edilmek üzere zamanaşımı süresince saklanacaktır.

2.1.Katma Değer Vergisi Mükellefiyeti

-Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1. Maddesinin 1. Bendine göre;Serbest meslek faaliyeti kapsamında yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabidir. Ancak münhasıran GVK’nun 18. Maddesinde belirtilen türden faaliyetlerde bulunan ve eserlerini sadece aynı kanunun 94. Maddesinde belirtilen kişi veya kurumlara teslim eden serbest meslek erbabının katma değer vergisi yükümlülükleri Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9. Maddesi ve 117 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği uyarınca tevkifat yapmakla sorumlu olanlarca yerine getirilebilecektir. Ayrıca, sorumluluk uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren işlemleri yapan kişilerin, bu şekilde işlem yapılmasını önceden vergi sorumlusuna (Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılanlara) bildirmesi gerekmektedir. İşlemlerine ait verginin beyan ve ödeme mükellefiyeti sorumlular tarafından yerine getirilen serbest meslek mensupları (Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde sayılanlar) ayrıca KDV beyannamesi vermeyecek ve defter tutmayacaklardır. İşlemin belgelendirilmesi ise Vergi Usul Kanununun genel hükümlerine göre gerçekleştirilecektir.

-Bunun yanında, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar bu bölüm kapsamındaki alımlarında, satıcılardan bir yazı talep edeceklerdir. Bu yazıda işlemi yapanlar; ya faaliyetlerinin arızi olması nedeniyle KDV'ye tabi olmadığını ya da faaliyetlerinin KDV'ye tabi olduğunu ve hesaplanacak KDV'nin sorumlu sıfatıyla beyanını tercih ettiklerini belirteceklerdir. Ancak Sorumluluk uygulamasını tercih etmeyen mükellefler ise faaliyetlerinin KDV'ye tabi olduğunu ve hesaplanacak KDV'nin kendileri tarafından mükellef sıfatıyla beyan edileceğin belirteceklerdir.  Bu yazı, Vergi Usul Kanununun muhafaza ve ibraz hükümleri çerçevesinde saklanacak ve gerektiğinde yetkililere ibraz edilecektir.

2.2.Gelir Vergisi Tevkifatı

Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında vergi tevkifatı yapmak zorunda olanlar sayılmıştır. Aynı fıkranın 2 numaralı bendinde ise yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı belirtilmiştir.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. Madde kapsamına giren telif ödemelerinde ise GVK’nun 94/2-a maddesi uyarınca gider pusulası düzenlenir ve yapılan ödemelerden %17 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla telif ödemeleri üzerinden yapılan tevkifat kazancı elde edenler açısından nihai vergileme olmaktadır.

2.3.Tevkif Suretiyle Ödenen Vergilerin Yıllık ve Geçici Vergi’den Mahsubu

-Gelir Vergisi Kanunu’nun 224 Seri No.lu Genel Tebliği uyarınca; münhasıran GVK’nun 18. Maddesinde belirtilen türden faaliyetlerde bulunan ve eserlerini sadece aynı kanunun 94. Maddesinde belirtilen kişi veya kurumlara teslim eden serbest meslek erbabından isteyenler; defter tasdik etmek ve tutmak ve belge düzenlemek zorunda değildir. Bu durumda  geçici vergi ve yıllık gelir vergisi mükellefiyeti olmayacaktır

-Ancak Sorumluluk uygulamasını tercih etmeyen mükellefler ise normal gerçek usulde mükellef olacak. Defter tutacak, belge düzenleyecek, geçici vergi ve yıllık beyanname verecektir.

3.Arızi Olarak Yapılan Serbest Meslek Faaliyeti

3.1.Defter Tutma ve Belge Düzeni


Serbest meslek faaliyetinin arızi olarak yapılması halinde; defter tasdik etme ve tutma ve makbuz düzenlemek zorunda değildir.

3.2.Katma Değer Vergisi Mükellefiyeti

Arızi nitelik taşıyan serbest meslek faaliyetleri katma değer vergisine tabi değildir. Bu nedenle mükellefiyet yükümlülüğü bulunmamaktadır.

3.3..Gelir Vergisi Tevkifatı

Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında vergi tevkifatı yapmak zorunda olanlar sayılmıştır. Aynı fıkranın 2 numaralı bendinde ise yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı belirtilmiştir.

Serbest meslek faaliyetlerin arızi olarak icra edilmesi halinde  ise gider pusulası düzenlenmesi ve yapılan ödemelerden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/2-b maddesi gereğince %20 oranında stopaj yapılması gerekmektedir.

Serbest meslek faaliyetlerin arızi olarak icra edilmiş olsa bile,  Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. Madde kapsamına giren telif ödemelerinde GVK’nun 94/2-a maddesi uyarınca gider pusulası düzenlenir ve yapılan ödemelerden %17 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla telif ödemeleri üzerinden yapılan tevkifat kazancı elde edenler açısından nihai vergileme olmaktadır.

3.4.Tevkif Suretiyle Ödenen Vergilerin Yıllık ve Geçici Vergi’den Mahsubu

-Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde belirtilen serbest meslek faaliyetlerini arızi olarak yapanların geçici vergi ödeme mükellefiyeti bulunmamaktadır.

- Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde belirtilen İstisna her iki kazanç türü için de geçerli olduğu için eğer arızi olarak elde edilen kazanç İstisna şartlarını sağlamıyorsa, arızi kazançlarda yıllık beyanname verilip verilmeyeceği elde edilen kazancın tutarına göre belirlenecektir.  2013 yılında elde edilen gelirler için 21.000 TL’ye kadar olan kazanç beyan edilmemektedir.

Konu ile ilgili örnekler; 1- Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesi olan  Doç. Celal Çetin, 2013 yılında özel bir resim atölyesinde resim yapmış ve bu tabloyu satmıştır. Bu resim satışından  o yıl 30.000.-TL gelir elde etmiştir. Hocanın arızi olarak gerçekleştirdiği resim faaliyeti Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. Maddesinde sayılan faaliyetlerden olduğu için, bu hasılata istisna uygulanacaktır. Resmi satın alan özel atölye GVK’nun 94. Maddesinde sayılan kurum ve kuruluşlardan olduğundan, atölye; gider pusulası düzenleyecek ve ödemeyi yaparken %17 oranında gelir vergisini tevkif edip vergi dairesine ödeyecektir. Ve Hoca bu gider pusulasını zamanaşımı boyunca saklayacaktır.

2- Sanayi Bakanlığında devlet memuru olarak çalışan Ahmet Sote, zaman zaman firmalara bilgisayar yazılımı hizmeti vermekte ve karşılığında kendisine ödeme yapılmaktadır. 2013 yılında elde edilen gelir  23.000.-TL serbest meslek kazancı olup, bilgisayar yazılımı GVK’nun 18. Maddesinde sayılan eserlerden olduğundan bu gelire istisna uygulanacak, ve faaliyet mutad meslek olarak yapılmadığı için Ahmet Sote’nin defter tutma ve belge düzenleme yükümlülüğü olmayacaktır. Her ne kadar 221 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde benzer bir örnekte “zaman zaman” kavramı mutad meslek olarak görülmese bile Bakanlık Makamına ait 16.11.1995 tarih ve 63707 sayılı yazısı  bu yoruma engel olmaktadır.  Bu yazıya göre; Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. Madde metninde yer alan eser kapsamına giren çalışmalarla ilgili olarak, aynı yılda veya birbirini takip eden yıllarda bir defaya mahsus olmak üzere eser meydana getirmesi arızi serbest meslek faaliyeti, aynı yılda ya da birbirini takip eden yıllarda, birden fazla eser meydana getirmesi durumunda ise, bu faaliyet süreklilik içerdiğinden mutat meslek faaliyeti kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Yani 2013 yılında 23 Mayıs 2013 tarihinde bir yazılım hizmeti verilmiş, ve 18 Kasım 2013 tarihinde bir yazılım hizmeti daha verilmiş ise aynı yılda birden fazla yapılan faaliyet sürekli meslek kapsamına girecektir. Ya da 30 Eylül 2013 tarihinde bir yazılım hizmeti verilmiş olsun,  20 Şubat 2014 tarihinde bir yazılım hizmeti daha gerçekleştiğinde yine  ardı ardına yıllarda  olmasına rağmen bir defaya mahsus faaliyet gerçekleştiği için arızi serbest meslek faaliyeti sayılacaktır. Dolayısıyla zaman zaman yapılan serbest meslek faaliyeti yılda bir defa gerçekleşen serbest meslek faaliyetini içermektedir. Yani kısaca her yıl sadece bir faaliyet olursa arızi serbest meslek faaliyeti sayılacaktır. Aksi halde bu iş süreklilik arz edecek ve yükümlülükler ağırlaşacaktır. Yani benim 221 seri no.lu tebliğdeki örnek ve bakanlık makamı(İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Muktezası) yazısından çıkarmak istediğim yorum yılda bir defa gerçekleşen faaliyet arızidir. Birden fazlası ise süreklidir. Ancak bu yıl bir, takip eden yıl ise gerçekleşen bir faaliyeti birden fazla faaliyet sayıp sürekli serbest meslek faaliyetinin icrası olarak değerlendirmek ise çok katı ve haksız bir uygulama olacaktır. Aksi görüş ise “zaman zaman gerçekleşen faaliyeti; 2013 yılında bir, 2015 yılında bir faaliyet olarak anlamak gerekecektir.

3- Kalp Mütehassısı Hamza KIZIL Kadavra Vakfına ait aylık yayın yapan Bilim ve Teknik dergisinde, mesleki hususlara ilişkin araştırma ve incelemeleri içeren makaleler yayınlatmaktadır. Hamza Beyin faaliyeti Sadece Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamına giren bu işlemlerden ibarettir. Ve bu işlemlerin tamamı aynı Kanunun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlara yapılmıştır. Hamza KIZIL bir yazı ile Dergi işletmesine; Faaliyetlerinin KDV'ye tabi olduğunu ve hesaplanacak KDV'nin sorumlu sıfatıyla beyanını tercih ettiğini bildirmiştir. Dergi işletmesi bu hizmete karşılık telif ödemeleri yapmıştır. Mayıs 2013 ayına ait net ödeme 5.000.-TL’dir. Bu durumda,

- KDV hariç, GV stopajı dahil tutar:      : 5.000 / 0,83 = 6.024.TL

- GV Stopajı                                       : 6.024 x 0,17 = 1.024.-TL

- KDV                                                : 6.024 x 0,18  = 1.084

- GV stopajı ve KDV dahil toplam bedel: 5.000 + 1.024 +1.084 = 7.108.-TL

Vakfa ait dergi işletmesi; 1.024 .-TL  Gelir Vergisi stopajını, muhtasar beyannamesine dahil edecek, 1.084.-TL  Katma Değer Vergisini ise 2 No.lu KDV beyannamesi ile beyan edecektir. Bu tutarı 1 No.lu beyannamede genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapabilecektir.

Doktor Hamza Bey, beyan ve ödeme mükellefiyeti sorumlular tarafından yerine getirilen serbest meslek mensubu, Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde sayılanlardan olduğu için, ayrıca KDV beyannamesi vermeyecek ve defter tutmayacaktır. İşlemin belgelendirilmesi ise Vergi Usul Kanununun genel hükümlerine göre gerçekleştirilecektir.

Yani Vakfa ait Dergi İşletmesi; Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlardan olduğu için, aynı Kanunun 18 inci maddesi kapsamına giren kişilere yapacakları ödemeler ile ilgili olarak gelir vergisi (GV) stopaj tutarı dâhil işlem bedeli üzerinden KDV hesaplayıp sorumlu sıfatıyla beyan edip ödeyecektir. Hesaplanan KDV tutarı gelir vergisi stopaj matrahına dâhil edilmeyecektir.

4- Ünlü şair Cemil KILIÇ, ölmeden noterden vasiyetname düzenlemiş ve tüm şiirlerinin telif hakkını aynı evi paylaştığı Aylin KOÇ’a bırakmıştır. Şairin aynı zamanda eşi ve bir oğlu olmasına rağmen eserlerinin telif haklarını Aylin KOÇ’a bırakmıştır. Bu örnekte miras davasının sonuçları ihmal edilmiştir. Yani Aylin KOÇ, mansup mirasçıdır. Aylin KOÇ ise 2013 yılında şiirlerin yayım haklarının 5 yıllık kullanımı karşılığında Pan Yayıncılık A.Ş.’den 600.000.-TL ödeme almıştır. Her ne kadar elde edilen gelir telif hakları geliri olmasına rağmen, GVK’nun 18. Maddesindeki telif hakları istisnasından yararlanamayacaktır. Çünkü Aylin KOÇ, kanuni mirasçı olmadığı için elde edilen telif hakları geliri, serbest meslek kazancı değil, ,GVK’nun 70/6. Bendine göre gayri menkul sermaye iradı olarak vergiye tabi olacaktır.

SONUÇ

Bugün son sözümüz; ilk olarak fikri mülkiyet haklarının yasal olarak yeterli derecede korunması sayesinde sinema ve sanatçıların onurlu ve bağımsız yaşama hakları biraz olsun güvence altına alınmış olacaktır, ikinci olarak ise yapımcıların bu eserleri finanse etmek üzere; endüstrinin uluslar arası rekabet gücünü ve genel anlamda ekonomik cazibesini artıracak her türlü devlet destek ve yardımları ile vergisel teşviklerin sağlanması zorunludur.

Sanat güzelliğin ifadesidir. Bu yüzden dünya halkları sanata ve sanatçıya yönelik pozitif ayrımcılığı her daim hoş görmüştür.


[1] Şükrü Kızılot,18.11.2013,Hürriyet Gazetesi.

[2] 117 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği,14.04.2012 tarih ve 28264 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
 

21.11.2013

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM