YAZARLARIMIZ
Burak Canpolat
Vergi Müfettişi
burakcanpolat1985@gmail.com



RTÜK Payının Hesaplaması ve Vergi Kanunları Çerçevesinde Değerlendirilmesi

I.GİRİŞ

Makalemizin konusunu medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarının elde etmiş olduğu gelirleri “Medya Hizmet Sağlayıcı Kuruluşlarının Elde Ettiği Ticari İletişim Gelirlerinin Denetimi ve Bu Gelirler Üzerinden Alınacak Üst Kurul Paylarının Beyan ve Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” düzenlemeleri uyarınca rtük payının hesaplanması, beyanı, ödenmesi ve bu durumların vergi kanunları açısından değerlendirilmesini ele alıncaktır.

II. RTÜK PAYI

Rtük Payının Hesaplanmasında Dikkate Alınacak Gelirler ve Özellikli Diğer Hususlar

Medya Hizmet Sağlayıcı Kuruluşlarının Elde Ettiği Ticari İletişim Gelirlerinin Denetimi ve Bu Gelirler Üzerinden Alınacak Üst Kurul Paylarının Beyan ve Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik düzenlemeleri uyarınca, medya hizmet sağlayıcı kuruluşların radyo ve televizyon reklâmları, program desteklemesi, tele-alışveriş ve ürün yerleştirmeyi de kapsamak üzere, ekonomik bir faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişinin, ürün, hizmet veya imajını, doğrudan veya dolaylı olarak tanıtmak amacıyla tasarlanmış sesli veya sessiz görüntülerin bir ücret veya benzeri bir karşılıkla ya da öz tanıtım amacıyla bir programla birlikte ya da bir program içine yerleştirilerek yayımlanmasının karşılığı olan ticari iletişim bedelleri üzerinden belirlenen gelirler ticari iletişim gelirleridir.

 Ticari iletişim bedeli, verilen ticari iletişim hizmeti karşılığında, gerçek ve tüzel kişilerden her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlar tarafından borçlanılan para, mal ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerlerin brüt toplamını ifade eder. Verilen ticari iletişim hizmetine ilişkin olarak tahakkuk ettirilen vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim, iskonto, komisyon ve benzeri adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler (katma değer vergisi hariç) bu bedele dâhildir.

Ticari iletişim bedelinin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde, ticari iletişim bedeli, ticari iletişim hizmetinin türü, süresi, yayımlandığı program ve saati dikkate alınmak suretiyle, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun diğer ticari iletişimler için uyguladığı bedeldir.

Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarca ilişkili oldukları kişilere emsaline göre düşük bedeller üzerinden veya bedelsiz olarak ticari iletişim için iletim zamanının tahsis edilmesi halinde; ticari iletişim gelirleri, kuruluşun yayın alanı ve etkinliği ile ticari iletişimin yayın zamanı ve süresi dikkate alınarak belirlenen emsal ticari iletişim bedelleri üzerinden hesaplanır ve bu hesaplanan bedel ile kuruluş tarafından uygulanan bedel arasında oluşan farklar, beyan edilen ticari iletişim gelirine dâhil edilir. Ancak, ticari iletişim hizmetinin birden fazla akit yapmak suretiyle alım- satımı sonucunda ilişkili kişilerin elde ettikleri aracılık bedellerinin emsallerine göre yüksek olması halinde ticari iletişim gelirleri, aralarında ilişki bulunmayan kişilerce ticari iletişim hizmetinin alım-satımında oluşan aracılık bedelleriyle karşılaştırılarak tespit edilen emsal bedellere göre belirlenir.

Ticari iletişim bedellerinin elde edilmesi amacıyla yapılan giderler ticari iletişim gelirlerinin beyanında ve Üst Kurul payının hesaplanmasında indirim konusu yapılamaz.

Ticari İletişim Geliri Beyannamesi ve Ödenmesi

Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar, her takvim ayı içinde elde ettikleri ticari iletişim gelirlerini takip eden ayın son gününe kadar Ticari İletişim Geliri Beyannamesi ile ile RTÜK’e beyan ederler. Son günün resmi tatile rastladığı durumda, beyanname verme süresi tatili takip eden ilk iş günü mesai saatinin sonuna kadar uzar. Ticari iletişim gelirlerinin beyanında kullanılacak Ticari İletişim Gelirleri Beyannamesinin şekil ve içeriğiyle verilme usul ve esasları ve bu beyannameye eklenecek diğer bilgi ve belgeler Üst Kurul tarafından belirlenir.

Program destekleme gelirleri hariç aylık brüt ticari iletişim gelirlerinin, %1,5’i, Üst Kurul payı olarak, elde edildikleri ayı takip eden üçüncü ayın en geç 20 sine kadar aşağıdaki tabloya göre Üst Kurul tarafından duyurulan banka hesabına ödenir.

Ticari İletişim Geliri Beyannamesinin Verilmeme Hali

Üst Kurul tarafından, 5 inci madde uyarınca verilmesi gereken beyannameyi süresinde vermeyen televizyon kuruluşları hakkında, beşbin Türk Lirası radyo kuruluşları hakkında ikibinbeşyüz Türk Lirası idari para cezası kesilir. Hem televizyon ve hem radyo sahibi olan kuruluşlara televizyon için öngörülen idari para cezası uygulanır. Bu maddenin uygulanmasında isteğe bağlı yayın yapan kuruluşlar da televizyon kuruluşları gibi değerlendirilir. Bu fıkra uyarınca kesilecek idari para cezaları 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu çerçevesinde tahsil edilir. Beyannamenin kanuni süresinden sonraki ilk otuz gün içinde verilmesi hâlinde bu fıkrada belirlenen ceza tutarı 1/10 oranında, devam eden otuz gün içinde verilmesi hâlinde ceza tutarı 1/5 oranında, devam eden günlerde verilmesi hâlinde ise ceza tutarı tam olarak uygulanır.

Ticari İletişim Gelirlerinden Üst Kurula Ödenecek Pay Tutarlarının Ödenmemesi Hali

Ticari iletişim gelirlerinden Üst Kurula ödenecek pay tutarlarının zamanında ödenmemesi halinde, ilgili kuruluştan yedi gün süre verilerek 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak faizi ile birlikte ödeme yapması istenir. Verilen sürede ödenmeyen Üst Kurul payı genel hükümlere göre tahsil edilir.

Medya hizmet sağlayıcı kuruluşları tarafından süresinden sonra beyan edilen Üst Kurul geliri beyan tarihini takip eden 30 gün içerisinde ödenir. 5 inci maddeye göre beyan edilmesi gereken Üst Kurul gelirinin süresinde beyan edilmemesi veya eksik beyan edilmesi halinde beyan edilmesi gerektiği tarihten ödendiği tarihe kadar geçen süreye 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında faiz uygulanır.

Ticari iletişim gelirlerinin denetimi

Üst Kurul, ödenmesi gereken ticari iletişim gelirleri Üst Kurul payının doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak bakımından, medya hizmet sağlayıcı kuruluşların ve aracılık yapanların hesaplarını Maliye Bakanlığı aracılığı ile incelettirebilir.

Vergi Usul Kanununa göre vergi inceleme yetkisine haiz olanlar, Üst Kurulun talebi olmaksızın da ticari iletişim gelirleri Üst Kurul paylarının beyan ve ödenmesine ilişkin yükümlülüğün Kanuna ve Yönetmeliğe uygun olarak yerine getirilip getirilmediğini inceleyebilir.

Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar ile ticari iletişim gelirinin elde edilmesine aracılık yapanlar, yasal defter kayıtlarını, Üst Kurul payının hesaplanmasına esas teşkil eden ticari iletişim gelirlerinin doğru tespit edilmesini sağlayacak şekilde aralarındaki ticari işlemleri açıkça göstermek ve elde edilen ticari iletişim gelirinin çeşidine göre yardımcı hesaplar açmak suretiyle ayrıntılı olarak düzenlerler.

Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar ile ticari iletişim gelirinin elde edilmesine aracılık yapanlar, Üst Kurul payının hesaplanmasına esas teşkil eden ticari iletişim gelirlerinin tespitine ilişkin olarak, Üst Kurul tarafından veya Maliye Bakanlığına bağlı vergi incelemesine yetkili elemanlar tarafından incelendikleri hallerde, incelemeyi yapanlarca istenilen bilgileri vermeye ve bunlarla ilgili defter ve belgeleri ibraz etmeye mecburdurlar. Bilgiler yazı ile istenilir ve cevap vermeleri için kendilerine 15 günlük süre verilir. Zor durumda bulunmaları sebebiyle bilgi verme ve ibraz ödevlerini süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, sürenin bitiminden önce yazı ile istemde bulunması ve istemde belirtilen mazeretin kabule layık görülmesi kaydıyla Kanuni sürenin bir katını geçmemek üzere ek süre verilebilir.  Bu fıkra uyarınca Üst Kurulun medya hizmet sağlayıcı kuruluşlardan bilgi ve belge talebi, 10 uncu maddede düzenlenen yeminli mali müşavirler aracılığıyla istenen tasdik raporları ile Vergi Dairesi onaylı bilanço ve gelir tablolarını kapsar.

Yeminli Mali Müşavirler Aracılığı İle Tasdik Raporu Düzenleme

Medya hizmet sağlayıcıları, ticari iletişim gelirlerinin ve buna isabet eden Üst Kurul paylarının Kanun ve bu Yönetmelik hükümlerine uygun ve doğru bir şekilde beyan edilip edilmediğinin denetimi ve kontrolü amacıyla 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci, Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu hükümleri çerçevesinde yılda en az bir defa yeminli mali müşavir tasdik raporu düzenlettirerek ait olduğu yılı takip eden yılın Haziran ayı sonuna kadar Üst Kurula gönderir. Lisans tipleri veya beyan edilen yıllık ticari iletişim geliri büyüklüğü dikkate alınarak medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarından, yeminli mali müşavir tasdik raporu düzenletme zorunluluğu bulunmayanları belirlemeye Üst Kurul yetkilidir. Yeminli mali müşavir raporu düzenlettirme zorunluluğu bulunmayan medya hizmet sağlayıcı kuruluşları her yıla ait bilanço ve gelir tablolarını mükellefi oldukları vergi dairelerinden tasdik ettirerek takip eden yılın Haziran ayı sonuna kadar Üst Kurula gönderir.

İstenilen tasdik raporlarının birinci fıkrada belirtilen sürede gönderilmemesi halinde medya hizmet sağlayıcı kuruluş uyarılır ve onbeş günlük süre verilir. Bu süre içerisinde yükümlülüğünü yerine getirmeyen kuruluş hakkında 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca idari para cezası uygulanır ve kuruluş hesaplarının denetlenmesi Maliye Bakanlığından talep edilir. 

III. RTÜK’e ÖDENEN PAYIN VERGİSEL BOYUTU

Beyan Edilen ve Ödenen RTÜK Payı

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 177. maddesine göre; her türlü ticaret şirketleri ile kurumlar vergisine tabi olan diğer tüzel kişiler birinci sınıf tüccardır. Birinci sınıf tüccarlar ise Vergi Usul Kanunu’nun 176. maddesine göre bilanço esasında defter tutmak zorundadır.

Kurum kazancı, bilanço esasında ticari kazancın tespitine ilişkin hükümlere göre belirlenir. Ancak, ticaret şirketleri dışındaki kurumlar vergisi mükelleflerinden işlerinin icabı bilanço esasına göre defter tutmalarına imkân veya lüzum görülmeyenlerin, işletme hesabına göre defter tutmalarına Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca müsaade edilir.

Kurumlar vergisi, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır. Safî kurum kazancı, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerine göre tespit edilir. Kurumların elde ettikleri kazanç ve iratlar, Gelir Vergisi Kanununda sayılan gelir unsurlarından hangisine girerse girsin ayrım yapılmaksızın, bir bütün halinde “kurum kazancı” sayılır.

Kurumlar vergisi mükellefleri için bilanço esasına göre tespit edilecek olan kurum kazancı, kurumun hesap dönemi sonundaki öz sermayesi ile hesap dönemi başındaki öz sermayesi arasındaki müspet farktır. Bu kıyaslama yapılırken, dönem içinde işletmeden çekilen değerler ilave edilir, dönem içinde işletmeye ilave edilen değerler ise indirilir. Kurum kazancının bu şekilde tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazancın tespitinde indirilecek giderlere ilişkin hükümlerine uyulması gerekir.

GVK 40. maddesi 6'ncı bendine göre; “İşletme ile ilgili olmak şartıyla; bina, arazi, gider, istihlak, damga, belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve harçlar” safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebilir.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesi 6'ncı bendine yer alan “kaydiye” hükmünden kast edilen kayıt için alınan meblağı kast etmektedir. Medya kuruluşlarının yazımızın 1. Bölümünde bahsedilen medya kuruluşlarının elde etmiş olduğu gelirlere ilişkin RTÜK’e vermiş olduğu Ticari İletişim Geliri Beyannamesinde yer alan gelir üzerinden hesaplanan paylar ticari kazancın tespitinde dikkate alınabilecektir.

Beyan Edilen Fakat Ödenmeyen RTÜK Payı

GVK 40. maddesi 6'ncı bendine göre; “İşletme ile ilgili olmak şartıyla; bina, arazi, gider, istihlak, damga, belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve harçlar” safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebilir.

Ticari kazancın tespitinde "dönemsellik" ve "tahakkuk esası" ilkeleri geçerlidir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar veya mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Bu esas dikkate alındığında bir gelir unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir. Dönemsellik ilkesi ise bu gelir veya giderin ilgili olduğu döneme intikalinin sağlanmasıdır.

Ayrıca kanun metninde ilgili ayni vergilere ilişkin ödeme şartı bulunmadığından RTÜK’e ödenmesi gereken fakat ödenmeyen paylar kazançtan indirim konusu yapılabilir.

Verilmesi Gereken Beyannameyi Süresinde Vermeyen Televizyon Kuruluşlarının Ödediği İdari Para Cezaları ve Gecikme Faizi

GVK Md. 41/1-6'de, her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatların gider olarak indirilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan; GVK' nın 90' ıncı maddesinde, gelir vergisi ile diğer şahsi vergiler ve her ne şekilde olursa olsun vergi ve para cezalan, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun (AATUHK) hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler ile VUK hükümlerine göre ödenen gecikme faizlerinin vergi matrahından ve gelir unsurlarından indirilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Söz konusu hüküm GVK kapsamına giren bütün gelir unsurları açısından geçerli olan genel bir düzenleme olup, GVK Md. 41/1- 6' da yer alan ve sadece ticari kazancın tespitine ilişkin olan düzenlemeden tamamen ayrı bir işleve sahiptir. Ancak, GVK' nın 40' ıncı maddesinin 6' ncı bendinde yazılı vergi, harç ve kaydiyeler GVK'nın 40'ıncı maddesinde yazılı genel koşulları taşımak şartıyla gider olarak kaydedilebilmektedir.

Yukarıdaki mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere televizyon kuruluşlarının beyannameyi süresinde vermemesinden dolayı ödemiş olduğu idari para cezaları, kurum kazancından indirilmesi söz konusu değildir.

IV. SONUÇ

Yasal mevzuat açıklamaları çerçevesinde; medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarının Ticari İletişim Geliri Beyannamesini RTÜK’e beyan etmesi gerekmekte ayıca beyan üzerinden hesaplanan payı da kazançtan indirim konusu yapılabilecektir. Beyanname verilmemesi halinde ise idari para cezasına çarptırılacağı ve bu cezanın da kurum kazancından indirilmesi mümkün değildir.

08.04.2024

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM