SORU - CEVAP (Her gün 1 SORU - 1 CEVAP)
Devamlı olmasa da arasıra verilen eğitim danışmanlığı hizmeti için mükellefiyet tesis edilmesi gerekir mi?

Devamlı olmasa da arasıra verilen eğitim danışmanlığı hizmeti için mükellefiyet tesis edilmesi gerekir mi?

 

Soru:

 

Devamlı olmasa da arasıra verilen eğitim danışmanlığı hizmeti için mükellefiyet tesis edilmesi gerekir mi?


Cevap:
Özellikle eğitim sektöründe çalışmış olan ancak daha sonra emekli olan şahısların özel dersler verdikleri ve bu dersler karşılığında da hiç de azımsanmayacak paralar kazandıklarını görmekteyiz. Bunun için mükellefiyet tesis edilip edilmemesi gerektiği aşağıda ilgili kanun maddeleriyle detaylıca açıklanmıştır.

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 61’inci maddesinde; ''Ücret işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
 
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.'' hükümleri yer almaktadır.
 
Yine aynı Kanunun 65’inci maddesinde ''(202 sayılı Kanunun 31’inci maddesiyle değişen madde) Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.
 
Serbest meslek faaliyet; sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.
 
…………..'' hükmüne yer verilmiştir.
 
Aynı Kanunun 66’ncı maddesinde ise; ''Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenler serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görevle devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez. '' hükmü yer almaktadır.
 
Serbest meslek faaliyetinde ana unsur, faaliyetin sermayeden ziyade şahsi çalışmaya, bilimsel veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanmasıdır. Bir faaliyetin serbest meslek faaliyeti olabilmesi için geliri doğuran emeğin ilmi ya da mesleki bilgi veya ihtisasa dayalı olması gerekmektedir.
 
Diğer taraftan, gerek ücret gerekse serbest meslek kazancı emeğe dayanan gelir unsurlarıdır. Serbest meslek kazançlarında emek, bir işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.
 
Serbest meslek erbapları, faaliyetlerini yaparken, müşterilerine veya iş yaptığı kimselere bağlı olmaz, iş sahiplerinden emir ve talimat almazlar.
 
Ücret uygulamasında ise, belli bir işyerine bağlı ve bir işverene tabi olarak, işverenin emir ve talimatları doğrultusunda çalışma söz konusudur.
 
Tüm bu açıklamaları özetleyecek olursak, firmalara verilen eğitim ve danışmanlık hizmeti karşılığında kişi ve firmalar arasında herhangi bir hizmet sözleşmesi bulunması ve işverenin emir ve talimatları doğrultusunda çalışılması durumunda, hizmeti verene yapılan ödemelerin ücret olarak vergilendirilmesi,
 
Ancak, söz konusu firmalar ile herhangi bir hizmet sözleşmesi bulunmaması, anılan faaliyeti tamamen kendi nam ve hesabına yapılması durumunda ise verilecek eğitim ve danışmanlık hizmetinin mesleki bilgi ve ihtisası gerektirmesi nedeniyle serbest meslek erbabı olarak değerlendirilmesi ve elde edilen gelirin de serbest meslek kazancı olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.


Koray ATEŞ
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
E. Öğretim Görevlisi
korayates@muhasebetr.com
www.MuhasebeTR.com

(30.09.2010)

Kaynak: www.MuhasebeTR.com

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM