Soru-A. Karaca-1983 yılında ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladım. Yaklaşık 3 yıl SSK, bir yıl Bağ-Kur hizmetim var. Yedek subaylık dönemi ile birlikte yaklaşık yedi yıl Emekli Sandığı hizmetim var. Yaptığım araştırma sonuçlarına göre SSK’ya geçersem 47 yaşımı doldurarak, Emekli Sandığında devam edersem 56 yaşımı tamamladığımda emekli olabiliyorum. Fazladan 9 yıl beklememek için son 3,5 yılımı SSK’ya prim ödeyerek emekli olmak istiyorum.
Ancak, 1 Ocak 2008 tarihinde yürürlüğe girecek olan ve üç sosyal güvenlik kurumunu birleştirecek kanun ile nasıl bir durum ortaya çıkacaktır. Ben ve benim durumumda olanları yeni kanun nasıl etkileyecektir? Olumsuz etkilenmemek için neler yapmam gerekir. 1 Ocak 2008 tarihinden önce Emekli Sandığından çıkıp SSK’ya geçmemi önerir misiniz?
SSK’da yaş haddi neden farklı?
Cevap-Öncelikle Sosyal Sigortalar Kurumun ile Emekli Sandığından emekli olmak arasında neden bu kadar yaş farkının ortaya çıktığına açıklık getirmek lazım.
Bilindiği üzere, Sosyal Sigortalar Kurumundan emeklilik durumu hesaplanırken, şu üç esaslı noktaya bakılmaktadır;
Sigortalılık Süresi, Prim Ödeme Gün Sayısı ve Yaş.
Sigortalılık süresi genel olarak erkeklerde 25 yıl, kadınlarda 20 yıl olarak kabul edilmiştir. Prim ödeme gün sayısı ise, 5000 gün ile başlar ve kademeli olarak yükselmektedir. Yaş haddi ise en az erkeklerde 44, kadınlarda ise 40 olarak belirlenmiş ve sigortalılık süresine bağlı olarak kademeli bir artış öngörülmüştür.
Emekli sandığında ise fiili hizmet süresi ve yaş haddi olmak üzere iki noktadan hareketle emeklilik hesap edilmektedir. Erkek sigortalılarda 25, kadınlarda ise 20 yıl fiili hizmet süresi emeklilik için gereklidir.
Sosyal Sigortalar Kanununa göre, çalışmadan boşta geçen süreler sigortalılık süresine dahil edilir. Örneğin, 25 yıl ve 5000 gün ile emekli olabilecek bir erkek sigortalı yaklaşık 14 yıl prim ödemesi yaparsa, arada on yıl boşta geçmiş bile olsa yaş şartını da tamamlamışsa emekli olabilir. Çünkü, 5000 gün prim ödemesi yaklaşık ondört yıl çalışmaya denk gelmektedir. Benzer durumdaki emekli sandığı iştirakçisi için böyle bir durum söz konusu değildir. Emekli Sandığında fiilen, aralıksız en az 25 tam yıl çalışma karşılığı aylık bağlanmaktadır. Emekli Sandığında, yaş kademesi tespitinde çalışılmadan geçen süreler dikkate alınmaz. İşte bu nedenle SSK sigortalısı ile Emekli Sandığı iştirakçisinin yaş haddi hesabında farklılıklar olabilir.
Eski hizmetler birleştirilebilecek
Sosyal Güvenlik Kurumlarının “tek çatı” altında birleşmesini öngören 5502 sayılı Kanun halen yürürlükte olup, birleşme kurusal anlamda gerçekleşmiştir. Kurumsal birleşmeye anlam ve işlerlik kazandıracak olan, herkese eşit sosyal güvenlik hakkının verilmesini öngören 5510 sayılı Kanunun uygulaması Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle ertelendi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ve Sosyal Güvenlik Kurumunun yaptığı hazırlıklara göre, söz konusu Kanun 2008 başında yürürlüğe girecek. En azından bu doğrultuda hükümet beyanı var.
Anılan Kanunun bir çok maddesi Anaysa Mahkemesi kararı sonrasında değişmek durumundadır. Nasıl ve ne şekilde çıkacağı belli olmayan bir kanun üzerinden somut olaylar için yorum yapmak takdir edersiniz ki doğru bir davranış olmayacaktır.
Ancak, 5510 sayılı Kanunun hizmet birleştirmeleri ile ilgili düzenlemesine ve Kanunun ruhuna bakarak şunları söyleyebiliriz;
Hizmet birleştirmelerinde Kanunun yürürlük tarihinden önceki kazanılmış haklar ve kurallar aynen muhafaza edilmektedir. Yani, SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığında geçen hizmetlerin emeklilik aşamasında birleştirilmesinde halen hangi kurallar uygulanıyorsa, Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olanlar için aynı kurallar geçerli olacaktır.
Daha somut olarak, okuyucumuzun sorusundan yola çıkarak cevap verecek olursak, SSK şartlarında emekli olmak için mevcut yürürlükte olan 2829 sayılı Kanuna göre en az son 3,5 yıl SSK’ya prim ödemesi gerekiyor. Okuyucumuz için bugün geçerli olan bu kural, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesiyle de geçerliliğini koruyacaktır.
Artık, SSK ve Emekli Sandığı olmadığına göre kurumlar arası hizmet birleştirmek ne anlam ifade ediyor diye bir soru akla gelebilir. 5510 sayılı Kanunun düzenlemesine göre, kurumsal ayrım kalkmakla birlikte çalışma durumuna göre statü uygulaması devam etmektedir. Bir hizmet sözleşmesine göre işçi olarak çalışanlar ile devlet memuru olarak çalışanların emeklilik şartları ve süresi farklı düzenlemeye tabi tutulmuştur.
Daha açık ifade etmek gerekirse, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada işçi statüsünde çalışanlar biraz daha esnek şartlar ile emekli olabileceklerdir. Devlet memuru veya Kamu görevlisi olarak tanımlanan gruplar ise, iş güvencelerinin olması nedeniyle daha uzun süreli bir çalışma neticesinde emekli olabilecekleridir.
Buraya kadar yaptığımız açıklamalardan yola çıkarak şunları söyleyebiliriz: SSK emeklilik şartlarındaki göreceli avantaj nedeniyle hizmet birleştirmesi yapmak isteyenlerin acele davranmalarına veya endişe etmelerine gerek yok. Ancak, tasarının Kanunlaşması aşamasını çok iyi takip etmek ve çıkacak sonuca göre karar vermek gerekir.
(Kaynak: Türkiye Gazetesi | 23.09.2007)
>> Yılın Kampanyası: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.