Sayı : E-51592363-010.06.02-14004230 17.11.2020
Konu : 7256 sayılı Kanun Uyarınca Alacakların Yapılandırılması
Bilindiği üzere, 11/11/2020 tarihli ve 7256 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” 17/11/2020 tarihli ve 31307 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Söz konusu Kanun ile Kurumumuz tarafından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen, 2020/Ağustos ve önceki aylara ait olup Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihi veya Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği halde ödenmemiş olan Kurumumuz alacakları ile takip ve tahsili Kurumumuza verilen alacaklar, yapılandırılmaktadır.
7256 sayılı Kanununda yer alan Kurumumuz alacaklarına ilişkin hükümlere, ihtiyaç duyulduğunda kolay ulaşılmasını sağlamak amacıyla aşağıda yer verilmiştir.
MADDE 1- (1) Bu Kanun hükümleri;
…
c) Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve bu Kanunun yayım tarihine veya bu Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan;
1) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan, 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,
2) 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin isteğe bağlı sigorta primleri ve topluluk sigortası primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,
3) 31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,
4) 31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup ilgili kanunları uyarınca uygulanan idari para cezaları ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,
5) İlgili kanunları gereğince takip edilen 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı ile bunlara bağlı gecikme zammı alacakları,
…
hakkında uygulanır.
(2) Bu Kanunun uygulanmasında;
…
ç) Yİ-ÜFE aylık değişim oranları: Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği 31/12/2004 tarihine kadar toptan eşya fiyatları endeksi (TEFE) aylık değişim oranlarını, 1/1/2005 tarihinden itibaren üretici fiyatları endeksi (ÜFE) aylık değişim oranlarını, 1/1/2014 tarihinden itibaren yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) aylık değişim oranlarını, 1/11/2016 tarihinden itibaren aylık %0,35 oranını (bu Kanunun yayımlandığı ay dâhil), ifade eder.
(3) Bu Kanun, yukarıdaki fıkralar kapsamına giren kesinleşmiş alacaklar ve bazı alacakların yapılandırılmasına ilişkin hükümler ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin hükümleri kapsar.
…
(11) Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen alacaklardan 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce tahakkuk ettiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan;
a) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan; sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi,
b) Bu Kanuna göre yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenmesi imkânı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi,
c) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ilgili kanunları gereğince takip edilen damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı,
asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir.
(12) 31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce Kurumca resen tahakkuk ettirilerek işverene tebliğ edildiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan; özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespitler sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi asılları ile bu alacaklara gecikme cezası ve gecikme zammı hesaplanan sürenin başlangıç tarihinden bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık
değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir.
(13) 31/8/2020 tarihinden önce (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce kesinleştiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan ve Kurumca takip edilenidari para cezası asıllarının %50’si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, idari para cezası asıllarının kalan %50’si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilir.
(14) Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen ve bu Kanun kapsamına giren alacakların; asıllarının bu Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olmasına rağmen, fer’ilerinin bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olduğu durumlarda, aslı ödenmiş fer’i alacağın %40’ının bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, kalan %60’ının tahsilinden vazgeçilir.
(15) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılar ile ek 5 ve ek 6 ncı maddeleri kapsamında sigortalı olanların, bu madde kapsamındaki borçlarını yapılandırmaları hâlinde, yapılandırılan borç haricinde altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borçlarının bulunmaması veya altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borçları bulunmakla birlikte bu borçlarını ilgili kanunlara göre taksitlendirmiş veya yapılandırmış olup ödeme yükümlülüklerini de yerine getiriyor olmaları ve bu maddeye göre yapılandırılan borçlarının ilk taksitini ödemeleri kaydıyla genel sağlık sigortasından yararlanmaya başlatılır.
(16) 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortası tescili yapılmış olup da gelir testine hiç başvurmayanlardan bu Kanunun yayımı tarihinden 31/3/2021 tarihine kadar gelir testine başvuran kişilerin genel sağlık sigortası primleri, gelir testi sonucuna göre ilk tescil başlangıç tarihinden itibaren tahakkuk ettirilir.
(17) 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan prim borçlarının 30/4/2021 tarihine kadar ödenmesi halinde gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir. Bu Kanunun yayımı tarihinden önce 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan prim borcu bulunanlar anılan Kanunun 67 nci maddesinde belirtilen şartları taşımaları halinde, bu Kanunun yayımı tarihinden önceki döneme ait prim borçları dikkate alınmaksızın Kanunun yayımı tarihinden itibaren 30/4/2021 tarihine kadar sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan yararlandırılır. Bu Kanunun yayımı tarihine kadar ödenmiş olan 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı tutarları iade ve mahsup edilmez.
(18) Köy ve mahalle muhtarları, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar ile tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, 5510 sayılı Kanuna, 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu mülga hükümlerine ve mülga 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar
Kanununa göre tescilleri yapıldığı hâlde prim borçları nedeniyle daha önceki ilgili kanunları uyarınca sigortalılık süreleri durdurulmuş olanlardan bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ihya edilmemiş olanların kendileri veya hak sahipleri, bu Kanunun yayımı tarihini takip eden ay başından itibaren iki ay içinde Kuruma müracaat ederek, durdurulan sigortalılık süreleri için ödeyecekleri prim tutarının, sigortalılık süreleri durdurulmamış gibi değerlendirilerek bu maddenin onbirinci fıkrası hükümlerine göre hesaplanmasını talep edebilirler. Hesaplanan borcun tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi hâlinde durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Hesaplanan borcun tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmemesi hâlinde ihya işlemi geçerli sayılmaz ve bu fıkra kapsamında ödenmiş olan tutarlar ilgilinin başkaca prim borcunun bulunmaması kaydıyla faizsiz olarak iade edilir. Bu fıkra hükümlerinin uygulanmasında bu Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri hükümleri uygulanmaz.
(19) Bu Kanun kapsamına giren dönemlere ilişkin olup, bu Kanunun yayımı tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun 91 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre mücbir sebep hali ilan edilmesi nedeniyle ödeme süresi ertelenen primlerden ödeme süresinin son günü 2020 yılının Ekim, Kasım veya Aralık ayına tekabül edecek şekilde belirlenenler hakkında bu Kanun uygulanmaz.
(20) Bu madde hükmünden yararlanmak isteyen borçluların maddede belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları şarttır.
MADDE 3- (1) Bu Kanunun ilgili maddelerindeki başvuru ve ödeme süresine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların;
a) 31/12/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ilgili idareye başvuruda bulunmaları,
b) Hazine ve Maliye Bakanlığına, Ticaret Bakanlığına, il özel idarelerine, belediyelere ve YİKOB’lara bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ilk taksitini 31/1/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil), Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ise ilk taksiti 28/2/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil), diğer taksitlerini ise bu tarihleri takip eden ikişer aylık dönemler hâlinde azami on sekiz eşit taksitte ödemeleri, şarttır.
(2) Bu Kanuna göre ödenecek taksitlerin ödeme süresinin son gününün resmî tatile rastlaması hâlinde süre, tatili izleyen ilk iş günü mesai saati sonunda biter.
(3) Bu Kanun hükümlerine göre hesaplanan tutarlar peşin veya taksitler hâlinde ödenebilir.
a) Hesaplanan tutarların tamamının ilk taksit ödeme süresi içerisinde peşin olarak ödenmesi hâlinde katsayı uygulanmaz ve
1) Fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarların %90’ının tahsilinden vazgeçilir.
2) Bu Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendi kapsamında olan ve bu Kanun kapsamında yapılandırılan idari para cezalarından %25 indirim yapılır.
3) Yapılandırma sonucu ödenecek alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutardan (bu Kanunun 2 nci maddesinin ondördüncü fıkrası kapsamındaki alacaklar hariç) %50 indirim yapılır.
b) Hesaplanan tutarların tamamının ilk iki taksit ödeme süresi içinde ödenmesi hâlinde katsayı uygulanmaz ve
1) Fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarlar üzerinden %50 indirim yapılır.
2) Bu Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendi kapsamında olan ve bu Kanun kapsamında yapılandırılan idari para cezalarından %12,5 indirim yapılır.
3) Yapılandırma sonucu ödenecek alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutardan (bu Kanunun 2 nci maddesinin ondördüncü fıkrası kapsamındaki alacaklar hariç) %25 indirim yapılır.
c) Hesaplanan tutarların taksitle ödenmek istenmesi hâlinde, ilgili maddelerde yer alan hükümler saklı kalmak şartıyla borçluların başvuru sırasında altı, dokuz, on iki veya on sekiz eşit taksitte ödeme seçeneklerinden birini tercih etmeleri şarttır. Tercih edilen taksit süresinden daha uzun bir sürede ödeme yapılamaz.
ç) Hesaplanan tutarların taksitle yapılacak ödemelerinde ilgili maddelere göre belirlenen tutar;
katsayısı ile çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle ikişer aylık dönemler hâlinde ödenecek taksit tutarı hesaplanır. Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan borçlulara tercih ettikleri taksit süresine uygun ödeme planı verilir. Ancak, tercih edilen süreden daha kısa sürede ödeme yapılması hâlinde ödenecek tutar ilgili katsayıya göre düzeltilir.
d) Bu Kanun kapsamında ödenmesi gereken tutarlar; il özel idareleri ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlar ile Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Futbol Federasyonu ve bağımsız spor federasyonlarına tescil edilmiş olan ve Türkiye’de sportif alanda faaliyette bulunan spor kulüplerince ikişer aylık dönemler hâlinde azami otuz altı eşit taksitte ödenebilir. Bu takdirde bu fıkra hükmüne göre hesaplanacak katsayı yirmi dört eşit taksit için (1,194), otuz eşit taksit için (1,238), otuz altı eşit taksit için (1,318) olarak uygulanır.
e) Bu Kanun kapsamında belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlarca ödenmesi gereken tutarlar, belediyelerin genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılan paylarından, 2/7/2008 tarihli ve 5779 sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanunun 7 nci maddesinin dördüncü fıkrasındaki %40 oranı dikkate alınmaksızın aylık dönemler halinde azami yüz yirmi eşit taksitte tahsil edilir. Ancak, bu kapsamda yapılacak kesinti tutarı her hâl ve takdirde bu idareler adına genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılan payların aylık tutarının %50’sini aşamaz.
1) Taksitle yapılacak ödemelerde belirlenen tutar; (aa) Altı eşit taksit için (1,032),
(bb) Dokuz eşit taksit için (1,053), (cc) On iki eşit taksit için (1,064), (çç) On sekiz eşit taksit için (1,086),
(dd) Yirmi dört eşit taksit için (1,109), (ee) Otuz altı eşit taksit için (1,19), (ff) Kırk sekiz eşit taksit için (1,247), (gg) Altmış eşit taksit için (1,304), (ğğ) Yetmiş iki eşit taksit için (1,361), (hh) Yüz yirmi eşit taksit için (1,640),
katsayısı ile çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle aylık dönemler hâlinde tahsil edilecek taksit tutarı hesaplanır.
2) 5779 sayılı Kanuna göre yapılacak kesintilerin Cumhurbaşkanınca durdurulması hâlinde aylık taksitlerin ödeme süreleri kesinti yapılmayan aylar için de durdurulur ve taksit ödemeleri yönünden bu Kanun hükümlerine göre ihlal nedeni sayılmaz. Bu taksitler, taksit ödeme süresinin sonundan itibaren ayrıca bir katsayı ve geç ödeme zammı uygulanmaksızın aylık dönemler itibarıyla paylardan kesinti suretiyle tahsil edilir. Taksit tutarlarının, bu bent kapsamındaki borçluların genel bütçe paylarından daha yüksek olması hâlinde ise eksik tutarlar borçlularca taksit ödeme süresini takip eden ay sonuna kadar geç ödeme zammı uygulanmaksızın ödenir.
(4) Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil dairelerine bu Kanun kapsamında ödenecek olan alacakların 6183 sayılı Kanunun 41 inci maddesine göre kredi kartı kullanılmak suretiyle ödenmesi uygun görüldüğü takdirde, ödemeye aracılık yapan bankalarca, kart kullanıcılarına kredi kartı işlemine konu borç tutarının, taksitler hâlinde yansıtılması ve taksit ödeme aylarında hesaplarına borç kaydedilmesi koşuluyla, bu ödemeler için ödeme tarihi olarak kredi kartının kullanıldığı gün esas alınır ve borçluya tahsilatın yapıldığını gösteren makbuz verilir. Bu şekilde tahsil edilen tutarların bankalarca Hazine veya Sosyal Güvenlik Kurumu hesaplarına aktarılmasına ilişkin 6183 sayılı Kanunun 41 inci maddesinde belirlenen süre, taksit aylarının son gününü izleyen günden itibaren hesaplanır. Bu fıkra hükmüne göre taksitlerin kredi kartı kullanılmak suretiyle ödenmesi, katsayı uygulanmasına engel teşkil etmez.
(5) Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine ödenmesi gereken amme alacaklarına uygulanmak üzere, bu Kanun hükümlerinden yararlanmak için başvuruda bulunan ve ödenecek tutarları ilgili vergi mevzuatı gereği iade alacağından kendi borçlarına mahsuben ödemek isteyen mükelleflerin, bu taleplerinin yerine getirilebilmesi için başvuru ve/veya taksit süresi içinde ilgili mevzuatın öngördüğü bilgi ve belgeleri tam ve eksiksiz olarak ibraz etmeleri şarttır. Bu takdirde, ilgili mevzuatın mükellefin mahsup talebine esas aldığı tarih itibarıyla bu Kanuna göre ödenecek tutara mahsup işlemleri yapılır; mahsup talebine konu tutardan daha az tutarda mahsubun yapılması hâlinde, mahsuben ödeme suretiyle tahsil edilemeyen tutar için borçluya bildirimde bulunularak eksik ödenen bu tutarın bir ay içerisinde ödenmesi istenir. Bu süre içerisinde eksik ödenen tutarın, ödenmesi gerektiği tarihten ödendiği tarihe kadar gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi hâlinde eksik ödenen tutar için bu Kanun hükümleri ihlal edilmiş sayılmaz.
(6) Bu Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerin ilk ikisinin süresinde ve tam ödenmesi koşuluyla, kalan taksitlerden; bir takvim yılında iki veya daha az taksitin, süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde, ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının son taksiti (peşin ödemeseçeneğinin tercih edilmesi hâlinde ilk taksiti) izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanılır. İlk iki taksitin süresinde tam ödenmemesi ya da süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen diğer taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilir. Bu hüküm her bir madde ve alacaklı idareler açısından taksitlendirilen alacaklar için ayrı ayrı uygulanır.
(7) Bu Kanuna göre ödenecek taksit tutarının %10’unu aşmamak şartıyla 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar yapılmış eksik ödemeler için bu Kanun hükümleri ihlal edilmiş sayılmaz.
(8) Bu Kanun kapsamına giren alacakların bu maddenin altıncı fıkrasında belirtilen şekilde tamamen ödenmemiş olması hâlinde borçlular, ödedikleri tutarlar kadar bu Kanun hükümlerinden yararlanırlar. Kanun kapsamında yapılandırıldığı halde bu Kanunda öngörülen süre ve şekilde ödenmeyen alacakların yapılandırma öncesi türü ve vadesi dikkate alınarak takip işlemleri ilgili mevzuat kapsamında yapılır ve bu Kanunun yayım tarihinden önce başlamış olan takip işlemleri geçerliliğini koruyarak kaldığı yerden devam eder.
(9) Bu Kanun kapsamına giren alacakların, bu Kanunun yayımı tarihinden önce;
a) 6183 sayılı Kanun ve diğer kanunlar uyarınca tecil edilip de tecil şartlarına uygun olarak ödenmekte olanlarından, kalan taksit tutarları için borçlular, talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilirler. Bu takdirde tecil şartlarına uygun olarak ödenen taksit tutarları için tecil hükümleri geçerli sayılır. Bu şekilde ödenmiş taksit tutarlarına tecil tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için sadece ilgili kanunda öngörülen faiz uygulanır. Kalan taksit tutarları vadesinde ödenmemiş alacak kabul edilir ve bu alacaklar hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır.
b) 11/5/2018 tarihli ve 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanuna göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, borçlular talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilir. Bu takdirde, 7143 sayılı Kanun kapsamında ödenen taksitler için yapılandırma hükümleri geçerli sayılır, bu şekilde ödenmiş taksit tutarlarına tecil tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için anılan Kanuna göre tercih edilen taksit süresine uygun katsayı uygulanır, kalan taksit tutarlarına konu alacaklar vadesinde ödenmemiş alacak kabul edilerek bu Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılır ve ödenmemiş taksitlere ilişkin kalan katsayı tutarlarının tahsilinden vazgeçilir.
(10) Bu Kanun hükümleri;
a) 5393 sayılı Kanunun geçici 5 inci maddesi, 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun geçici 3 üncü maddesi kapsamında uzlaşılan alacaklar ile 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında yapılandırılan alacaklar,
b) 3/8/2016 tarihli ve 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun, 18/5/2017 tarihli ve 7020 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümlerine göre bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla taksit ödemeleri devam eden alacaklar ile 6736 sayılı Kanuna göre tahakkuk eden alacaklar, hakkında uygulanmaz.
(11) Bu Kanundan yararlanılarak süresinde ödenen alacaklara, bu Kanunda yer alan hükümler saklı kalmak kaydıyla Kanunun yayımı tarihinden sonraki süreler için faiz, gecikme zammı, gecikme cezası gibi fer’i amme alacağı hesaplanmaz.
(12) Bu Kanuna göre ödenecek alacaklarla ilgili olarak, tatbik edilen hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılır ve buna isabet eden teminatlar iade edilir. Bu Kanuna göre ödenecek alacaklar nedeniyle tatbik edilen hacizlere konu mallar, borçlunun talebi hâlinde 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre alacaklı tahsil dairesince satılabilir. Bu talep, Kanun kapsamında ödenmesi gereken tutarların Kanun hükümlerine göre ödenmesine engel teşkil etmez.
(13) a) Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan ve ilgili maddeler uyarınca dava açmamaları veya açılan davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları gereken borçluların, bu Kanun hükümlerinden yararlanabilmeleri için ilgili maddelerde belirlenen başvuru sürelerinde, yazılı olarak bu iradelerini belirtmeleri şarttır. Borçlularca, Kanun hükümlerinden yararlanılmak üzere davadan vazgeçilmesi hâlinde idarece de ihtilaflar sürdürülmez.
b) Davadan vazgeçme dilekçeleri ilgili tahsil dairesine verilir ve bu dilekçelerin tahsil dairelerine verildiği tarih, ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak dilekçeler ilgili yargı merciine gönderilir. Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince tahsili gerektiği hâlde tahakkuku diğer kamu idarelerince yapılan alacaklara ilişkin ilgili kamu idaresi aleyhine açılmış davalardan vazgeçme dilekçelerinin verileceği idari mercii belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.
c) Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan ve açtıkları davalardan vazgeçen borçluların bu ihtilaflarıyla ilgili olarak karar tarihine bakılmaksızın bu Kanunun yayımı tarihinden sonra tebliğ edilen kararlar uyarınca işlem yapılmaz.
ç) Bu Kanun hükümlerinden yararlanılmak üzere vazgeçilen davalarda verilen kararlar ile hükmedilen yargılama gideri, avukatlık ücreti ve fer’ileri talep edilmez ve bu alacaklar için icra takibi yapılamaz. Vazgeçme tarihinden önce ödenmiş olan yargılama giderleri ve avukatlık ücretleri geri alınmaz.
(14) Bu Kanun kapsamındaki alacaklara ilişkin ilgili mevzuatlarda yer alan özel hükümler saklı kalmak kaydıyla taksit ödeme süresince zamanaşımı süreleri işlemez.
(15) Bu Kanun kapsamına giren alacaklara karşılık bu Kanunun yayımı tarihinden önce tahsil edilmiş olan tutarlar, bu Kanun kapsamında tahsil edilen tutarlar ile bu maddenin dokuzuncu fıkrası kapsamındaki tecile ilişkin olarak 6183 sayılı Kanun veya diğer kanunlar uyarınca ödenen faizlerin bu Kanun hükümlerine dayanılarak red ve iadesi yapılmaz.
(16) Cumhurbaşkanı, bu Kanunda öngörülen başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir aya kadar, yabancı ülkelerde de faaliyette bulunan vergi mükelleflerinden, Ticaret Bakanlığı tarafından olağanüstü politik riskin gerçekleştiği tespit edilen ülkede faaliyette bulunan ve bu ülkedeki faaliyetleri nedeniyle durumları 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine göre mücbir sebep hâli kabul edilenlerin, bu Kanun kapsamında alacakları yapılandırılan alacaklı idarelere mücbir sebep hâllerinin devam ettiği süre içinde ödemeleri gereken taksitlerin ödeme süreleri ile 213 sayılı Kanunun 15 inci maddesine göre mücbir sebep hâli ilan edilen yerlerdeki dairelere (alacaklı idarelere) mücbir sebep hâlinin vukuu tarihinden itibaren ödenmesi gereken taksitlerin ödeme süreleri, mücbir sebep hâlinin bitim tarihini takip eden aydan başlamak üzere topluca veya ayrı ayrı bir yıla kadar uzatmaya yetkilidir.
(17) Bu maddenin on altıncı fıkrası hükümlerine göre mücbir sebep nedeniyle ödeme süresi uzatılan taksitler için bu maddenin altıncı fıkrasında yer alan, taksitlerden ilk ikisinin süresinde ödenmesi şartı aranmaz.
(18)Bu Kanunun uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye ilgisine göre Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı veya Sosyal Güvenlik Kurumu yetkilidir. İl özel idareleri, belediyeler ile YİKOB’lara ait amme alacaklarına ilişkin hükümlerin uygulanmasına dair usul ve esaslar Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenir.
(3) 5510 sayılı Kanun kapsamından çıkarılan işyerlerine ilişkin olup işyerine ait borcun tamamının ödeme süresi 31/12/2017 veya önceki bir tarihe ilişkin olduğu hâlde ödenmemiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ve idari para cezası asılları toplamı 100 Türk lirasını aşmayan alacaklar ile tutarına bakılmaksızın bu alacaklara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’ilerinin ve aslı ödenmiş olan fer’i alacaklardan tutarı 200 Türk lirasını aşmayanların tahsilinden vazgeçilir.
(4) İşverenlerin ve üçüncü şahısların, 5510 sayılı Kanunun 14 üncü, 21 inci, 23 üncü, 39 uncu ve 76 ncı maddeleri, 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun mülga 10 uncu, 26 ncı, 27 nci ve 28 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü maddesi ve 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun mülga 129 uncu maddesi gereğince iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödemekle yükümlü bulundukları her türlü borçları ile bu borçlara kanuni faiz uygulanan sürenin başlangıcından bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde bu borçlara uygulanan kanuni faizin tahsilinden vazgeçilir.
(5) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından fazla veya yersiz olarak ödendiği tespit edilen ve 506 sayılı Kanunun, 1479 sayılı Kanunun, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununun, 2926 sayılı Kanunun, 5434 sayılı Kanunun mülga hükümleri ve 5510 sayılı Kanunun 96 ncı maddesi gereğince tahsil edilmesi gereken gelir ve aylıklara ilişkin borç asılları ile bu borçlara kanuni faiz uygulanan sürenin başlangıcından bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde bu borçlara uygulanan kanuni faizin tahsilinden vazgeçilir.
…
(16) Bu Kanun kapsamına giren ve 31/8/2020 tarihinden önce (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen başvuru tarihine kadar kesinleşen ve bu tarihe kadar başvuruda bulunulan Sosyal Güvenlik Kurumunca takip edilen idari para cezası asıllarının %50'si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden başvuru tarihine kadar geçen süre için aylık %0,35 oranında hesaplanacak tutarın, bu Kanunun 3 üncü maddesi hükümlerine göre ödenmesi hâlinde, idari para cezası asıllarının kalan %50'si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer'i alacaklarının tamamının
tahsilinden vazgeçilir.
…
MADDE 45- Bu Kanunun;
…
e) Diğer hükümleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer.
7256 sayılı Kanun hükümleri uyarınca;
2020 yılı Ağustos ayı/dönemi ve önceki aylara/dönemlere ilişkin olup, bu Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihinden önce tahakkuk ettiği hâlde bu tarih itibarıyla ödenmemiş olan;
3.1- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan; sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, ek karşılık primi, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi,
3.2- 7256 sayılı Kanuna göre, yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenme imkânı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi (5510 sayılı Kanunun Geçici 16 ncı maddesi kapsamında gelir vergisinden muaf olan kadın sigortalıların isteğe bağlı sigorta primi dâhil) ile topluluk sigortası primi,
3.3- İlgili Kanunları gereğince Kurumumuzca takip edilmekte olan damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı,
3.4- 31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin olup bu kanunun yayım tarihinden önce Kurumca re’sen tahakkuk ettirilerek işverene tebliğ edildiği halde Kanunun yayım tarihi itibarıyla ödenmemiş olan; özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespitler sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi,
3.5- 31/8/2020 tarihinden önce (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen başvuru tarihine kadar kesinleşen idari para cezaları,
3.6- Bu Kanun kapsamına giren ve 17/11/2020 tarihinden önce asılları ödenen alacakların; bu tarih itibarıyla henüz ödenmemiş olan fer’ileri,
3.7- 5510 sayılı Kanunun ek 5 ve ek 6 ncı maddeleri kapsamında sigortalı olanlara ait sigorta primi,
3.8- 2925 sayılı Kanun kapsamındaki tarım sigortalılarına ilişkin sigorta primi,
3.9- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan ve 17/11/2020 tarihi itibarıyla ilgili kanunlar gereği durdurulmuş sürelere ilişkin primler,
3.10-Bu Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihinden önce tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş
olan; Kurum tarafından fazla veya yersiz olarak ödendiği tespit edilen ve 506 sayılı Kanunun, 1479 sayılı Kanunun, 2925 sayılı Kanunun, 2926 sayılı Kanunun, 5434 sayılı Kanunun mülga hükümleri ve 5510 sayılı Kanunun 96 ncı maddesi gereğince tahsil edilmesi gereken iş göremezlik ödeneği, gelir ve aylıklara ilişkin borç asılları ve kanuni faizleri,
3.11- Bu Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihinden önce tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan; İşverenlerin ve üçüncü şahısların, 5510 sayılı Kanunun 14 üncü, 21 inci, 23 üncü, 39 uncu ve 76 ncı
maddeleri, 506 sayılı Kanunun mülga 10 uncu, 26 ncı, 27 nci ve 28 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü maddesi ve 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddesi gereğince iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödemekle yükümlü bulundukları her türlü borçları ve kanuni faizleri,
3.12- Tarımsal kesinti sorumlularının tevkifat borçları,
3.13- Yapılandırmaya başvuru tarihi itibarıyla 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki muhtar sigortalıların 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki diğer statülerindeki prim borçları ile 17/11/2020 tarihi itibarıyla ilgili kanunlar gereği durdurulmuş sürelere ilişkin primler,
ve bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları, yapılandırılması mümkün olan Kurum alacaklarını oluşturmaktadır.
5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçlarına ilişkin hususlar 15 inci bölümde açıklanmıştır.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca; borçluların kapsama giren Kurum alacaklarını yapılandırabilmeleri için 31/12/2020 tarihi mesai bitimine kadar ilgili üniteye/birime şahsen, posta yoluyla, e-Devlet üzerinden veya 31/12/2020 saat 23.59 a kadar e-Sigorta yoluyla başvuruda bulunmaları gerekmektedir.
Diğer yandan 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan sigorta primi, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi, idari para cezası, damga vergisi, özel işlem vergisi, eğitime katkı payı ve eksik işçilikten kaynaklanan prim borçları için e-Bildirge şifresi aktif olanlar tarafından yapılacak başvurular e-Sigorta kanalıyla yapılacaktır. Ayrıca posta yoluyla yapılan başvurular da kabul edilecektir.
Belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların 31/12/2020 tarihi mesai bitimine kadar başvuruda bulunmamaları halinde, bu kuruluşların kapsama giren borçları başvuru şartı aranmadan 120 aylık eşit taksitlerle yapılandırılacaktır.
Bu duruma göre Kanunda aksine bir düzenleme olmayan hallerde;
4.1- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan sigorta primi, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi, idari para cezası, damga vergisi, özel işlem vergisi, eğitime katkı payı ve eksik işçilikten kaynaklanan prim borçları için örneği Ek:1/a’da yer alan başvuru formu doldurulmak suretiyle e-Bildirge şifresi aktif olanlar tarafından e-Sigorta kanalıyla ya da posta yoluyla işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine,
4.2-5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan prim borçları için e-Devlet üzerinden veya örneği Ek:1/b’de yer alan başvuru formunun doldurulması suretiyle elden ya da posta yoluyla,
4.3- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan,
Ek karşılık prim borçları yönünden MOSİP Sistemi kanalıyla yapılacak olan yeniden yapılandırma başvuruları Kurum internet sayfasında (www.sgk.gov.tr) “E-SGK” menüsünün içerisinde yer alan “MOSİP” üzerinden “Kesenek Bilgi Sistemi” kullanıcı adı ve şifresi girilmek suretiyle yapılacaktır. Başvuruların onaylanmasını müteakip ödeme planı görüntülenebilecektir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran kamu idarelerinden, kapatılması veya faaliyetine son verilmesi nedeniyle kesenek bilgi sistemi kullanıcı adı ve şifreleri iptal edilenlerin emeklilik keseneği ve kurum karşılığı ile prim borçları, fiili hizmet süresi zammı ve itibari hizmet süresine ilişkin kesenek-kurum karşılığı ile prim borçları, ek karşılık prim borçları yönünden Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Primler Daire Başkanlığına, idari para cezası borçları yönünden ise işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine, elden veya posta yoluyla yapılması gerekmektedir.
4.4- 5510 sayılı Kanunun Ek 5 ve Ek 6 ncı maddeleri kapsamındaki sigortalılar, yurtdışı topluluk sigortalıları (5510 SK 5. Md. (g) bendi) ve kısmi süreli çalışanlardan ay içerisinde eksik kalan günlerini isteğe bağlı olarak ödeyen sigortalılar için e-Devlet üzerinden veya örneği Ek:1/f’de yer alan başvuru formu doldurulmak suretiyle elden veya posta yoluyla sigortalı dosyalarının bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine, 4(a) isteğe bağlı sigortalılar (506 SK Mülga 85. Md), 4(a) topluluk sigortalıları (avukat/noter-506/ mülga 86. md.) ile 2925 sayılı Kanuna tabi tarım sigortalıları için örneği Ek:1/f’de yer alan başvuru formu doldurulmak suretiyle elden veya posta yoluyla sigortalı dosyalarının bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine,
4.5- 5510 sayılı Kanunun Ek 9 uncu maddesi kapsamında ev hizmetlerinde 10 günden fazla sigortalı çalıştıran işverenlere ilişkin prim alacakları için örneği Ek:1/g’de yer alan başvuru formu doldurulmak suretiyle elden veya posta yoluyla işveren dosyasının bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine,
4.6- Tarımsal kesinti sorumlularının tevkifat borçları ile 5326 sayılı Kabahatler Kanununa göre tarımsal kesinti sorumlularına uygulanan idari para cezalarına örneği Ek:1/h’de yer alan başvuru formunun doldurulmak suretiyle elden ya da posta yoluyla tarımsal kesinti sorumlusunun bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine,
4.7- Kurumumuz tarafından fazla veya yersiz olarak ödendiği tespit edilen iş göremezlik ödeneği, gelir ve aylıklara ilişkin alacaklar için, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının;
-(a) ve (b) bendi kapsamındaki sigortalıların ikametgâhının bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine,
- (c) bendi kapsamındaki sigortalılar hakkında işlem yapılmak üzere “Mithatpaşa Caddesi No:7 Sıhhiye/Ankara” adresinde bulunan Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Ödemeler Daire Başkanlığına,
örneği Ek:1/ı’da yer alan başvuru formu doldurulmak suretiyle elden ya da posta yoluyla,
4.8- İşverenlerin ve üçüncü şahısların, iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödemekle yükümlü bulundukları her türlü rücu borçları için, rücu alacağımızın tahsilatını takip eden sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine,
örneği Ek:1/i’de yer alan başvuru formu doldurulmak suretiyle elden ya da posta yoluyla, başvuruda bulunmaları gerekmektedir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılar ile 5510 sayılı Kanunun Ek 5 ve Ek 6 ncı maddeleri kapsamındaki sigortalılar, yurtdışı topluluk sigortalıları (5510 SK 5. Md. (g) bendi) ve kısmi süreli çalışanlardan ay içerisinde eksik kalan günlerini isteğe bağlı olarak ödeyen sigortalılar yapılandırma başvurularını e-Devlet üzerinden yapmaları halinde, e-Devlet sisteminde sigortalılar tarafından onaylanamayan talepler sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine programca intikal ettirilecek olup, bu taleplerin sosyal güvenlik il müdürlüklerince/sosyal güvenlik merkezlerince ilgili programa girilip ödeme planlarının mevzuata göre sigortalılara tebliği gerekmektedir.
e-Sigorta kanalıyla yapılacak olan yeniden yapılandırma başvurularının www.sgk.gov.tr adresinden e-Sigorta kullanıcı kodu ve şifresi / kesenek bilgi sistemi kullanıcı adı ve şifresi girilmek suretiyle yapılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak, kanun kapsamından çıkmış olup daha önce e-Sigorta kullanıcı kodu ve şifresi almamış veya e-Sigorta kullanıcı kodu ve şifresini unutmuş olan işverenlerce e-Sigorta kanalıyla başvuru yapılamayacağından, bu nitelikteki işyeri işverenlerince yeniden yapılandırma başvurularının elden ya da posta kanalıyla işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine yapılması gerekmektedir.
e-Sigorta kanalıyla yapılacak başvurularda, başvuru girişinin yapılması sırasında işverence yapılan işlemin mutlak surette onaylanması gerekmektedir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan borçlar için e-Sigorta kanalıyla yapılan başvuruların listesi, Kurumumuz işveren intra sisteminde mevcut “tahsilat/yapılandırmalar/7256” menüsü üzerinden alınacaktır.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının b) bendinde;
“ 11/5/2018 tarihli ve 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanuna göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, borçlular talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilir. Bu takdirde, 7143 sayılı Kanun kapsamında ödenen taksitler için yapılandırma hükümleri geçerli sayılır. Bu şekilde ödenmiş taksit tutarlarına tecil tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için anılan Kanuna göre tercih edilen taksit süresine uygun katsayı uygulanır, kalan taksit tutarlarına konu alacaklar vadesinde ödenmemiş alacak kabul edilerek bu Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılır ve ödenmemiş taksitlere ilişkin kalan katsayı tutarlarının tahsilinden vazgeçilir.” düzenlemesi yer almıştır.
İlgili hükme istinaden 7143 sayılı Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden ve taksit ödeme yükümlülükleri bozulmayan alacaklar açısından, bütün borçlular (5510-60/g kapsamındaki hususlar ilgili bölümünde açıklanmıştır.) talep etmeleri halinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilecektir.
Bu doğrultuda ilgili düzenlemeden yaralanmak isteyenlerin bu genelge ekinde yer alan başvuru formlarındaki “Bozma koşulu oluşmamış ve taksit ödemeleri devam eden 7143 sayılı Kanunun kapsamındaki yapılandırma anlaşmamın bozularak yeni yapılandırma anlaşmasına dahil edilmesini istiyorum” seçeneğini işaretlemeleri gerekmektedir.
4.9.1- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran işverenlerce aynı veya farklı illerde birden fazla işyerinin bulunması halinde her bir işyeri için ayrı ayrı başvuruda bulunulması gerekmekle birlikte, başvuru süresi içinde bazı işyerleri için yapılandırma başvurusunda bulunulduğu halde bazı işyerleri için yapılandırma başvurusunda bulunulmadığı durumlarda, süresi içinde yapılan başvurusunu, ilk taksit ödeme süresinin son günü olan 1/3/2021 tarihine kadar (28/2/2021 tarihi hafta sonuna denk geldiğinden) ispat ederek ve yazılı olarak başvuruda bulunmak kaydıyla, bu işyerleri için de süresi içinde başvuruda bulunulmuş kabul edilerek işlemler sonuçlandırılacaktır.
4.9.2- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1), (2) veya (3) no’lu alt bentleri ile (4) no’lu alt bendinden kaynaklanan prim borçları ya da durdurulan süreler için ayrı ayrı başvuruda bulunmaları gerekirken yalnızca biri için süresi içerisinde başvuruda bulunan sigortalılar, ilk taksit ödeme süresinin son günü olan olan 1/3/2021 tarihine kadar yazılı olarak başvuruda bulunmak kaydıyla, diğer borç türleri için de başvuruda bulunmuş kabul edilecektir.
4.9.3- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların dosyalarının bulunduğu ünitelerin dışında başvuruda bulunmaları halinde, başvuru yapılan ünitece yapılandırma ile ilgili herhangi bir işlem yapılmadan başvuru formları sigortalının dosyasının bulunduğu üniteye gönderilecektir. Yapılandırma işlemleri dosyasının bulunduğu ünitece yapılacak olup, ödeme planı 7201 sayılı Kanuna göre sigortalıya tebliğ edilecektir.
4.9.4- Başvuruların posta yolu ile yapılması halinde; taahhütlü, iadeli taahhütlü, APS veya PTT Kargo yoluyla yapılan gönderilerde, başvuru formunun/dilekçenin postaya verildiği tarih Kuruma verildiği tarih, buna karşılık, adi posta yolunun tercih edilmiş olması halinde, başvuru formunun Kurum evrak kayıtlarına giriş tarihi Kuruma verildiği tarih olarak kabul edilecektir.
4.9.5- Borçların yeniden yapılandırılması için başvurulan sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezi, başvurunun ünitelerinde sonuçlandırılacak nitelikte olmaması halinde, başvuru formları/dilekçeler, herhangi bir gecikmeye mahal verilmeksizin ilgili merkez birimine veya sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine gönderilecektir.
4.9.6- Bir borç türünden başvuru süresi içinde yapılan geçerli başvuruların, ilk taksit ödeme süresinin son günü olan olan 1/3/2021 tarihine kadar ispat ederek ve yazılı olarak başvuruda bulunmak kaydıyla, bu yapılandırma kapsamına giren diğer borç türleri için de kabul edilecektir.
4.9.7-Kurumumuza borçlu olan şirketin yapılandırmaya başvurmamasına rağmen, ortakların başvuru süresi içinde kendi hisselerine düşen borçları için yapılandırma talebinde bulunmaları halinde bu taleplerin geçerli kabul edilmesi,
4.9.8-Kurumumuza borçlu olmalarına rağmen, yapılandırma başvurusunda bulunmayan şirketlerin, şirket ortaklığı/şirket müdürlüğü/yönetim kurulu üyeliği (vb.) sona erenlerin sorumlu olduğu dönemlerden kaynaklanan borçları için yapılandırma başvuru süresi içindeki taleplerinin kabul edilmesi,
4.9.9-Şirketin, süresi içinde yapılandırma talebinde bulunmasına rağmen, ortağın yine de ilk taksit ödeme süresi sonuna kadar, kendi ortaklığından kaynaklanan borcu için yapılandırma talebinde bulunması halinde bu talebinin kabul edilmesi, (şirketin ve ortağın borçlarını muntazam ödeyerek bitirilmesi durumunda, ortaktan mükerrer olarak tahsil edilen tutar iade edilecektir.)
4.9.10-Gerçek kişi işverenliğinden kaynaklanan, kapsama giren borçlarını başvuru süresi içinde yapılandırma talebinde bulunan borçlunun, ortağı veya kanuni temsilcisi olduğu şirketten kaynaklanan borcunu ilk taksit ödeme süresinin sonuna kadar yapılandırma talebinde bulunması halinde, yapılandırma talebinin kabul edilmesi,
4.9.11- 4/a, b, c kapsamında sigortalı/işveren olanların, bir statüden kaynaklanan borçları için süresinde yapılan başvurunun, ilk taksit ödeme süresi içinde yazılı olarak yapılması halinde diğer sigortalılık/işverenlikten kaynaklanan borçlar için geçerli kabul edilmesi,
4.9.12- Kurumumuz tarafından fazla veya yersiz olarak ödenen iş göremezlik ödeneği, gelir veya aylıklara ilişkin 5510 sayılı Kanunun;
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin ilgili fıkralarında belirtilen hükümler kapsamında yapılandırılan tutarın ilk taksit ödeme süresinin sonuna (1/3/2021 bu tarih dahil) kadar peşin,
Taksitle ödeme talebinde bulunmaları halinde ise; ilk taksit ödeme süresinin sona erdiği 1/3/2021 tarihinden itibaren ikişer aylık eşit taksitler halinde ödenmesi gerekmektedir.
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onbirinci fıkrasında; Yapılandırma kapsamına giren borç asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden Kanunun yayımlandığı tarihe kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçileceği,
3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendinde; söz konusu alacakların tamamının, ilk taksit ödenme süresi (1/3/2021 bu tarih dahil) içinde peşin ödenmesi halinde bu tutara katsayı uygulanmayacağı ve Kanunun yayımlandığı tarihten, ödeme tarihine kadar geçen süre için herhangi bir faizin alınmayacağı; fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar üzerinden ayrıca % 90 indirim yapılacağı,
3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendinde; söz konusu alacakların, ilk iki taksit ödenme süresi içinde ödenmesi halinde bu tutara katsayı uygulanmayacağı ve Kanunun yayımlandığı tarihten, ödeme tarihine kadar geçen süre için her hangi bir faizin alınmayacağı; ilk iki taksit ödeme süresi (30/4/2021 bu tarih dâhil) içerisinde tamamen ödenmesi halinde, fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar üzerinden ayrıca % 50 indirim yapılacağı,
2 nci maddesinin on dördüncü fıkrasında ise, bu kanun kapsamına giren alacakların, asıllarının Kanunun yayımlandığı tarihten önce ödenmiş olmasına rağmen fer’ilerinin Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olduğu durumlarda, aslı ödenmiş fer’i alacağın % 40 ının Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde kalan % 60’ ının tahsilinden vazgeçileceği,
Hükme bağlanmıştır.
Buna göre, alacak asıllarına ilave edilecek tutar, alacağın ödeme vadesinin sona ermesine ya da alacak aslının tahsil edilmiş olmasına rağmen fer’isinin tahsil edilmemiş olmasına göre farklı şekilde hesaplanacaktır.
a) Alacak asıllarının yeniden yapılandırılması
7256 sayılı Kanun kapsamına giren alacak asıllarına, ödeme vadesinin sona erdiği tarihten, Kanunun yayımlandığı 17/11/2020 tarihine kadar (bu tarih hariç) geçen süre için Ek:2’de yer alan TEFE/ÜFE/Yİ-ÜFE aylık değişim oranları basit usulde uygulanmak suretiyle, gecikme cezası ve gecikme zammı yerine tahsil edilecek tutar hesaplanacaktır.
Dolayısıyla, kapsama giren alacaklar için;
-31/12/2004 tarihine kadar toptan eşya fiyatları endeksi (TEFE) aylık değişim oranları,
-1/1/2005 tarihinden 31/12/2013 tarihine kadar üretici fiyatları endeksi (ÜFE) aylık değişim oranları,
-1/1/2014 tarihinden 31/10/2016 tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları,
-1/11/2016 tarihinden itibaren (Kanunun yayımlandığı ay da dâhil olmak üzere) aylık % 0.35 oranı basit usulde uygulanmak suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı yerine tahsil edilecek
tutar hesaplanacaktır.
7256 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendinde; bu Kanunun yayımlandığı ay da dâhil olmak üzere 1/11/2016 tarihinden itibaren aylık %.0.35 oranının esas alınması öngörüldüğünden, Kanunun yayımlandığı ay için de kıst ay dikkate alınacak ve Kasım ayı için %.0.35 oranı 16 günlük olarak hesaplanacaktır.
Gecikme cezası ve gecikme zammı yerine dikkate alınacak tutarın hesaplanması sırasında, esas alınacak oran TEFE/ÜFE/Yİ-ÜFE aylık değişim oranları artı (+) değerler toplanmak, eksi (-) değerler düşülmek suretiyle hesaplanacaktır.
Sonuç itibarıyla; gecikme cezası ve gecikme zammının yerine dikkate alınacak tutarın hesaplanmasının ardından, bulunan bu tutar ile alacak aslı toplanarak yeniden yapılandırılmış olan alacak tutarı hesaplanmış olacaktır.
b) Aslı ödenmiş fer’i alacaklar için hesaplama
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin on dördüncü fıkrası uyarınca; Kapsama giren alacak asıllarının 7256 sayılı Kanunun yayımlandığı 17/11/2020 tarihinden önce ödenmiş olmasına rağmen fer’ilerinin ödenmemiş olduğu durumlarda, fer’i alacaklara Kanunun yürürlük tarihi olan 17/11/2020 tarihine kadar sosyal güvenlik mevzuatının ilgili hükümleri doğrultusunda hesaplanan tutarın % 40’ı yeniden yapılandırmaya esas alınacaktır.
7256 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (4) numaralı alt bendinde; “31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup ilgili kanunları uyarınca uygulanan idari para cezaları ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,”
2 nci maddesinin on üçüncü fıkrasında; “31/8/2020 tarihinden önce (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce kesinleştiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan idari para cezası asıllarının %50’si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımı tarihine kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, idari para cezası asıllarının kalan %50’si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilir.”
Hükümleri yer almaktadır.
7256 sayılı Kanun uyarınca yeniden yapılandırma başvurusunda bulunan işverenlerin, 31/8/2020 tarihi (bu tarih dâhil) ve önceki sürelerde işlemiş oldukları fiiller dolayısıyla uygulanan idari para cezalarından en geç 16/11/2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) kesinleşmiş olan idari para cezaları (İPC) yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.
Dolayısıyla idari para cezalarının yeniden yapılandırma kapsamına dahil edilebilmesi için; tespitin 31/8/2020 tarihi veya öncesine ait bir tarih olması ve idari para cezasının en geç bu Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihinden önce kesinleşmiş olması gerekecektir.
Diğer yandan 7256 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin on altıncı fıkrasında;
“Bu Kanun kapsamına giren ve 31/8/2020 tarihinden önce (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen başvuru tarihine kadar kesinleşen ve bu tarihe kadar başvuruda bulunulan Sosyal Güvenlik Kurumunca takip edilen idari para cezası asıllarının %50'si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden başvuru tarihine kadar geçen süre için aylık %0,35 oranında hesaplanacak tutarın, bu Kanunun 3 üncü maddesi hükümlerine göre ödenmesi hâlinde, idari para cezası asıllarının kalan %50'si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer'i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilir.”
Hükmü yer almaktadır.
Bu doğrultuda 7256 sayılı Kanun uyarınca; 31/8/2020 tarihinden önce (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup Kanunun yayımı tarihinden bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen başvuru tarihine kadar kesinleşen ve bu tarihe kadar başvuruda bulunulan Sosyal Güvenlik Kurumunca takip edilen idari para cezası asılları yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.
Sözkonusu durumda idari para cezası asıllarının %50'si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen başvuru tarihine (son başvuru tarihine kadar) kadar geçen süre için aylık %0,35 oranında hesaplanacak tutarın, bu Kanunun 3 üncü maddesi hükümlerine göre ödenmesi hâlinde, idari para cezası asıllarının kalan %50'si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer'i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilecektir.
İdari para cezası;
-Belge, bildirge veya beyannamenin yasal süresi dışında Kuruma verilmiş olmasından kaynaklanıyor ise idari para cezasına konu fiil, belge,bildirge veya beyannamenin yasal olarak verilmesi gereken son gününde,
-İşyeri defter, kayıt ve belgelerinin ibraz edilmemesinden kaynaklanıyor ise idari para cezasına konu fiil, defter, kayıt ve belgelerin ibraz edilmesine ilişkin tebligatın alındığı tarihi takip eden onbeşinci günde,
-Defter, kayıt ve belgelerin geçersiz olduğunun tespitinden kaynaklanıyor ise idari para cezasına konu fiil geçersiz defter, kayıt ve belgenin ilişkin olduğu ayın/dönemin son gününde, işlenmiş sayılmaktadır.
Dolayısıyla İdari para cezalarının sisteme girilmesi sırasında, işveren intra sistemi İDARİ PARA CEZASI başlığı altında bulunan İDARİ PARA CEZASI GİRİŞ menüsünden, İPC' nin Oluştuğu Tarih:…../…../….. alanına, idari para cezasına konu fiilin işlendiği tarih yazılacaktır.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan idari para cezası borçlarına ait yeniden yapılandırma işlemleri sosyal güvenlik il müdürlükleri/sosyal güvenlik merkezleri tarafından MOSİP sisteminde hazırlanan yapılandırma programı vasıtasıyla yapılacak olup, idari para cezası borcunun yapılandırma kapsamına girip girmeyeceği, “Kesenek4cİntra” programındaki “İdari Para Cezası İşlemleri” uygulaması veri tabanında mevcut idari para cezası kaydına ait dönem ve işverene tebliğ ve tebellüğ tarihi, itiraz tarihi bilgilerine göre belirleneceğinden, MOSİP Sistemindeki yapılandırma programında başvuruların onaylanarak ödeme planı oluşturulmasından önce, tebliğ edildiği halde tebellüğ tarihi girilmemiş olanların tebellüğ tarihlerinin sisteme girilmesi sonrasında ödeme planları oluşturulacaktır.
Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunda öngörülen yükümlülüklerin yerine getirilmesi gereken sürenin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, süre her ne kadar takip eden ilk iş gününe uzasa da, yükümlülüklerin resmi tatili izleyen ilk iş günü içinde de yerine getirilmemesi halinde, idari para cezasına konu fiil yasal verilmesi gereken sürenin son gününde işlenmiş sayıldığından, bu nitelikteki idari para cezalarının sisteme girişi sırasında, IPC' nin Oluştuğu Tarih:.... /...../......................... alanına sürenin
son gününün resmi tatile rastlayıp rastlamadığına bakılmaksızın, yasal sürenin son günü yazılacaktır.
Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan idari para cezalarının yeniden yapılandırılması sırasında, alacak aslından % 50 oranında yapılacak olan terkin tutarı, yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda sosyal güvenlik il müdürlüklerindeki/sosyal güvenlik merkezlerindeki ilgili personel tarafından belirlenerek sisteme girilecektir.
Dolayısıyla, 31/8/2020 tarihi ve öncesinde yapılan tespitlere istinaden uygulanan idari para cezası tutarı ünitedeki kullanıcılar tarafından, işveren intra sistemi Tahsilat/Yapılandırmalar/7256 seçeneği altında bulunan İPC Terkin menüsü vasıtasıyla, İPC’ nın terkin edilen %50 oranındaki tutarı kaydedilecektir.
5326 sayılı Kabahatler Kanuna göre tarımsal kesinti sorumluları aleyhine 31/8/2020 tarihi ve öncesinde yapılan fiillere ve tespitlere istinaden uygulanan idari para cezaları için yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda MOSİP 7256 yapılandırma başvurusu işlemlerinden İPC tahakkuku oluşturulup ilgililere tebliğ edilecektir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; ilk taksit ödeme süresi içinde peşin veya taksitle ödeme yöntemleri belirtilmiş bulunmaktadır.
Buna göre, yapılandırılan borçların peşin veya taksitler halinde ödenmesi mümkün bulunduğundan, başvuru formlarına, borcun ne şekilde (peşin veya taksitle) ödeneceği, taksitle ödeme yolunun tercih edilmesi halinde her bir borç türü için talep edilen taksit sayısı mutlaka yazılacaktır.
Diğer taraftan, yeniden yapılandırılan alacak tutarının tamamının 7256 sayılı Kanunda belirtilen süre içinde peşin veya taksitler halinde ödenmesi durumunda;
Her bir döneme ait borç aslı için hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammı toplamı yerine, aynı dönemlere ait TEFE/ÜFE ve Yİ-ÜFE oranlarının ayrı ayrı dikkate alınmak suretiyle bulunan ve borç aslına uygulanarak tespit edilen TEFE/ÜFE/Yİ-ÜFE toplam tutarlarının alınması gerekmektedir.
Bu durumda borç aslı için hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammı toplamı ile TEFE/ÜFE/Yİ-ÜFE toplam tutarları arasındaki fark Kurumumuz tarafından borçlu lehine tahsilinden vazgeçilen tutarı,
Her bir borç için aynı döneme ait hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı toplam tutarı ile TEFE/ÜFE/Yİ-ÜFE toplam tutarları arasındaki tutar, ay/dönem bazında tahsilinden vazgeçilen alacak tutarını; yine her iki kalemin toplamlarının mukayesesi ise genel dönem itibarıyla tahsilinden vazgeçilen toplam alacaktutarını,
göstermektedir.
Bu bağlamda, borçlularca talep edilecek ödeme şekline bakılarak peşin veya taksitle ödenecek tutarın hesaplanması ve hesaplanan borçların ödeme süreleri aşağıda açıklanmıştır.
a) Peşin ödenecek tutarın hesaplanması ve borcun ödeme süresi
a.1) Genel olarak peşin ödenecek tutarın hesaplanması ve borcun ödeme süresi
Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen borçlularca;
%0,35 oranında hesaplanacak tutarın, 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödenmesi gerekmektedir.
Hesaplanan tutarın ilk taksit ödeme süresi olan 1/3/2021 tarihine kadar tamamen ödenmesi halinde;
Ancak peşin olarak hesaplanan borcun 1/3/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen tutarın 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte 31/3/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar ödenmesi halinde peşin ödeme hükümlerinden yararlanılacaktır.
Diğer taraftan, 7256 sayılı Kanun uyarınca yapılan başvuru sırasında, 7256 sayılı Kanuna göre hesaplanan borcun taksitler halinde ödeneceğinin beyan edilmesine rağmen, borcun tamamının yine ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi halinde de, peşin ödeme talebinde bulunulmuş gibi kabul edilerek, aynı şekilde Kanunun yürürlük tarihinden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için gecikme cezası, gecikme zammı ve faiz alınmayacağı gibi peşin ödeme indiriminden de yararlanılacaktır.
a.2) Eksik işçilikten kaynaklanan prim borçlarının peşin ödenmesi
31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin eksik işçilikten kaynaklanan prim borçlarının Kanunun yayım tarihinden önce işverene tebliğ edilmiş olması ve peşin ödeme seçeneği ile yapılandırma başvurusunda bulunulmuş olması halinde, söz konusu borcun tamamının varsa diğer borçlarla birlikte en geç 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödenmesi gerekmektedir.
Öte yandan peşin olarak hesaplanan borcun 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen tutarın 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte 31/3/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar ödenmesi halinde peşin ödeme hükümlerinden yararlandırılacaktır.
Dolayısıyla, eksik işçilikten kaynaklanan prim borçları varsa diğer sigorta prim borçları ile birlikte aynı ödeme planında gösterilecektir.
b) Taksitler halinde ödenecek tutarın hesaplanması ve taksitlerin ödenme süreleri
b.1) Genel olarak taksitler halinde ödenecek tutarın hesaplanması ve taksitlerin ödenme
süresi
7256 sayılı Kanun kapsamına giren borçların, ikişer aylık süreler itibarıyla olmak üzere (Kanunun
ilgili maddelerinde taksit sayıları özel olarak belirtilenler hariç) altı, dokuz, oniki veya on sekiz eşit taksitte ödenmesi mümkün bulunmaktadır.
Borçlarını taksitler halinde ödemek isteyen borçluların, başvuru formunda taksit sayısı olarak bu taksit sürelerinden birini seçmeleri gerekmektedir.
Başvuru formunda borcun ne şekilde ödeneceği beyan edilmemişse, borcun azami taksit süresi içinde ödeneceği kabul edilerek işlem yapılacaktır.
Yine, borçlarını taksitler halinde ödeme yolunu tercih eden borçluların, başvuru formunda seçebilecekleri altı, dokuz, oniki veya on sekiz taksitten biri yerine, tercihi mümkün olmayan bir taksit sayısını seçmeleri halinde, taksit sayısına en yakın üst dilimdeki taksit sayısını, 18 taksitten daha fazla süreli bir taksit süresini tercih etmiş olmaları halinde ise 18 taksit süresini tercih ettikleri kabul edilerek işlem yapılacaktır.
Borcun tamamının tercih edilen taksit sayısından daha kısa süre içinde ödenmek istenmesi halinde; öncelikle taksitlendirme farkının ilgili taksit sayısına ait katsayıya göre yeniden hesap edilmesi, ardından kalan taksit tutarları, ilgili katsayıya göre hesaplanan bakiye taksitlendirme farkı üzerinden tahsil edilmesi gerekmektedir.
Kapsama giren tüm borç türleri için aynı ödeme şekli (peşin veya taksitle) tercih edilebileceği gibi bir borç türü için peşin, diğer borç türleri için taksitle ödeme yolu veya bir borç türü için farklı sayıda taksit, diğer borç türü için farklı sayıda taksit de seçilebilecektir.
Taksitler halinde ödenecek olan tutarın tespiti sırasında, öncelikle kapsama giren alacaklara ilişkin alacak aslı ile gecikme cezası ve gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE tutarı hesaplanacak, ardından bulunan bu tutar, taksit sayısına ilişkin katsayı ile çarpılarak bulunan yapılandırmaya esas toplam alacak tutarı, tercih edilen taksit sayısına bölünerek ikişer aylık dönemler itibarıyla ödenecek taksit tutarı belirlenecektir.
Ödeme planı taksit tutarları ise; Borç Aslı (Borç Aslı + Yİ-ÜFE) + Taksitlendirme Farkından oluşmakta olup 2 şer aylık dönemlerin son günleri taksitlerin son ödeme günleridir.
Taksitlerin ödeme süresi iki aylık dönemin ikinci ayının son günü itibarıyla sona ermekle birlikte, 7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ayın son gününün resmi tatile rastlaması halinde vade tarihi, resmi tatili izleyen ilk iş günü içinde sona erecektir.
b.2) Tercih edilen ödeme planın değiştirilmesi
Yapılandırmaya yasal süre içerisinde başvurmak kaydıyla ilk taksit ödeme süresi olan 1/3/2021 tarihinden önce, başvuru süresi içerisinde talep edilen taksit sayısından daha fazla veya daha az taksit sayısının tercih edilmesi mümkün (ilk başvuru tarihi değiştirilmeksizin) bulunmaktadır. Bu durumda ödeme planı talep edilen yeni taksit sayısına göre oluşturulacaktır.
Diğer taraftan peşin ödeme yolunu tercih etmiş olan borçluların, birinci taksit ödeme süresinin sona erdiği 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) talepte bulunmaları kaydıyla, peşin ödeme başvuruları talep edecekleri taksit sayısına çevrilebilecektir.
b.3) Borcun tamamının ikinci taksit süresinde ödenmesi
Bu Kanun uyarınca taksitli ödeme yolunu tercih eden borçlularca ilk taksitin süresinde ve tam olarak ödenmesi koşuluyla hesaplanan borcun ikinci taksitin ödeme süresi sonuna (30/4/2021 tarihine) kadar tamamının ödenmek istenmesi halinde, taksitlendirme farkı alınmaksızın Yİ-ÜFE aylık değişim oranları dikkate alınarak güncellenen tutar üzerinden %50 indirim yapılarak hesaplanan tutar tahsil edilecektir.
b.4) Eksik işçilikten kaynaklanan prim borçlarının taksitle ödenmesi
Eksik işçilikten kaynaklanan prim borçlarının taksitlendirme işlemi genel hükümlerde sayıldığı gibi olmakla birlikte ihale konusu işlerde idare makamlarına sunulmuş teminat mektupları yönünden aşağıda yer alan hususlar göz önünde bulundurulmalıdır.
İhale konusu işyerleri ile ilgili olarak, idare nezdindeki banka teminat mektuplarının süreli olması halinde bu teminat mektuplarının süresiz ve kat’i olacak şekilde değiştirilmesi ya da teminat mektuplarının süresinin peşin veya taksitle ödeme başvurusuna bakılarak son ödeme tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar uzatılması gerekmektedir.
Teminat mektuplarının süresiz ve kat’i olması veya süreli ise süresinin (en az peşin veya taksitle ödeme başvurusuna göre) son ödeme tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar devam ediyor olması halinde teminat mektupları ile ilgili olarak herhangi bir işlem yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
Hal böyle olmakla birlikte, idare nezdindeki banka teminat mektupları süreli olan ancak süresi başvuru tarihi itibarıyla sona ermiş veya 1/3/2021 (bu tarih dâhil) tarihinden önce sona erecek olan işyeri işverenlerince, 7256 sayılı Kanuna göre hesaplanacak tutarın tamamının 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) peşin olarak ödenmesi halinde teminat mektuplarının süresinin uzatılmasına gerek bulunmamaktadır.
7256 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dördüncü fıkrası ile rücu davası açılmış olma şartı aranmaksızın, işverenlerin ve üçüncü şahısların 5510 sayılı Kanunun 14, 21, 23, 39 ve 76 ncı, 506 sayılı
Kanunun mülga 10, 26, 27 ve 28 inci, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü, 5434 sayılı Kanunun mülga
129 uncu maddeleri gereğince Kurumumuza ödemekle yükümlü oldukları her türlü borçlarının yapılandırma kapsamında olduğu düzenlendiğinden, 7256 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında hangi Kanun maddeleri kapsamındaki borçların yapılandırılabileceği sayma yolu ile tek tek belirtilmiş olup, bu fıkrada 506 sayılı Kanunun mülga 39 uncu maddesine yer verilmediğinden, bu borçlar yapılandırılmayacaktır.
5510 sayılı Kanunun 14, 21, 23, 39 ve 76 ncı, 506 sayılı Kanunun mülga 10, 26, 27 ve 28 inci, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü ve 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddelerinden kaynaklanan ancak Kurumumuz tarafından rücu davasına konu edilmemiş olan veya dava açılmış ise de mahkeme tarafından karar verilmemiş olan durumlarda, alacağın tamamını (yani %100 kusur oranında bağlanan gelir, fiilen yapılan ödemeler ve masrafların tamamını) kabul ederek, 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma talep eden ve kabule dair yazılı beyan alınan borçluların borçları anılan Kanun uyarınca yapılandırılabilecektir.
İlgililerce, rücu davalarında %100 kusur oranı üzerinden Kurum alacağının tamamının (bağlanan gelir, fiilen yapılan ödemeler ve masrafların tamamının) ödenmesinin kabul edildiği, bu alacaklara ilişkin olarak Kurumumuzun davacı olduğu durumlarda; 7256 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin rücu alacaklarına ilişkin dördüncü fıkrası uyarınca yapılandırma taleplerinin yanında borçluların davayı kabul etme şartı aranmadığından, mahkemeye ilgililerin 7256 sayılı Kanun uyarınca alacağın tamamı üzerinden ödeme taahhüdünde bulundukları ve yapılandırma talep ettikleri bildirilerek, ödemenin sonucunun bekletici mesele yapılmasına karar verilmesinin istenilmesi, ancak zamanaşımı yönünden gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.
7256 sayılı Kanun kapsamında olan, 5510 sayılı Kanunun 14 üncü, 21 inci, 23 üncü, 39 uncu ve
76 ncı maddeleri, 506 sayılı Kanunun mülga 10 uncu, 26 ncı, 27 nci ve 28 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü maddesi ve 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddesi gereğince, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak kısmi açılan rücuan alacak davalarının karara çıkıp kesinleşmesi halinde, kesinleşen kusur durumuna göre bakiye Kurum alacağının tahsili için açılan ve derdest olan davalarda, kesinleşen kusur durumuna göre Kurum alacağı belli ve sabit olduğundan, bu nitelikteki derdest davalarda davalıların, davayı kabul ederek 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma talebinde bulunmaları durumunda, davaya konu Kurum alacağı yapılandırılabilecektir.
7256 sayılı Kanun kapsamındaki rücu alacakları için Kurum zararlarının tahsilini teminen mahkeme yoluna gidilmeksizin doğrudan icra yoluna başvurulması ve dosya borcuna itiraz edilmeyerek (menfi tespit davası da yoktur) tahakkukunun tamamlanmış olması halinde, ilgililerin yapılandırma taleplerine ilişkin olarak, icra takibi yapılan rücu alacakları için ilgililerce Kurum alacağının tamamının (bağlanan gelir, fiilen yapılan ödemeler ve masrafların tamamı) ödenmesinin kabul edilmesi halinde yapılandırma talepleri kabul edilebilecek olup, bu sebeple kesinleşen icra takibinde Kurum alacağının tamamının istenmiş olması, kıst icra takibi yapılmış olması halinde ise ilgilinin Kurum alacağımızın tamamını ödemeyi kabul etmesi halinde yapılandırma söz konusu olabilecektir.
Öte yandan, 7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının (b) bendi uyarınca, 7143 sayılı Kanuna göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, borçlular talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilir. Bu takdirde, 7143 sayılı Kanun kapsamında ödenen taksitler için yapılandırma hükümleri geçerli sayılır, bu şekilde ödenmiş taksit tutarlarına tecil tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için anılan Kanuna göre tercih edilen taksit süresine uygun katsayı uygulanır, kalan taksit tutarlarına konu alacaklar vadesinde ödenmemiş alacak kabul edilerek bu Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılır ve ödenmemiş taksitlere ilişkin kalan katsayı tutarlarının tahsilinden vazgeçilir.
Mahkeme kararı ile kusur oranı belirlenmiş, ancak bu kararın henüz kesinleşmemiş olduğu durumlarda yapılandırma talep edilmesi halinde ise; mahkeme kararının kesinleşmesiyle fark rücu alacağımızın oluşması halinde, bakiye tüm alacaklarımızın ayrıca ödeneceğine ilişkin taahhüt alınmak suretiyle, mahkeme kararı ile belirlenen kusur oranında yapılandırma talepleri kabul edilerek işlem tesis edilebilecektir.
Ayrıca, mahkeme masrafları/icra masrafları ile vekalet ücretleri 7256 sayılı Kanun kapsamında yer almadığından, bahse konu masraf ve ücretler HUYAP Dava Mütalaa ve İcra Programı üzerinden takip ve tahsil edilecektir.
Belirtilen hususlar, rücu alacağımızı takip eden sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezi tarafından yürütülmesi gerekmektedir.
İle bu borçlara kanuni faiz uygulanan sürenin başlangıcından, bu Kanunun yayımı tarihi olan 17/11/2020 kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, kanunda ve yukarıda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde, bu borçlara uygulanan kanuni faizin tahsilinden vazgeçilir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendine istinaden,belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşları kapsama giren borçlarının 31/12/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bu Kanun kapsamında yapılandırılmasını talep edebilirler.
Ancak, belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşları kapsama giren borçları için 31/12/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapılandırma başvurusunda bulunmamaları halinde bu kapsama giren borçları başvuru şartı aranmaksızın 120 aylık eşit taksitlerle yapılandırılacaktır.
Bu durumda, anılan borçluların yapılandırdıkları Kurum alacaklarını peşin ödeme hakları saklı olmak kaydıyla, aylık taksit tutarları, yeniden yapılandırılan toplam alacak tutarının talep edilen taksit sayısına ilişkin katsayısı ile çarpılmak suretiyle hesaplanan toplam tutarın talep edilen taksit sayısına bölünmesi suretiyle belirlenecektir.
Diğer taraftan, belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların borçlarının, altı ila yüz yirmi ay arasında tercih edilecek taksit sayısına bölünebilmesi için ilgili sosyal güvenlik il müdürlüğünce/sosyal güvenlik merkezince işyeri tescil kütüklerinde yer alan “Faaliyette Bulunulan Sektör” alanının “BELEDİYE”, “BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ”, “BELEDİYE BAĞLI-İLGİLİ
KURULUŞ” olarak seçilmiş olması gerekmektedir.
Belediyelere bağlı şirketlerin borçları, özel sektör işverenleri gibi yapılandırılarak ödemeleri kendileri tarafından yapılacaktır.
Belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlar (belediye şirketleri hariç) ile ilgili yapılacak işlemler aşağıda açıklanmıştır.
a) Belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların Kanun kapsamındaki borçlarının yapılandırılmasına ilişkin ödeme planları oluştuğunda; yapılandırma dönemlerinden dolayı Kanunun yürürlük tarihinden önce 5779 sayılı İl Özel İdareleri ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında ilgisine göre İller Bankası veya Muhasebat Genel Müdürlüğüne gönderilen kesinti yazıları iptal edilecektir. Ancak, belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların 5393 sayılı Belediye Kanunun Geçici 5 inci maddesi ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun Geçici 3 üncü maddesi kapsamında uzlaşılan borçlarının, 6552 sayılı Kanunun Geçici 2 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki belediye borçlarının, 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılan borçların ve 7020 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılan borçların genel bütçe paylarından kesinti yapılarak tahsil edilmesi gerektiğinden bu kapsamdaki borçlar için genel bütçe paylarından kesinti yapılmaya devam edilecektir.
b) Belediyelerin ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların yapılandırma kapsamındaki borçlarının talep edilen taksit sayısına göre hesaplanmasına müteakip ödeme planları işyeri ve borç türü bazında hazırlanacağından söz konusu borçlar borçlu belediye bazında konsolide edilerek, borç tablosu (Ek:3) üst yazı ekinde en geç 31/1/2021 tarihinden önce ilgisine göre İller Bankası veya Muhasebat Genel Müdürlüğünde olacak şekilde iadeli taahhütlü gönderilecektir. Ayrıca söz konusu konsolide edilmiş borç tablosunun bir sureti borçlu belediye başkanlığına iadeli taahhütlü posta yoluyla gönderilecek veya elden teslim edilecektir.
c) Yapılandırma kapsamına giren dönemlere ilişkin olarak Kanunun yürürlük tarihinden sonra genel bütçe paylarından gelen tutarlar ile icra takip dosyalarına mahsuben yapılan her türlü ödemeler (Kanunun yürürlük tarihi ile yapılandırma müracaat tarihi arasındakiler de dâhil olmak üzere) yapılandırma kapsamında mahsup edilecektir.
d) Talep edilen taksit sayısına göre hesaplanan tutarlara ilişkin konsolide borç tablosu ilgisine göre İller Bankasına / Muhasebat Genel Müdürlüğüne gönderilmesini müteakip genel bütçe paylarından yapılacak kesinti tutarı belediyenin aylık taksit tutarından düşük ise aylık taksit tutarı ile genel bütçe payı arasındaki farkın borçlu belediye tarafından takip eden ayın sonuna kadar geç ödeme zammı uygulanmaksızın ödenmesi gerekmektedir. Bu taksit farkının bu süre içinde de ödenmemesi ya da eksik ödenmesi halinde durum taksit yönünden ihlal sayılacaktır. Ancak, takip eden ayda genel bütçe payından gelen tutar öncelikle bir önceki ayın eksik taksit tutarına mahsup edilecek ve bu tutarın, eksik tutarın tamamını karşılaması halinde, bir önceki ayın taksiti süresinde tahsil edilmiş sayılacaktır.
e) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan Belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşların kapsama giren borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin başvuruların alınarak ödeme planlarının oluşturulması ve ilgili belediyelere tebliğ işlemleri idari para cezası borçları yönünden sosyal güvenlik il müdürlükleri/merkezlerince, emeklilik keseneği ve kurum karşılıkları ile prim borçları yönünden ise Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Primler Daire Başkanlığı tarafından yürütülecektir. Ancak tüm borç türlerine ait yapılandırma taksit tutarlarının belediyelerin genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılan paylarından kesilmek suretiyle ödenmesine esas olmak üzere ilgisine göre İller Bankası veya Muhasebat Genel Müdürlüğüne bildirilmesi ve bu kapsamda yapılan kesinti tutarlarının ödeme planlarına mahsuplaştırma işlemleri Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Primler Daire Başkanlığınca yapılacaktır.
f) 5779 sayılı Kanuna göre yapılacak kesintilerin Cumhurbaşkanınca durdurulması halinde aylık taksitlerin ödeme süreleri kesinti yapılmayan aylar için de durdurulacak ve bu aylardaki taksit ödemeleri yönünden ihlal sayılmayacaktır. Buna göre, Cumhurbaşkanınca kesinti oranının 0 (sıfır) olarak uygulandığı aylardaki taksitler, kesintinin başladığı aydan itibaren herhangi bir ilave katsayı ve geç ödeme zammı alınmadan genel bütçe paylarındaki kesintilerden tahsil edilecek ve bu durumda kesinti yapılmayan ay sayısı kadar taksit süresine ilave edilecektir.
İl özel idareleri hakkında yapılandırma işlemleri Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının
(d) bendi kapsamında düzenlenmiş olup, yapılandırılan borçlara ilişkin taksitlerin kendileri tarafından ödenmesi gerektiğinden yapılandırmaya müracaat edilmesi ve ilk taksitin ödenmesi halinde Kanunun yürürlük tarihinden önce genel bütçe payından kesinti yapılması için ilgisine göre İller Bankasına / Muhasebat Genel Müdürlüğüne gönderilen kesinti yazılarının iptal edilmesi gerekmektedir.
7143 sayılı Kanun dışında diğer yapılandırma kanunları kapsamında yapılandırılması devam edenler hariç olmak üzere, İl özel idareleri ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlar ile Spor Genel Müdürlüğü, Türkiye Futbol Federasyonu ve özerk spor federasyonlarınca tescil edilmiş olan ve Türkiye’de sportif alanda faaliyette bulunan spor kulüpleri borçlarını yapılandırma kapsamında ikişer aylık dönemler halinde azami otuzaltı eşit taksitte ödeyebilecek olup, bu durumda bu fıkra hükmüne göre hesaplanacak katsayı yirmi dört eşit taksit için (1,194), otuz eşit taksit için (1,238), otuz altı eşit taksit için (1,318) olarak uygulanacaktır.
Kapsama giren borçlarla ilgili olarak yirmidört ila otuzaltı taksit arasında bir tercih yapılabilmesi için, talepte bulunan spor kulüplerinden, Spor Genel Müdürlüğü, Türkiye Futbol Federasyonu veya özerk spor federasyonlarına tescil edilmiş olduklarını, ilgili Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü veya federasyondan alacakları belge ile kanıtlamaları istenilecektir.
Dolayısıyla, Spor Genel Müdürlüğü, Türkiye Futbol Federasyonu veya özerk spor federasyonlarınca tescil edilmiş olduklarını belgeleyen spor kulüpleri, amatör veya profesyonel oldukları üzerinde durulmaksızın kapsama giren borçlarının yeniden yapılandırılması amacıyla otuz altı taksite kadar tercihte bulunabileceklerdir.
Bu durumda, anılan borçluların aylık taksit tutarları, yeniden yapılandırılan toplam alacak tutarının talep edilen taksit sayısına ilişkin katsayı ile çarpılmak suretiyle hesaplanan toplam tutarın talep edilen taksit sayısına bölünmesi suretiyle belirlenecektir.
Diğer taraftan, ilgili müdürlük veya federasyonca tescil edildiklerini belgeleyen spor kulüplerinin borçlarının, yirmi dört ila otuz altı ay arasında tercih edilecek taksit sayısına bölünebilmesi için, ilgili sosyal güvenlik il müdürlüğünce/sosyal güvenlik merkezince işyeri tescil kütüklerinde yer alan “Faaliyette Bulunulan Sektör” alanının “SPOR KLUBÜ” olarak seçilmiş olması gerekmektedir.
7256 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 6183 sayılı Kanuna istinaden borçları tecil ve taksitlendirilmiş olan borçluların, bu borç için yeniden yapılandırma başvurusunda bulunmaları halinde tecil ve taksitlendirme işleminin 7256 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bozma koşuluna girip girmediği gerek taksit ödeme yükümlülükleri gerekse cari ay primleri yönünden ilgili servislerce kontrol edilecek olup tecil ve taksitlendirme işleminin bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla;
-Bozma koşuluna girmiş olduğunun anlaşılması halinde gerekli bozma işlemi yapılarak kalan borç yapılandırılacaktır.
-Bozma koşuluna girmemiş olduğunun anlaşılması halinde ise tecil ve taksitlendirmenin durdurma işlemi yapılarak kalan taksit tutarlarına ilişkin alacak asılları yeniden yapılandırma kapsamında değerlendirilecektir.
10.1- Yapılandırma kapsamına giren sigortalılık süreleri
a) 506 sayılı Kanunun mülga 85 inci maddesine tabi sigortalılar yönünden
506 sayılı Kanunun mülga 85 inci maddesi 1/10/2008 tarihinde yürürlükten kaldırıldığından 1/5/2003 ile 30/9/2008 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalılığı devam edenlerden, sigortalılığı 1/5/2003 tarihinden sonra sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olarak çalışmaya başlama, istekle sona erdirme ya da cari ay primlerinin art arda üç ay ödenmemesi nedeniyle sona erenlerin 30/9/2008 tarihine kadar ödenebilir nitelikte olan hizmet sürelerine ilişkin prim borçları 7256 sayılı Kanuna göre yapılandırılacaktır.
b) 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamına tabi sigortalılar yönünden
5510 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince isteğe bağlı sigorta priminin ait olduğu ay dâhil 12 ay içinde ödenmesi gerekmekte olup, bu süre içinde ödenmemesi halinde primi ödenmemiş süreler sigortalılık süresinden sayılmadığından 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçilerinden isteğe bağlı sigortalılık kapsamında prim ödeyenlerin,
-2020 yılı Kasım ayında başvurmaları halinde 2019 yılı Aralık, 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ayı,
-2020 yılı Aralık ayında başvurmaları halinde 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ayı,
isteğe bağlı sigorta primlerini 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırabileceklerdir.
e) Kısmi süreli çalışanlardan ay içerisinde eksik kalan günlerini isteğe bağlı olarak ödeyen sigortalılar yönünden
5510 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında ay içerisinde 30 günden az çalışan veya 80 inci madde uyarınca prim ödeme gün sayısı, ay içindeki toplam çalışma saatinin 4857 sayılı Kanuna göre belirlenen günlük normal çalışma saatine bölünmesi suretiyle hesaplanan sigortalıların kalan süreleri için aynı ay içerisinde isteğe bağlı sigorta primi ödemeleri halinde, bu süreler 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalılık süresi olarak kabul edildiğinden, bu durumdaki sigortalıların ait olduğu aydan itibaren 12 aylık süre içinde ödenme imkânı ortadan kalkmış süreler hariç isteğe bağlı sigortalılık süreleri 7256 sayılı Kanuna göre yapılandırılacaktır.
Bu sigortalılardan isteğe bağlı sigorta primi ödeyenlerin yapılandırma kapsamına giren primleri, yine genelgenin “10.1- Yapılandırma kapsamına giren sigortalılık süreleri” kısmının “b) 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamına tabi sigortalılar yönünden”başlıklı bölümünde belirtildiği şekilde yapılandırılabilecektir.
Diğer taraftan, bu sigortalılardan 4447 sayılı Kanuna tabi olanlar % 3 oranındaki işsizlik sigortası primlerini kendileri ödeyebilmekte, ancak işsizlik sigortası priminin ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenmemesi halinde o aya ait işsizlik sigortası priminin ödenme imkanı ortadan kalktığından ödenmemiş işsizlik sigortası primleri yapılandırmaya dâhil edilmeyecektir.
d) 506 sayılı Kanunun mülga 86 ncı maddesine tabi olan avukat ve noterler yönünden
506 sayılı Kanunun mülga 86 ncı maddesine göre topluluk sigortası uygulaması 1/10/2008 tarihinde yürürlükten kalktığından bu tarihten önce sigortalı olan avukat ve noterlerin 1/10/2008 tarihinden önceki sürelere ait malullük, yaşlılık ve ölüm, hastalık ve analık ile iş kazası ve meslek hastalığı topluluk sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan prim borçları için baro ya da noter odasından alacakları belgeler ile 1/10/2008 tarihinden önce sigortalı olduklarını belgeleyenlerin yapılacak tescil işleminden sonra oluşan prim borçları 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında 7256 sayılı Kanuna göre yapılandırılacaktır
Bu sigortalıların, 1/10/2008 tarihinden sonraki prim borçlarının tamamı ise, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında 7256 sayılı Kanuna göre yapılandırılacaktır.
e) 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılar yönünden
2925 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin (a) bendi gereğince primlerini gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ait olduğu yılı takip eden yılın Şubat ayı sonuna kadar ödemeyenlerin sigortalılıkları o yılın 1 Ocak gününden itibaren sona ermektedir. Diğer taraftan, 22/2/2013 tarihli ve 2013/11 sayılı Genelge gereğince prim borcu olup 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ettirilenlerin;
1/1/1984 tarihinden 30/9/2008 tarihine kadar prim borcu olması ve yıl içinde bazı aylara ait prim borcunun bulunması ile birlikte diğer yılların priminin ödenmiş olması halinde bu süreler yapılandırma kapsamına alınacaktır. Prim borcunun birbirini izleyen (art arda) yıllarda olması halinde ilk yılın prim borcu yapılandırmaya dâhil edilecektir.
1/10/2008-2020 yılı Ağustos ayı arasında prim borcu olması ve;
2008 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 75,18 TL’nin, 2009 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 26,34 TL’nin, 2010 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 30,72 TL’nin, 2011 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 39,48TL’nin, 2012 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 52,62TL’nin, 2013 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 41,82 TL’nin, 2014 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 61,44 TL’nin, 2015 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 70,20 TL’nin,
altında olması halinde bu sürelere ait borçlar ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları yapılandırmaya dâhil edilecektir.
2008 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 75,18 TL’nin üstünde olması ve 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2008 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2009 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 26,34 TL’nin üstünde olması ve 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2009 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları, 2010 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 30,72 TL’nin üstünde olması ve 2011,
2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2010
yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2011 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 39,48 TL’nin üstünde olması ve 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2011 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2012 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 52,62 TL’nin üstünde olması 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2012 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2013 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 41,82 TL’nin üstünde olması 2014,
2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2013 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2014 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 61,44 TL’nin üstünde olması 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primlerini ödemiş olması halinde 2014 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2015 yılı ilk ve ikinci altı aylık süredeki prim borcunun 70,20 TL’nin üstünde olması 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primini ödemiş olması halinde 2015 yılı prim borcu ile 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait primini ödemiş olması halinde 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları,
7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılacaktır.
f) 5510 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesine tabi sigortalılar yönünden
5510 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesine göre tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz çalışanlardan sigortalılığı devam edenler ile sigortalılığı sona erenlerin 1/3/2011 tarihinden itibaren 2020 yılı Ağustosve önceki aylara ilişkin tahakkuk ettiği halde ödenmemiş sigorta primleri 7256 sayılı Kanuna göreyapılandırılacaktır.
Ayrıca, 5510 sayılı Kanunun Geçici 29 uncu maddesi gereğince 1/5/2008 ila 30/9/2008 tarihleri arasında 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalı olanlar hakkında 1/3/2011 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesi hükümleri uygulandığından, bu sigortalıların ek 5 inci madde kapsamına aktarma işlemlerinin tamamlanmasının ardından yapılandırma işlemleri yapılacaktır.
g) 5510 sayılı Kanunun ek 6 ncı maddesine tabi sigortalılar yönünden
5510 sayılı Kanunun ek 6 ncı maddesi ile 1/3/2011 tarihinden itibaren ticari taksi, dolmuş ve benzeri nitelikteki şehir içi toplu taşıma araçlarında çalışanlar ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenecek alanlarda kısmi süreli iş sözleşmesiyle bir veya birden fazla kişi tarafından çalıştırılanlardan ay içerisinde çalışma saati süresine göre hesaplanan çalışma gün sayısı on günden az olanların sigortalıkları sağlanmış olup bu kapsamda çalışanlardan sigortalılığı devam edenler ile sigortalılığı sona erenlerin 1/3/2011 tarihinden itibaren 2020 yılı Ağustosve önceki aylara ilişkin tahakkuk ettiği halde ödenmemiş sigorta primleri 7256 sayılı Kanuna göre yapılandırılacaktır.
Diğer taraftan, bu sigortalılardan 4447 sayılı Kanuna tabi olanlar % 3 oranındaki işsizlik sigortası primlerini kendileri ödeyebilmekte, ancak işsizlik sigortası priminin ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenmemesi halinde o aya ait işsizlik sigortası priminin ödenme kabiliyeti ortadan kalktığından ödenmemiş işsizlik sigortası primleri yapılandırmaya dâhil edilmeyecektir.
h) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılar ile Geçici 16 ncı maddesi kapsamında gelir vergisinden muaf kadın sigortalılara ilişkin isteğe bağlı sigorta primleri yönünden
5510 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince isteğe bağlı sigorta priminin ait olduğu ay dâhil 12 ay içinde ödenmesi gerekmekte olup, bu süre içinde ödenmemesi halinde primi ödenmemiş süreler sigortalılık süresinden sayılmadığından isteğe bağlı sigortaya prim ödeyenler ile 5510 sayılı Kanunun geçici 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereği gelir vergisinden muaf kadınsigortalılar,
-2020 yılı Kasım ayında başvurmaları halinde 2019 yılı Aralık, 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ayı,
-2020 yılı Aralık ayında başvurmaları halinde 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ayı,
isteğe bağlı sigorta primlerini 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırabileceklerdir.
İsteğe bağlı sigorta, topluluk sigortası, 5510 sayılı Kanunun ek 5 ve ek 6 ncı maddeleri kapsamındaki sigortalılar ile 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılık statüsünden kaynaklanan alacaklar için yapılandırma kapsamında borçların hesaplanmasına ilişkin hususlar bu Genelgenin “5.1-Prim, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı alacaklarının genel olarak hesaplanması”bölümünde, yeniden yapılandırılan alacakların peşin veya taksitler halinde ödenmesine ilişkin hususlar ise bu Genelgenin “5.3- Prim, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, idari para cezası, damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı alacaklarının peşin veya taksitler halinde ödenecek tutarının hesaplanması ve borcun ödenme süresi”bölümünde belirtildiği şekilde hesaplanarak 7256 sayılı Kanun kapsamında belirtilen süre ve şekilde ödenecektir.
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin on sekizinci fıkrası gereği 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında tescilleri yapıldığı halde prim borçları nedeniyle 5510 sayılı Kanunun geçici 17 nci, geçici 63 üncü ve geçici 76 ncı maddesi gereği sigortalılık süreleri durdurulmuş olanlardan 17/11/2020 tarihi itibarıyla ihya etmemiş olanlar, (ihya talebinde bulunduğu halde Kurumumuzca bildirilen ihya borcunu tam olarak ödeyerek ihya uygulamasından yararlanmayanlar dâhil) 1/12/2020 ila 1/2/2021 (bu tarih dâhil) (31/1/2021 tarihi hafta sonuna denk geldiğinden) tarihleri arasında müracaat etmeleri ve durdurulmuş süreler için sigortalılık süreleri durdurulmamış gibi değerlendirilerek bu Kanuna göre hesaplanan tutarları en geç ilk taksit ödeme süresi olan 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödemeleri halinde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilecektir.
Durdurulan sürelere ilişkin ödenmesi gereken tutarın tamamını en geç ilk taksit ödeme süresi olan 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödenmemesi halinde ise ihya işlemi geçerli sayılmayacak, yapılmış olan ödemeler varsa bu süreler dışındaki prim borçlarına mahsup edilecek, yoksa ayrıca bir faiz hesaplanmaksızın ilgililere iade edilecektir.
Diğer taraftan, 17/11/2020 tarihinden 1/12/2020 tarihine kadar durdurulan sürelerin ihyası ve prim borcu için yapılandırma talebinde bulunan sigortalıların talepleri 1/12/2020 tarihinde sisteme girilecektir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin onuncu fıkrası uyarınca;
a) 5393 sayılı Kanunun geçici 5 inci maddesi, 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun geçici 3 üncü maddesi kapsamında uzlaşılan alacaklar,
b) 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında yapılandırılan alacaklar,
c) 3/8/2016 tarihli ve 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun, 18/5/2017 tarihli ve 7020 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümlerine göre bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla taksit ödemeleri devam eden alacaklar ile 6736 sayılı Kanuna göre tahakkuk eden alacaklar,
d) Sağlık hizmeti sunucularına (hastaneler, eczaneler, optikçiler) yersiz yapılan ödemelerden veya bunlara kesilen cezai şartlardan doğan alacaklar,
e) Kira alacakları,
f) Bu Kanunun 2 nci maddesinin on dokuzuncu fıkrasında belirtilen;bu Kanun kapsamında giren dönemlere ilişkin olup, Kanunun yayımı tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun 91 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre mücbir sebep hali ilan edilmesi nedeniyle ödeme süresi ertelenen primlerden ödeme süresinin son günü 2020 yılının Ekim, Kasım veya Aralık ayına tekabül edecek şekilde belirlenenler, bu Kanun kapsamında yapılandırılmayacaktır.
Dolayısıyla, yukarıda belirtilen Kanun hükümleri uyarınca Kuruma olan, kapsama dâhil borçları yeniden yapılandırılan borçluların bahse konu yapılandırma hükümlerinden ayrılarak bu Kanun hükümlerinden yararlanmalarına ilişkin talepleri kabul edilmeyecektir.
Ancak bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla 7143 sayılı Kanuna göre yapılandırmaları devam edenlerin, kalan taksitlerini bu Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının (b) bendinde belirtildiği üzere ödeme hakları saklı bulunmaktadır.
13.1-İhlal şartları
13.1.1- Peşin ödeme yolunu tercih eden borçlular yönünden
Peşin ödeme yolunu tercih etmiş olan borçlular, 7256 sayılı Kanun uyarınca ödemeleri gereken tutarları, en geç 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödememeleri veya aynı tarihe kadar peşin ödeme taleplerini taksitle ödeme talebine dönüştürüp ilk taksit ödemesini de yine en geç 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapmamaları halinde yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkını kaybedeceklerdir.
Ancak peşin olarak hesaplanan borcun 1/3/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen tutarın 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte 31/3/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar ödenmesi halinde peşin ödeme hükümlerinden yararlandırılacaktır.
Yapılandırmadan yararlanmak isteyen ve borçlarını taksitler halinde ödeme talebinde bulunan borçluların;
Ödenmeyen, eksik ödenen veya yasal süresi dışında ödenen her bir taksit için bir taksit ihlali gerçekleşmiş olacağından, taksitle ödeme yolunu tercih etmiş borçluların aylık taksit tutarlarını mutlaka süresi içinde ve eksiksiz olarak ödemeleri gerekmektedir.
Öte yandan yıl sonuna denk gelen taksitlerin ilgili yıla ait son ödeme tarihlerinin resmi tatile gelmesi veya ilgili merciler tarafından ödeme sürelerinin uzatılması hallerinde taksitler ait olduğu yıl için ihlal nedeni olarak değerlendirilecektir.
Peşin ödeme başvurusunda bulunan borçluların 7256 sayılı Kanuna göre ödemeleri gereken tutarlar için kısmi ödeme yapmaları halinde, anılan Kanun hükümlerinden ödedikleri tutar kadar yararlandırılacaklardır.
Kanunun yürürlük tarihinden sonra yapılan ödemeler, peşin ödeme yolunun tercih edilmiş olması halinde peşin ödeme tutarına; taksitle ödeme yolunun tercih edilmiş olması halinde ilk taksit tutarına mahsup edilecektir.
Diğer taraftan, ödeme vadesi geçmiş taksit borcu bulunan borçlularca yapılan ödemeler;
mahsup edilecektir.
Kapsama giren borçları için taksitle ödeme yolunu tercih etmiş olan borçlularca, bir takvim yılı içinde ikiden fazla olmamak kaydıyla, ikişer aylık dönemler itibarıyla ödenmesi gereken taksit tutarlarının yasal süresi içinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, söz konusu taksitler; Kanunun 3 üncü maddesinin altıncı fıkrasına istinaden son taksit süresini izleyen ayın sonu aşılmamak kaydıyla, ödeme vadesinin sona erdiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenecektir.
Geç ödeme zammı, her ay ve kesri için aylık olarak ve basit usulde hesap edilecektir.
7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılmış olan ve taksitli ödeme yolunu tercih etmiş olanlardan Kurum alacaklarının ilk iki taksitinin veya yıl içinde ikiden fazla taksitin aksatılması halinde, yapılandırması bozulan işverenlerce talep edilmesi koşuluyla, aynı işverenin aynı veya farklı ünitelerde işlem gören işyerleri için ödemiş oldukları cari ay (son ödeme tarihi 1/3/2021 olan 2021- Ocak ayı priminden başlamak ve her bir taksit dönemini oluşturan iki ay ayrı ayrı dikkate alınarak, bu cari aylara denk gelen taksite aktarılmak suretiyle) sigorta primlerinin aksatılan yapılandırma taksitlerine mahsup edilmesi suretiyle yapılandırmalarının devamı sağlanacaktır.
Şöyle ki; aksatılan taksitin, birinci taksit (1/3/2021) olduğu durumlarda aktarılması yapılabilecek cari ay primi sadece 2021- Ocak ayı primi olabilecektir.
Diğer taraftan 2 nci taksitten başlamak üzere diğer taksitler için ise söz konusu taksitin son ödeme tarihinin bulunduğu ay ve bir öncesindeki ayın cari ay primleri aktarılabilecektir. Son ödeme tarihleri ay sonu olarak belirlenmekle birlikte bu tarihlerin resmi tatil olması sebebiyle takip eden ilk işgününün sonraki aya geçmesi halinde, bu ayın cari ay primi aktarılmayacak olup sadece öncesindeki iki ayın cari ay primleri aktarılabilecektir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin yedinci fıkrası uyarınca, taksit tutarının % 10’unu aşmamak kaydıyla 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar yapılmış eksik ödemeler için, yeniden yapılandırma Kanun hükümleri ihlal edilmiş sayılmayacaktır.
Diğer taraftan, taksit tutarının %10’unu aşmamak kaydıyla 10 Türk lirasına (bu tutar dâhil) kadar eksik ödenmiş tutarlar, yapılandırma süreci içerisinde ödenmek istendiği takdirde, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte tahsil edilecektir.
Bu tutarlar son taksiti takip eden ay sonuna kadar ödenmediği takdirde, borçlular yapılandırma hükümlerinden ödedikleri tutar kadar yararlandırılacak ve kalan borç cari usul ve esaslar çerçevesinde tahsil edilecektir.
Kapsama giren borçları 7256 sayılı Kanun uyarınca yeniden yapılandırılmış olan borçluların, ödeme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkını kaybetmeleri halinde, anılan Kanunda öngörülen hükümlerden ödedikleri tutar kadar yararlanacaklardır.
15.1- Genel sağlık sigortalılarının gelir testi ve tescil işlemleri
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onaltıncı fıkrasında; “5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortası tescili yapılmış olup da gelir testine hiç başvurmayanlardan bu maddenin yayımı tarihinden 31/3/2021 tarihine kadar gelir testine başvuran kişilerin genel sağlık sigortası primleri, gelir testi sonucuna göre ilk tescil başlangıç tarihinden itibaren tahakkuk ettirilir.” hükmü yer almaktadır.
Anılan hüküm gereği, ilk kez Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihinden önce 5510 sayılı
Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında (60/1/g) genel sağlık sigortası tescili yapılmış olan kişilerin, kendilerine 2019/17 sayılı Genelge eki genel sağlık sigortası tescil bildirimi ve gelir testine müracaat tebliği (EK-1) tebliğ edilip edilmediğine bakılmaksızın, ilk defa 31/3/2021 (dahil) tarihine kadar gelir testine müracaat edenlerin gelir testi sonuçları ilk tescil tarihinden itibaren uygulanacaktır.
Buna göre, 17/11/2020 tarihinden önce ilk defa 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı olan kişilerin 17/11/2020 (dahil)-31/3/2021 (dahil) tarihleri arasında, ikametlerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına (SYDV) müracaat etmeleri ve gelirlerinin, aynı hanede yaşayan aile içindeki kişi başına düşen aylık tutarın brüt asgari ücretin üçte birinin altında olması halinde, 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki tescili, ilk tescil tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddenin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi (60/1/c-1) kapsamında güncellenecektir. Yapılan gelir testi sonucuna göre hesaplanan gelir tutarının brüt asgari ücretin üçte birinden fazla olması halinde ise 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki sigortalılık statüsü devam edeceğinden, bu kapsamdaki genel sağlık sigortası primleri Genelgenin “15.2- Genel sağlık sigortası prim borçlarının yapılandırılması” başlıklı kısmında belirtildiği şekilde tahsil edilecektir.
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onaltıncı fıkrası, Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihi öncesi 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki genel sağlık sigortalılarını kapsamakta olup, ilk tescil tarihi 17/11/2020 ve sonrası olan genel sağlık sigortalıları hakkında bu fıkra hükümleri uygulanmaz.
Örnek-1: 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamında 17/5/2014 tarihi itibariyle tescil edilen genel sağlık sigortalısı, 12/6/2015 tarihinde bir aylık süre içerisinde gelir testine müracaat etmesine dair (EK-1) tebligatı tebliğ edildiği halde gelir testine hiç müracaat etmemiştir. Bu kişinin 31/3/2021 tarihine kadar gelir testine müracaat etmesi sonucu kişi başına düşen aylık gelirinin brüt asgari ücretin üçte birinin altında olduğunun tespiti halinde, tescil kayıtları ilk tescil tarihi olan 17/5/2014 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 60/1/c-1 alt bendi kapsamında güncellenecektir.
Örnek-2: 25/8/2018 tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilen kişiye 22/11/2018 tarihinde, gelir testine müracaat etmesine dair (EK-1) tebliğ edilmiştir. 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olması nedeniyle 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki genel sağlık sigortalılığı sona erdirilen kişinin daha sonra işten çıkması nedeniyle tekrar 21/10/2019 tarihinde aynı Kanunun 60/1/g bendi kapsamında genel sağlık sigortası tescili açılmıştır. Herhangi bir gelir testi başvurusu olmayan genel sağlık sigortalısının 17/11/2020-31/3/2021 tarihleri arasında gelir testine müracaat etmesi ve gelir testi sonucu kişi başına düşen aylık gelirinin brüt asgari ücretin üçte birinin altında olduğunun tespiti halinde, tescil kaydı ilk tescil edildiği tarih olan 25/8/2018 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 60/1/c-1 alt bendi kapsamında güncellenecektir.
Diğer taraftan, 31/3/2021 tarihine kadar gelir testine başvuru hakkı olan genel sağlık sigortalılarından hiç gelir testine başvurmamış olup (EK-1) tebligatını 1/3/2021-31/3/2021 tarihleri arasında alanların gelir testine tebliğ tarihinden itibaren ilk defa bir ay içerisinde müracaat etmeleri halinde gelir testi sonuçları ilk tescil tarihi itibariyle uygulanacaktır.
Örnek-3: 22/9/2017 tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamında tescil edilen
ve 23/3/2021 tarihinde gelir testine müracaat etmesine dair (EK-1) tebligatı tebliğ edilen genel sağlık sigortalısının 23/4/2021 (dahil) tarihine kadar gelir testine ilk defa müracaat etmesi ve gelir testi sonucu aylık gelirinin brüt asgari ücretin üçte birinin altında olduğunun tespit edilmesi halinde tescil kaydı 22/9/2017 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 60/1/c-1 alt bendi kapsamında güncellenecektir.
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onyedinci fıkrasında; “2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan prim borçlarının 30/4/2021 tarihine kadar ödenmesi halinde gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir. Bu Kanunun yayımı tarihinden önce 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki sigortalılık statüsünden kaynaklanan prim borcu bulunanlar anılan Kanunun 67 nci maddesinde belirtilen şartları taşımaları halinde, bu Kanunun yayımı tarihinden önceki döneme ait prim borçları dikkate alınmaksızın Kanunun yayımı tarihinden itibaren 30/4/2021 tarihine kadar sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan yararlandırılır. Bu Kanunun yayımı tarihine kadar ödenmiş olan 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı tutarları iade ve mahsup edilmez.” hükmü yer almaktadır.
Anılan hüküm ile 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçlarının 30/4/2021 tarihine kadar ödenmesi halinde bu borçlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilmektedir.
5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki genel sağlık sigortalıları; gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilen 2020 Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin olan genel sağlık sigortası prim borç asıllarını, başvuru şartı aranmaksızın 30/4/2021 (dahil) tarihine kadar, Kurumumuzla anlaşmalı bankalar aracılığıyla peşin veya taksitler halinde ödeyebileceklerdir. 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki 2020 yılı Ağustos ayı ve öncesi borçların 30/4/2021 (dahil) tarihine kadar kısmen veya tamamen ödenmemesi halinde, 2017 yılı Şubat ayı ve önceki aylara ilişkin kalan prim borçlarına 1/4/2017 tarihinden tahsil edildiği tarihe kadar, 2017 yılı Mart ayı ve sonrasına ilişkin kalan prim borçlarına ise son ödeme tarihinden tahsil edildiği tarihe kadar geçen süre için gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanacaktır.
Bununla birlikte, 7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onaltıncı fıkrası kapsamında belirtilen süre içerisinde ilk defa gelir testine başvuran kişilerden gelir testi sonucu kişi başına düşen aylık gelirinin brüt asgari ücretin üçte birinin altında olduğu tespit edilen kişilerin, Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihinden önce ödemiş oldukları genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı tutarları 7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onyedinci fıkrası gereği iade veya mahsup edilmeyecektir.
Örnek-4: 12/8/2018 tarihi itibariyle devam eden 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki tescili dolayısıyla oluşan genel sağlık sigortası prim borcunu ödemiş bulunan A kişisinin, gelir testine ilk defa 5/2/2021 tarihinde müracaat ettiği ve 15/2/2021 tarihinde gelir testi sonucunda aylık gelirinin brüt asgari ücretin üçte birinden az olduğunun tespit edilmesi halinde, bu genel sağlık sigortalısının tescili "7256 sayılı Kanuna Göre Tescil Güncelleme İçin Silme İşlemleri" menüsünden silinerek 17/11/2020 tarihine kadar ödediği genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı tutarları iade veya mahsup edilmeyecek şekilde emanet hesaba alınacaktır.
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin onyedinci fıkrası, 2020 yılı Ağustos ayı ve öncesi döneme ait 5510 sayılı Kanunun 60/1/g bendi kapsamındaki borçları kapsamakta olup bu borçlara, 30/4/2021 (dahil) tarihine kadar ödenmesi halinde gecikme cezası veya gecikme zammı uygulanmayacaktır. 2020 yılı Eylül ayı ve sonrası dönemlere tahakkuk eden borçların süresinde ödenmemesi halinde ise bu borçlar için tahsil tarihine kadar geçen süre için gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanacaktır.
16.1- Ödeme planlarının ilgililere tebliği
7256 sayılı Kanun uyarınca yapılacak başvurulara istinaden hazırlanan ödeme planları, imza karşılığı elden veya başvuru formunda beyan edilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edilecektir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan kaynaklanan borçlara ilişkin başvuruların e-Sigorta kanalıyla yapılması halinde, yapılandırma işlemi tamamlanmasını müteakip ödeme planları da e-Sigorta kanalıyla ilgililer tarafından görüntülenebilecek olup, bu şekilde bildirilecek olan ödeme planları ayrıca tebliğ edilmeyecektir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılar ile 5510 sayılı Kanunun Ek 5 ve Ek 6 ncı maddeleri kapsamındaki sigortalılar, yurtdışı topluluk sigortalıları (5510 SK 5. Md (g) bendi) ve kısmi süreli çalışanlardan ay içerisinde eksik kalan günlerini isteğe bağlı olarak ödeyen sigortalılar yapılandırma başvurularını e-Devlet üzerinden yapmaları ve ödeme planlarını onaylamaları halinde, yapılandırma işlemi tamamlanmasını müteakip ödeme planları da e-Devlet sisteminden ilgililer tarafından görüntülenebilecek olup, bu şekilde bildirilecek olan ödeme planları ayrıca tebliğ edilmeyecektir.
Ödeme planları oluşturulduktan sonra ödenecek tutarlar banka ekranlarına yansıtılacağından, ödeme planları tebliğ edilememiş borçluların her ne kadar ödeme planları taraflarına ulaşmamış olsa bile banka kanalıyla ödeme yapmaları mümkün olacaktır.
Yeniden yapılandırma başvurusunda bulunan borçluların 7256 sayılı Kanuna göre ödeyecekleri tutarların hesaplanması sırasında, gerek 6183 sayılı Kanunun ve gerekse de diğer yapılandırma kanunları gereğince borçları tecil ve taksitlendirilen veya yapılandırılan ancak ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi nedeniyle bozulması gereken bir ödeme planının bulunduğunun anlaşılması halinde, bu Kanuna göre ödenecek tutar, ödeme planının bozulmasının ardından hesaplanacaktır.
7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin on dokuzuncu fıkrasında;
“ Bu Kanun kapsamında giren dönemlere ilişkin olup, bu Kanunun yayımı tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun 91 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre mücbir sebep hali ilan edilmesi nedeniyle ödeme süresi ertelenen primlerden ödeme süresinin son günü 2020 yılının Ekim, Kasım veya Aralık ayına tekabül edecek şekilde belirlenenler hakkında bu Kanun uygulanmaz.”
Hükmü yer almaktadır. Bu nedenle;
-Covid -19 pandemisi nedeniyle prim ödemeleri 2020 yılının Ekim, Kasım veya Aralık aylarına ertelenenler bakımından 2020 yılı Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarına,
-Giresun ilinde meydana gelen sel felaketi nedeniyle ertelenmiş bulunan 2020 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına, (Covid -19 pandemisi nedeniyle 2020 yılı Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ilişkin prim ödemeleri de dahil olmak üzere)
ilişkin primler bu Kanun kapsamında yapılandırılmayacaktır.
Diğer yandan bu Kanunun 3 üncü maddesinin on altıncı fıkrasında; “Cumhurbaşkanı, bu Kanunda öngörülen başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir aya kadar, yabancı ülkelerde de faaliyette bulunan vergi mükelleflerinden, Ticaret Bakanlığı tarafından olağanüstü politik riskin gerçekleştiği tespit edilen ülkede faaliyette bulunan ve bu ülkedeki faaliyetleri nedeniyle durumları 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine göre mücbir sebep hâli kabul edilenlerin, bu Kanun kapsamında alacakları yapılandırılan alacaklı idarelere mücbir sebep hâllerinin devam ettiği süre içinde ödemeleri gereken taksitlerin ödeme süreleri ile 213 sayılı Kanunun 15 inci maddesine göre mücbir sebep hâli ilan edilen yerlerdeki dairelere (alacaklı idarelere) mücbir sebep hâlinin vukuu tarihinden itibaren ödenmesi gereken taksitlerin ödeme süreleri, mücbir sebep hâlinin bitim tarihini takip eden aydan başlamak üzere topluca veya ayrı ayrı bir yıla kadar uzatmaya yetkilidir.
On yedinci fıkrasında ise; “Bu maddenin on altıncı fıkrası hükümlerine göre mücbir sebep nedeniyle ödeme süresi uzatılan taksitler için bu maddenin altıncı fıkrasında yer alan, taksitlerden ilk ikisinin süresinde ödenmesi şartı aranmaz.” hükümleri yer almaktadır.
Bu bağlamda mücbir sebep hali nedeniyle prim ödemelerinin ertelendiği yerlerdeki kayıtlı işveren, sigortalı ve diğer prim ödeme yükümlülerinin, mücbir sebep hali süresi içerisinde ödenmesi gereken taksitler, mücbir sebep hâlinin bitim tarihini takip eden aydan başlamak üzere Cumhurbaşkanınca belirlenen süre içinde ödenebilecek olup bu dönem için geç ödeme zammıalınmayacaktır, ancak bu borçluların mücbir sebep dönemine denk gelmeyen taksitlerini süresinde ve tam olarak ödemeleri gerekmektedir.
Diğer taraftan 7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin on yedinci fıkrası uyarınca; Kuruma olan ve yapılandırma kapsamına giren borçlarının ödeme süreleri mücbir sebep nedeniyle uzatılan taksitlerin ilk iki taksit olması halinde on altıncı fıkraya istinaden, (altıncı fıkrada yer alan) ilk iki taksitin süresinde ödenme şartı aranmayacaktır.
6098 sayılı Borçlar Kanununun 625 inci maddesinde;
"Yönetim, sözleşme veya kararla yalnızca bir veya birden çok ortağa ya da üçüncü bir kişiye bırakılmış olmadıkça, bütün ortaklar ortaklığı yönetme hakkına sahiptir.
Ortaklık, ortakların tümü veya birkaçı tarafından yönetilmekte ise, bunlardan her biri, diğerleri katılmaksızın işlem yapabilir; ancak ortaklığı yönetmeye yetkili olan her ortak, tamamlanmasından önce işleme itiraz etmek suretiyle, bu işlemin yapılmasını engelleyebilir.
Ortaklığa genel yetkili bir temsilci atanması ve ortaklığın olağan dışı işlerinin yürütülmesi için, bütün ortakların oybirliği gereklidir. Ancak, gecikmesinde sakınca olan hâllerde, bu konuda yönetici ortaklardan her biri yetkilidir." hükmü yer almaktadır.
Buna göre, adi ortaklıklarda, ortaklardan her biri, ortaklığa ait borcun tamamından sorumlu olduğundan, adi ortaklardan bir veya birkaçının ortaklığın Kuruma olan borçlarından kendi hisselerine karşılık gelen kısmını ödemek amacıyla yeniden yapılandırma başvurusunda bulunmaları halinde, Borçlar Kanununun yukarıda belirtilen hükmü uyarınca, adi ortaklığı oluşturan ortakların kendi hisselerine düşen kısmı değil, adi ortaklığın kapsama giren borcunun tamamı 7256 sayılı Kanun kapsamında yeniden yapılandırılacaktır.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununda yer alan kat malikleri kurulunun tüzel kişiliği haiz olduğunu gösteren herhangi bir hüküm anılan Kanunda yer almadığından, bahis konusu kurulu, onu teşkil eden maliklerin dışında,tüzel(hükmî)kişiliği haiz saymaya imkân bulunmamaktadır.
Bu nedenle, kat malikleri kurulunca borçlarını 7256 sayılı Kanuna göre yeniden yapılandırmak amacıyla başvuruda bulunmaları halinde, kat malikleri kuruluna ait borçların tamamı yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.
Bununla birlikte her bir kat malikinin kendi hissesine düşen borcunu yapılandırmak istemesi halinde bu talepler de manuel olarak hesaplanmak suretiyle kabul edilebilecektir.
5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasına istinaden, sigortalının çalıştırıldığı işyeri aktif veya pasifi ile birlikte devralınır veya intikal eder ya da başka bir işyerine katılır veya birleşirse, eski işverenin Kuruma olan prim, gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluşan borçlarından, aynı zamanda yeni işveren de müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Buna göre, işyerinin devri veya intikali durumunda, yeni işveren, eski işverenin borçlarından dolayı müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmakta; işyerini devreden işverenin ise, devir tarihine kadar olan borçlardan dolayı sorumluluğu devam etmektedir.
Dolayısıyla, işyerini devir alan ya da kendisine intikal eden işverenlerin, 7256 sayılı Kanuna göre peşin veya taksitle ödeme başvurusunda bulunmaları halinde, devir veya intikal tarihinden sonraki borçlarla birlikte, devir veya intikal tarihinden önceki borçlar da kapsama dâhil edilecektir.
İşyerini devreden işverenlerin, 7256 sayılı Kanuna göre başvuruda bulunmaları halinde ise yalnızca devir tarihinden önceki kapsama giren borçlar, peşin veya taksitler halinde ödenecektir.
Diğer taraftan,
Bu nedenle, kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlilerinin, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dâhil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin veya limited şirket ortaklarının görev yaptıkları veya ortaklık sıfatlarının devam ettiği sürelerden kaynaklanan borçları için 7256 sayılı Kanuna istinaden başvuruda bulunmaları halinde, yalnızca kapsama giren ve sorumlu oldukları borçlar peşin veya taksitle ödenebilecektir.
Ancak, gerek işyerini devir eden işverenlerin, gerekse kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlilerinin, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dâhil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin veya limited şirket ortaklarının sorumlu oldukları dönemlere ilişkin borçları için 7256 sayılı Kanuna istinaden başvuruda bulunmaları halinde, söz konusu işlemler manuel olarak yapılacaktır.
5510 sayılı Kanunun 12 nci maddesine göre, alt işverenlerin Kurumumuza olan borçlarından, alt işveren ile birlikte asıl işveren de sorumlu tutulmuştur.
Dolayısıyla, alt işvereni bulunan işverenlerin, 7256 sayılı Kanun kapsamına giren borçları için başvuruda bulunmaları halinde, asıl işverenin borçlarının yanı sıra alt işverenlerin borçları da yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.
Diğer taraftan, asıl işverenin başvurusundan önce alt işverenin kendi borcu için 7256 sayılı Kanuna istinaden başvuruda bulunması halinde, başvuruda bulunan alt işverenin kapsama giren borcu anılan Kanuna istinaden peşin veya taksitle ödenebilecek, ancak Kurumla ihtilaf yaratmayacağına ilişkin asıl işverenden alınmış bir örneği Ek:4/a’ da yer alan taahhütnamenin getirilmesi alt işverenden istenecektir.
Buna karşın, asıl işveren tarafından 7256 sayılı Kanuna istinaden yapılacak başvuru sırasında, varsa alt işverenin borçları da yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edileceğinden, asıl işverenden, daha sonraki bir tarihte anılan Kanuna istinaden başvuruda bulunulmayacağına dair alt işverenlerden alınmış bir örneği Ek:4/b’ de yer alan taahhütnamenin getirilmesi istenilecektir.
Hal böyle olmakla birlikte, gerek asıl işverenlerin, gerekse alt işverenlerin 7256 sayılı Kanuna istinaden başvuruda bulunmaları ve asıl işverenlerin, alt işverenlerden; alt işverenlerin ise asıl işverenlerden taahhütname alamamaları halinde,
-Asıl işverenlerin borçları, alt işverenlerin borçları da dâhil edilerek elektronik ortamda,
-Alt işverenlerin borçları ise, yalnızca kendi borçlarını kapsayacak şekilde manuel ortamda yapılandırılacaktır.
Ancak, bu durumda, gerek asıl işverenin, gerekse alt işverenin kapsama giren borçlarını ödemesi halinde, alt işverenin borçları mükerrer tahsil edilmiş olacağından, mükerrer tahsil edilmiş olan tutarlar asıl işverenlerin varsa borçlarına mahsup edilecek, borcunun bulunmaması halinde ise faizsiz olarak iade edilecektir.
Bilindiği gibi, İşveren Uygulama Tebliğinin 2.2 Aylık Prim ve Hizmet Belgelerinin Kuruma Verilmesi başlıklı bölümünün üçüncü fıkrasında, “Yasal süresi dışında verilen aylık prim ve hizmet belgelerinin Yönetmeliğin 103 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen açıklamalar uyarınca incelemeye sevk edilmesi ve işverenlerce inceleme sonucu beklenilmeksizin tahakkuk eden primlerin gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek istenilmesi halinde, incelemeye sevk edilen aylık prim ve hizmet belgelerinin tahakkuk kısmı, inceleme sonucu beklenilmeksizin işleme alınacak, hizmet kısmı (sigortalıların yer aldığı bölüm) ise yapılacak incelemenin ardından uygun görülmesi halinde işleme alınacaktır.” şeklinde açıklama yapılmıştır.
Bu bağlamda, 2020 Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin olup yasal süresi geçirildikten sonra Kurumumuza verilen ve doğruluğunun tespiti amacıyla incelemeye sevk edilen aylık prim ve hizmet belgelerinin/muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin 17/11/2020 tarihine kadar Kuruma verilmiş olması ve bahse konu işverenlerin yeniden yapılandırma başvurusunda bulunmuş olmaları halinde, söz konusu prim belgelerinin/beyannamelerinin tahakkuk işlemleri yapılarak, oluşan prim borçları yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir. Söz konusu prim belgelerinin/beyannamelerinin hizmet kısmı ise yapılacak incelemenin ardından uygun görülmesi halinde işleme alınacaktır.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan alacaklar ile 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olanların yapılandırma işlemlerinden önce, 2020/Ağustos ve önceki aylara ilişkin olmak üzere, prim teşviki, indirim ve desteklerden yersiz yararlanmaya ilişkin hatalı kayıtlar ünitelerimizce resen düzeltildikten sonra yapılandırma işlemleri yerine getirilecek, dolayısıyla yersiz yararlanma kayıtlarına ilişkin tahakkuk işlemleri yapılmak suretiyle, ortaya çıkacak fark primler de yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.
Bilindiği üzere, halen uygulamada olan prim teşviklerinden (4857 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi, 4447 sayılı Kanunun 50 nci ve geçici 26 ıncı maddeleri ile 2828 sayılı Kanunun Ek 1 inci maddesinde yer alan teşvikler hariç) yararlanılabilmesi için yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası borcunun bulunmaması veya bulunmakla birlikte bu borçların 6183 sayılı Kanun veya çeşitli kanunlar uyarınca taksitlendirilmiş veya yapılandırılmış olması, ayrıca taksitlendirme ve yapılandırma işleminin de bozulmamış olması gerekmektedir.
Bu bağlamda, 7256 sayılı Kanun kapsamında yeniden yapılandırma başvurusunda bulunulması halinde, başvuruda bulunulan tarihten itibaren, yapılandırma kapsamına girmeyen yasal ödeme süresi geçmiş başkaca borçlarının da bulunmaması kaydıyla, prim teşviki, indirim ve desteklerden yararlanılması mümkün olacaktır.
Örnek : (F) Anonim Şirketinin 7256 sayılı Kanun kapsamında 5/11/2020 tarihinde yeniden yapılandırma başvurusunda bulunduğu ve yapılandırma kapsamına girmeyen 2020/Eylül ayına ilişkin prim borcunun bulunduğu varsayıldığında, anılan işverenin 2020/Aralık ayına ilişkin muhtasar ve prim hizmet beyannamesini, 06111 kanun numarasını seçmek suretiyle göndermesi mümkün bulunmamaktadır.
Kurumumuza olan borçları 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılmış işverenlerin yapılandırma kapsamındaki ödeme yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmaları nedeniyle, yapılandırma işleminin bozulduğu durumlarda, bozma koşulunun oluştuğu aydan itibaren, bahse konu borçlar ödenmediği sürece prim teşviki, destek ve indirimlerden yararlanılması mümkün olmadığı gibi, bozma koşulunun oluştuğu aydan itibaren prim teşviki, destek ve indirimden yararlanmak üzere kanun numarası ile verilen belgeler için iptal nitelikte, kanun numarası seçilmeksizin asıl/ek nitelikte aylık prim ve hizmet belgesi ünitelerimizce resen düzeltilerek, yersiz karşılanan prim tutarları gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilecektir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların (isteğe bağlı sigortalılar ve muhtar sigortalılar hariç) Kuruma muaccel sigorta primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının olması halinde bu borçların 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılması durumunda başvuruda bulunulan tarihten itibaren, yapılandırma kapsamına girmeyen yasal ödeme süresi geçmiş başkaca borçların bulunmaması ve yapılandırmanın bozma koşuluna girmemesi kaydıyla sigorta primi teşviklerinden yararlandırılması mümkün olacaktır.
Ayrıca 5510 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesinin birinci fıkrası kapsamında sigortalı çalıştıran işverenlerin Kuruma prim ve idari para cezası borcu olması halinde bu borçların 7256 sayılı Kanun kapsamında yeniden yapılandırılması durumunda başvuruda bulunulan tarihten itibaren, yapılandırma kapsamına girmeyen yasal ödeme süresi geçmiş başkaca borçların bulunmaması ve yapılandırmanın bozma koşuluna girmemesi kaydıyla, prim teşviki, indirim ve desteklerden yararlandırılması mümkün olacaktır.
İşverenlere Verilen Devlet Yardımı, Teşvik ve Desteklerde Sosyal Güvenlik Kurumundan Alınacak Borcu Yoktur Belgesinin Düzenlenmesine İlişkin Usul ve Esaslara Dair Tebliğ uyarınca, işverenlerin, Devlet yardımları ile teşvik ve desteklerden yararlanabilmeleri için 2008/Ekim ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerinden başlanılarak, aylık prim ve hizmet belgesinin/muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin Kuruma verilmesi gereken yasal sürenin son günü itibarıyla, Türkiye genelinde kendi adına tescil edilmiş işyerleri ile ortak, üst düzey yönetici, işveren vekili ve alt işveren olarak işlem gördüğü işyerlerinden kaynaklanan yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı ile gerçek kişi olması halinde ayrıca kendi sigortalılığından kaynaklanan yasal ödeme süresi geçmiş prim ve buna ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçları toplamı, aylık asgari ücretin brüt tutarından fazla olan işverenler, aylık prim ve hizmet belgelerini/muhtasar ve prim hizmet beyannamelerini, 05084, 85084, 05615, 85615,
55225, 25225, 05746,15746, 25510, 16322, 26322, 46486, 56486 veya 66486 kanun numaralarını seçmek suretiyle düzenleyerek Kuruma göndermişler ise, bu işverenlerden, yapılacak bir ay süreli tebligat ile muaccel olan borçlarının tamamının, yazının tebliğinden itibaren bir aylık süre içinde ödenmesinin istenilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen kanun numaraları seçilmek suretiyle düzenlenen aylık prim ve hizmet belgelerinin/muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin Kuruma gönderilmesi gereken yasal sürenin son günü itibarıyla, yasal ödeme süresi geçmiş borçları toplamı aylık asgari ücretin brüt tutarı üzerinde olan borçlulara, bahse konu borçların bir aylık süre içinde ödenmesi hususunda yapılan tebligat üzerine bir aylık sürenin son gününün yapılandırma başvuru süresi içinde olması ve söz konusu borçların yapılandırma kapsamında tamamen ödenmesi kaydıyla bahse konu prim teşviki ve desteklerden de usulüne uygun yararlanmış olduğu kabul edilecektir.
Buna karşın, bahse konu borçların bir aylık süre içinde ödenmesi hususunda yapılan tebligat üzerine bir aylık sürenin son gününe kadar yapılandırma başvuru süresi içinde başvuruda bulunulmaması ya da bir aylık süre içinde bu borçların ödenmemiş olması halinde bahse konu sigorta prim teşvik ve desteklerden yersiz yararlandığı kabul edilerek yersiz yararlanmış olduğu teşvik ve destekler geri alınacaktır.
Diğer taraftan, kapsama giren borçların 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılmış olması nedeniyle, devlet yardımı, teşvik ve desteklerden yararlanan işverenlerin, ödeme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle, yapılandırma hükümlerinden yararlanma hakkını kaybetmeleri halinde, bakiye alacakların 5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin ikinci fıkrasına göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte bir aylık süre içinde ödenmesi hususu ilgililere 7201 sayılı Kanuna göre tebliğ edilecektir.
Borçların bir aylık süre içinde ödenmesi halinde devlet yardımı, teşvik ve desteklerden usulüne uygun olarak yararlanıldığı kabul edilerek herhangi bir işlem yapılmayacaktır.
16.11-Devlet yardımı, teşvik ve desteklerden yararlanmak amacıyla düzenlenecek yazılar 5510 sayılı Kanunun 90 ıncı maddesinin altıncı fıkrasına göre devlet yardımı, teşvik ve desteklerden yararlanabilmek için, işverenlerden yasal ödeme süresi geçmiş prim ve idari para cezası borcu bulunmadığına (aylık brüt asgari ücrete kadar olan borçlar hariç) veya tecil ve taksitlendirildiğine
ya da yapılandırıldığına dair belgenin istenilmesi zorunludur.
Anılan Kanun hükmüne göre, Devlet yardımı, teşvik ve desteklerin verilmesinden önce, işverenin Türkiye genelinde kendi adına tescil edilmiş işyerleri ile üst düzey yönetici, işveren vekili ve alt işveren olarak işlem gördüğü işyerlerinden, işverenin gerçek kişi olması halinde, ayrıca kendi sigortalılığından kaynaklanan yasal ödeme süresi geçmiş prim borçları ile idari para cezası borçlarının olup olmadığı sorgulanmaktadır.
İşverenlerin, Devlet yardımları ile teşvik ve desteklerden yararlanabilmeleri için; Türkiye genelinde yazının verildiği tarih itibarıyla muaccel borçlarının bulunmaması veya borçlarının tecil ve taksitlendirilmiş ya da yapılandırılmış olması gerekmektedir.
Buna göre 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma başvurusunda bulunmuş olan işverenlerin devlet yardımı, teşvik ve desteklerden yararlanabilmesi amacıyla yasal ödeme süresi geçmiş prim ve idari para cezası borçlarının olup olmadığının sorgulanması sırasında:
a) İhalelere katılabilmek amacıyla düzenlenecek yazılar
Bilindiği üzere 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun “İhaleye Katılımda Yeterlilik Kuralları” başlıklı 10 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendinde, Türkiye’nin veya kendi ülkesinin mevzuat hükümleri uyarınca kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu bulunan isteklilerin ihale dışında bırakılacağı hükme bağlanmıştır.
Kamu İhale Genel Tebliğinde ise ihaleye katılacak olan isteklilerin, ihale tarihi itibarıyla 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine istinaden tecil ve taksitlendirilmiş ya da çeşitli kanunlar gereğince yeniden yapılandırılmış olan yasal ödeme süresi geçmiş sigorta primi ve işsizlik sigortası primi ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının, kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak değerlendirilmeyeceği öngörülmüştür.
Buna göre ihalelere katılmak amacıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olup olmadığına ilişkin yazı talep eden işverenlerin Kanun kapsamındaki borçları ile 7256 sayılı Kanun kapsamına girmeyen ve ihale tarihi itibarıyla hesaplanan borçlarının toplamının Kamu ihale tebliğinde belirtilen limitlerin üzerinde olması halinde:
-Peşin ödeme yolunu tercih eden borçlulara, 7256 sayılı Kanun uyarınca yeniden yapılandırılmış olan borçlarının (idari para cezası borçları hariç) tamamını ödedikleri tarih itibarıyla 7256 sayılı Kanun kapsamına girmeyen muaccel borçlarının anılan tebliğde belirtilen limitlerin altında olması kaydıyla,
-Taksitle ödeme yolunu tercih eden borçlulara, yapılandırılmış olan borçlarından (idari para cezası borçları hariç) ilk iki taksitin ödenmesi ve vadesi geçtiği halde ihale tarihi itibarıyla ödenmemiş veya eksik ödenmiş taksitleri ile birlikte kapsama girmeyen muaccel hale gelmiş borçlarının toplamının anılan tebliğde belirtilen limitlerin altında olması ve 7256 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanma hakkının devam etmesi kaydıyla, kesinleşmiş sosyal güvenlik borcu olmadığına dair yazı/belge verilecektir.
b) Hak ediş ödemelerine ilişkin düzenlenecek yazılar
5510 sayılı Kanunun 90 ıncı maddesinin ikinci fıkrasına göre işverenlerin hakedişleri, Kuruma idari para cezası, prim ve prime ilişkin borçlarının bulunmaması kaydıyla ödendiğinden, idarelerce, işverenlerin muaccel borcunun olup olmadığının manuel veya elektronik ortamda sorgulandığı durumlarda yeniden yapılandırılan borçlardan dolayı:
-Peşin ödeme yolunu tercih eden borçlular için, yapılandırma kapsamına giren borçların tamamının ödenmesi ve kapsama girmeyen muaccel borçlarının da bulunmaması kaydıyla,
-Taksitle ödeme yolunu tercih eden borçlular için ilk iki taksitin süresinde ödenmesi ve vadesi geçtiği halde ödenmemiş veya eksik ödenmiş taksiti ile kapsama girmeyen muaccel borcunun bulunmaması kaydıyla, hakediş ödemesine esas borcu yoktur yazıları verilecektir.
c) Yapı kullanım izin belgesi/teminat iadesi alabilmek amacıyla yapılan başvurulara ilişkin düzenlenecek yazılar
5510 sayılı Kanunun 90 ıncı maddesinin ikinci fıkrasına istinaden, işverenlerin kesin teminatları, ihale konusu işle ilgili olarak Kurumumuza borçlarının bulunmadığının tespit edilmesinden sonra iade edilmekte, dördüncü fıkrasına göre de, geçici iskân veya yapı kullanım izin belgeleri, yapılan inşaat dolayısıyla Kurumumuza borçlarının bulunmadığının tespit edilmesinden sonra verilmektedir.
7256 sayılı Kanun kapsamına giren borçlarını peşin veya taksitler halinde ödemek üzere başvuruda bulunmuş olan ihale konusu işyeri ve özel nitelikteki inşaat işyeri işverenlerinin, kapsama giren borçları ile birlikte kapsama girmeyen diğer borçlarının tamamını ödemeleri kaydıyla ilişiksizlik belgesi/teminat iadesi yazısı verilecektir. Dolayısıyla, taksitleri düzenli olarak ödense dahi, kapsama giren ve girmeyen borçların tamamı ödenmediği sürece söz konusu yazılar verilmeyecektir.
Geçici kabulü noksansız olarak yapılmış ihale konusu işler veya bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar için, gerek yapılandırma kapsamına giren gerekse girmeyen borçlarını karşılayacak miktarda, bankalar ve özel finans kurumlarından alınmış teminat mektuplarının ya da Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin veya bu senetler yerine düzenlenen belgelerin teminat olarak verilmesi halinde, yapılandırılmış olan borçların ödenmesi beklenilmeden ilişiksizlik belgesi/teminat iade yazısı verilebilecektir.
Süresiz ve kesin banka teminat mektubu veya Devlet iç borçlanma senetleri ya da bu senetler yerine düzenlenen belgeleri teminat olarak vererek yapılandırma başvurusunda bulunan ve ilişiksizlik belgesi/teminat iade yazısı talep eden işverenlerin ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi nedeniyle 7256 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanma hakkını kaybedilebileceği göz önüne alınarak, talep edilen taksit süresi de dikkate alınarak ilave teminat alınacaktır.
Bu şekilde yapılacak olan başvurular sırasında alınacak olan teminat tutarı ise; kapsama giren ve girmeyen borç asıllarına ilişiksizlik belgesinin verileceği tarihe kadar 5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesine göre hesaplanacak toplam borç üzerinden;
(İlave teminat oranı)= (Taksit süresi)x(Taksitlendirme başvurusunda bulunulan tarihten önceki ay için gerçekleşmiş DİBS oranı)
(İlave teminat tutarı) = (Toplam borç tutarı) x (İlave teminat oranı) / (100) (Alınacak toplam teminat) = (Toplam borç tutarı) + (İlave teminat tutarı) formülü vasıtasıyla hesaplanacaktır.
7256 sayılı Kanun uyarınca kapsama giren borçlarını peşin veya taksitler halinde ödemek amacıyla başvuruda bulunan borçlular hakkında tatbik edilmiş olan hak ve alacak hacizleri ile taşınır ve taşınmaz mal hacizleri hakkında aşağıda belirtildiği şekilde işlem yapılacaktır.
a) Hak ve alacak hacizlerinin kaldırılması
Kurumumuza olan borçlarından dolayı üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına (maaş, aylık, gelir, kira, mevduat, istihkak, hakediş vb.) 6183 sayılı Kanunun 79 uncu maddesine göre haciz konulmuş olan borçluların söz konusu borçları için yapılandırma başvurusunda bulunmaları halinde üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklar;
-Peşin ödeme yolunun tercih edilmesi halinde borcun tamamının ödenmesinin,
-Taksitle ödeme yolunun tercih edilmesi halinde ise ilk taksitin ödenmesinin ardından kaldırılacaktır. Bu şekilde haciz kaldırmalarda ilk taksitin ödendiği tarihe kadar haczedilmiş paraların Kurum hesaplarına aktarılması sağlanacaktır.
Hak ve alacaklar üzerine konulmuş olan hacizlerin kaldırılmasından önce üçüncü kişiler tarafından Kurum hesaplarına aktarılan paralar;
-Kanunun yürürlük tarihinden önce aktarılmış ise cari usul ve esaslara göre,
-Kanunun yürürlük tarihi ve sonrasında aktarılmış ise peşin veya taksitler halinde ödenecek tutarlara, mahsup edilecektir.
Kanunun yürürlük tarihinden önce haczedilip bu tarihten sonra Kurum hesaplarına aktarılan tutarın yapılandırılan alacak tutarından fazla olması halinde ise söz konusu paralar kapsama girmeyen diğer alacaklara mahsup edilecektir.
Ayrıca, Kanunun yürürlük tarihi ve sonrasında gerek borçlulardan gerekse üçüncü kişilerden icra takip dosyasına yapılan her türlü cebri tahsilatlar peşin veya taksitler halinde ödenecek tutarlara mahsup edilecektir.
b) Taşınır ve taşınmaz mallar üzerindeki hacizlerin kaldırılması ve satışların durdurulması
7256 sayılı Kanun kapsamına giren alacaklardan dolayı daha önce taşınır ve taşınmaz mallar üzerine haciz tatbik edilmiş ise hacze konu malın birden fazla olması ve her birinin değerinin ayrı ayrı belirlenebilir nitelikte ya da ayrı ayrı tescile konu olması şartıyla, haczin devam edeceği malın değerinin en az yapılandırma öncesindeki toplam borç tutarını karşılaması ve borçlu tarafından yazılı olarak talep edilmesi kaydıyla daha önce konulmuş hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılacak, alınmış teminatlar ise yine yapılan ödemeler nispetinde iade edilecektir.
Buna göre, taşınır ve taşınmaz mallar üzerindeki hacizler;
-Yapılandırma başvuru sırasında peşin ödeme yolunun tercih edilmesi halinde yapılandırılan borcun tamamının ödenmesinin ardından,
-Başvuru sırasında taksitle ödeme yolunun tercih edilmesi halinde ilk taksit tutarının ödenmesi, hacze konu olup yapılandırma kapsamına girmeyen başka bir borcun bulunmaması ve borçlu tarafından talep edilmesi kaydıyla yapılandırma öncesi toplam borç miktarı kadar (kalan asıl alacak + gecikme cezası + gecikme zammı) hacizler baki kalmak kaydıyla, kaldırılacaktır.
Bu durumdaki hacizlerin kaldırılabilmesi için Kurum haczinin devam edeceği taşınır ve taşınmaz malın satış kabiliyetinin bulunmasına ve Kurum alacağının tahsilini güçleştirecek ipotek, haciz vb. gibi takyidat bulunmamasına dikkat edilecektir. Ünitelerimiz, Kurum haczinin devam edeceği taşınır/taşınmaz malları belirlemeye yetkilidir.
Daha önce borçlunun malları üzerine haciz uygulanmış ise hacizli mallar teminat yerine geçeceğinden borçlunun teminat değişikliğini talep etmesi halinde, değişiklik tarihine kadar aksatılan taksitler ile cari ay primlerinin ödenmiş olması ve yapılandırılmış borç haricinde başkaca borcun bulunmaması ya da yapılandırma dışında olan borcun da tecil ve taksitlendirilmiş olması şartıyla, haczin kaldırılması istenilen taşınır ve/veya taşınmazın niteliğinde ve değerinde veya paraya çevrilmesi daha kolay başka bir teminat ile değiştirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Buna göre;
Haczedilen malların değeri borç tutarından fazla ise yeni verilecek teminatın değeri en az borç aslı ile yapılandırmanın bozulması halinde hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı toplamı kadar,
Haczedilen malın değeri borç tutarından düşük ise yeni verilecek teminatın değeri en az daha
önce haczedilmiş olan malın değeri kadar, ancak teminat değişikliği yapıldığı tarihte yapılan ödemeler sonucu kalan borç miktarı (asıl, gecikme cezası, gecikme zammı toplamı) daha önce haczedilmiş malın değerinin altına düşmesi halinde ise verilecek teminatın değeri kalan borç toplamı (asıl, gecikme cezası, gecikme zammı toplamı) kadar, olması gerekmektedir.
Ayrıca, yapılandırılan alacaklara ilişkin taksit ödemelerinin devamı sırasında, taşınır ve taşınmaz mallar üzerindeki hacizlerin ödemeler nispetinde kaldırılmasının talep edilmesi halinde, kalan borç miktarı tespit edilirken kalan alacak aslı ile 5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesine göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammının toplamı dikkate alınarak aksatılan taksitler ile cari ay primlerinin ödenmiş olması ve yapılandırılmış borç haricinde başkaca borcun bulunmaması ya da yapılandırma dışında olan borcun da tecil ve taksitlendirilmiş olması gerekmektedir.
Borçlunun teminat değişikliği ile ödemeler nispetinde hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talepler alacaklı ünitece değerlendirilecektir.
Yapılandırma talebinde bulunan borçluların bu borçları için takip haciz ve satış işlemleri durdurulacaktır.
Yapılandırma talebine istinaden haciz ve satış işlemleri durdurulduğundan;
Yapılandırma öncesi trafik tescil kayıtları üzerine yakalama şerhi konulmuş olan ancak henüz trafikten men edilmemiş araçlar üzerindeki Kurum haczinin baki kalması kaydıyla, yakalama şerhlerinin kaldırılması için yapılandırma başvurusunda bulunulması,
-Yapılandırma öncesi haczedilmiş ve trafikten men edilerek otoparkta çekilmiş araçlar üzerindeki yakalamaların kaldırılması için yapılandırma başvurusunda bulunulmuş ve yediemin ücretinin ödenmiş olması,
gerekmektedir.
c) Hacze konu malların borçlu tarafından satışının talep edilmesi
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin on ikinci fıkrası uyarınca yapılandırma başvurusunda bulunan borçlunun talebi halinde kapsama giren alacaklarla ilgili tatbik edilen hacizlere konu malların cebri satışına yönelik Ek-5'de bulunan muvafakatname alınarak 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre satılabilecektir. Bu talep Kanun kapsamında ödenmesi gereken taksit tutarlarının ödenmesine engel teşkil etmeyecektir.
d) 6183 sayılı Kanun gereğince takip edilen alacaklara ilişkin yapılan takip masrafları
Yapılandırma kapsamına giren dönemler için ilgililer aleyhine 6183 sayılı Kanun gereğince yapılmış olan takip masrafları peşin ödeme sırasında, taksitle ödeme yolunun tercih edilmesi halinde ise ilk ödeme sırasında tahsil edilecektir.
Ödeme planı oluşturulduktan sonra masraf girişi/düzeltilmesi yapılamayacağından yapılandırma işlemleri yapılmadan önce tüm takip masraflarının sisteme girilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılara ait takip masrafları manuel olarak tahsil edilecektir.
Söz konusu sigortalılar, 5510 sayılı Kanun kapsamındaki borçlarını yapılandırmaları hâlinde, yapılandırılan borç haricinde altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borçlarının bulunmaması veya altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borçları bulunmakla birlikte bu borçlarını ilgili kanunlara göre taksitlendirmiş veya yapılandırmış olup ödeme yükümlülüklerini de yerine getiriyor olmaları ve yapılandırılan borçlarının ilk taksitini ödemeleri kaydıyla genel sağlık sigortasından yararlanmaya başlatılır.
Yapılandırmanın bozulması veya cari döneme ilişkin altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borcun bulunması halinde sağlık yardımından yararlanması sona ermiş olacaktır.
Yapılandırma talebinde bulunup sağlık hizmeti alanlar, ihlal nedeniyle yapılandırmalarının iptal edilmesi halinde, yapılandırılmanın bozulduğu tarihe kadar sağlık yardımlarından yararlanmaya müstahakolacaklardır.
Uygulamaya ilişkin programlarda gerekli düzenlemelerin yapılacağı tarihe kadar, talepte bulunan genel sağlık sigortalıları ile bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin, Kurumumuz sağlık yardımlarından yararlanabilmeleri amacıyla Ek-7’de yer alan“ SAĞLIK BELGESİ” nin tasdik edilerek ilgililere verilmesi gerekmektedir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin on üçüncü fıkrasına istinaden bu Kanunda öngörülen yapılandırma hükümlerinden yararlanmak üzere e-Devlet üzerinden, e-Sigorta kanalıyla veya diğer yollarla başvuran borçluların, kapsama giren borçları nedeniyle dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri veya kanun yollarına başvurmamaları şarttır.
Dolayısıyla, kapsama giren borçları ile ilgili dava açmış veya Kanun yoluna başvurmuş olan borçluların yeniden yapılandırma başvurusunda bulunmaları halinde, borçlarını peşin veya taksitler yoluyla ödeyebilmeleri için açılmış davalardan feragat ettiklerine dair, örneği Ek:6-a’da yer alan dilekçeyi bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine vermeleri gerekmektedir.
Söz konusu dilekçelerin, ilgili sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine verildiği tarih, yargı merciine verildiği tarih kabul edilecek olup, ilgili sosyal güvenlik il müdürlüğünce/sosyal güvenlik merkezince, bu dilekçeler örneği Ek:6-b’de yer alan matbu form ile yargı merciine geciktirilmeden mutlak surette intikal ettirilmesi sağlanacaktır.
Ayrıca borçlularca yapılandırma başvurusundan önce yargı merciine davadan feragat dilekçesi verilmiş ise söz konusu dilekçenin mahkemeden onaylı bir örneğinin ilgili üniteye verilmesi halinde yapılandırma işlemleri yapılacaktır.
Yeniden yapılandırma başvurusunda bulunan borçlularca davadan vazgeçilmemesi halinde, dava konusu hangi alacak türü ile ilgili ise o alacak türü ile ilgili borçlar yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilmeyecektir. Bu durumda, yalnızca dava konusu olmayan diğer alacak türleri yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilecektir.
Davadan vazgeçildiğine dair taahhütnamenin veya mahkemeden alınacak davadan vazgeçildiğine ilişkin onaylı dilekçenin/yazının Kuruma verilmemesi halinde, davadan vazgeçilmediği kabul edilerek,dava konusu alacak türü yeniden yapılandırma kapsamına alınmayacak ve durum 7201 sayılı Kanuna göre tebliğ edilecek bir yazı ile ilgililere bildirilecektir.
Davadan vazgeçildiğine dair taahhütname verilmemiş olmasına rağmen, dava konusu alacak türünün de sehven yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilmiş olması halinde dava konusu alacak türüne ilişkin yeniden yapılandırma kapsamında ödenen paralar cari usul ve esaslara göre mahsup edilecektir.
Diğer taraftan, yeniden yapılandırma başvurusunun ardından davadan feragat ettiklerine dair dilekçe ile müracaat eden borçlular hakkında Kanunun yürürlük tarihi ve sonrasında tebliğ edilen yargı kararları uyarınca işlem yapılmayacağı gibi yargılama gideri ve vekâlet ücreti talebinde de bulunulamayacaktır.
Öte yandan, kapsama giren borçlarla ilgili olarak yeniden yapılandırma başvurusunda bulunulan tarihten önce açılmış herhangi bir dava bulunmamasına rağmen gerek yeniden yapılandırma sürecinin devam ettiği sürelerde gerekse yeniden yapılandırma sürecinin sona ermesinin ardından kapsama giren borçlar dolayısıyla dava açılması halinde, yeniden yapılandırma hükümlerinden yararlanılması mümkün olamayacak, dava süreci ile ilgili işlemler hukuk servislerince ivedilikle ilgili servislere bildirilecektir.
Bu bakımdan, yeniden yapılandırma başvurusunda bulunulan tarihten sonra kapsama giren borçlar dolayısıyla dava açılması halinde, bu Kanun hükümlerine göre yapılan ödemeler cari usullere göre mahsup edilerek borçların yeniden yapılandırılması iptal edilecektir.
Yeniden yapılandırma başvurusunda bulunmuş olan borçlular tarafından, Kurum aleyhine açılmış olan davalarla ilgili olarak Kurum tarafından temyize başvurulmuş olması halinde, yine davadan vazgeçildiğine dair taahhütnamenin Kuruma verilmesi gerekmektedir. Aksi halde dava konusu alacak türü ile ilgili borçlar yeniden yapılandırma kapsamına dâhil edilmeyerek, varsa kapsama giren diğer alacak türleri peşin veya taksitler halinde ödenebilecektir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin on beşinci fıkrası uyarınca, kapsama giren alacaklar için, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilmiş tutarlar ile 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine istinaden tahsil edilmiş tecil faizlerinin ilgililere iade edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
7256 sayılı Kanuna göre yeniden yapılandırılan alacakların bankalar kanalıyla ödenmesi mümkün olduğu gibi, kredi kartı veya banka kartı ile ödenmesi de mümkün bulunmaktadır.
Bu amaçla, www.sgk.gov.tr adresinden, “E-SGK”/“Kart ile Prim ödeme” seçenekleri işaretlenerek erişilen ekran vasıtasıyla e-Devlet şifresi ile ödeme yapılabilecektir.
7256 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin on altıncı fıkrası ile Cumhurbaşkanına bu Kanunda öngörülen başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir aya kadar uzatma konusunda yetki verilmiştir.
Bu bağlamda Cumhurbaşkanınca başvuru ve ilk taksit ödeme süresinin uzatılması halinde borçlularca ve sosyal güvenlik il müdürlüklerimizce/sosyal güvenlik merkezlerimizce dikkat edilecek hususlar ayrıca açıklanacaktır.
Bu Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının (b) bendinde;
“ 11/5/2018 tarihli ve 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanuna göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, borçlular talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilir. Bu takdirde, 7143 sayılı Kanun kapsamında ödenen taksitler için yapılandırma hükümleri geçerli sayılır, bu şekilde ödenmiş taksit tutarlarına tecil tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için anılan Kanuna göre tercih edilen taksit süresine uygun katsayı uygulanır, kalan taksit tutarlarına konu alacaklar vadesinde ödenmemiş alacak kabul edilerek bu Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılır ve ödenmemiş taksitlere ilişkin kalan katsayı tutarlarının tahsilinden vazgeçilir.”
Hükmü yer almaktadır.
Bu kapsamda 7143 sayılı Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, bütün borçlular(5510-60/g kapsamındaki hususlar ilgili bölümünde açıklanmıştır.) talep etmeleri halinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilecektir.
Bu takdirde, 7143 sayılı Kanun kapsamında ödenen taksitler için yapılandırma hükümleri geçerli sayılacak, 7143 sayılı Kanuna ilişkin yapılandırma bozularak, 7143 sayılı Kanun kapsamında ödediği taksitler kadar yapılandırmadan yararlanacak ve kalan borcu 7256 sayılı Kanun kapsamında yeniden yapılandırılacaktır.
2925 sayılı Kanun kapsamındaki tarım sigortalılarından bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla 7143 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılandırma taksit ödemeleri devam edenlerin, 7143 sayılı Kanuna göre kalan yapılandırma taksitlerini bu Kanun kapsamında yeniden yapılandırma talebinde bulunmaları halinde bu Genelgenin “10.1- Yapılandırma kapsamına giren sigortalılık süreleri” kısmının “2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılar yönünden” başlıklı bölümünde belirtilen şartlar göz önünde bulundurularak ilgili talepleri değerlendirilecektir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılardan bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla 7143 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılandırma taksit ödemeleri devam edenlerin, 7143 sayılı Kanuna göre kalan yapılandırma taksitleri ile 1/6/2018 ila 31/8/2020 tarihleri arasında, süresinde ödenmeyen prim borçlarını peşin veya taksitle ödemek için bu Kanun kapsamında yeniden yapılandırma talebinde bulunanların, talep tarihleri itibarıyla yapılandırmadan ödediği kadar yararlandırıldıktan sonra kalan borçlar yönünden 5510 sayılı Kanunun Geçici 76 ncı madde hükmü uygulanmadan bu Kanun kapsamında ödenmek üzere peşin veya taksitli yapılandırma borcu hesaplanacaktır. Ancak sigortalılarca 7256 sayılı Kanun kapsamındaki yapılandırmalarının ihlal edilmesi halinde 7256 sayılı Kanun kapsamındaki yapılandırması iptal edilecek olup, 7143 sayılı Kanunun kapsamındaki yapılandırmasının da ihlale girdiğinin görülmesi halinde, 7143 sayılı Kanun kapsamındaki yapılandırması da iptal edilerek 31/5/2018 tarihine kadar olan hizmetleri 5510 sayılı Kanunun Geçici 76 ncı maddesine göre durdurulacaktır.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalılık statüsünden kaynaklanan borçlarını yapılandırmak için başvuranlar, başvuru formunda 7143 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılan ve taksit ödemeleri devam eden borçlarının da 7256 sayılı Kanun kapsamında yeniden yapılandırmasını talep etmesi halinde; öncelikle “MOSİP-7143 Yapılandırma” uygulamasından bozma işlemi yapılacaktır. Daha sonra bozma sonucu kalan borç tutarları da dâhil olmak üzere kapsama giren tüm borçların “MOSİP-7256 sayılı Kanun Yapılandırma” uygulamasından yapılandırılması gerekmektedir.
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan alacaklar için 7256 sayılı Kanuna istinaden gerek e-Sigorta kanalıyla, gerekse elden veya posta yoluyla yapılan başvurular üzerine, başvuru formları prim tahakkuk ve tahsilat servislerine intikal ettirilecektir.
Bu durumda ödeme planları oluşturmadan önce emanet kayıtlarının incelenerek Kanunun yayımı tarihinde önce ödenmiş tutarların cari usullere göre mahsup işlemlerinin yapılmasının ardından;
Öte yandan, 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların ödenmeyen prim borçlarının yeniden yapılandırma işlemleri (borcun icrada olup olmadığına bakılmaksızın) bu işlemleri yürüten servislerce yapılacaktır.
Prim tahakkuk ve tahsilat servisleri ile icra takip, haciz ve satış servislerinin iş yoğunlukları göz önüne alınarak, gerektiğinde yoğun olan servislerin yükünün azaltılması amacıyla başvuru işlemlerinin diğer servislere yönlendirilmesi için il müdürünce gerekli önlemler alınacak ve servisler arasında gerekli koordinasyon sağlanacaktır.
Borçlu aleyhine icra takibine geçilmiş olması nedeniyle başvuru formunun icra servislerine gönderileceği durumlarda, işyeri dosyasındaki belgelerden takibe konu borç dolayısıyla açılmış bir davanın bulunduğunun anlaşılması halinde davadan feragat edildiğine dair bir dilekçenin alınması amacıyla başvuru formunun yanı sıra açılmış davaya ilişkin belgelerin bir fotokopisi de icra servisine intikal ettirilecektir.
Diğer taraftan, 7256 sayılı Kanun kapsamına giren Kurumumuz alacaklarının yeniden yapılandırılması amacıyla yapılacak başvurular sırasında, ilgili servislerde görevli personelin etkin ve verimli bir şekilde çalışması amacıyla gerekli iş bölümü ve koordinasyon il müdürünce yapılacak, sigortalılarımızın ve işverenlerimizin yeniden yapılandırma başvuruları sırasında ilgili birime yönlendirilmeleri amacıyla bilgilendirme masaları oluşturulacaktır.
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.
İsmail YILMAZ Kurum Başkan V.
(18.11.2020)
>> Yılın Kampanyası: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.