BASINDAN YAZILAR
Mirasta saklı pay / Prof. Dr. Metin Taş, Sezgin Özcan - MuhasebeTR

Mirasta saklı pay / Prof. Dr. Metin Taş, Sezgin Özcan

Ünlü bir işadamının, ölümle tehdit ettikleri gerekçesiyle ilk eşinden olan üç çocuğundan ikisini mirastan mahrum bıraktığı, diğerinin ise mahfuz hisseden yararlanmasına izin verdiğine ilişkin haber, hafta içinde basında yer aldı.  'Saklı pay' (mahfuz hisse) ve 'mirastan mahrum bırakma' konusu oldukça teknik ve geniş bir konu... Dolayısıyla konuyu detaylı olarak incelemeye yerimiz yetmez. Ancak bu haber vesilesiyle, miras hukukunda önemli bir yeri olan saklı pay konusunda okurlarımızı genel olarak bilgilendirmekte yarar görüyoruz.
Mirasçının, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi ya da mirasbırakana veya mirasbırakanın aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi haline bağlı olarak, saklı paylı mirasçının mirastan mahrum bırakılması konusunu ise ayrı bir yazıda ele alacağız...

SAKLI PAY NEDİR?
Kural olarak, ölen kişi mirasını istediğine bırakabilir. Ancak vasiyetname ile bu yapılırken mirasçıların saklı paylarına dokunulmamalıdır. Başka bir deyişle, vasiyetname hangi yönde olursa olsun mirasçıların miras üzerinde hakkı vardır. Buna 'saklı pay' denir. Saklı pay, mirasbırakana belirli derecede yakınlığı olan kişilerin tereke üzerinde hakka sahip olması gerektiği düşüncesine dayanır.

ALTSOYDA SAKLI PAY
Saklı pay, altsoy (çocuk ve torunlar) için yasal miras payının yarısıdır. Örneğin, eşi hayatta olan tek çocuklu bir kimsenin ölmesi ve 100.000 TL miras bırakması halinde, normal olarak bunun dörtte biri olan 25.000 TL'nin eşe, kalan 75.000 TL'nin çocuğa kalması gerekmektedir. Ölen kişinin vasiyetname ile mirasını başkasına bırakmak istediğini varsayalım. Çocuğun saklı payı, yasal miras payı olan 75.000 TL'nin yarısıdır (37.500 TL). Yani, vasiyetnamede bütün mirasın başkasına kalacağına yönelik bir hüküm bulunsa bile çocuk saklı pay kadar mirası her durumda alır.

ANNE VE BABADA SAKLI PAY
Miras anne baba arasında paylaşılacaksa onların saklı payları yasal miras paylarının dörtte biridir. Yukarıdaki örnekte ölen kişinin çocuğunun olmadığını ve eşinin hayatta olduğunu varsayalım. Bu durumda eşin yasal miras payı, mirasın yarısıdır. Kalan kısım, ölenin anne ve babası arasında paylaşılır. Örneğimize göre vasiyetname ile bütün miras başkasına bırakılsa bile anne ve baba normal miras paylarının dörtte birini her durumda alacaktır.
Anne ve babanın daha önce ölmesi halinde miras, ölenin kardeşleri, bunlar da yoksa onların çocukları (ölenin yeğenleri) arasında paylaşılır. Burada bir konuyu vurgulamakta yarar görüyoruz. Ölenin anne ve babasının saklı payı olmasına rağmen kardeşlerin (ve dolayısıyla yeğenlerin) saklı payı yoktur. Yani, ölen kişi bütün mirasını başkalarına bıraktığında kardeşlerin saklı pay iddiasında bulunmaları mümkün değildir.

EŞİN SAKLI PAYI
Sağ kalan eşin saklı payı ise mirasın altsoy veya üstsoy ile paylaşılması halinde yasal miras payının tamamı; diğer hallerde ise yasal miras payının dörtte üçüdür. Yani eş, mirası ölenin çocukları, torunları veya anne babası ile paylaşıyorsa; yasal miras payının tamamını alacaktır. Bu durumda eş çocuğuyla birlikte mirasçı olursa, 100.000 TL'lik miras üzerinden 25.000 TL'lik miras payını; ölenin anne ve babası ile birlikte mirasçı olursa 50.000 TL'lik yasal miras payının tamamını alır.

SAKLI PAY KOŞULA BAĞLANAMAZ
Mirasbırakan, mirasçıların saklı payı almasını herhangi bir koşula bağlayamaz. Bu bağlamda, saklı pay üzerinde üçüncü bir şahıs lehine bir sınırlama veya koşul getirilemez. Saklı payın kazanılması, herhangi bir şeyin yapılması veya yapılmaması türü bir koşula da bağlanamaz.

SAKLI PAY İÇİN DAVA AÇILMASI GEREKİYOR
Saklı pay, mirasın paylaşılması sırasında kendiliğinden dikkate alınmaz. Saklı paya sahip mirasçıların, saklı payın ihlali halinde dava açmaları gerekiyor. Bu davaya 'tenkis davası' denilmektedir. Tenkis davasının mirasbırakanın sağlığında açılması mümkün değildir. Bu dava ancak mirasbırakanın ölümü üzerine, mirasbırakanın son yerleşim yerindeki asliye hukuk mahkemesinde açılabilir.

AKLINIZDA BULUNSUN
Miras payında istisna tutarı
l Evlatlıklar dahil, füru (altsoy) ve eşten her birine kalan miras payının 107.604 TL'si,
l Altsoy ve evlatlık bulunmaması halinde ise eşe kalan miras payının 215.336 TL'si,
2009 yılında veraset ve intikal vergisinden istisna.

'Ne zaman emekli olurum?' sorularına cevaplar
l S. Hürol Önal- Öncelikle 4/b (eski Bağ-Kur) kapsamındaki sigortalılığınızı sona erdirmelisiniz. SSK'dan (devredilen) emeklilik için son yedi yıllık prim ödeme süresi içinde en az 3,5 yıl (1260 gün) 4/a (eski SSK) kapsamında prim ödemiş olma gereği, 21.12.2006 tarihinden bu yana 434 gün olan 4/a kapsamındaki prim ödeme gün sayınızı 4/a kapsamında çalışmaya başlayarak en az 1260 güne tamamlayın. Bu arada mevcut yasal düzenlemeye göre Bağ-Kur borcunuzu ödemekten başka çareniz yok. Bağ-Kur borcunuzu ödeyip, 4/a kapsamındaki prim ödeme gün sayınızı 1260 güne tamamladığınızda SSK'dan (devredilen) emekli olmaya hak kazanırsınız.  
l Birol Soysal- 14.09.1988'de başlayan ve aralıksız devam eden Bağ-Kur sigortalılığınıza göre, en az 25 tam yıl (9000 gün) prim ödemiş olmak koşuluyla 51 yaşınızı doldurduğunuzda emekliliğe hak kazanırsınız. Primlerinizi şu an için 666 TL olan prime esas kazanç alt sınırından ödüyorsunuz. Prime esas kazanç üst sınırı ise 4.329 TL. Yüksek maaş almak için yüksek prim ödemek gerekiyor. Aylık kazancınızı bütçenize göre 666 TL ila 4.329 TL arasında gösterebilirsiniz.

Her iki doğum için borçlanma yapabilirsiniz
10.03.1971 doğumluyum. 01.01.1989 tarihinde sigortam başladı. Aralık 2007'den itibaren isteğe bağlı sigortam devam ediyor. 01.01.1997 ve 01.01.2003 tarihlerinde doğum yaptım. Bu tarihlerde sigortalıydım. Doğum borçlanması yapabilir miyim? Yaparsam ne avantajım olur? Bunun için ödeme mi yapmam gerekiyor? Ne civarda bir ödeme yapmam lazım? Çiğdem Kılınçarslan
1 Ekim 2008'den itibaren isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödenen süreler 4/b (eski Bağ-Kur) kapsamında geçen sigortalılık süresi olarak değerlendiriliyor. SSK'dan (devredilen) emekli olabilmeniz için 1 Ekim 2008'den itibaren isteğe bağlı prim ödediğiniz sürenin 1230 günü geçmemesi gerekiyor. Mart 2009 sonu itibarıyla 180 günü Bağ-Kur kapsamında olmak üzere 3532 prim gününüz, emeklilik için gereken 5300 gün için de 1768 gün eksiğiniz var.
SSK'dan emekli olabilmeniz için Nisan 2009'dan itibaren isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödeyebileceğiniz süre en fazla 1050 gün. Çalışırken yapmış olduğunuz iki doğumdan dolayı yaklaşık 1312 gün doğum borçlanması yapma hakkınız bulunuyor. 1768 gün eksiğinizin, tercihinize göre bir kısmını doğum borçlanması yaparak kalan kısmını isteğe bağlı prim ödeyerek tamamlayabilirsiniz.
Doğum borçlanmasının her bir günü için talepte bulunacağınız tarihte geçerli olan asgari ücret ile asgari ücretin 6,5 katı arasında olmak üzere kendinizce belirlenecek günlük kazancın yüzde 32'si oranında prim ödenmesi gerekiyor. Bugün için geçerli olan asgari ücrete göre bir günlük borçlanma primi tutarı en az 7,10 TL, en fazla 46,18 TL. Bu tutarlar arasında kendinizce belirlenecek prim tutarı ile borçlanacağınız gün sayısının çarpımı, borçlanma tutarınız olur.

Askerlik borçlanması size avantaj sağlamaz
SSK'dan emekliliğe hak kazanacağım 29.10.2010 tarihinde toplam prim günüm (tahmini) 8807 gün olacak. Bu durumda 9000 günün altında kalmaktadır. 1992'den itibaren devamlı tavandan prim ödendi. 27.05.1988-28.11.1989 tarihleri arasındaki 540 günlük askerlik dönemimi borçlanmak için 22.09.2008 tarihinde başvuruda bulundum.
Emekli aylığı hesabında 9000 gün altı veya üstü arasında büyük fark var mı? 9000 günü geçmek için askerlik borçlanmamı ödememin faydası var mı? Askerlik borçlanmasının emekli maaşına katkısı ne kadardır? Olumlu katkısı olmayacak ise borçlanma işlemini geçersiz hale döndürmem doğru olur mu? Hüsamettin Güler
Prim gününüzün 9000 günün üzerinde olması ile altında (8807 gün) olması arasında emekli aylığı açısından önemli bir fark olmaz. Emekli aylığınıza etkisi yüzde 1-1,5 kadar olur. Bu bağlamda bize göre askerlik borçlanmasını ödemenize de gerek yok. Bundan sonraki prime esas kazançlarınızı aşağıya düşürmeyin yeter.

GÜNÜN SÖZÜ
'Başarı kazanmanın iki yolu vardır. Birisi kendi aklından yararlanmak, diğeri de başkalarının akılsızlığından yararlanmaktır.'   (Jean Bruyere)

(Kaynak: Akşam Gazetesi | 12.04.2009)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM