E-Defter beratlarında yaşanan gecikmeler nedeniyle mükellefler ve meslek mensupları ağır cezalarla karşı karşıya. Birkaç gün gecikme ile bir ay gecikme arasında hiçbir fark gözetilmeden, aynı tutarda cezalar kesiliyor.
2012 yılında yürürlüğe giren e-Defter uygulaması, kayıtların elektronik ortamda tutulmasını sağlamış hem mükellefler hem de vergi idaresi açısından şeffaflık ve güvenlik getirmiştir. Ancak bugün geldiğimiz noktada, e-Defter beratlarının zamanında yüklenmemesi nedeniyle kesilen ağır usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları gündeme oturmuştur.
Mevzuata göre Yevmiye Defteri ve Defter-i Kebir beratlarının ve Yevmiye Defteri dosyasının Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) sistemine süresinde yüklenmemesi halinde, Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) 352. maddesi uyarınca usulsüzlük cezaları; ayrıca VUK’un Mükerrer 355/1. maddesi uyarınca da özel usulsüzlük cezaları uygulanıyor. Bu noktada büyük bir sorun başlamaktadır. Birkaç gün gecikme ile bir aylık veya daha uzun süreli gecikme arasında hiçbir fark gözetilmeden, aynı tutarda cezalar kesiliyor.
2024 yılında yürürlüğe giren 7524 sayılı Kanun ile bu cezaların tutarları çok ciddi oranda artırılmış durumda. Önceden azami birkaç bin TL olan cezalar, bugün yüz binlerce TL’ye ulaşabiliyor. Örneğin, Bakanlık tarifesinde birkaç bin TL karşılığı belirlenmiş bir “muhasebe-defter tutma hizmeti”, sistemde yaşanan basit bir gecikme yüzünden dahi 300 bin TL’lik ceza ile bile sonuçlanabiliyor. Bu tablo hem mükellefleri hem de mali müşavirleri dayanılmaz bir yükün altına sokuyor.
Elbette ki vergi disiplini sağlanmalı, kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilmeli. Ancak cezaların adaletli, makul ve orantılı olması da aynı derecede önemlidir. Burada göz ardı edilen çok kritik bir nokta var: VUK’un Mükerrer 355. maddesinin 5’inci fıkrası. Söz konusu fıkrada, elektronik ortamda verilen beyanname ve bildirimler için kısa süreli gecikmeler için cezada indirim uygulanması öngörülmekte gecikme süresi arttıkça ceza tutarı da artmaktadır. Örneğin beyanname veya bildirim yasal süresinden 30 gün içinde verilirse özel usulsüzlük cezasının 1/10’u, 60 gün içinde verilirse cezanın 1/5’i uygulanmakta, bir başka deyişle ilk 30 gün ve sonraki 30 gün içinde yapılan bildirimlerde %90 ile %50 oranında ceza silinmektedir. Yani yasa koyucu aslında, “gecikme süresine göre cezayı hafiflet” diyor. Ayrıca bilindiği üzere Vergi Usul Kanunu’nun 337. maddesine göre; ilk defa işlenen bir usulsüzlük fiilinden sonra, aynı takvim yılında daha sonra aynı neviden usulsüzlük fiili tekrar işlendiğinde; ilk usulsüzlük fiili için uygulanan cezanın 1/4 ünün daha sonraki fiiller için uygulanması gerekmektedir. Bu hususun da tatbik edilen cezalarda uygulanmadığına zaman zaman şahit oluyoruz. Mükellefin lehine vergi kanunlarında öngörülen ceza indirimine ilişkin imkanların idare tarafından olabildiğince re’sen kullanılması, dikkate alınmalıdır. Ancak aynı durum e-Defter beratları için uygulanmıyor. Bir gün geç yükleyenle bir ay geciken aynı ağır cezayla karşılaşıyor. Oysa e-Defter beratları da sonuç itibarıyla bir “bildirim” niteliğindedir. Bu nedenle aynı durumun burada da geçerli olması gerekli olduğunu düşünüyoruz.
Burada cezaların büyük kısmı kasıtlı ihmalden değil, teknik aksaklıklardan, sistem yoğunluğundan ya da iş yükünden kaynaklandığı göz ardı edilmemelidir. Meslek mensuplarının üzerine yüklenen bildirim, beyanname ve denetim talepleri son yıllarda oldukça artmış durumdadır. Çoğu zaman birkaç günlük gecikme, meslek mensuplarının kusurundan değil, sistemin işleyişinden kaynaklanmaktadır. Buna rağmen ölçüsüz cezalar, mali müşavirlerin psikolojik ve ekonomik olarak yıpranmasına yol açmaktadır.
Geldiğimiz noktada, bazı meslek mensuplarının mesleğini sürdürme konusunda ciddi tereddütler yaşadığı görülmektedir. Bu durum yalnızca ilgili meslek mensuplarının bireysel sorunu olarak değerlendirilmemeli, aynı zamanda vergi idaresinin işleyişi açısından da kritik bir mesele olarak görülmelidir. Zira kayıt dışılıkla mücadelenin etkinliği ve mükelleflerin vergiye uyumunun sağlanması, büyük ölçüde bu meslek mensuplarının sahadaki katkılarıyla mümkün olmaktadır. Meslek mensuplarının meslekten uzaklaşması, uzun vadede vergi sisteminin bütününe zarar verecek sonuçlar doğurabilecektir.
Yaşanan sıkıntıların çözümü için gerekli düzenlemeler bellidir; VUK 355/5’te öngörülen indirim uygulaması e-Defter beratları için de geçerli kılınmalıdır. Birkaç gün gecikme ile uzun süreli gecikme arasında fark gözetilmelidir. Aylık veya üçer aylık yükleme yerine, yıllık yükleme seçeneği yeniden gündeme alınmalıdır. Yeni düzenlemeler yapılana kadar bu cezaların askıya alınması gözden geçirilmelidir.
E-Defter uygulaması, cezaların gölgesinde değil, kolaylık ve güven anlayışıyla yoluna devam etmelidir. Eğer bugün ölçülülük ilkesi unutulursa, yarın hem ekonomik hem de siyasi sonuçları olan bir krizin kapısı aralanabilir.
Vergi sisteminin sürdürülebilirliği, ağır cezalarla değil, adil ve ölçülü uygulamalarla sağlanacaktır.
(Kaynak: www.ekonomim.com | 10.09.2025)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.