SORU - CEVAP (Her gün 1 SORU - 1 CEVAP)
Yurt Dışı Şantiyelerde Çalışanlara Ödenecek Ücretlerde Stopaj

Yurt Dışı Şantiyelerde Çalışanlara Ödenecek Ücretlerde Stopaj

Soru: Yurt Dışı Şantiyelerde Çalışanlara Ödenecek Ücretlerde Stopaj Uygulaması Nasıldır?

İnşaat sektöründeki hızlı gelişme son yıllarda hem yurt içindeki hem de yurt dışındaki inşaat yatırımlarında önemli bir artışa neden olmuştur. Vergi mevzuatımızda yurt dışına yapılan inşaat yatırımlarının bir şekilde teşvik edildiğini görmekteyiz. Tabii ki yurt dışına yapılan bu inşaat yatırımlarından elde edilen kazançlar da kanaatimizce gözden rahatça kaçabilecek ancak önemli dediğimiz ayrıntılarla donatılmıştır. Ayrıca bu inşaatlarda çalışan personele ödenen ücretlerin gelir vergisi karşısındaki durumu da konunun bir diğer problematiğidir. Konu vergi açısından aşağıda etraflıca ele alınmaya çalışılmıştır.

5520 sayılı KVK’nun 5’inci maddesinin (h) bendinde yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye'de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançların kurumların vergisinden müstesna olduğu açıkça belirtilmiştir.

Konuyu tebliğler çerçevesinde ele alacak olursak, 1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin “Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlarda istisna” başlıklı  5.9. bölümünde “Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına aktarılan kazançların, herhangi bir koşula bağlanmaksızın kurumlar vergisinden istisna olduğunu göreceğiz.

Benzer şekilde, anılan fıkranın (h) bendi ile de, yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla yapılan ve yurt dışında vergilendirilen inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların (vergi yükü oranına bakılmaksızın), ayrıca yurt içinde de vergilendirilmesinin önüne geçilmesi amacıyla bu kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Bu istisnanın uygulanması açısından, yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların Türkiye’ye getirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Söz konusu kazançların Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi istisnadan yararlanılması için yeterlidir.

Yukarıda belirtilenlere ek olarak, yurt dışındaki şubelerden elde edilen kazançların genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesinde, faaliyette bulunulan yabancı ülkenin mevzuatına göre hesap döneminin kapandığı tarih itibarıyla ilgili ülke mevzuatına göre tespit edilen faaliyet sonucu, Türkiye’de de aynı tarih itibarıyla genel sonuç hesaplarına kaydedilecektir. Bu hususun Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesinde, kazancın kambiyo mevzuatına göre fiilen Türkiye’ye getirilmesinin herhangi bir etkisi olmayacaktır. Faaliyette bulunulan yabancı ülkede kazanca tasarruf edilebilmesi yeterlidir.

Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazanç, hesaplara intikal ettirilmesi gereken tarihte T.C. Merkez Bankasının o gün için tespit ve ilan ettiği döviz alış kurlarıyla değerlendirilecektir. T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilan olunmayan yabancı paralarda ise Maliye Bakanlığının Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tespit ve ilan ettiği kurlar dikkate alınacaktır.

Yurt dışı faaliyet sonucunda elde edilen kazançlar elde edildiği dönem itibarıyla, Türkiye’de ilgili olduğu geçici vergi matrahının tespitinde de dikkate alınacaktır.…” açıklamalarına yer verilmiştir.

Yurt dışı iştirak kazançları istisnasının kavramsal çerçevesi bu şekilde belirlendikten sonra konuyu bu işlerde çalışan kişilere ödenen ücretler kapsamında vergisel açıdan ele alacak olursak Gelir Vergisi Kanunu’nun ilgili maddelerine göz atmamız gerekecektir.

Bu çerçevede 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 61’inci maddesinde ücretin tanımı yapılmış olup; “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat olarak tanımlanmıştır.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü  yer almıştır.

Aynı Kanunun 94’üncü maddesinin 1’inci bendinde, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61’inci madde de yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104’üncü maddelere göre, vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Dolayısıyla şirketlerin yurtdışında yapacağı inşaat işleri yapımı işi ile ilgili olarak gönderdiği işçilere yurtdışında tahakkuk ettirilerek ödenen ve bu ülkede kazancın tespiti sırasında gider olarak dikkate alınan ücretler üzerinden vergi tevkifatı yapılmayacaktır. Bu ücretlerin Türkiye’deki bir bankaya transfer edilerek bu banka aracılığı ile ödenmesi söz konusu uygulamayı etkilemeyecektir.

Ancak, ücret ödemesinin şirketin yurtdışındaki şantiyesinde tahakkuk ettirilmekle birlikte ödemenin Türkiye’de şirket merkezinden yapılması ve merkez hesaplarında gider olarak gösterilmesi halinde, bu ücret ödemesinin  vergi tevkifatına tabi tutulacağının unutulmaması gerekir.


Koray ATEŞ
SMMM-E. Öğretim Görevlisi
Akdeniz Denetim YMM Ltd.Şti.
Fax:0224 224 53 54
korayates@muhasebetr.com

(15.03.2012)

Kaynak: www.MuhasebeTR.com

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM