Dünya çapında Amazon, Google, Microsoft, Meta ve OpenAI gibi devlerin 2025 yılı sonuna kadar yapay zekâ veri merkezlerine 300 milyar doların üzerinde yatırım sözü vermesi, konunun artık sadece “teknoloji” değil, enerji güvenliği ve ulusal strateji meselesi olduğunu kanıtlıyor.
Bu nedenle de Çin ile ABD arasında bu konuda tam anlamı ile amansız bir rekabet var.
ABD hyperscale bulut devleriyle öne çıkarken, Çin devlet destekli yatırımlarla Orta Doğu’dan Afrika’ya veri merkezi imparatorluğu kuruyor. Örnek olarak Alibaba Cloud artık dünya genelinde 29 farklı bölgede, toplam 87 veri merkezi alanı işletiyor.
Kimin daha fazla veri merkezi kapasitesi varsa, yapay zekâdan küresel ticarete kadar dijital dünyanın patronun da o ülke olacağını öngörmek pek zor değil.
Türkiye’de veri merkezi yatırımları 2025 Eylül ayı itibarıyla hız kazanmış durumda.
Ancak;
ABD’de tek bir veri merkezi kampüsü (örneğin OpenAI’nin Teksas’taki Project Stargate tesisi) ~1000 MW kapasiteye ulaşabilirken, Türkiye’nin toplam kapasitesi 2025 itibarıyla yalnızca ~150 MW düzeyinde.
1-Beyin Göçü: Bir futbol takımının en iyi oyuncularının antrenman yapmak için en iyi sahalara ihtiyacı olduğu gibi, en zeki bilim insanlarımız ve potansiyeli olan start-up’lar ve değerli şirketlerimiz de rekabet güçlerini kaybetmemek için en güçlü bilgisayarlara (Yapay Zeka çiplerine, yani GPU’lara) ihtiyaç duyarlar.
2-İcat ve inovatif gelişmelerin yavaşlaması: Yeterli hesaplama gücüne sahip olmayan ülkeler, bilimsel çalışmalarda ve inovatif uygulamarın geliştirilmesinde sınırlamalarla karşılaşır.
Örnek; Alphafold yapay zeka aracı sayesinde proteinlerin üç boyutlu yapısını yüksek doğrulukla tahmin edebilmesi sayesinde bilim insanlarının daha hızlı ve etkili şekilde yeni ilaçlar geliştirmesine yardımcı olması
3-Yatırım çekememe: Örnek ülke olarak, İrlanda, 2010’lardan itibaren agresif şekilde veri merkezi yatırımı yaptı. Bugün Dublin bölgesinde onlarca hyperscale veri merkezi var. Bu yatırımlar, ülkenin elektrik tüketimini artırsa da aynı zamanda Amazon, Microsoft, Google yatırımları gibi milyarlarca dolarlık doğrudan yatırım ve istihdam sağlanmasına neden oldu.
Veri merkezi finansal modellemesi, geleneksel gayrimenkul modellemesinden çok farklıdır. Bir veri merkezi projesinin karlılığını, nakit akışını ve yatırım yapılabilirliğini tahmin etmek için kullanılan model, üç ana bileşene dayanır:
1-Gelir kalemleri
2-İşletme Giderleri (OpEx) ve
3-Sermaye Harcamaları (CapEx)
Klasik gayrimenkulde (ofis, mağaza, fabrika) değerleme metrekaresi kiralanabilir alana göre yapılır.
Ama bir veri merkezi yatırımında finansal model hazırlanırken, odak nokta kaç metrekare kiralanacağı değil, ne kadar elektrik gücünün (kW) kiracılar tarafından ne kadar zaman içinde kullanılacağıdır.
Bu nedenle;
Veri merkezleri temelde elektrik gücünü (kW) kiralayıp paraya çevirir. Üstüne ek hizmetler (bulut, bağlantı, güvenlik) satarak gelirlerini artırır.
Ama nasıl müşterisi olmayan boş bir dairenin kira getirmemesi gibi, boş kalan veri merkezi kapasitesi veya geciken inşaat ve/veya IT ekipmanının kurulumları da risk oluşturur.
Veri Merkezi Finansal Modelleme sürecinde IRR hesaplaması modellemenin temel noktasıdır.
Bir veri merkezi inşa etmek, sıradan bir bina yapmaktan çok daha pahalı olmasının nedeni elektriği kesintisiz sağlayan altyapı ihtiyacıdır. Bir veri merkezi ne kadar elektrik gücü (kW) sunuyorsa, yatırım maliyeti buna göre hesaplanır.
Veri Merkezi Yatırım Maliyetlerinin Dağılımı
Mekanik ve Elektrik Ekipmanları (≈ %73)
En büyük maliyet kalemidir. Veri merkezinin kalbi burasıdır.
Bina İnşaatı (≈ %21)
Arazi Alımı (≈ %6)
Bir veri merkezinin işletme giderleri, normal gayrimenkulden farklı olarak büyük ölçüde elektrik tüketimine bağlıdır.
10 MW’lık bir veri merkezi, aynı anda 5.000 tane saç kurutma makinesi çalışıyormuş gibi elektrik çekmektedir. Üstüne üstlük saç kurutma makinesini birkaç dakika kullanıp kapatırken, veri merkezleri ise bu yükü gece gündüz, yılın her günü çekmeye devam eder.
Bu yüzden veri merkezleri şehir elektriğine ağır bir yük bindirir ve genellikle özel enerji hatlarıyla desteklenmesi gerekir.
Veri merkezi finansmanında uzun vadeli proje finansmanı süreci öne çıkmaktadır.
Kamu kredileri ve özsermaye de veri merkezi finansmanının önemli kalemlerindendir. İnşaat tamamlanıp müşteriler yerleştikten ve düzenli gelir akışı sağlandıktan sonra ise, tahvil ihracı veya Asset-Backed Securities (ABS) yoluyla daha uzun vadeli ve düşük maliyetli finansman imkânı bulunur.
Veri merkezi kurmak ve işletmek detaylı bir finansal model ve planlama gerektirmektedir. Bankalara ya da yatırımcılara başvurmadan önce nakit akış projeksiyonları, enerji tedarik planları ve uzun vadeli kiracı sözleşmeleri gibi unsurların netleşmesi süreci çok kolaylaştırmaktadır.
Bu noktada dijital altyapı yatırımlarına uygun finansman stratejilerinin geliştirilmesi büyük önem taşır. Eğer bu alanda adım atmayı düşünüyor ve hazırlık sürecinde yol gösterici bir bakış açısına ihtiyaç duyuyorsanız, doğru zamanda doğru danışmanlık almanın önemli olduğunu düşünüyorum
30.09.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.