YAZARLARIMIZ
Vedat İlki
İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı
vedat.uzman@gmail.com



Emeklilikte Yaşa Takılmak Mı Yoksa Yaşlılıkta Standard Emekli Maaşı Mı?

Özellikle bugünlerde taraflar arasında en çok tartışılan konuların başında emeklilikte yaşa takılanlar bu uygulamadan nasıl kurtulacaklar.

08/09/1999 öncesi işe girenlerin kademeli emekli yaşlarının artırılmasıyla birlikte son 10 yıldır bu konuda gündem oluşturuluyor ve hak arayışları sürüyor.

Emeklilikte Yaşa Takılanların en önemli sorunu yaşlısın işe giremezsin,genç yaşında emekli olamazsın ikilemi ...

Özellikle işçi statüsünde çalışanlar için iş bulmada yaşanan sorunlar ekonomik boyutlar  bu konuda mağduriyeti arttığını görüyoruz.

09/09/1999 sonrası ise yaş hadleri 65 kadar hızla yükselecektir.

İlerleyen yıllarda ise 09/09/1999 sonrasında işe girenler içinde,genç işsizlik ve artan istihdam açıkları,yaşla ilgili skalalar,yaşam ömrü gibi istatistik değerlerle birlikte e-yapay zeka ,robotik uygulamalar,işgücünde daralmalar,ileri yaşlarda emeklilik beklerken alternatif çözüm yolları üretilmez ise bu sorun giderek büyür,her siyasi iradenin karşısına çıkacaktır.

Bundan dolayı yapılan Sosyal Güvenlik Reformları açıkları kapatmak adına EYT yaratır.

4447 ve 5510 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeler sorunu azaltmadığını,Kurumun cari harcamalarını azaltmadığını,sağlık vs harcamalarının arttığı,emekli aylıkları için 3 aktif çalışana 1 pasif gibi aktüer dengelerin yerine oturup oturmadığı,teşviklerin İş Kur bünyesinde bulunan fonlardan ,EYT gibi kesimlere ise dağıtımın olmadığını da görebiliriz.

Bu konuda radikal adımlar atılmalı,EYT gibi ilerleyen süreçlerde yaşa takılanlar için projeler üretilmesi gerekir.

Bununla ilgili ÇSGB ve diğer Bakanlıkların koordine edilmesi,çözüm odaklı çalışmalara,çalıştaylara ihtiyaç vardır.

Gölün maya tutması için EYT yanında yaşanabilir sistemlere ihtiyaç duyuluyor.

EMEKLİ AYLIKLARI ZAMANA YENİK Mİ DÜŞTÜ!

Reformlarla birlikte emekli maaşı hesaplamaları düşmeye başlayınca alt sınır aylıklarında ayarlamaya gidilse de güdük kalmaya devam ediyor.

TÜED bakınız ne diyor!

“Emekli aylığı hesaplamalarındaki kayıplar ve güven vermeyen tüfe rakamlarıyla belirlenmiş oranlara göre emekli aylıklarına yapılan artışlar emeklilerin alım gücünü ciddi şekilde düşürmüştür. Emeklinin harcama kalıplarını dikkate almayan hesaplama sistemi ile belirlenen tüfe oranlarında yapılan zamlar emekli aylıklarını giderek küçültmüştür. Öncelikle 2000 sonrası emeklilerin intibakları yapılmalı, seyyanen zamlarla en düşük emekli aylığı asgari ücret seviyesine çekilmelidir. Sosyal güvenlik sistemi yeniden ele alınmalı, bilhassa emekliler arasında eşitliği esas alan yeni bir mevzuat düzenlemesine gidilmelidir” 

  • GH ve TÜFE gerçeği yansıtmıyor,
  • 2000 sonrası için İntibak,
  • Seyyanen zam,
  • Asgari ücret kadar emekli maaşı...

Alt sınır için bu düzenlemeler yapılırsa,Tavandan Prim Ödeyenler içinde o oranda artışa da gerek var.

Burada düşünülmesi gereken GH %30 oranından artırılması gerekir.

YAŞAM STANDARDINA UYGUN EMEKLİ AYLIK DÜZENLEMELERİNE GEREK VAR!

Emeklilere verilen Ek ödemelerin Yükseltilmesi.

Bayram İkramiyelerinin ise TÜFE rakamlarına göre yada Asgari Ücrete göre Düzenlenmesi.

Emeklilerden Sağlık Katılım Paylarının İndirilmesi

Belli yaş düzeyine göre emeklilere yapılacak indirimler

Emekliler için yaşamsal hayat düzeyini sağlayacak yapısal reformdan elbette prime endeksli uygulanması gerekir.

Emekliler yaşam aylığını istiyorlar.

Ülkemizde emekliler artan enflasyon ve belirsizlikler,fiyatlar karşısında alım gücünde düşüklük burada emekli aylıklarında gerçek enflasyon değerleri mi yoksa TÜİK tarafından kurgulanmış değerler mi tartışması sürüyor.

Kamu emeklisine Sendikal etki,4/a ve 4/b için uygulanmaması da bu konuda ayrımcılık mı var sorusunu gündeme getiriyor.Memur emeklilerine ek iyileştirme yapılırken, toplu sözleşme kapsamında olamayan 4/a ve 4/b emeklilerine altı aylık TÜFE artışı dışında bir iyileştirmenin yapılmaması, devletin emeklileri arasında ayrım yaptığı gündeme geliyor.

2023 yılına geldiğimizde 2.500 TL emekli aylığı seyyanen olsun artış olacak mı? sorusu ile birlikte tavandan prim ödeyenler ise orantılı artıştan mağdur kalmaya geçmiş yıllardaki gibi yetim kalacaktır.

Bugün emekliler 4/a ve 4/b TÜİK uygulamaları sonucu belirlenen oranlarla sıkıntılı süreci göğüslemesi isteniyor.

Kısaca,

Emekliler artan enflasyon karşısında istediği emekli aylığına sahip olmadığı gibi,Ocak ve Şubat aylarında zamları erimiş,KDV %18'den %1'e düşse de ,elektrik,doğalgaz ve petrol bağlı artışlar yapılan iyileştirmeler yetersiz kalmış,gözü Temmuz ayındaki zammın oranın TÜİK ile makyajlı TÜFE rakamları arasında güdük kalması ek ödemede iyileştirme beklentileri,2000 sonrası intibaklar,seyyanen zam,alt sınır aylığı karşısında değer kaybeden tavandan prim ödemeleri,sağlık vs harcamalar karşında yenik düşmeler karşısında tedbirler alınmasını isteyecektir.

EYT mi Yaşamsal Döngüde Emekli Maaşı Mı?

Aslında günümüzde EYT yanında,Bağ-Kur geriye dönük tescil,stajyerlerin borçlanması,5510/41 Maddesinde borçlanmanın maddelerinin genişletilmesi ve içinin doldurulması,intibak ve prim gün,matrahlara uygun emekli maaşı hesaplaması...

31.03.2022

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM