YAZARLARIMIZ
Turgay Özen
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
tturgayozen@gmail.com



Haftalık Çalışma Süresi Sözleşme İle 50 Saat

I - GİRİŞ

Çalışma sürelerine ilişkin düzenleme 4857 sayılı İş Kanunu’nun 63.maddesinde ve Çalışma Süreleri Yönetmeliğinde yapılmıştır. İş Kanunu’nun 63.maddesinde “Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir” denilirken, aynı ifade Çalışma Süreleri Yönetmeliği’nin 4.maddesinde tekrar edilmiştir. Ancak İş Kanunu ve Çalışma Süreleri Yönetmeliği haftada en çok 45 saat çalışılabileceğini ifade ederken, hizmet sözleşmesi/toplu iş sözleşmesi ile Kanun ve Yönetmeliğin bu maddesinin devre dışı bırakılıp, hukuktaki normlar hiyerarşisi alaşağı edilerek haftalık çalışma süresinin nasıl 50 saate çıkarıldığını sizlere açıklayacağım.

II – FAZLA ÇALIŞMA (FAZLA MESAİ) NEDİR?

Fazla çalışma veya yaygın kullanım ile fazla mesai kavramı, İş Kanunu’nun 41. Maddesinde, “45 saati aşan çalışmalara fazla çalışma” Borçlar Kanunu’nun 398.maddesinde, ilgili kanunlarda belirlenen normal çalışma süresinin üzerinde ve işçinin rızasıyla yapılan çalışmadır” diye ifade edilmektedir.

Haftalık en çok çalışma süresi olarak belirlenen 45 saatlik çalışma haftanın günlerine eşit olarak bölünebileceği gibi aksinin kararlaştırılması durumunda haftanın günlerine farklı şekillerde de bölünebilir. Ancak, bu şekilde yapılacak çalışmalar da günlük 11 saati aşamayacaktır (İş Kanunu, md. 63). Yine yeraltı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma saatleri de günlük 7,5 saati aşamayacak, gece çalışması yaptırılıyor ise gece çalışma saati de günlük 7,5 saati aşamayacaktır.

“Gece” ise genel olarak 20.00 ila 06.00 arasındaki dönemi kapsayan 10 saatlik süredir. Yine sağlık kuralları bakımından günlük 7.5 saatten fazla çalışma yapılmasının mümkün olmadığının öngörüldüğü işlerde de günlük 7,5 saatlik çalışma süreleri aşılamaz. Hangi işlerde sağlık kuralları bakımından günlük 7,5 saatten fazla çalışma yapılamayacağı Yönetmelikle belirlenmektedir.

Bu açıklamalar çerçevesinde genel olarak haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma olduğu gibi, haftalık 45 saatlik çalışma süresi aşılmamakla beraber yukarıda günlük azami çalışma süresi olarak belirtildiği gibi; günlük 11 saatin aşıldığı durumlarda yapılan çalışmalar ile; yeraltı maden işlerinde, gece çalışmalarında, sağlık kuralları bakımından günlük 7,5 saatten fazla çalışma yapılmasının mümkün olmadığının öngörüldüğü işlerde günlük 7,5 saati aşan çalışmalar da fazla çalışma niteliğindedir.

III– HAFTALIK ÇALIŞMA SÜRESİ NASIL 50 SAATE ÇIKARILIR?

Haftalık çalışma süresini 50 saate çıkarmak için aşağıdaki 4 koşulun yerine getirilmesi zorunludur.

  1. Fazla çalışma ücretini de içeren ücretin asgari ücretin üzerinde belirlenmesi,
  2. Fazla çalışma ücretinin asıl ücrete içinde olduğuna dair sözleşmelerde açık hüküm bulunması,
  3. Fazla çalışma süresinin; günlük en çok çalışma süresi olan 11 saati ve yıllık en çok fazla çalışma süresi olan 270 saati geçmemesi,
  4. Karşılıklı edimler (iş görme-ücret) arasında açık orantısızlık olmaması

gerekmektedir.

İş Kanunu’nda belirtilen haftalık 45 saatlik çalışma süresinin, 50 saate çıkarılmasının formülü;

İş Kanunu’nun 41. maddesinde bir yılda yapılacak fazla mesai 270 saatle sınırlandırılmıştır. Buradan yola çıkarak 270 saat/12 ay = 22,5 saat (1 ayda yapılacak fazla mesai süresi)

Bir ayda yapılacak 22,5 saat fazla çalışmayı haftalık çalışma sürelerine dağıtır isek, haftalık ortalama 5 saat fazla çalışma yapar.

Yukarıdaki 4 koşul yerine getirildikten sonra 45 saat + 5 saat = 50 saat haftalık çalışma süresini işveren uygulamaya koyabilir.

IV– FAZLA ÇALIŞMANIN ÜCRETİN İÇERİSİNDE BELİRLENMESİNİN ELEŞTİRİSİ

Her yüksek ücretin içerisinde fazla mesai olacağını kabul etmek mümkün değil iken, fazla saatlerle çalışma ücretlerinin asıl ücrete dahil olduğunun kararlaştırıla bilineceğine dair ne Kanunda ne de ilgili yönetmeliklerde bir hüküm yoktur. Son yıllarda hukukta normlar hiyerarşisi alaşağı edilerek, fazla çalışma ücretini aylık ücrete dahil eden sözleşmeler ile Kanunların emredici hükümleri hiçe sayılıp, yıllık 270 saatle sınırlı kalma koşulu ile asgari ücretin üzerinde alınan ücret, ücretin içerisindeki fazla mesai ücreti olarak değerlendirilmekte, diğer bir ifade ile aylık 22,5 saat, toplamda yıllık 270 saat yapılan fazla mesainin ücretin içerisinde olduğu kabul edilip, bir takvim yılı içerisinde 270 saatin üzerinde yapılan çalışmalar, fazla mesai olarak kabul edilmektedir.

İş Kanunu’nda tarafların anlaşması durumunda “işçi lehine” olmak üzere gerek iş sözleşmesinde gerekse toplu iş sözleşmesinde farklı düzenlemeler yapılması mümkün iken, “işçi aleyhine” ve yasal sınırların üzerinde yapılan düzenlemeler hukuken geçersizdir.

Her ne kadar belirli koşullar altında fazla çalışmanın ücretin içerisinde belirlenebileceği yönünde Yargıtay kararlarını görsek bile, işçi aleyhine ve kötüye kullanabilecek bu uygulamanın doğru olduğuna katılmak mümkün değildir.

Şöyle ki basiretli bir işverenin;

  • İşçiyi işe alırken fazla çalışma yaptırıp yaptırmayacağı belli olmadan, işçiye fazla mesaiyi  ödemesi,
  • İşçinin ücretinin içerisinde fazla mesai vardır ifadesi ile işçinin esas ücreti, fazla mesaiyi de kapsamaktadır. Bunun sonucunda işçiye ödenen tazminatlarda, yıllık izin ücretinin hesaplanmasında ve benzeri özlük haklarının hesaplanmasında fazla mesai dahil olan ücret dikkate alınarak hesaplama yapılacağından, gerçekte fazla mesai ücretinin esas ücretin içerisine konulması,

mantıken mümkün değildir.

Fazla çalışmaların ücrete dahil edilmesi uygulaması, fazla çalışma ücretlerinin azaltılmasına yönelik bir gereksinimden ortaya çıkmıştır ve hukuki bir dayanağı yoktur.  Bu yolla temel ücret daha düşük tutulmuş olmakta ve içinde bir miktar fazla çalışma ücreti ödenmek suretiyle işçilik maliyetleri azaltılmaktadır.

İşçinin ücretinin aynı sektörde benzer iş ve işyerlerinde çalışanlara göre düşük gösterilmesi ve fazla çalışma ücrete dahil edilerek emsal ücret seviyesine getirilmesi ile işveren önemli bir avantaj elde etmiş olmaktadır. Bu yolla büyük ölçüde ilerde fazla çalışma ücreti ödemek zorunda kalmamakta ve çalışma normlarına bütünüyle uyan işverenlerle arasında rekabet eşitsizliği doğmaktadır. 

İş Kanunu’nun 41 maddesinde “fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir” denilmektedir. Ancak hizmet sözleşmesinde, fazla çalışmanın ücretin içerisindedir ifadesi ile Kanunun işçiye verdiği serbest zaman kullanma hakkını, işveren sözleşme ile almaktadır.

Çalışma Süreleri Yönetmeliği’nin 10 maddesinde “İşveren, fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırdığı işçilerin bu çalışma saatlerini gösteren bir belge düzenlemek, imzalı bir nüshasını işçinin özlük dosyasında saklamak zorundadır. İşçilerin işlemiş olan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma ücretleri normal çalışmalarına ait ücretlerle birlikte, 4857 sayılı İş Kanununun 32 ve 34 üncü maddeleri uyarınca ödenir. Bu ödemeler, ücret bordrolarında ve İş Kanununun 37 nci maddesi uyarınca işçiye verilmesi gereken ücret hesap pusulalarında açıkça gösterilir” denilmesine rağmen, bu madde tümüyle uygulama dışı bırakılmış ve hukuki normlar hiyerarşisinde, sözleşmenin yönetmeliğe hatta yasaya aykırı olması söz konusu değil iken Yargıtay kararları ile bu hiyerarşik yapı alaşağı edilmiştir.

Yargısal içtihatlarla yürütülen bu uygulamanın, ileride bu içtihatların değişmesi durumunda hukuki sorun doğurabilme olasılığı göz önüne alınarak, bu tür işlemlerin yapılmamasının hukuken yararlı olacağı görüşündeyim.

09.04.2021

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM