YAZARLARIMIZ
Mehmet Cevat Kerem
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
cevat.kerem@gmail.com



Çalışma Hayatında Zorlayıcı Nedenlerin Ortaya Çıkması

Ülkemizin büyük bir bölümünde etkisini gösteren deprem nedeni ile bu şehirlerde çalışma hayatında bazı akasaklıkların doğmasına neden olmuştur.

MÜCBİR/ZORLAYICI SEBEP;Alınan önlemlere karşın önüne geçilmesi olanaksız, borcun yerine getirilmesine engel, borçlunun iradesi dışında beklenmedik olaylardır.

Zorlayıcı neden kavramı İş Kanunu m. 24/1,III ve 25/1,III’de düzenlenir. Madde metinlerine göre zorlayıcı neden işçiden veya işverenden kaynaklanabilir. Buna göre, işçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkması halinde işçi; işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması halinde ise işveren iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilecektir.

Bunu takip eden İş Kanunu m. 40’da, 24 ve 25’inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödeneceği düzenlenir. Buna ek olarak, İş Kanunu m. 46/5 uyarınca ise zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günler için işçilere ödenen yarım ücretin hafta tatili günü için de ödeneceği düzenlenir.

İş kanununun 24. maddesinin 3. bendine göre ;İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa, işçi iş akdini haklı nedenlerle feshedebilir. Yukarıda da belirildiği gibi bu hükümde düzenlenen zorlayıcı neden işçinin çevresinde değil işyerinde ortaya çıkmakta, işyerine ilişkin bulunmakta ve bu neden işyerinde çalışmayı bir haftadan fazla süreyle olanaksız hale getirmektedir. Başka bir anlatımla, işveren zorlayıcı nedenle işçinin iş görme edimini yerine getirmesini kusuru olmaksızın geçici kabul imkansızlığı içine düşmekte ve iş akdi askıya alınmaktadır.

İşyerindeki zorlayıcı nedenle işin bir haftadan fazla süreyle durması halinde bir hafta dolduktan sonra işçi haklı nedenle fesih hakkını elde eder. Bir haftalık süreden sonra işçi tarafından fesih hakkı kullanılmazsa sözleşme askıda kalmaya devam eder. Ancak zorlayıcı neden varlığını devam ettirdiği sürece işçi haklı nedenle fesih hakkını korur.

İK 24/3’ün uygulanabilmesi için işyerinde öngörülmeyen, kaçınılması mümkün bulunmayan, kusurdan uzak ve dıştan gelen bir nedenle işin görülmesinin olanaksız hale gelmesi, diğer deyişle işverenin ifayı kabul imkânsızlığı içine düşmesi gerekir. Örneğin yangın, deprem, su baskını, toprak kayması gibi doğal afetler veya hükümetçe işyerine el konulması, belediyece yol çalışmaları nedeniyle işyerinde çalışmaların durması, ithalat ve ham madde yasakları gibi hukuki nedenler iş akdinin askıya alınmasına yol açar ve işçi İK 24/3 uyarınca sözleşmeyi haklı nedenle feshedebilir.

Ülkemizde ne yazık ki sıkça meydana gelen depremler nedeniyle işyeri çalışılmaz hale gelmişse  İK 24/3’ün koşulları oluşur ve işçi bir haftanın geçmesinden sonra iş akdini feshedebilir ve bir yıldan fazla çalışmışsa kıdem tazminatına hak kazanır, ancak ihbar tazminatı talep edemez. İşçi iş akdini feshetmezse sözleşme askıda kalmaya devam eder ancak işçi bir haftadan sonra yarım ücret alamaz.

Telafi Çalışması Yapılması;

 4857 Sayılı İş Kanununun 64. maddesi uyarınca zorunlu nedenlerle işin durması halinde işveren 4 ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalıştırması yaptırabilir.Telafi çalışmaları, günlük en çok çalışma süresini aşmamak koşulu ile günde 3 saatten fazla olamaz. Tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılamaz. İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği’nin 7. maddesi uyarınca, Telafi çalışması yaptıracak işverenin bu çalışmanın 4857 Sayılı İş Kanununun 64. maddesinde sayılan nedenlerden hangisine dayandığını açık olarak belirtmek, hangi tarihte çalışılmaya başlanacağını ilgili işçilere bildirmek zorundadır.

4857 sayılı İş Kanununun 40. maddesi uyarınca, mücbir sebep dolayısıyla işçinin çalışmadığı veya çalıştırılamadığı ve yarım ücret aldığı 1 haftalık süreden sonra, işverenin çalışmasını istemesi halinde işçinin ücret ödenmemesini gerekçe göstererek aynı kanunun 34. maddesi uyarınca çalışmaktan kaçınma hakkı bulunmamaktadır.Aksi taktirde işveren için, İş Kanununun 25/III hükmü uyarınca iş sözleşmesini feshetme hakkı doğacaktır.

Olayı özetleyecek olursak;Mücbir veya zorlayıcı sebepten dolayı işi kabulde geçici ifa imkansızlığı hali söz konusudur. Söz konusu durumda mücbir-zorlayıcı nedenden dolayı çalışmayan veya çalıştırılmayan işçiye işveren tarafından en çok bir haftaya kadar her gün yarım ücret ödenmesi hali söz konusudur. 4857 Sayılı İş Kanununun 40. maddesi uyarınca, 24 ve 25. maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebeplerden dolayı çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde işveren tarafından bir haftaya kadar her gün yarım ücret ödenir. İşverenlerin somut durumla ilgili olarak 4857 Sayılı İş Kanununun 64. maddesi uyarıca telafi çalışmasına başvurması da mümkündür. İşyerinde zorunlu nedenle işin durmasından ötürü, işveren 4 ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırılabilir.

Tüm tarafların insani ve vicdani duyarlılık içinde olup bu zor dönemlerde birbirlerine destek  çıkmaları ,gerekli duyarlılığı göstermeleri gerektiğine inanıyorum.

27.02.2023

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM