BASINDAN YAZILAR
İşyeri Hekimleri Ve İş Güvenliği Uzmanlarının Çalışma Esasları / Celal Kaplan - MuhasebeTR

İşyeri Hekimleri Ve İş Güvenliği Uzmanlarının Çalışma Esasları / Celal Kaplan

  İşverenler, çalıştırmak zorunda oldukları işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarını ya işçi-işveren ilişkisi kurarak doğrudan istihdam edecekler ya da ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet satın alma yoluna gideceklerdir. Bu konuda belirleyici olacak bir başka husus ise, işyerinin tehlike sınıfıdır. Çünkü işyerleri iş sağlığı ve güvenliği genel müdürünün başkanlığında oluşturulacak ve ilgili tarafların da katıldığı bir komisyon tarafından sınıflamaya tabi tutulacaktır. Bu sınıflamada o işyerinin SGK bildirimlerinde kullanılan ve kısa vadeli sigorta kollarından yatırdığı prim oranını belirleyen tehlike sınıf ve derecesi de göz önünde bulundurulacaktır. Sadece bu kez, işyerleri az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli işyerleri olarak üç grup halinde tasnif edilecekler. Yine bu ayrımda o işyerinde asıl yapılan işe bakılacak. Gruplama aynı zamanda o işyerinin istihdam edeceği iş güvenliği uzmanının sahip olması gereken yetki belgesini de belirleyecek. 

3 GRUP HALİNDE
Çünkü çok tehlikeli sınıfta yer alan bir işyerinde, iş güvenliği uzmanının da A sınıfı uzmanlık belgesine sahip olması zorunludur. İş güvenliği uzmanının tehlikeli sınıfta yer alan bir işyerinde en az Bsınıfı, az tehlikeli işyerinde ise en az C sınıfı uzmanlık belgesinin olması gerekir.
Bakanlık tarafından işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının görevlendirilmesi konusunda sektörel bazda düzenlemeler de yapılabilecek.
Belirlenen çalışma sürelerine göre işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının tam süreli olarak çalıştırılması zorunluluğu doğmuşsa, o işyerinde artık bir sağlık ve güvenlik birimi de oluşturulmak zorundadır. Örneğin çok tehlikeli sınıfta yer alan bir işyerinde, her 500 işçiye, en az bir tam süreli çalışan işyeri hekimi istihdamı zorunludur. Bu yükümlülük tehlikeli sınıftaki işyerlerinde her 750, az tehlikeli işyerlerinde ise her 1000 işçiye bir tam süreli işyeri hekimi olacak şekildedir. Bu nitelikteki personelin mesai süreleri kendi özel kanunlarında yer alan düzenlemeler haricinde 4857 Sayılı İş Kanunu'ndaki çalışma sürelerine göre belirlenir.

AKLA GELEN SORU
Burada akla şöyle bir soru takılabilir. İşveren ile işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı arasında iş hukukuna göre bir işçi-işveren ilişkisinin kurulmuş olması ya da işverenin bu hizmetleri dışarıdaki ortak sağlık ve güvenlik primlerinden para ödeyerek satın alması, bu kişilerin görevlerini hakkıyla yapmasına engel olur mu? İşveren bu kişilere kendi görev konularında da emir ve talimat verebilecek midir? Ya da işveren, işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının tavsiye ve ikazlarına kulak asmazsa ne olacaktır? İşte bu noktada 6331 Sayılı Kanun'un 8. maddesi devreye girer. Çünkü, kanun, işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının hak ve yetkilerinin, görevlerini yerine getirmeleri nedeniyle kısıtlanamayacağına hükmeder. Bu kişiler, görevlerini mesleğin gerektirdiği etik ilkeler ve mesleki bağımsızlık içerisinde yürüteceklerdir. Görevlendirildikleri işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirleri, işverene yazılı olarak bildirecek, bildirdikleri hususlardan hayati tehlike arz edenlerin işveren tarafından yerine getirilmemesi halinde, bu hususu bakanlığın yetkili birimine intikal ettireceklerdir. Çünkü işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları ile bu alanda hizmet sunan ortak sağlık ve güvenlik birimleri de iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yürütülmesindeki ihmallerinden dolayı, hizmet sundukları işverene karşı sorumludur. 
Hatta çalışanın ölümü veya maluliyetiyle sonuçlanacak şekilde vücut bütünlüğünün bozulmasına neden olan iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde ihmali tespit edilen işyeri hekimi veya iş güvenliği uzmanının yetki belgesi askıya alınacaktır.

Okur sorusu
SORU: Ben 6 Ekim 1968 doğumlu bir bayanım. 25 Aralık 1989'da SSK'lı oldum ve 2003 yılının Şubat ayına kadar çalıştım. Toplamda 4 bin 590 hizmet günüm olması gerekirken, SGK sitesindeki hizmet dökümünde (1998 yılı 3. dönemi yani 120 gün eksik) 4 bin 470 gün görünüyor. Bunu nasıl düzeltebilirim? Elimde bu döneme ait hiçbir belge yok. Ayrıca daha yüksek emekli maaşı alabilmem için bundan sonra ne yapmamı tavsiye edersiniz? İsteğe bağlı ödesem ödemem gereken günler, fiili çalışmaya göre daha mı fazla olur? Emeklilik yaşım artar mı? (SEMA ORHAN)

CEVAP: Emeklilik için 46 yaşınızı doldurmanız ve 5 bin 375 günü tamamlamanız gerekiyor. Kalan süreyi isteğe bağlı olarak bitirebilirsiniz. Çünkü isteğe bağlı sigortalılıkta bin 260 günü geçmediğiniz sürece sorun yok. Zaten bu gün başlasanız emekli yaşınızı doldurmanızla, eksik günleri tamamlamanız hemen hemen aynı dönemlerde gerçekleşecektir. 1998/III. dönemdeki eksik 120 gününüz için ilgili SGK biriminden arşiv araştırması yapılmasını isteyebilirsiniz. Muhtemelen o dönemde sicil numaranız yanlış yazılmıştır. Emekli maaşınızın yüksekliği sigortalı olduğunuz geçmiş yıllar kazanç ortalamanıza da bağlı. Ama kalan süreyi tamamlamak için bundan sonra ödeyeceğiniz isteğe bağlı primlerde de ne kadar yüksek ödeme yaparsanız o kadar faydası olacaktır.

(Kaynak: Yeni Asır | 07.08.2012)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM