İş kazalarının bildirimi, iş sağlığı ve güvenliği hukukunun en önemli kurumlarından biridir. Çalışanların uğradığı kazalarda mevzuat hükümleri görece net iken, işyerine gelen ziyaretçilerin uğradığı kazalarda hukuki durum tartışmalıdır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (“İSGK”) ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (“SSGSSK”) arasındaki tanım farklılıkları, uygulamada ciddi sorunlara yol açmaktadır.
6331 sayılı İSGK m.3’te iş kazası, “işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen özre uğratan olay” olarak tanımlanmıştır. Tanımda “çalışan” ibaresine yer verilmemiştir. Dolayısıyla işyerine gelen ziyaretçilerin uğradığı kazalar da İSGK kapsamında iş kazası niteliği taşımaktadır. İşverenin bu durumda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirim yükümlülüğü doğar.
5510 sayılı SSGSSK m.13’te ise iş kazası, sigortalı üzerinden tanımlanmıştır. Buna göre işyerine gelen bir ziyaretçi, sigortalı olmadığı için kazaya uğradığında SGK bakımından iş kazası hükümleri uygulanmaz. Dolayısıyla, bildirimin SGK nezdinde bir işlevi bulunmaz.
İSGK bakımından iş kazası sayılan bir olay, SSGSSK yönünden iş kazası kabul edilmeyebilir. Bu durum işverenleri, bildirimi kime ve nasıl yapacakları konusunda tereddütte bırakmaktadır. Örneğin ziyaretçi, işyerinde çalışan olmadığı için SGK nezdinde sigortalılık ilişkisi bulunmaz. Bu nedenle SGK’ya yapılan bildirim sosyal güvenlik yardımlarını doğurmaz. Ancak bu durum, iş yerinde yaşanan bir kazadan ziyaretçinin zarar görmesi durumunda 6331 sayılı İSG Kanununa göre iş kazası bildiriminde bulunulması gerektiği gerçeğini ortadan kaldırmaz.
Bildirimin yapılmaması halinde işveren İSGK m.26 uyarınca idari para cezası ile karşılaşır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun; 14 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca “İşveren, iş kazalarını kazadan sonraki üç iş günü içinde sürede Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmekle yükümlüdür. Fakat; ziyaretçinin hangi statüde değerlendirileceği ve bildirimin nasıl yapılacağı belirsizdir. Çünkü SGK iş kazası bildirimini kazaya uğrayan ve iş yerinde çalışan sigortalıların bildirimi şeklinde değerlendirmektedir ve elektronik ortamdaki iş kazası bildirim sistemi de buna uygun şekilde çalışmaktadır. Dolayısıyla kanuni bir zorunluluk olan iş kazasının bildirilmesi bazı kazalar yönüyle imkansız hale gelmektedir.
Ziyaretçilerin uğradığı iş kazalarının bildirimi, normatif farklılıklardan ötürü uygulamada sorunludur. Çalışan kavramını esas alan 5510 sayılı Kanun, ziyaretçilere koruma sağlamazken; 6331 sayılı Kanun işyerinde bulunan herkesi kapsar. Bu ikili yapı, bildirim yükümlülüğünün etkinliğini zayıflatmaktadır. Ziyaretçilerin uğradığı iş kazalarının hukuken net bir statüye kavuşturulması gerekmektedir. Mevzuata uyumlu bir sistemin geliştirilmesi, hem işverenlerin yükümlülüklerini netleştirecek hem de kazaya uğrayan üçüncü kişilerin korunmasını sağlayacaktır.
22.09.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.