Patent ve telif hakkı alınarak bir ürünün meydan getirilmesi için kitlesel fonlama yöntemi kullanılabilir. Bunun sonucu olarak telif hakkı ve ihtira beratı kapsamındaki eser sahibi girişimcilerin bu ürünleri satması veya ürünler üzerindeki haklarını kiralayarak gelir elde etmesi sonucunda mükellefiyet tesis etme, belge düzenleme ve elde ettiği geliri beyan etme yükümlülüğü bulunmamakta, serbest meslek istisnasından yararlandıkları için (KDV) beyannamesi de vermemektedir. Serbest meslek kazanç istisnası işlemlerinin belgelendirilmesi ise Vergi Usul Kanununun genel hükümlerine göre gerçekleştirilir. Bu uygulamaya göre, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’md. sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar, aynı Kanunun 18’md. kapsamına giren kişilere yaptıkları ödemeler ile ilgili olarak gelir vergisi stopaj tutarı dâhil işlem bedeli üzerinden (KDV) hesaplayıp sorumlu sıfatıyla beyan edip öderler. Hesaplanan (KDV) tutarı gelir vergisi stopaj matrahına dâhil edilmez.
Girişimci ile fon toplama platformlarının arasında gerçekleşen vergisel ilişki komisyon geliri
niteliğini karşımıza çıkarmaktadır. Anonim Şirket niteliğinde kurumlar vergisi mükellefi olma
zorunluluğu bulunan fon toplama platformları yatırımcılardan toplamış oldukları fonların bir kısmını bu hizmeti vermelerinden dolayı kesintiye tabi tutarak girişimcilere aktarmaktadırlar.
Burada dikkat edilmesi gereken fon toplama işletmelerinin tamamen bir aracı olarak girişimci
ve yatırımcıyı bir araya getirmesidir. Emlak komisyoncularına benzer şekilde alıcı ve satıcıyı ya da kiracı ve mülk sahiplerini bir araya getirerek komisyon geliri elde etmektedirler. Elde ettikleri komisyon gelirinin de beyan yoluyla vergilerini ödemektedirler. Fon toplama platformları da benzer şekilde yatırımcılardan topladıkları fonları girişimciye aktarırken bir miktar kesinti yapmaktadır.
Vergi mükellefi olmayan gerçek kişi yatırımcıların Kitlesel fonlamada ödül ve bağış yöntemine
göre yatırım yapmaları koşulunda gelir vergisi açısından herhangi bir vergisel yükümlülük altına girmeyeceklerdir. Pay veya ortaklık temeline dayanan sistemlerde, fon sağlayanlar projelerin hisselerini satın alabileceği gibi kar veya gelir paylaşım modeline göre anlaşmalar yaparak gelir sağlama amacı güdebilirler. Projeye parasal katkı yapan yatırımcılar, projeyi üstlenen firmanın ortağı olmakta ve önceden belirlenen sözleşme şartları dâhilinde her yıl ya da firma karlılığına bağlı olarak, belirli bir temettü geliri sağlamaktadırlar. Vergisel manada bir düzenleme yapılmamış olmasına rağmen elde edilecek gelir mevcut mevzuat kapsamında menkul sermaye ihracı geliri olarak nitelendirebilir. Yatırımcıların, gelir veya kurumlar vergisi yönünden mükellef olması durumunda yaptıkları fonlama miktarlarını ancak işleri ile ilgi kurabilmeleri durumunda gider olarak hesapladıkları vergi matrahlarından giderleştirebilirler. Aksi takdirde bu bedelleri işletmeleri için kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate almaları gerekmektedir. Giderleştirebilecekleri tutarlar için ise Vergi Usul Kanunda sayılan belgelerden birine sahip olmaları gerekecektir.
Kitle fonlaması, geniş bir spektrumdaki yatırımcıdan internet vasıtasıyla dış finansman sağlamaya yönelik alternatif bir finansman yöntemidir. Kitle fonlaması faaliyeti, sermaye piyasası mevzuatında paya veya borçlanma araçlarına dayalı olmak üzere iki farklı şekilde karşımıza çıkmaktadır. Bu yöntem ile fon talep edenlerin sermaye piyasası mevzuatı bakımından ihraççı veya halka açık ortaklık sayılmaması birtakım avantaj ve riskleri de beraberinde getirmektedir. Bu nedenden dolayı, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin dış finansman sağlamasının önü açılmakta ancak yatırımcılar kurumsallaşmanın oturmaması, tecrübe eksikliği gibi sebeplerle risk altında kalabilmektedirler. Hem Sermaye Piyasaları Kurulu mevzuatıyla sistemin işleyişi kontrol altına alınmalı, hem de vergisel mevzuat düzenlemeleri ile kitlesel fonlama sisteminin vergilendirilmesi şeffaf ve anlaşılır bir şekle sokulmalıdır. Bu noktada sermaye piyasası kurulu ve diğer düzenleyici kuruluşlar, proje sahibi girişimcilerin yaptıkları reklam ve tanıtımların yanıltıcı olma risklerine karşı, sistemi sağlıklı yönetebilmek için aktif rol almalıdırlar. Kitlesel fonlama platformları Sermaye Piyasaları Kurulu tarafından belirlenen şartlar dahilinde kalmalı fonlama görevini suiistimal etmemedirler. Bu şekilde işleyen sistem üzerinden kitlesel fonlama platformlarının finans sektöründeki kuruluşlar gibi girişimciler ile borç ve faiz ilişkisine girmemesi gerekmektedir. Sermaye Piyasaları Kurulu tarafından kitle fonlama platformlarının, faiz veya her ne ad altında olursa olsun bir ivaz karşılığı veya rehin almak suretiyle kredi veya ödünç para verme işlerine aracılık edemeyecekleri ve paya dayalı kitle fonlaması dışında herhangi bir sermaye piyasası aracı karşılığında kitle fonlaması faaliyeti yürütemeyecekleri belirlenmiştir. Bu sisteminin aktörleri olan girişimci, fon toplama platformu ve yatırımcıların birbirleri ile ilişkilerini vergilendirme aşamasında ayrı ayrı incelenmesi gerekmektedir. Bu nedenle vergiyi doğuran olayın vergilendirme açısından önemi büyüktür. Türk vergi sisteminde gelir üzerinden alınan vergiler Gelir ve Kurumlar Vergileridir. Bu vergilerde gelirin elde edilmesi vergiyi doğuran olay olarak kabul edilmiştir.Dolayısıyla bu kazançlarda vergi borcunun doğması gelirin tahakkukuna bağlamıştır. Ticari kazançlarda tahakkuk esası, serbest meslek kazançlarında tahsil esası, servet üzerinden alınan veraset ve intikal vergisi açısından ise fiili tasarruf esası kabul edilmiştir. Paya Dayalı Kitle Fonlaması Tebliğ Taslağı, (SPK) Kitlesel fonlama sisteminin vergisel konularda da suiistimal edilebileceği göz önüne alınarak denetimlerin sıkı bir şekilde yapılması gerekir. Vergilendirme aşamasında kitlesel fonlama sisteminin aktörlerine tanınacak çeşitli teşvik, istisna ve muafiyetlerle belirlenen sektörlere ivme kazandırmak mümkün olabilecektir. Sistemin iyi işleyebilmesi için önündeki riskler yapılacak düzenlemeler ile kaldırılmalıdır. Hem Sermaye Piyasaları Kurulu mevzuatıyla sistemin işleyişi kontrol altına alınmalı, ayrıca vergisel mevzuat düzenlemeleri ile kitlesel fonlama sisteminin vergilendirilmesi şeffaf ve anlaşılır hale getirilmelidir. Vergilendirme, aşamasında kitlesel fonlama sisteminin aktörlerine tanınacak çeşitli teşvik, istisna ve muafiyetlerle belirlenen sektörlere ivme kazandırılabilir. Vergi mükellefi olmayan gerçek kişiler için elde ettikleri kazancın tanımı yapılarak kazanç türü belirlenip bu kazanç türünde belirli istisnalar getirilebilir. Gelir vergisi kanunu 18’md.kapsamında telif hakkına sahip olduğu ürünü üretip, telif hakkın Gelir Vergisi Kanunu 94’md.sayılan kurum veya kuruluşlardan birine satan girişimci için (%17)’gelir vergisi stopajı kaldırılabilir. Girişimcilerin, kitlesel fonlama sistemi ile fonlayarak ürettiği ürünleri sadece kitlesel fonlama yatırımcılarına teslim ederken (KDV) veya Gelir, Kurumlar vergisi istisnası getirilebilir. Fon sağlayıcı yatırımcıların mükellef olmaları halinde örneğin gelir vergisi kanunu geçici madde 82’md.kapsamındaki bireysel katılım yatırımcıları ile 89’md.girişim sermayesi, fonu benzeri çeşitli vergi avantajları sağlanıp destekçi olmaları özendirilebilir. Girişimcilerin ihtiyaçlarını karşılamak için, gerekli denetim ve düzenlemelerin yapıldığı, vergi yükümlülüklerinin netleştirilerek istisna, muafiyet ve teşviklerin sağlandığı kitlesel fonlama sistemi ile finansman teminine gitmesi, ekonomik kalkınmayı destekleyici yenilikçi ve teknoloji odaklı girişimlerin hayata geçmesinde kolaylık sağlayacaktır. Kitlesel fonlama sistemi ile birikimlerini değerlendirebilecek, girişimciler ise ihtiyaç duyduğu parasal kaynağa daha kolay ve daha az maliyetle ulaşabileceklerdir. Bu durum ülkemizdeki yatırımları arttırarak ekonomik büyümeye katkı sağlayacaktır. Eskinin imece usulünün günümüzdeki yansıma olan şekli ile kitle fonlamasının mevzuat temelleri daha sağlam ve net atılmalı, gerekli düzenlemeler ve kontrol mekanizmaları ile sistemin sağlıklı ve güvenilir çalışması sağlanmalıdır.
Kaynakça:
-6362 Sayılı Sermaye Piyasaları Kanunu
-Merkezi Kayıt Kuruluşu, Kitle Fonlama Sistemi ve İşlem Kuralları Yönergesi (MKK)
-Sermaye piyasası kurulunun III-35/A.2 Sayılı Kitle Fonlaması Tebliği
-Samuel Greengard ( Encyclopaedia Britannica Money)
-Adana Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 18 Nisan 2012 tarihli 59 sayılı özelgesi.
-50 seri No.lu Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu Genel Tebliği
-224 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği
-305 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği
23.07.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.