Küreselleşen iş gücü piyasasında ülkeler arası iş gücü hareketliliği giderek artmaktadır. Türkiye de hem bölgesel hem de küresel düzeyde yabancı iş gücünün yöneldiği önemli ülkelerin başında gelmektedir. Türkiye’de yabancıların istihdamı yerli ekonominin ihtiyaçları ve yerli iş gücünün korunması ilkesi çerçevesinde belirli kurallarla sınırlandırılmıştır.
6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu, bu konuda temel yasal düzenlemeyi oluşturmakta ve yabancıların Türkiye’de hangi şartlarda çalışabileceğini, hangi istisnalara tabi olabileceklerini açıkça hüküm altına almaktadır. Dolayısıyla, Türkiye’de yabancı uyruklu bireylerin istihdamı, sadece işverenin talebiyle değil, devletin gözetiminde ve kontrolünde gerçekleşen bir süreçtir.
6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu kapsamında yer alan yabancıların çalışma izni veya çalışma izni muafiyeti olmadan Türkiye’de çalışmaları veya çalıştırılmaları yasaklanmıştır. Bu husus aynı zamanda yabancı uyruklu bireylerin istihdamında en temel kuralı da ifade etmektedir.
Çalışma izni ve çalışma izni muafiyeti, 6735 sayılı Kanunu’nun hükümlerine göre belirlenen uluslararası işgücü politikası esas alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından verilmektedir.
Diğer kanunlarda ya da Türkiye’nin taraf olduğu ikili veya çok taraflı anlaşmalar veya uluslararası sözleşmelerde çalışma izni almadan çalışabileceği belirtilen yabancılar, 6735 sayılı kanuna göre çalışma izni almadan çalışabilir veya çalıştırılabilir. Ancak bu istisnaların dışında olan tüm yabancı uyruklu bireylerin Türkiye’de çalışabilmeleri açısından çalışma izni alması zorunluluktur.
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu uyarınca, çalışma izni olmadan çalıştığı tespit edilenler haklarında sınır dışı etme kararı alınan yabancıların çıkış işlemleri gerçekleştirilmektedir.
Çalışma izni olmadan çalıştığı tespit edilenler haklarında sınır dışı etme kararı alınan yabancılar hakkında İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan iş ve işlemlerin;
- Geri gönderme merkezlerinden yürütülmesi halinde, bu süre zarfında yabancıların konaklama giderleri, ülkelerine dönmeleri için gerekli masraflar ve gerektiğinde yapılan sağlık harcamaları,
- Geri gönderme merkezleri dışından yürütülmesi halinde, ülkelerine dönmeleri için yapılan masraflar, işveren veya işveren vekilinden tahsil edilecektir.
Ek olarak çalışma izni olmaksızın çalışan/çalıştırılan yabancılar için, idari para cezası da gündeme gelecektir.
2025 yılında çalışma izni bulunmayan yabancıyı çalıştıran işverenlere her bir yabancı için 81.683,00 TL, çalışma izni olmaksızın bağımlı çalışan yabancıya ise 32.654,00 TL idari para cezası kesilecektir.
Sonuç olarak, Türkiye’de yabancıların izinsiz çalışması hem yabancı çalışan açısından hem de işveren açısından ciddi sonuçlara yol açmaktadır. Bu nedenle, çalışma izni sürecine gereken özenin gösterilmesi ve işlemlerin yasal çerçevede yürütülmesi idari yaptırımların önlenmesi ve kayıt dışı istihdamın engellenmesini ifade etmektedir.
Özetle, yabancı iş gücünün Türkiye’de yasal ve denetimli bir şekilde istihdam edilmesi, iş gücü piyasasında düzenin sağlanması bakımından olduğu kadar sosyal ve ekonomik yapının korunması açısından da son derece önemlidir. Bu nedenle, çalışma izni süreçleri iş hayatında hukuki ve sosyal dengeyi koruyan temel bir uygulamadır.
(Kaynak: Resul Kurt / Ekonomim.com | 25.07.2025)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.