Banka ve Finans Kurumlarında Yüksek Montanlı Para Giriş ve Çıkışlarının Mali Sonuçları
Tarih: 10.03.2015
Ekonomik gelişim sürecinde banka sistemi üzerindeki hareketlerin
finansal sektörde izler bırakarak devam ettiği görülmektedir. Banka
sistemi verilerinden yola çıkılarak yapılan toplu vergi
incelemelerinde pek çok kimsenin vergi kaydı olmadığı hatta herhangi
bir şirkette ortaklığının bulunmadığı görülmektedir. Banka
hesaplarından yola çıkılarak yapılan vergi incelemelerinde hesap
sahibi adına yüksek montanlı paraların girip çıktığı
görülebilmektedir. Bu gibi durumlarda vergi müfettişleri hesap
sahibine çeşitli sorular yöneltmektedirler. Bu sorular kısaca şöyledir:
1)
Hesap
sahibi kimsenin gerçek usulde veya basit usulde vergi kaydının
bulunup bulunmadığı
2)
Hesap
sahibinin herhangi bir anonim veya Limited şirkette ortaklığı,
müdürlüğü vs. durumunun olup olmadığı
3)
Hesap
sahibinin herhangi bir tarihte gayrimenkul, otomobil veya kıymetli bir
varlık satışının bulunup bulunmadığı
4)
Hesap sahibi
adına yut içinden veya yurt dışından gönderilen havale, para ve EFT’nin
mahiyeti
5)
Gelen
paraların hesap sahibinin mevduatına girdikten sonra kimlere ve
nerelere bu paraların transfer edildiği,
6)
Hesaba giren
paranın bilahare kimlere hangi maksatla geri transfer edildiği, bu
transfer karşılığında herhangi bir fatura veya belge alınıp alınmadığı
konuları,
7)
Hesaba gelen
paralar veya konulan çeklerle ilgili karşı tarafa fatura düzenlenip
düzenlenmediği,
8)
Vergi kaydı
olmayıp ancak banka hesabı bulunan bu kimseye gelen havalelerle
ilgili havale yollayan kimselerin hukuki durumu, bu kimselerin bu
paraları bir iş veya mal karşılığı mı yolladıkları,
9)
Vergi kaydı
olmayıp, ancak kendi adına bankada açılan hesaba gelen paraların daha
evvel bu hesap sahibi tarafından bu kimselere elden veya başka
şekillerde yollanan paraların bulunup bulunmadığı, bu paraların
herhangi bir faiz mukabilinde gelen para olup olmadığı,
10)Vergi
kaydı olmayan hesap sahibi adına gelen ve giden paraların herhangi
bir çek kırdırma ile ilgili olup olmadığı vs.
Banka sistemi verileri üzerinden hareket edilerek yapılan toplu vergi incelemelerinde hesap sahiplerinin bizzat görüşlerine müracaat edilerek bu paraların içerikleri sorgulanmaktadır. Ülkemizdeki kayıt dışılık ve istihdam üzerindeki vergi ve sigorta primleri dikkate alındığında kayıt dışılığın %65’in üzerinde olduğu ve vergi ve sigorta yükünün ise %42 civarında olduğu ifade edilmektedir.
Diğer yandan, kayıtlı çalışanların düşük tutardan bordrolarda gösterilmesi ve bunlara açıktan fiili ücretlerin ödenmesi önemli bir kayıt dışılığa neden olmaktadır. Ülkemizde, KDV oranlarının çok yüksek olduğu yıllar itibariyle giderek bu oranların düşmesine rağmen belli sektörlerde KDV oranları çok yüksektir. Özellikle, inşaat ve tekstil sektöründeki KDV oranlarının aşağı çekilmesi ile beraber bu sektörlerde kayıt dışılık önlenememektedir.
Bankalar ve finans sektörü üzerinden
yapılan para transferleri çoğu zaman vergi kaçağına neden
olabilmektedir. Maliye banka verilerinden hareketle toplu vergi
incelemeleri 4 – 5 yıldır sürdürmektedir. Bu vergi incelemelerinde
yaygın olarak kayıt dışılık takip edilmektedir. Bu incelemeler
neticesinde kayıt dışı işlemler yaparak veya bu işlemlere aracılık
edenler banka sistemi üzerinde iz bırakanlar yüksek vergi, ceza ve
gecikme zamları ile karşılaşmalarına neden olacaktır. Özellikle
incelemelerin zamanaşımı süresi olan 5 yıla yayılması halinde pek çok
kimse vergi kaydı açılarak yüksek cezalı tarhiyatlara maruz
kalmaktadırlar.
[1]
İşletme ile bağlantılı kayıt dışı banka hesabı ve işlemi saptandığı
takdirde konu kendi içerisinde analiz edilerek yapılan uygulamalar
işletmenin gelir tablosunda yer alan satışların maliyetinden işçilik
maliyetleri arındırılarak ortaya çıkan tutar bulunmaktadır. Brüt
satışlar, bu kaleme bölündüğü takdirde brüt satış kar marjı
hesaplanmaktadır. Kayıt dışı hesaba giren ve açıktan hasılat
değerlendirilen tutar yukarıdaki şekilde bulunan brüt kar marjı ile
çarpılarak hesaplanan açıktan kazanç vergi tarhiyatına esas kazanç
olabilecektir. Kayıt dışı hasılat nedeniyle hesaplanan KDV de
hesaplanmak suretiyle işletmenin KDV beyannameleri yeniden
düzenlenebilmektedir. Kayıt dışı hasılata ait olarak tevsik
zorunluluğuna uyulmadığı için de açık hasılatın %5’i nispetinde VUK md.
355 hükmü gereğince özel usulsüzlük cezası kesilebilir.
[1] YAZ Dursun Ali, “Maliyeciler Nerden Buldun Sorusunu Sorabilirler mi?”, Vergide Doğru Bilinen Yanlışlar, HUD Yayınları, İstanbul 2011, s.214-218.
Kaynak:
www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya