Ya tutarsa? / Saadettin Orhan

Kılıçdaroğlu'nun kurultay konuşması, önünüzdeki seçimlerde kararsız seçmene sosyal politikalar üzerinden ulaşılacağının işaretini veriyor.

Öncelikle ifade etmeliyim ki, bu alanın uzmanı olarak, seçim stratejilerinde sosyal politikaların ön plana çıkması beni sevindiriyor. Fakat bu durumun seçim atmosferlerine has olması da bir o kadar üzücü.

Kılıçdaroğlu stratejisine baktığımızda;

- Yoksulluk maaşı (10 milyon kişi),

- Kamuda taşeron işçisine son verme (300 bin kişi),

- İşsizlik maaşının artırılması (potansiyel 3 milyon kişi),

- Üniversitede harçların kaldırılması (kabaca 1 milyon kişi),

- Emekliler için intibak yasası (7 milyon kişi),

- Kamuda sözleşmeli kadro olmayacak (300 bin kişi),

- Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da istihdam hamlesi (potansiyel 2 milyon kişi),

- Ucuz mazot (kabaca 10 milyon kişi)

başlıkları dikkat çekiyor. Açık söylemek gerekirse, bu sayılanlar sosyal politikada geçmiş, bugünkü ve gelecek bütün hükümetlerin yumuşak karnı mesabesinde. Buralara çalışan ve mesajını tutarlı bir şekilde kitlelere ulaştıran hiçbir siyasi kadro, sandıktan eli boş dönmez.

Ancak bu yumuşak noktalara çalışan Sayın Kılıçdaroğlu'nun da çok önemli bir yumuşak karnı var; kaynak! Evet, yukarıda saydığımız başlıklardan sadece emeklilere intibak (emekli aylıkları arasındaki uçurumun giderilmesi) yasasının bile yıllık 40 milyar lira gibi bir maliyeti var. Nitekim bu kaynak sorunu aşılamadığı için, bugünkü hükümet tarafından iki defa başlatılan intibak çalışmaları, neticeye vardırılamadı.

Hükümet kendini anlatamıyor

Öte yandan özürlü politikalarından sosyal güvenliğe, sağlıktan sosyal yardımlara varıncaya kadar çok önemli sosyal projeleri hayata geçiren hükümetin, bu alanda kendisini iyi pazarladığını da söyleyemeyiz. Bugünün dünyasında, herhangi bir hizmeti üretmek kadar o hizmeti pazarlamak ve onunla ilgili sosyal algıyı yönetmek de önemli. Bu alanda AK Parti'nin bıraktığı algı boşluğuna Kılıçdaroğlu'nun çaldığı maya tutar mı bilinmez. Ancak ya tutarsa?

Askerde sigorta primleri ödenmez

Soru: İyi günler Sadettin Bey, ben şimdi sigortalı olarak çalışıyorum ve 2011 yılının Ağustos ayında askere gitmem gerekiyor. Ben askerdeyken kendi sigortamı yatırabilir miyim ya da çalıştığım iş yeri sigortamı yatırabilir mi? Yakup

Cevap: Yakup Bey, askerlik hizmetinde geçen sürelerde sigortalı gösterilemezsiniz. Bir kimsenin hem askerlik yapıp hem de bir işyerinde çalışması mümkün olmayacağından, askerdeyken ödenecek primler de geçersiz sayılacaktır. Ancak askerden gelir gelmez, askerlik borçlanması yaparak, bu süreyi hizmetinize saydırmanız mümkündür. Böylece emeklilik yönünden herhangi bir kaybınız olmaz.

Borç yapılandırmasını kaçırmayın

Soru: Babam 1952 doğumlu. Tarım Bağ-Kur'a 1995 yılında girişi var ancak hiç prim ödemedi. Fakat bugüne kadar ürettiği mahsullerden adına kesilmiş müstahsil makbuzlarında Bağ-Kur kesintileri yapıldı. Yeni yapılandırmada bu kesintiler göz önünde tutulabilir mi? Şu an 33.000 lira borcu mevcut. Bunun 20.000 lirası gecikme zammı olarak görünüyor. Yapılandırmadan ne derece yararlanabiliriz? Mehmet

Cevap: Mehmet Bey, şu an TBMM'de bulunan yapılandırma yasası çıktığı takdirde, babanızın borcundan 20.000 lira silinecek. Geriye kalan 13.000 liraya ise enflasyon oranı uygulanarak yeni borç tutarı hesaplanacak. Hesaplanan bu tutar, isterseniz 18 taksite bölünecek. Yapılandırmayı kaçırmamanızı tavsiye ediyorum.

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 21.12.2010)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.