Hüseyin Ergut
Para piyasası fonları, yatırımcılarına kısa vadeli, düşük riskli ve yüksek likiditeye sahip olan finansal araçlara erişimini sağlayan yatırım fonlarıdır. Bu fonlar, genellikle devlet tahvilleri, hazine bonoları, banka bonoları, vadeli mevduatlar, repo ve ters repo gibi sabit getirili menkul kıymetleri portföylerinde bulundurmaktadır. İzahnamesinde yer alan alım satım esaslarına uygun olacak şekilde yatırımcılara aynı gün içerisinde alım satma imkânı sağlayarak nakit akışlarını destekleyen fonlardır. Göreceli olarak, düşük ama stabil bir getiri sağlama eğilimindedirler. Portföyünün tamamı vadesine (184) gün kalmış, likiditesi yüksek para ve sermaye piyasası araçlarından oluşan ve portföyünün günlük olarak hesaplanana ağırlıklı ortalama vadesi en fazla (45) gün olan fonlardır. Para piyasası, fonlarının getirileri, genellikle piyasadaki faiz oranlarına bağlıdır. Merkez bankalarının faiz oranı kararları bu fonların performansını doğrudan etkileyebilir. Faiz oranları düştüğünde fonların getirileri de düşebilir ve bu, özellikle yüksek enflasyon dönemlerinde yatırılan sermayenin alım gücünün azalmasına yol açmaktadır. Para piyasası fonları, genellikle vadesi bir yıl veya daha kısa vadeli fonlardır.
-Yüksek Likidite: Fon payları, çoğu zaman aynı gün içinde nakde çevrilebilir. Bu özellik, acil nakit ihtiyacı durumlarında büyük avantaj sağlar.
-Düşük Risk: Para piyasası fonları, düşük riskli enstrümanlara yatırım yaptıkları için özellikle riskten kaçınan yatırımcılar tarafından tercih edilir.
-Kısa Vade: Portföy yapıları itibariyle ortalama vade süresi kısa olan bu fonlar, volatilitenin düşük olduğu ve piyasa faizlerine duyarlı yatırım imkânı sunar.
-Görece Sabit Getiri: Bu fonlar, mevduat faiz oranlarına paralel olarak genellikle öngörülebilir ve istikrarlı getiriler sağlar.
Yatırımcıların fonlara yatırdığı paralar, fon yöneticileri tarafından belirli kriterler çerçevesinde, kısa vadeli sabit getirili menkul kıymetlere yönlendirilmektedir. Bu süreç aktif olarak yönetilir. Fonun amacı; ana parayı koruyarak sürdürülebilir ve düşük riskli bir getiri sağlamaktır.
-Düşük Risk,
-Yüksek Likidite: Piyasalardaki dalgalanmalara karşı korunaklı yapıdadır.
-Hızlı Nakit Erişimi: Aynı gün içinde fon satış işlemi yapılabilir.
-Masrafsız veya Düşük Masraflı İşlem: Genellikle düşük yönetim ücretlerine sahiptir.
-Çeşitlendirme: Fonlar, farklı sabit getirili ürünlere yatırım yaparak riski dağıtır.
-Düşük Getiri: Getiriler, yüksek riskli enstrümanlara kıyasla daha düşüktür.
-Enflasyon Karşısında Zayıf Kalabilir: Enflasyon yüksekse, reel getiri düşebilir.
-Faiz Oranı Duyarlılığı: Faizlerdeki ani değişiklikler, fonun getirisini etkileyebilir.
Para Piyasası Fonları Tercih Nedenleri:
-Yüksek likidite ihtiyacı olan yatırımcılar
-Faiz artış dönemlerinde getiri artışından faydalanmak isteyenler
-Esnek yatırım yapmak isteyenler
-Küçük tutarlarla yatırım yapanlar
-Faizsiz yatırım arayışında olanlar (katılım para piyasası fonları)
Para piyasası fonları (PPF), kısa vadeli ve düşük riskli borçlanma araçlarına yatırım yapan, genellikle net varlık değerini (NAV) sabit veya çok yakınında tutmayı hedefleyen yatırım fonlarıdır. Enflasyondan kaynaklanan genel etkiler;
-Gerçek getiri azalabilir: Enflasyon yükseldiğinde nominal getiriler sabit kalsa dahi reel getiriler düşebilir. Özellikle enflasyonun yüksek ve oynaklık (volatilite) olduğu dönemlerde (PPF)’in sağladığı düşük riskli getiri, enflasyonla karşılaştırıldığında gerçek değerini kaybedebilir.
-Faiz oranlarıyla dolaylı ilişki: Enflasyon yüksek olduğunda merkez bankalarının politika faizlerini artırma eğilimi olabilir. Bu durum kısa vadeli borçlanma araçlarının getirilerini etkiler ve dolayısıyla (PPF)’in içindeki yatırım araçlarının getirilerini de etkileyebilir.
-Likidite ve para politikası etkileri: Enflasyon baskısı, likidite koşullarını ve bankacılık sistemi üzerinden para piyasalarına olan talebi değiştirebilir. Daha sıkı para politikası, kısa vadeli borçlanma araçlarında dalgalanmalara yol açabilir.
-Amaç ve risk profiliyle uyum: Enflasyon beklenenin üzerinde yükselirse, yatırımcılar daha yüksek getiri arayabilirler. Bu, bazı (PPF)’ getirilerinde gerileme veya riskleri artırma eğilimini tetikleyebilir. Ancak (PPF)’ hala çoğunlukla kısa vadeli ve likit araçlarda olduğu için volatilite nispeten düşüktür.
-Vade yapısı: Kısa vadeli borçlanma araçlarına yatırım yapan (PPF)’ enflasyonun sürpriz yükselişine karşı daha az duyarlı olabilir; fakat enflasyonist dönemlerde kısa vadeli faiz oranlarındaki değişikliklere hızlı tepki verebilirler.
-Faiz riski ve değer kaybı: Sabit gelirli enstrümanlar içeren (PPF)’ faizler yükseldiğinde piyasa değeri düşebilir. Ancak birçok PPF, vadeye duyarlı amortisman stratejileri veya kısa vadeli araçlar kullanarak bu riski sınırlamaya çalışır.
-Varlık sınıfı çeşitliliği: Enflasyonla mücadele eden dönemlerde bazı enstrümanlar (ör. kısa vadeli kamu borçlanma araçları, repo piyasası enstrümanları) likiditeyi korurken, enflasyonun etkisiyle getiriler değişebilir.
-Net varlık değeri (NAV) dalgalanması ve likidite: Enflasyon baskısı likidite koşullarını etkilediğinde, bazı günlerde (NAV)’de küçük dalgalanmalar görülebilir. Uzun vadeli düşünmek, kısa vadeli dalgalanmaları göze almayı gerektirebilir.
-Vergilendirme ve net getiriler: Enflasyon ortamında vergi etkileri de net getiriyi etkileyebilir. Vergi verileri ve net getirilerinizi karşılaştırırken dikkatli olun.
-Amaç ve hedef süre: Yatırım amaçlarınız ve yatırım sürenizin kısa mı, yoksa orta/uzun vadeli mi olduğuna göre enflasyona karşı hassasiyet farklılık gösterebilir.
9 Temmuz 2025’tarihli ve 32951 Sayılı RG.10041’sayılı Cumhurbaşkanı Kararı; ile;
-09.07.2025 tarihinden itibaren iktisap edilen, (hisse senedi yoğun fonların katılma paylarından, iki yıldan fazla süreyle elde tutulan girişim sermayesi yatırım fonu ve gayrimenkul yatırım fonu katılma paylarından elde edilen kazançlar hariç olmak üzere) diğer yatırım fonlarından elde edilen kazançlar için stopaj oranı (%15)’den (%17,5)’e çıkarılmıştır.
-01.02.2025 ile 08.07.2025’tarihleri arasında (bu tarihler dahil) iktisap edilen, (hisse senedi yoğun fonların katılma paylarından, iki yıldan fazla süreyle elde tutulan girişim sermayesi yatırım fonu ve gayrimenkul yatırım fonu katılma paylarından elde edilen kazançlar hariç olmak üzere) diğer yatırım fonlarından elde edilen kazançlar için stopaj oranı (%10)’dan (%15)’e çıkarılmıştır.
-01.11.2024 ile 31.01.2025’tarihleri arasında (bu tarihler dahil) iktisap edilen, (hisse senedi yoğun fonların katılma paylarından, iki yıldan fazla süreyle elde tutulan girişim sermayesi yatırım fonu ve gayrimenkul yatırım fonu katılma paylarından elde edilen kazançlar hariç olmak üzere) yatırım fonlarından elde edilen gelir ve kazançlar için stopaj oranı (%10) olarak uygulanacaktır.
- 01.05.2024-31.10.2024 tarihleri arasında (bu tarihler dahil) iktisap edilen (değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında “döviz” ifadesi geçen yatırım fonları hariç) yatırım fonlarında elde edilen gelir ve kazançlar için stopaj oranı (%7,5) olarak uygulanacaktır.
-23.12.2020-30.04.2024 tarihleri arasında (bu tarihler dahil) iktisap edilen (değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında “döviz” ifadesi geçen yatırım fonları hariç) yatırım fonlarında elde edilen gelir ve kazançlar için stopaj oranı (%0) olarak uygulanacaktır.
-31.01.2025’ tarihine kadar iktisap edilen değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında “döviz” ifadesi geçen yatırım fonlarının katılma belgelerinden tam ve dar mükellef gerçek kişilerin elde edecekleri gelir ve kazançları (%10) oranında stopaja tabi olacaktır. Tam ve dar mükellef sermaye şirketleri için stopaj oranı(%0) olarak uygulanmaktadır. Gerçek kişiler açısından stopaj nihai vergi olarak kabul edildiğinden, söz konusu gelirler açısından ayrıca beyanname verilmesine gerek yoktur.
Para piyasası fonları, nispeten düşük riskli ve kısa vadeli enstrümanlara odaklandıkları için enflasyon baskısı altında da likiditeyi korumaya çalışır. Fakat enflasyon yükseldiğinde getirilerdeki reel getiri düşebilir ve bazı durumlarda piyasa değerinde küçük dalgalanmalar görülebilir. Enflasyon, riski karşısında, yatırımcılar hedefleri ve süresine göre portföylerini çeşitlendirebilir; gerekirse daha yüksek getiri arayan farklı varlık sınıflarına yönelmek bir seçenek olarak düşünülebilir.
Kaynakça:
-Jeremiah Forrest, CFP/Empower
-Thomas J. Catalano/ investopedia.
-İş Portföy Yönetimi A.Ş.
-9 Temmuz 2025’tarihli ve 32951 Sayılı RG.10041’sayılı Cumhurbaşkanı Kararı.
-spk.gov.tr/Yatırımcı Bilgilendirme Kitapçığı
-garantibbvaportfoy
11.09.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.