YAZARLARIMIZ
Hüseyin Ergut
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Lisanslı SPK Uzmanı
smmm.hergut@gmail.com



Kitle Fonlaması (CROWDFUNDİNG) Nedir? İşleyişi Nasıldır? Türleri İle Avantaj ve Dezavantajları Nelerdir? Vergi Uygulamaları ve Değerlendirme Bölüm-II-

Kitlesel Fonlamaya Benzeyen Finansman Türleri

I-Melek Yatırımcı Kitle fonlaması, işletmenizde çok küçük bir paya sahip birden çok yatırımcının ilgisini çekebilir. Melek yatırımcılar ve fonlamaya katkıda bulunanlar genellikle finansmanın daha erken aşamasında işin içerisine dahil olurlar. Bununla birlikte, melek yatırımcılar, şirket değerlemesi konusunda genellikle daha katı olabilir ve şirketin işleyişi konusunda daha fazla katılım talep edebilmektedirler.

II-Safe (gelecekteki hisse senedi için basit anlaşma), erken aşama yatırım için kullanılan bir yöntemdir. Bu anlaşmalar, bir yatırımcıya, belirli kilometre taşlarına ulaşılması gerektiğini belirterek, şirketinizde hisse senedi elde etme şansı sağlamaktadır. Bu bir dizi finansman işletmenin satışı veya birleşmesinin yanı sıra başka işlemler anlamına da gelebilir.

Safe, yeni kurulan şirketler tarafından başlangıç sermayesini artırmak için sıklıkla kullanılır. Sabit bir süreleri yoktur ve dönüştürülene kadar yürürlükte kalırlar. Bu yöntemde ödenecek bir faiz söz konusu değildir. Esasen bu anlaşmalar yatırımcıya daha sonra, bugün para karşılığında öz sermaye verme sözüdürler. Bu araçlar "kurucu dostudur" çünkü girişimciye pek çok anlamda esneklik sunarlar ve tamamlanması için kapsamlı bir yasal çalışma gerektirmezler.

Kitle Fonlamasının Avantaj ve Dezavantajları Diğer Riskler

Fon talep edenler, SPK’nın 3/(e) ve 3/(h) maddelerindeki halka açık ortaklık ve ihraççı tanımı dışında bırakılmıştır. Dolayısıyla, bu kişiler, açıkça belirtilen veya düzenlenen hususlar hariç olmak üzere, Sermaye Piyasası Mevzuatında halka açık veya halka arz edilmiş sayılan ortaklıklar ve/veya ihraççılar için öngörülen izahname ve ihraç belgesi hazırlama ve Kurula onaylatma, bağımsız denetim, kotasyon ve benzeri yükümlülüklere tabi tutulmayarak kurumsal finansman yöntemlerine kıyasen daha zahmetsiz ve maliyetsiz bir imkana sahip olmuştur. 

Bununla birlikte, kitle fonlaması yoluyla ihraç edilen paylar ve borçlanma araçları, teşkilatlanmış piyasalarda işlem görmediğinden objektif piyasa değerleri bulunmamakta, dolayısıyla bazı durumlarda gerçek değerlerinden daha yüksek değer biçilebilmektedir. Kitle fonlaması ile ihraç edilen menkul kıymetlerin ikincil piyasası da ihraç edilen menkul kıymet sayısının az ve işlem maliyetlerinin ise daha yüksek olması gibi sebeplerle daha dardır. Diğer yandan Paya dayalı kitle fonlaması yoluyla toplanan fonlar karşılığında çıkarılacak paylar da dahil olmak üzere fonlanan şirketin tüm paylarının ve borçlanmaya dayalı kitle fonlaması kapsamında çıkarılan borçlanma araçlarının (MKK) nezdinde elektronik ortamda kayden oluşturulması ve bunlara ilişkin hakların hak sahipleri bazında izlenmesi zorunlu olduğundan, yatırımların güvenli bir şekilde tutulmasını tesis etmektedir.

Banka finansmanından farklı olarak, fon arz ve talep edenler birbirlerini tanımakta ve doğrudan doğruya iletişim kurabilmektedir. Bununla birlikte, kitle fonlamasında kamunun sınırlı olarak aydınlatılması sebebiyle, yatırımcılar, teyit edilmeyen bilgiler veya yanlış yönlendirme sebebiyle işleme ilişkin finansal risklerin kapsamına vakıf olamayabilir. Platformlar, bakımından ise asgari sermaye şartı ve sermaye sınırlamaları geleneksel bankacılık sisteminde mevcut olan sınırlamalara göre daha yumuşak olduğundan piyasaya giriş engelinin daha az olduğu değerlendirilmektedir.

Girişimcilerin Vergisel Durumu

Girişimcilerin bir işlemi ticari organizasyon içerisinde yapması, devamlılık amacıyla yapıldığının belirtisidir. Aksi halde, işlemin arızi olarak yapıldığını kabul etmek gerekir. Ayrıca, bilgi teknolojileri ile gelişen piyasalar ve işlem çeşitliliği içerisinde günümüzde istisnaları hızla oluşmaya başlamakla birlikte bir faaliyet sonucu elde edilen kazancın ticari kazanç kapsamında değerlendirilebilmesi için, faaliyetin sermaye yoğun olup olmadığına da bakılması gerekebilir.

Ticari İşlemler Kapsamında Kitlesel Fonlama

Ticari bir organizasyon çerçevesinde girişimciler, hayata geçirmek istediği projeler için fon temin ettiği kişilere, gelecekte üretecekleri ürünlerden bedelsiz olarak vereceklerini ya da karşılığında maddi değeri olacak bir ürün göndereceklerini taahhüt edebilirler. Mal veya hizmet teslimi daha sonra gerçekleşmekte ve toplanan fonların bir avans ödemesine dönüşmesi nedeniyle yatırımcılarına gönderecekleri ürünlere ilişkin olarak fatura düzenleme ve KDV hesaplama yükümlülükleri de bulunmaktadır. Fatura düzenlenmesi ödemeye bağlı olmayıp mal teslimine veya hizmet ifasına bağlı olduğundan, faturanın esas olarak malın teslimi veya hizmetin ifasından itibaren en geç yedi (7) gün içinde düzenlenmesi gerekmektedir. Ancak, malın tesliminden veya hizmetin ifasından önce de fatura ve benzeri belgelerin düzenlenmesi mümkün bulunmakta olup, bu durumda, fatura ve benzeri belgelerde gösterilen tutarla sınırlı olmak üzere vergiyi doğuran olay meydana gelecektir. Dolayısıyla, malın teslimi veya hizmetin ifasından önce alınan avanslar, henüz teslim veya hizmet gerçekleşmediğinden işlemlerin karşılığını teşkil eden bir bedel olarak değerlendirilmeyecek ve avans tutarları üzerinden (KDV) hesaplanmaması gerekmektedir. Bu durumda, teslim veya hizmetin ifasından itibaren yedi gün içinde düzenlenecek işleme ait faturada alınan avans tutarı dâhil toplam işlem bedeli üzerinden (KDV) hesaplanacağı tabiidir. Ancak, avansın alınması sırasında avans tutarları için fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi halinde, teslim veya hizmet gerçekleşmemiş olsa dahi (KDV)’un 10/b maddesi hükmü uyarınca alınan avans tutarı üzerinden (KDV) hesaplanması gerekmektedir.

Veraset ve İntikal Kapsamında Kitlesel Fonlama

7338’sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu’na göre Türkiye’de bulunan malların veraset tarikiyle veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarzda bir şahıstan diğer şahsa intikali veraset ve intikal vergisine tabidir.” hükmü yer almaktadır. İvazlı intikal tabiri Bir kimsenin edindiği istifadeye karşı, yükümlülük altına girdiği hukuki muamelelerdir. Yani ivazlı intikalde iktisap edilirken bir bedel ödenmiştir. İvazlı İntikaller, veraset ve intikal vergisine konu değildir. Bahse, konu madde ışığında kitlesel fonlama yoluyla mal ve hizmet teslimi karşılığı olmayan örneğin fon sağlayıcılara bir ‘teşekkür mektubu’ gönderilmesi, katkı verenlerin isimlerinin yayınlanması ya da maddi değeri olmayan sembolik bir ödül karşılığı olarak da fon toplanabilmektedir. Toplanan bu fonların miktar ve mahiyet itibarıyla kesinleştiği dönemin geliri kabul edilerek, girişimci açısından veraset ve intikal vergisinin konusuna girmesi gerekmektedir.

Serbest Meslek Kazanç İstisnası Kapsamında Kitlesel Fonlama

Ticari bir organizasyon çerçevesinde olan veya ticari bir organizasyon dışında arızi olarak yapılan fon toplama işlemlerinin yanı sıra bir diğer vergisel boyut da serbest meslek kazanç istisnası kapsamında yapılan fon toplama işlemidir. Kişinin her türlü fikri emeği ile meydana getirdiği fikir ve sanat ürünleri üzerinde hukuken sağladığı hakka ise telif hakkı denilmektedir. 193’sayılı Gelir Vergisi Kanunu 18.’maddesi serbest meslek kazanç istisnası kapsamında girişimci olarak nitelendirebileceğimiz müellif, mütercim, heykeltıraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçıları da ortaya çıkarmak istedikleri eserleri için kitlesel fonlama yöntemi kullanabilecekleri aşikârdır. 193’sayılı Gelir Vergisi Kanunu 18. Maddede ‘Şiir, hikâye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video bant, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat gelir vergisinden müstesnadır. Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dâhildir. Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.’ hükmü yer almaktadır. Yapılan bu açıklamalara münhasıran (GVK)’un 18.’maddesinde belirtilen türden faaliyetlerde bulunan ve eserlerini sadece aynı Kanun’un 94.’maddesinde belirtilen kişi veya kurumlara teslim eden serbest meslek erbabından isteyenlerin, defter tasdik ettirme ve tutma ile belge düzenleme zorunluluklarının hasılat tutarına bağlı olmaksızın kaldırıldığı açıklanmıştır. Buna göre, istisna kapsamındaki eserlerin (GVK)un 94.’maddesinde sayılanlar dışındakilere de satılması halinde, işe başlama bildiriminde bulunma, serbest meslek kazanç defteri tutma ve serbest meslek makbuzu düzenleme mecburiyeti bulunmaktadır.

Kaynakça:

-6362 Sayılı Sermaye Piyasaları Kanunu

-Merkezi Kayıt Kuruluşu, Kitle Fonlama Sistemi ve İşlem Kuralları Yönergesi (MKK)

-Sermaye piyasası kurulunun III-35/A.2 Sayılı Kitle Fonlaması Tebliği 

-Samuel Greengard ( Encyclopaedia Britannica Money)

-Adana Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 18 Nisan 2012 tarihli 59 sayılı özelgesi.

-50 seri No.lu Veraset ve İntikal Vergisi KanunuGenel Tebliği

-224 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

-305 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

16.07.2025

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.

>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV  Ayrıntılar için tıklayın.

GÜNDEM