Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 50. maddesinde yalın ve kesin bir şekilde belirtildiği üzere; Dinlenmek, çalışanların hakkıdır. Yıllık ücretli izin hakkı madde metninde hafta ve bayram tatili ile birlikte sayılarak Anayasal güvence altına alınmıştır.
4857 sayılı İş Kanunu ve Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği uyarınca; işçinin işyerinde işe başladığı günden itibaren deneme süresi de içinde olmak üzere en az bir yıl çalışmış olması halinden doğan yıllık izin hakkından vazgeçilemez, İşçinin iş sözleşmesinin devamı süresince kullanmadığı izinlere ait ücreti istemesi de mümkün değildir. Kullanılmamış olan yıllık izin süresi ancak iş akdinin feshi ile birlikte ücrete dönüşebilir.
İşçinin yıllık izinlerini kullandığını ispat yükü işverende üzerindedir. Zira ispata ilişkin belgeler ilgili Yönetmelikte sayılarak belirlenmiş, işverene işçilerin yıllık ücretli izinlerini gösterir izin kayıt belgesi tutmak zorunluluğu getirilmiştir. İşveren izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer belge(Personel izin formu, yıllık izin formu, senelik izin Formu, vb.) ile kanıtlamalıdır.
Bilindiği üzere yıllık ücretli izin ücretinden herhangi bir “hakkaniyet indirimi” ya da “takdiri indirim veya “karineye dayalı makul bir indirim” temelde yapılamamaktadır.
Nitekim; T.C. Yargıtay Başkanlığı 9. Hukuk Dairesinin çeşitli kararlarında; Yıllık ücretli izin alacağının takdiri indirime tabi tutulacak bir alacak olmadığı[1], Hiçbir şekilde takdiri indirim uygulanamayacak alacaklardan olan yıllık ücretli izin alacağına takdiri indirim uygulanması açıkça yasaya aykırı olduğu[2], Dairenin başka bir kararında; davalı işverenin, davacının kullanması gereken yıllık ücretli izinlerini kullandırdığını ispatlayamadığı, Bu durumda davacının yıllık ücretli izin alacağından takdiri indirim yapılamayacağı belirtilerek aynen; “… Zaten yıllık izin alacağından takdiri indirim yapılması gerektiği hususunda dairemizin herhangi bir uygulaması da bulunmamaktadır.” Denilerek Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükünün işverene ait olduğu, yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlanması gerektiği bunu kanıtlamayan işverenin işçiye yemin teklif edebileceği hüküm altına alınmıştır.[3] Takdiri indirimin Dairenin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun yerleşik uygulamalarına göre taktiri indirim koşulları varsa fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarında yapılabildiği, 4857 Sayılı İş Kanunu’nda yıllık ücretli izin alacağından takdiri indirim yapılmasını öngören bir yasal düzenleme olmadığı gibi Dairenin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun da taktiri indirim uygulamasının hiç olmadığı belirtilmiş[4] sonrasında verilen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında Fazla çalışma ve UBGT günü ücretine dair şartların oluşması halinde karineye dayalı/Takdiri indirimin oranı hususunda hüküm verilmiştir.[5]
Yukarıda farklı yıllarda verilen kararlar doğrultusunda belirlenen içtihat Genel müdür pozisyonunda çalışan işçinin yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmadığı iddiası ile ikmal ettiği bir davada farklılık göstermiştir. Şöyle ki; T.C. Yargıtay Başkanlığı 9. Hukuk Dairesinin 04.06.2024 tarihli, 2024/6366 E., 2024/9427 K. sayılı kararında; 9 yıllık kıdemi olan ve Genel Müdür olarak çalışan davacının işyerinde işveren vekili olması ve yıllık izne onay veren kişi pozisyonunda olması, yıllık izinlerini onaylayacak başka kimse olmaması nedenlerinden ve huzurdaki beyanında; "... üzerinden çok sene geçtiği için ne kadar yıllık izin kullandığımı hatırlamıyorum, işler çok yoğun olduğu için bayram tatilleri ile birleştirip kullanırdım. ..." şeklinde beyanı doğrultusunda, konu hakkında yerleşmiş kararlardan ayrılarak üst düzey yönetici olan davacının yıllık izin belgesini düzenlettirme yetkisine sahip olduğu, 9 yıllık süre içinde izin kullanmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi beyanında da izin kullandığını belirttiğinden ancak ne kadar yıllık ücretli izin kullandığı yönünde net bir açıklamada bulunmadığından bahisle dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler, davacının üst düzey yönetici olması ve kaç gün yıllık izin kullandığına dair net bir beyanı olmaması dikkate alınarak hüküm altına alınan yıllık izin miktarından %50 oranında indirim yapılması gerektiği yönünde karar verilmiştir.
Kararda dikkat çeken hususların başında davacının üst düzey yönetici olarak tanımlanması bulunmaktadır. Çünkü bu kavram Yüksek Mahkemenin önceki kararlarında da fazla çalışma alacak talepleri için karşımıza çıkmaktadır. Nitekim bu kararlarda görev ve sorumlulukların gerektirdiği ücretin ödenmesi yani işçinin yüksek bir ücret ile çalıştırılması ve işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici, şirket ortağı bulunmaması yani çalışma saatlerini kendisinin belirliyor olmasının işyerinde çalışan işçiyi üst düzey yönetici olarak kabul edilmesini sağlamakta ve bu durumda fazla çalışma ücretine hak kazanamayacağı belirlenmiştir. Yukarıda özetlenen kararda bahsedilen Genel Müdür bu tarife uymaktadır. Fakat üst düzey yönetici tarifi içinde, fazla çalışma yapabilmeyi, hatta her an iş ile hem hal olunması gerektirdiğini, İş yoğunluğunu, kâr baskısını, hedef gerçekleşmelerinin tutturulması gerektiğini barındırmaktadır. Bu bakımdan somut olaydaki Genel Müdürün işlerden uzunca bir süre uzak kalabilmesi hayatın olağan akışına uymayacaktır.
Ülkemizde yıllık izinlerin Ramazan ve Kurban bayramı günleri ile birleştirilmesi her kademeden işçi için mutat bir uygulamadır. Ancak bu 3,5 ve 4,5 günlük sürelerin işyerinde yıllık iznin bir bölümünün 10 günden az olamayacağı Kanun hükmü ile birlikte birleştirildiği düşünülürse ilk 5 yıl için iznin yaklaşık 2/3’ünün, sonraki 4 yıl için 1/2'sinin kullanıldığı sonucuna ulaşılacaktır. Bu durumda izinlerin %57,77’sini kullanılmış kabul etmek gerekecektir. Fakat her ne kadar Kanun emri yukarıda bahsedildiği gibi olsa da uygulamanın bu şekilde olduğunu söylemek güçtür. Bu nedenle aynı hesabı 7 günlük hafta süresinden yapacak olursak; birleştirilen yıllık izin süresi yılda toplam 6 günlük bir süreye tekabül edecektir. Bu durumda ise; izinlerin %36’sının kullanılmış kabul edilmesi gerekecektir. Tüm genel tatil günleri ile ulusal bayram günlerinin yarısında bu günlerden sonraki ya da önceki günlerde izin kullanıldığı düşünüldüğünde ise yukarıda belirtilen günlere tamamlanması halinde oran %50’nin çok üstünde çıkacaktır. Ne var ki Kararda %50’lik indirim neye göre yapıldığına ilişkin herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Zira T.C. Yargıtay Başkanlığı Hukuk Genel Kurulu’nun 08.07.2020 tarihli, 2016/828 E., sayılı kararında tanıkla ispatlanan fazla çalışma ücreti için bile 1/3 oranında bir indirim öngörülmüşken yıllık izin ücreti için takdir indirimi uygulanması ve bunun için %50 gibi yüksek bir oran belirlenmesi kanımızca durumu amaçlanan sonuca ulaşmaktan uzaklaştırmıştır.
Karara ilişkin diğer bir dikkat çekici nokta ise; davacının yıllık izin belgesini düzenlettirme yetkisine sahip olduğudur. Lafzın işyerinde yönetimsel anlamda daha yukarıda izin belgesine onay verecek kişi bulunmadığını işaret ettiği açıktır. Ancak Genel Müdür ünvanlı işçinin yokluğunda işletme faaliyetini durdurmayacağına göre düzenlettirilse bile yıllık izin evrakının en azından yerine vekâlet edecek işveren vekiline ve ilgililere duyurulması icap edecektir. Ne var ki somut uyuşmazlıkta davacının yıllık izni süresince yerine bakacak kişi/kişileri belirten evrak ya da bu yönde bir tanık beyanı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle belirtilen karar özelinde bir hüküm verildiği, neticesinde işçinin izinlerini kullandığına dair ispat yükünün tarafında herhangi bir değişiklik olmadığı sonucuna ulaşmak yanlış bir yorum olmayacaktır. Zira konuya ilişkin Anayasa ve İş Kanunu’nda yer alan düzenlemeler varlığını korumaktadır. Dolayısıyla üst düzey yöneticiler için yıllık izin ücretlerinden takdiri indirim yapılacağına dair bir içtihat oluştuğunu söylemek güç olacaktır.
Bu noktada takdiri indirimin kurumunun önünü açmadan ispata yarar belgelerin herhangi bir nedenle zayii olduğuna ilişkin resmi bir evrakın bulunması olasılığı durumu için, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 2. Maddesi dikkate alınarak davacı yemini yanında davacı tanıklıklarına itibar edilmesinin hakkın tesisine katkıda bulunabileceğini belirterek, işveren tarafından usulünce kanıtlanamamış fakat kullanıldığı iddia edilen yıllık izin süreleri için süregelen Yargıtay uygulamasında izlendiği üzere davacı işçisine izinlerini kullanıp kullanmadığı hususunda yemin teklifinde bulunabilir. Bundan sonra işçinin iddiasında direnmesi halinde işçinin izinlerini hiç kullanmadığını beyan etmesinin her ne kadar hayatın olağan akışına aykırı olduğu düşünülse bile ücrete dönüşmüş yıllık izin süresinin normal şartlar altında takdiri indirime konu olamayacağından kullandırılmamış yada kullandırılmış olan tüm yıllık izin sürelerinin fesihle ücrete dönüşmesiyle işveren izin süresine ait ücreti işçinin son ücret tutarı üzerinden ödemek zorunda kalacaktır.
Meri Mevzuat dahilinde işçilerin yıllık izin kullanımlarını ispat yükü halen işveren üzerindedir. Dolayısıyla işyerinde istihdam edilen iyi yetişmiş İnsan Kaynakları personelinin üst düzey yönetici de olsa tüm işçiler için yıllık izin sürecinin titizlikle yürütmesi işletmelerin gereksiz maliyetlerle karşılaşmasını engelleyecektir.
Sözün özü; Siz siz olun yıllık izin kayıtlarınıza sahip çıkın!
[1] T.C. Yargıtay Başkanlığı 9. HD. 03.04.2019 tarihli, 2017/10861 E., 2019/7739 K.
[2] T.C. Yargıtay Başkanlığı 9. HD. 14.11.2019 tarihli, 2016/6302 E., 2019/20033 K.
[3] T.C. Yargıtay Başkanlığı 9. Hukuk Dairesinin 11.09.2014 tarihli, 2012/26338 E., 2014/26398 K.
[4] T.C. Yargıtay Başkanlığı 9. HD. 26.11.2015 tarihli, 2014/11706 E., 2015/33636 K.
[5] T.C. YHG 08.07.2020 tarihli 2016/828 E., 2020/551 K.
05.05.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.