Yaşar Çatalkaya
Türkiye’de yatırım ortamını doğrudan ilgilendiren önemli bir değişiklik hayata geçti. 04 Eylül 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan “Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No:1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:24)” ile birlikte, yeni yatırım teşvik belgeleri kapsamında uygulanacak indirimli kurumlar vergisine ilişkin esaslar netlik kazandı. Tebliğ, 24 Temmuz 2025’te kabul edilen 7555 sayılı Kanun ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nda yapılan köklü değişikliklerin nasıl uygulanacağına dair ayrıntılı açıklamalar içeriyor.
Artık yatırımcılar için indirimli kurumlar vergisi uygulaması; süresi, oranı ve devretme imkânları bakımından daha belirgin sınırlar çizilmiş durumda. Bu yönüyle düzenleme, bir yandan teşvik sisteminin çerçevesini sıkılaştırırken diğer yandan yatırımcıların planlamalarını daha öngörülebilir bir zemine oturtmayı amaçlıyor. Bu yazımızda söz konusu düzenlemelerin getirdiği yenilikleri, yatırımcılar açısından doğuracağı sonuçları ve uygulamada dikkat edilmesi gereken hususları ele alacağız.
7555 sayılı Kanun’un 18. maddesiyle getirilen değişiklikler,
Bu düzenlemelerden görüleceği üzere iki kritik tarih öne çıkmaktadır: 16.06.2025 ve 24.07.2025.
Yapılan değişiklikle birlikte indirimli kurumlar vergisi uygulaması, indirim hakkının kullanılabildiği ilk hesap dönemi dâhil olmak üzere en fazla on hesap dönemiyle sınırlandırılmıştır. Eski düzenlemede böyle bir süre kısıtlaması bulunmamaktaydı.
İndirim hakkının uygulanabileceği bir matrah bulunmayan hesap dönem veya dönemlerinde süre işlemeye başlamaz. On yıllık süre, matrahın ilk kez oluştuğu hesap döneminden itibaren başlar.
Ayrıca, on yıllık süreye ilişkin sınırlama, her bir yatırım teşvik belgesi bakımından ayrı ayrı uygulanır ve izlenir.
Yeni düzenlemeye göre, ilgili hesap döneminde kazanç bulunmasına rağmen yararlanılmayan yatırıma katkı tutarları sonraki dönemlere devredilemez. Başka bir ifadeyle, o dönemde kullanma imkânı olmasına rağmen yararlanılmayan katkı tutarları izleyen yıllarda dikkate alınmaz.
Yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırımlardan elde edilen kazançların yanı sıra, toplam yatırıma katkı tutarının Cumhurbaşkanı Kararı ile belirlenen kısmına kadar diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara da indirimli kurumlar vergisi uygulanabilecek. Fakat bu imkan, yalnızca ilk dört hesap dönemiyle sınırlı.
Bu süre, kural olarak yatırımlara fiilen başlanan yılı içeren hesap döneminin başından itibaren işlemeye başlıyor. Ancak, fiili başlangıç döneminde matrah oluşmaması halinde sürenin, matrahın ilk oluştuğu dönemden itibaren başlayabilecektir.
Eski düzenlemede, yatırım döneminde diğer kazançlar için indirim konusu yapılabilecek katkı tutarı için iki sınır öngörülmekteydi. Birinci sınır, toplam yatırım harcamasının, yatırıma katkı oranı ve ayrıca Cumhurbaşkanı Kararı ile belirlenen oran ile çarpılmasıyla hesaplanıyordu. İkinci sınır ise yalnızca dönem içinde fiilen yapılan yatırım harcaması üzerinden belirleniyor ve bu tutar doğrudan dikkate alınıyordu.
Yeni düzenlemede de aynı iki sınır korunmuştur. Buna göre:
1- Birinci Sınır:
Toplam yatırım harcaması × yatırıma katkı oranı x %50
2- İkinci Sınır:
Dönem içinde gerçekleştirilen yatırım harcaması × yatırıma katkı oranı
Böylece yeni düzenlemede ikinci sınır, artık sadece dönemsel harcama tutarı değil, bu harcamanın yatırıma katkı oranı ile çarpılması şeklinde hesaplanmaya başlamış, dolayısıyla yararlanılabilecek tutar eski düzenlemeye göre daha düşük seviyeye çekilmiştir. Ayrıca diğer kazançlara uygulanacak oran 2023’e kadar %100, sonrasında %80 iken, yeni düzenlemelerle birlikte %50 olarak belirlenmiştir.
Mükelleflerin birden fazla yatırım teşvik belgesine sahip olmaları ve indirim hakkının kullanılabileceği ilk hesap dönemi dâhil olmak üzere dördüncü hesap döneminin sonuna kadar diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlarının yetersiz kalması halinde, hangi teşvik belgesine öncelik verileceği mükellefler tarafından serbestçe belirlenebilecektir. Bu durumda, mükellefler tercih ettikleri teşvik belgesinde yer alan vergi indirim oranına göre ve mevzuatta öngörülen sınırlar çerçevesinde diğer faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlara indirimli kurumlar vergisi oranı uygulayabileceklerdir.
Bu noktada şu soru gündeme gelmektedir:
“Eski ve yeni düzenlemeye tabi iki teşvik belgesine sahip bir mükellef, hangi belgeyi öncelikli kullanmalıdır? Matrah yalnızca eski belgenin katkı tutarını karşılamaya yetiyorsa, yeni belgenin dört yıllık süresi işlemeye başlayacak mıdır?”
Kanaatimizce, yeni düzenleme ile getirilen dört yıllık sınırlama dikkate alındığında, önceliğin yeni belgeye verilmesi mükellef lehine olacaktır.
7555 sayılı Kanun ve buna bağlı olarak yayımlanan Tebliğ ile indirimli kurumlar vergisi uygulamasında önemli yapısal değişiklikler hayata geçirilmiştir. Yeni sistem; süre sınırlaması, katkı tutarlarının devredilememesi, diğer faaliyet kazançlarına uygulanabilecek indirimlerin sınırlandırılması ve öncelik sırasının mükellefe bırakılması gibi düzenlemelerle eski sisteme göre daha katı ama daha öngörülebilir bir çerçeve sunmaktadır.
Bu kapsamda yatırımcıların;
büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, düzenleme yatırım ortamını disipline ederken, mükelleflerin vergi planlamasında çok daha dikkatli ve stratejik hareket etmelerini zorunlu kılmaktadır.
27.10.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.