Yüksek Gelir Grupları Gözetim ve Uyum Programı, Türkiye Vergi Denetim Kurulu (VDK) tarafından uygulamaya alınan, yüksek gelir potansiyeline ve harcama düzeyine sahip olup gelir beyanında bulunmayan gerçek kişilere yönelik, risk bazlı bir gözetim ve uyum mekanizmasıdır. Program kapsamında, büyük ölçekli şirketlerde ortaklık payı bulunan ve 2023–2024 vergilendirme dönemlerinde gelir vergisi beyannamesi vermemiş yaklaşık 10.000 kişi tespit edilmiştir. Bu kişiler, vergiye gönüllü uyumun teşvik edilmesi amacıyla birebir görüşmelere davet edilmekte ve gerekli durumlarda bilgilendirme ve yönlendirme yapılmaktadır. Bu yazımızda vergi denetim kurulu tarafından yürütülen Yüksek Gelir Grupları Gözetim ve Uyum Programına ilişkin görüşlerimizi ve yapılan izahatların içeriğinin nasıl olması gerektiğini ve sonucunun neler olabileceğini tartışacağız.
Program kapsamında kamuoyunda genel olarak Türkiye’de Nerden buldun kanunu yoktur ve bu nedenle maliye bakanlığı bu soruyu soramayacaktır ve şahsi servet diyerek bu konuyu kapatırız şeklinde bir savunma mekanizması ve yaygın kanaat vardır. Bu anlayışa göre Maliye bakanlığı bu sorunun sorulamayacağını bile bile yine de bu gözetim programını başlatmış ne kadar vergi toplayabilirsek kardır mantığıyla hareket etmiştir fikri ortaya çıkacaktır. Ancak bu fikir çokta akla mantığa uygun değildir. Şöyle ki programı başlatan ve uygulayan vergi denetim kurulunun Türkiye’de nerden buldun yasası olmadığını bilmemelerine imkan yoktur. O halde nerden buldun diye soramazsınız veya şahsi servetim cevabı yeterli olsaydı böyle bir program amaçsız ve gereksiz olmuş olurdu. Nerden buldun yasası olmasa bile hesaplarda var olan ve hareket eden paraların Gelir vergisi kanununda yer alan 7 gelir unsuruna girmesi durumunda devletin vergilendirme hakkı dolayısıyla bu gelir unsurlarına bu paraların girip girmediği hususları vergi müfettişince sorulabilecektir. Bu durumun mutlaka göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
Programın uygulama şeklinden asıl amacın ortağın vergilendirilmesi değil şirketin kar dağıtımı yapması veya şirketin ortakların hesapları üzerinden bir kayıtdışılık veya başka şekillerde vergi kayıp kaçağının olup olmadığının tespiti olduğu anlaşılmaktadır. Gelen yazılardan anladığımız kadarıyla ilgili yıllarda hiç kar dağıtmamış şirketlerin ortaklarının seçildiği açıkça yazılmış ortağın banka hareketleri, kredi kartı harcamaları veya taşıt-gayrimenkul alım satımı gibi verilerine yer verilerek kayıtdışılığa veya vergiye dair bir tespit sorulmamıştır. Buradan ilk olarak şirketler hiç kar dağıtımı yapmadan ortaklar hangi gelirlerle şahsi harcamalarını yapıyorlar sorusundan hareketle ortakların şirket kazancı dışında bir gelirleri olup olmadığı ,varsa bu gelirlerin vergilendirilip vergilendirilmediği hususlarının tespitine çalışılmaktadır. Dolayısıyla her bir şirketin çalışma şekli ve ortağın gelir ve harcama durumları farklı olduğundan banka hareketlerinin ve bu hareketlerin şekillerinin (nakit yatan, havale,eft, kendisinin para yatırması veya şirketi ile olan para trafiği) farklı olacağından yazılara verilecek cevapların maktu veya aynı olması düşünülemez. Örneğin ortak tarafından şahsi hesabına nakit olarak yüklü miktarda yatırılan bir para için şahsi servet açıklaması aksi ispat edilinceye kadar makul görülmekle birlikte, aynı hesaba kendi sektöründe faaliyet gösteren kişiler tarafından gönderilen paralar için şahsi servet veya borç alışverişi açıklaması makul görülemez. Bu durumda kayıtdışılık iddiası veya sürekli ikrazatçılık(tefecilik) yapıldığı iddiası ile karşılaşılabilecektir. Yazımızda bu olasılıkların tamamını açıklamak mümkün olmadığından bu örnekle yetiniyoruz. Burada asıl önemli olan her para hareketine yaptığımız açıklamanın sonuçlarını da öngörmek gerektiğini bilmektir. Yoksa tam anlamıyla kaş yapayım derken göz çıkarma durumuyla karşı karşıya kalabiliriz. Bu konuda vergi incelemesi alanında tecrübeli uzmanlara danışmadan yapılacak bir izahat ile sıkıntılı süreçlerle karşılaşılması olasıdır.
Bu kapsamda davet edilen mükelleflerle yapılacak görüşmeler, vergi incelemesinden önce son aşama niteliği taşımaktadır. Görüşmelerde mükelleflerin elde ettikleri ancak beyan dışı bırakılmış olabilecek kazançları açıklamaları, uyum gösterecek şekilde beyanname vermeleri ve ileride doğabilecek ihtilafların önlenmesi hedeflenmektedir. Ayrıntılı vergi incelemesi gerektiren banka hareketleri konusunda vergi incelemesinden önce böyle bir gönüllü uyum programının yapılması anladığımız kadarıyla ülkemizde şirketlerin kar dağıtımı yapmalarının teşvik edilmesi ve bunun alışkanlık haline getirilmesidir. Ancak kar dağıtımı için böyle ucu açık ve sonuçları itibariyle çok geniş bir yöntemin tercih edilmesi buradan beklenen gönüllü uyumun sağlanamamasına neden olacaktır. Çünkü her şirket için dağıtılacak kar ne kadardır veya kar var mıdır? Varsa da bu tutar izah yazısında yer alan tutarları karşılayacak kadar mıdır? Burada bir netlik olmadığından şirketlerin kar dağıtımı yapıp stopaj ödemede tereddütleri olabilecektir. Sonuç olarak idarenin vergi incelemesi kapasitesi şu anda maliye bakanlığının aynı anda uygulamaya koyduğu bu tür uygulamaların çokluğu nedeniyle sağlıklı vergi incelemesi yapmaktan uzaktır. Bu nedenle daha anlaşılabilir ve vergi incelemesine dönüşmeden ve mahkemeye gidecek ihtilaflı durumlar ortaya çıkmayacak uygulamaları tercih etmesi yerinde olacaktır.
Program kapsamında kendisine yazı gelen ve izahat istenen mükellefler yapacakları izahatın makul olup olmamasına göre kendileri ve şirketleri için vergi incelemesi ile karşı karşıya kalabileceğini bilerek hareket etmelidir. Burada yapılacak izahatler çok yönlü olarak farklı açılardan değerlendirilerek hazırlanmalıdır. Bunun için konunun uzmanlarından mutlaka faydalanılmalıdır.
23.06.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.