Ekonomik olaylara bağlı olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklar ve ihlallerde olayın gerçek yüzünün açığa çıkarılması ve doğru karara ulaşılmasını sağlamaya yönelik uzman görüsü geliştirmek üzere gerekli inceleme, araştırma, soruşturma ve denetimlerin sistemli bir şekilde yapılması bu amaçla gerekli kanıtların toplanması ve kanıtların analiz edilmesi için kullanılan teknik bilgi ve araştırmalara ‘Adli Muhasebe’ denir.
Adli Muhasebe, muhasebe, denetim, finans, sayısal yöntemler, hukuk, davranış̧ bilimleri, araştırma ve sorgulama gibi hünerlerin, kanıt toplama, analiz etme ve değerlendirmede kullanılması, bulguların raporlanması gibi hizmetlerdir.
Adli Muhasebe, muhasebenin yasal hedefler ve amaçlar için etkin bir biçimde kullanılmasıdır.
-Hukuk
-Denetim
-Suç Bilimi
-Muhasebe
-İnsan Hakları
-Psikoloji
- Kriminoloji
gibi bilim dallarından yararlanan bir bilim dalıdır.
Adli Muhasebenin Gelişimi
Tarihsel olarak, ticari işlemlerin kaydedilmesi ve bu kayıtların doğruluğunun sorgulanması antik zamanlardan beri önemli olmuştur. Örneğin, Mısır ve Mezopotamya’da ticari işlemler kil tabletler üzerine kaydedilmekte ve bu tabletler muhasebe kayıtlarının doğruluğunu sağlamak için kullanılmaktaydı. Bu temel muhasebe pratiği, zamanla daha karmaşık bir yapıya bürünerek adli muhasebe kavramının doğmasına yol açmıştır.
Adli muhasebe, özellikle ABD ve Batı Avrupa’da 1980’li yıllardan itibaren yaygınlaşmaya başlamıştır. Teknolojik gelişmeler ve küreselleşmenin etkisiyle finansal suçlar daha karmaşık hale gelmiş, bu da adli muhasebe ihtiyacını artırmıştır.
Günümüzde, birçok ülkede adli muhasebe eğitimi ve sertifikasyon programları bulunmaktadır.
Adli muhasebenin en yaygın uygulama alanları şunlardır:
ØÇalışanların yaptıkları hileler, hırsızlıklar
Ø Şirket değerlemeleri
Ø Boşanma davalarında mal paylaşımları
Ø Kazalar, ihmal sonucu oluşan zararlar, yanlış̧ uygulamalar, can veya mala tecavüzler, öldürmeler, yaralamalar sonucu oluşan zararların hesaplanması
Ø Sigorta işlemlerinde danışmanlık
Ø Ortaklar ve hissedarlar arasındaki anlaşmazlıklar
Ø Uzlaşma ve tahkim işleri
Ø Kara para işlemleri olarak adlandırılan ticari işlemler ve para trafiği
Ø Gayri nakdi haklara ilişkin uyuşmazlıklar
Ø Vergi uyuşmazlıkları
Finansal suçlar ve yolsuzluklar
ØHile, aldatma, rüşvet
ØZimmet, güveni kötüye kullanma, irtikap
ØSermaye ve para piyasaları yolsuzlukları(Manipülasyon, finansal tablolarda oynama)
ØKredi kartı yolsuzlukları
ØMuhasebe hileleri, sahte belgeler ve tahrifat(Alınan bir malı tekrar tekrar almak, sahte veya olmayan fatura ödemek)
ØKıymetli evrak ve bankacılık işlemlerinde yapılan hileler
ØFinansal raporları olduğundan yüksek veya düşük göstermek
ØHileli iflaslar
-Denetçi çalışmalarını temel muhasebe bilgileri ile denetim standartlarını kullanarak yürütmektedir.
-Adli Muhasebeci ise temel muhasebe bilgileri yanında ceza ve hukuk usulü, insan hakları, psikoloji, kriminoloji gibi diğer ilgili bilim dalları ve disiplinlerden de yararlanmaktadır. Denetçinin uyduğu standartları gerektiğinde isine yarıyorsa kullanmaktadır.
-Denetçilerin müşterilerinin sürekli olması, denetçinin müşteriye bağımlı kılma riskini arttırır.
-Adli Muhasebecilerin sürekli müşterileri olmadığından daha bağımsızdırlar.
-Denetçiler daha çok denetledikleri kuruluşların genel yapısı ve amacını etkilemeye yönelik işlemler üzerinde dururlar. Belgelerin makul güvence sağlayıp sağlamadığını araştırmaktadır.
-Adli Muhasebeciler ise belgelerin gerçekleri yansıtıp yansıtmadığını araştırmaktadır.
Adli muhasebe, modern ekonomilerde finansal suçlarla mücadelede vazgeçilmez bir araç haline gelmiştir. Bu alanın geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, finansal suçların önlenmesi ve adaletin sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır.
Veri Analizi ve Bilgisayar Destekli Denetim Teknikleri
Adli muhasebede veri analizi ve bilgisayar destekli denetim teknikleri, büyük veri kümelerinin incelenmesi ve dolandırıcılık tespitinde kullanılmaktadır.
Adli muhasebeciler, karmaşık finansal işlemleri ve kayıtları incelemek için ileri düzey muhasebe analiz yöntemleri kullanır.
Oran Analizi
Finansal Oranlar: Şirketin mali sağlığını ve performansını değerlendirmek için finansal oranlar kullanılır. Bu oranlar, hileli aktiviteleri belirlemek için normal değerlerden sapmaları tespit etmeye yardımcı olmaktadır.
Karşılaştırmalı Analiz:Aynı sektördeki diğer şirketlerle karşılaştırma yaparak anormallikler tespit edilmektedir.
Nakit Akış Analizi: Nakit akışlarının gerçek ve tahmini değerleri karşılaştırılır. Bu analiz, hileli nakit hareketlerini tespit etmek için kullanılmaktadır.
Adli muhasebeciler, delil toplama ve analiz süreçlerinde titizlikle çalışırlar. Bu süreçler, yasal olarak geçerli kanıtların toplanması ve analiz edilmesini içerir:
Son yıllarda hileli faaliyetlerin tespitine yönelik yasal denetimin zayıflıklarından kaynaklanan mali ve vergi sahtekarlığı vakalarındaki kayda değer artış sonucunda, adli muhasebecilerin finansal muhasebe ve vergi kuralları ihlalleriyle başa çıkma ihtiyacını doğurmaktadır (Balios vd., 2020: 59).
Adli muhasebecilerin hukuk bilgisinin olması gerektiğinden daha önce bahsedilmişti ancak vergi mevzuatı ve hile uygulamaları hususunda da yeterince bilgi sahibi olmalıdırlar. Mali konularda hukuk ve vergi birbirinden ayrılmaz, birbirini tamamlayan parçalar olduğu söylenebilir (Develioğlu, 2015: 7).
Bu nedenle adli muhasebecinin vergi ile ilgili bilgi ve tecrübesi onun en önemli niteliklerinden biri olmaktadır (Bekçioğlu vd., 2013: 5).
Vergi kayıpları hem kişiler hem de devlet açısından önemlidir. Kişilerin hile yapma nedenlerinden biri de vergiden kaçınmak olmaktadır. Verginin hiç ödenmemesi, vergide meydana gelen problemler ekonomik kayıplara yol açmaktadır.
Özellikle ekonomik suçlar olarak bilinen suçlar özellikleri gereği uzmanlık gerektirmektedir. Bu suçların soruşturmasını yürüten kişiler, soruşturmanın sağlıklı ilerleyebilmesi için ekonomi ile ilgili bilgi ve becerilere sahip olmalıdır.
Bu nedenle uzman olan adli muhasebecinin yardımı gerekli olmaktadır. Ekonomik suç ülke ekonomisine zarar veren, ekonomik hayatta uyulması gereken yasaları göz ardı ederek işlenen ve suç teşkil eden eylemler olarak tanımlanabilmektedir. (Usul ve Topçuoğlu, 2011: 55).
Vergi kanunlarınca tutulan, düzenlenen, saklanma ve ibraz zorunluluğu bulunan defter, kayıt ve belgelerin kanunlara göre düzenlenmesi gerekmektedir. Vergi Usul Kanunu 359. Madde uyarınca sahte belge; “gerçek muamele veya durum olmadığı halde varmış gibi düzenlenen belge” olarak tanımlanmaktadır (VUK, Md. : 359).
İşletmeler yanıltıcı belgeler düzenleyebilir. Bu durumda belgeyi düzenleyen ve kullanan tarafların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir. Belge kullananın amacı vergi ödememek veya hakkı olmayan bir vergi iadesi durumundan yararlanmak olabilir, belgeyi düzenleyen ise daha fazla gelir elde amacıyla yanıltıcı belge hazırlamış olabilir. Bu tip durumlarda da bir adli muhasebecinin analiz yapmasına ihtiyaç duyulmaktadır (Doğan, 2019: 5).
Örneklemsel anlamda fiziki bulgulara örnek verilmesi istenirse;
· Giderleri olduğundan fazla yükseltmek yoluyla daha az vergi ödemek,
· Mal ve hizmet alımlarını belgelendirmeyerek harcamalarını gizlemek,
· Haksız bir şekilde KDV ödememek veya hak etmediği halde KDV iadesi almak,
· Ortada alınan satılan mal olmadığı halde varmış gibi karşılıksız fatura düzenleyerek, kazanç elde etmek,
· Yasalara uygun olmayan faaliyetlerle elde edilen kara paranın yasal duruma gelmesini yani aklanmasını sağlamak gibi örnekler verilebilir.
Bir adli muhasebecinin müdahalesine duyulan ihtiyacın, finansal tabloların manipülasyonunu gösteren hileli faaliyetlerin tespiti için çok önemli olduğu düşünülmektedir (Balios vd., 2020: 71).
Finansal manipülasyon, işletme finansal bilgilerinin olduğundan farklı bir şekilde beyan edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Finansal manipülasyon farklı amaçlarla gerçekleşmektedir ancak vergi konusundaki en temel amacı, vergiyi daha az ödemek veya vergi ile ilgili avantaj sağlamaktır (Güner ve Kurnaz; 2020: 199).
İşletmeler daha az vergi ödemek için finansal tablolarında gelir vergisine konu olmayan gelirleri arttırma, vergiden düşülemeyecek giderleri azaltma veya cari dönem giderlerini olduğundan yüksek gösterme yolunu kullanabilmektedir. Bunun için bir örnek vermek gerekirse, işletme ilerleyen bir dönemde tahakkuk edecek olan gideri cari dönemde tahakkuk etmiş gibi göstererek cari dönem giderlerini yüksek gösterebilir (Altaylı, 2022: 55,105).
Dolandırıcılık Suçu ile Verginin İlişkisi Dolandırıcılık suçu, hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, kendisinin veya aldattığı kişinin zararına olacak şekilde kendisine veya başkasına bir menfaat sağlayan kişinin yaptığı eylemlerdir, şeklinde tanımlanmaktadır (TCK, Md.: 157). Türk Ceza Kanununda da geçen dolandırıcılık suçunun adli yaptırımları bulunmaktadır.
Dolandırıcılık suçu banka, kredi kartı, yanıltıcı reklamlar, titan zincirleri, çiftlik bank ve benzeri bankalar, internet üzerinden gerçekleşen çeşitli dolandırıcılıklar gibi pek çok şekilde kendini gösterebilir (Taştan, 2018: 73).
Ayrıca dolandırıcılık öyle geniş bir kavramdır ki diğer ekonomik suçlar ile de bağlantı içerisindedir. Tanımından da anlaşılacağı üzere dolandırıcılık, bir kimseyi hileli şekilde aldatma ve menfaat sağlamaktan oluşmaktadır. Bu bağlamda finansal manipülasyon, kara para aklama ve diğer suçlar da özünde hileli şekilde aldatmaktan oluşmaktadır. Sahte belge düzenlemek suçu da aynı şekilde isminde de geçtiği üzere sahte yani yanıltıcı ve aldatıcıdır. Vergiyi hiç ya da eksik ödemek için bilerek ve isteyerek hileli belgeler düzenlemek ve menfaat sağlamakta bir dolandırıcılık faaliyetidir.
Vergiyi ödememek için yapılan devleti aldatma faaliyetleri de bu kavram içinde kendini göstermektedir. Ayrıca vergi memurunun mükellef ile işbirliği yaparak haksız şekilde Katma Değer Vergisi (KDV) iadesi alması da KDV dolandırıcılığı olarak kendini göstermektedir.(Benk ve Karakurt, 2010: 138).
Denetçi genel olarak belge üzerinden çalışmalar gerçekleştirerek faaliyetlerini sürdürmektedir. Ancak adli muhasebeciler ise belgeleri tüm yönleri ile ele almaya çalışmaktadır. Bu bağlamda dolandırıcılığın olduğunu düşündükleri bölümlerde, dolandırıcılığı ortaya çıkarmak için daha ayrıntılı araştırma yaparak, kendi araştırma tekniklerini kullanmaktadırlar (İbrahim vd., 2008: 66).
Aklama suçu genel bir ifade ile yasadışı faaliyetlerden kazanılan paraların, yasal olarak gösterilmesi hususunda başvurulan faaliyetler bütünüdür. Aklama suçu içerisinde başka ekonomik suçları da barındırmaktadır. Suç gelirlerinin aklanması ile mücadele kapsamında suçun niteliği itibariyle hukuki süreci de içermesi nedeniyle adli muhasebe faaliyet alanları içinde yer almaktadır. Aklama suçunda adli muhasebeciler gerekli tüm bilgi ve belgeleri inceleyerek, soruşturma, danışma, dava desteği ve bilirkişilik gibi hizmetleri sunmaktadırlar (Kasap, 2013: 129).
Aklama suçu ile mücadele kapsamında amaç, kayıt dışı ekonomiyi azaltmaktır. Özellikle işletmelerde yaşanan yolsuzluklarda kişiler yolsuzluğu gizlemek için bir takım faaliyetler gerçekleştirmektedir. Adli muhasebeci ise gerçek amacı gizlemek için yapılan faaliyetlerin detayına inerek incelemelerini gerçekleştirip, hangi işlemin gerçek hangisinin sahte olduğunu tespit etmektedir (Develioğlu, 2015: 90). Aklama suçu bir takım ekonomik sorunları beraberinde getirmektedir. Bu sorunlar vergi ile ilgili olarak; vergi kaçakçılığı faaliyetinin teşviklenmesi ve vergi gelirlerinde azalma problemlerine de yol açmaktadır (Toraman vd., 2009: 22). Adli muhasebeciler, aklama suçunda muhasebe ve vergi kayıtlarını ve finansal olayları inceleyerek bununla ilgili belgeleri ve işlemleri ortaya koymak ve hangi alanlarda aklama suçunun oluşabileceğinin belirlenmesinde yardımcı olmaktadırlar (Toraman vd., 2009: 39).
Özellikle son günlerde görülen vaka durumlarından sonra muhasebe hilelerinin artması durumu adli muhasebenin öneminin iyiden iyiye artırmıştır.
Adli muhasebe uygulamaları muhasebe ve finansal süreçteki oluşabilecek hile risklerini ve hile bulgularını özellikle hukuk, denetim ve suç bilimi gibi önemli bilim dallarından faydalanarak ele almakta ve bulunan risk ve varsa bulunan bulguların adli soruşturmasının yapabilmesine büyük ölçüde katkı sunmaktadır.
Özellikle son yıllarda yaşadığımız makro ekonomik problemler şirketlerin finansal durumlarını ciddi ölçüde tehdit ederken; şirketlerin olumsuz ekonomik koşullardan etkilenen finansal tablolarının sonucunda oluşan vergi tarhiyatları ve vergi tahakkuklarını da ciddi ölçüde etkilemektedir.
Özellikle bozulan ekonomik koşullarda şirket finansal tablolarının, vergi şeffaflığı açısından değerlendirilmesi söz konusu olduğunda ciddi vergi kaybı riskleriyle karşılaşılabilmektedir.
Özellikle düşük gelir gösterilmesi- gider şişirilmesi – önemli vergiden kaçınma yöntemlerinden olan transfer fiyatlandırmalarının emsal ve hakkaniyetli şekilde yapılmama riski vergi kaçakçılığı riskini ve dolayısıyla vergi gelir kaybı riskini doğurmaktadır.
Vergi gelir kayıplarının önlenmesinde ve şirket finansal tablolarının şeffaf şekilde incelenmesine yardımcı olabilecek en önemli bilim dallarından biri de adli muhasebedir.
Muhasebe hileleri ve muhasebe manipülasyonlarının önlenmesi, bulgu tespiti yapılması ve olası şeffaf olmayan finansal tabloların tespiti açısından adli muhasebe hayati bir öneme sahiptir.
KAYNAKÇA
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2322036
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2136488
IŞIK ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ (IŞIK-UZEM) ADLİ MUHASEBE EĞİTİM NOTLARI
14.08.2025
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.