YAZARLARIMIZ
Vedat Nair
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
vedatnair@hotmail.com



Kıdem Tazminatının Çöküşü Ve İstatistiksel Bakış

Çalışanlar açısından bakıldığında kıdem tazminatının ne kadar önemli olduğu  daha iyi anlaşılacaktır. Bu nedenle yapılacak yeni düzenlemelerden önce bu pencereden bir defa olsun bakılmasını tavsiye ediyorum. Ekonomik anlamda emek, üretim faktörleri arasında vazgeçilmez bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Kıdem Tazminatı, çalışma süresi ile orantılı olarak hak edilen tasarruf, işçiyi daha uzun süreyle çalışmaya teşvik eden yada işten ayrılan çalışanın iş bulana kadar yaşamını bu tasarrufla idame ettireceği son derece olumlu bir düzenleme. Yakın zamanda kısa adı KEY olan Konut Edindirme Yardımı adı altında bir tasarruf mekanizması daha vardı ama devlet baba onu “tasfiye etti !..” tesviye etti de denilebilir aslında. İş kanununda bazı durumların varlığı halinde işten ayrılma sonucunda ya da emeklilik esnasında çalışanlara nakden ve defaten ödenecek olan kıdem tazminatı hakkında basında, bazı düzenlemelerin yapılacağı ve bu düzenlemelerin çalışanlar lehine olacağı hususunda haberler çıkmaktadır.

Bu saatten sonra kapitalizmi vahşi olarak nitelemenin yada ucuz sosyalist fikirler ileri sürmenin tabi ki de bir yararı olmayacaktır, ancak üretim faktörlerinin en vazgeçilmezi olan emeğin aslında “insan” olduğu hatırlanmalıdır. Üretim faktörleri arasında emeğin ekonomik ömrü daha kısadır ve yıpranması daha hızlıdır. Diğer üretim faktörleri olan girişim yapan şirketlerin, doğal kaynakların, sermayenin ekonomik ömürleri belli bir vade biçilemeyecek kadar uzun olabilmektedir. Onurlu bir yaşam emekçinin çalıştığı sürece ve çalıştıktan sonra hak etmesi gereken ve bu sistemin temin etmesi gereken unsurdur. Zaten bu yaklaşım ekonomik çarkın daha işlevsel hale gelmesini sağlayacak bir yol ve yöntemdir. Fakat benim dikkatimi çeken çalışanlar üzerinden yapılan vergisel planlar ve kıdem tazminatı üzerindeki çalışanlar lehine olan gelişmelerdir.

Devlet baba neredeyse batma noktasına gelmiş Sosyal Güvenlik Kurumlarını (Bağkur, SSK, Emekli Sandığı) kurtarmak amacıyla bazı önlemler aldı. Mesela emeklilik yaşını artırdı, sigorta primine esas kazanç tutarlarını yükseltti. Bu kurumların görev zararlarının faturasını çalışanlara kesti. Peki çalışan yani emekçinin bu görev zararlarında bir sorumluluğu var mı? Erken yaşta yada düşük primler ödeyerek emekli olanların bu zarar da bir sorumluluğu var mı? Varsa bu zarara ortak edilebilme olasılığı ne kadardır? Zira sonradan yapılan düzenlemeler emekçinin ve yeni emekli olacakların haklarına indirilmiş ağır bir darbe olarak karşımıza çıkmaktadır.

Umarız Sosyal Güvenlik ile ilgili düzenlemeler ile kurumların ekonomik yapıları gereken büyüklüğe ve sağlam yapılarına kavuşmuştur. Ancak basiretsiz yönetimler ve popülist politikalar sonucu bu hale getirilen kurumların zararı zaten kıt kanaat geçinen emekçinin sırtına yüklenmesin. Bu yazımda amaç Devlet kurumlarının zararlarının çalışanlar üzerinden giderme çabalarına karşılık yine çalışanların diğer bir hakkı olan Kıdem Tazminatı üzerinde çalışanlar lehine oluşan tabloyu ortaya koymaktır.

Aslında baz alınan 1994-2012 dönemlerinde enflasyon değerlerine bakıldığında Kıdem Tazminatı tavanları normal bir artış seyretmiş ancak SGK tavanında yapılan artışlarla çalışanlardan kesilen primlerin artmasına karşılık Kıdem Tazminatı tutarlarında rutin bir seyir izlenerek memur maaş artışındaki oranlarla artırılmasına devam edilmiştir. 1994 senesinden itibaren Sigorta primine esas kazanç tutarları ile kıdem tazminatı tutarları arasında tarifi imkansız boyutta ki ters orantılı değişimler son derece dikkat çekici. Aşağıda ki grafikte genel olarak yıl sonları değerleri ile yapılan kıyaslamada kıdem tazminatı tutarlarının nasıl perişan edildiği daha anlaşılır biçimde görülebilir.

Ortalama 25 sene çalışan bir kişinin eline geçecek tutar yaklaşık 30.000 TL. ile 75.000 TL. arasında değişir. (Brüt asgari ücret ve kıdem tazminatı tavanına göre.) Bu tutar ile bir emekli ne yapamaz peki. Avrupa’nın kapısında bekleyen ülkemizde sosyal adalet ve gelirin bölüşümü anayasal bir emir olduğu halde bir çok şeyi yapamaz. Madem Avrupa kapısındayız o zaman Avrupa yaşam standardı baz alınamaz mı? pekala alınır.

Ülkemizde kıdem tazminatını tavandan “alacak !..” olan emekli bence şunları yapamaz;

1-Ortalama düzeyde bir ev alamaz,

2-Dünya turuna çıkamaz,

3-25 yılın hatırına iyi bir araba alamaz,

4-Torununu yada çocuğunu özel okulda okutamaz,

5- Kalan yaşamını geçireceği bir yazlık alamaz,

Dile kolay 25 sene çalışacaksın hak edilen bir yaşam süreceğin kadar bir gelir olacağı emekli maaşın olmayacak ve emekli olurken çalışma yaşamının bir ödülü olan Tazminatla dahi hiçbir şey elde edemeyeceksin. Eski yıllarda neredeyse SGK tavanının iki katı olan söz konusu tazminat tutarı aynı şekilde seyretseydi bu gün yıllık  12.226,80 TL. (6.113,40x2), 25 yıllık çalışma karşılığının bedeli olan kıdem tazminatı tutarı ise 305.670,00 TL. olacaktı. Tabiki işverenler açısından bakıldığında bu tutarların karşılanması imkansız. Bir Avrupa ülkesi mantığıyla bakıldığında olmaması gibi bir neden yok gibi duruyor. Ama canım Türkiyem’de bu olasılık ekonomik koşullar göz önüne alındığında çok düşük görünüyor. Peki normal olan ve çalışanlara emeklilik sonucu verilmesi gereken kıdem tazminatı ne olmalıdır. Bunun cevabı sanırım yok, ama refah ve yaşam kalitesi göz önüne alınarak bir takım varsayımlar ortaya atılabilir. Yukarıda SGK tavanıyla kıyaslayarak yaptığım basit hesaplama da bile tutarların ne seviyeye geldiği görülmektedir. Bence burada savunulması gereken 25 yıllık bir emeğin karşılığının ne tutarda ödüllendirileceği yada tasarruf eğiliminin ne olacağı. Zaten çalışanlar iş yaşamı boyunca haklarını alıyorlar. Kıdem tazminatı ise kanundaki şartların oluşmasıyla çalışanlara verilecek bir ödül yada yıpranma bedeli olarak nitelendirilebilir. İşte bu ödül yada yıpranma bedelinin değeri alınan maaşa göre ortalama 30 bin TL. yada 75 bin TL. olması normal mi? Kaldı ki bu tutar çalışanın yaşamı boyunca elde edebileceği son kazançtır. Kayıt içi ekonominin bir ferdi olarak vergisini ve SGK primlerini ödeyerek çalışan bireylerin hakları bu mantık çerçevesinde değerlendirilmelidir. 

Yukarıda neler yapamaz dediğimiz şeyleri yapabilecek kadar tazminat elde etmesi belki doğru karine olarak değerlendirilebilir. Mesela ;

1-Ortalama düzeyde bir ev alabilmeli,

2-Dünya turuna çıkabilmeli,

3-25 yılın hatırına iyi bir araba alabilmeli,

4-Torunu nu yada çocuğunu özel okulda okutabilmeli,

5- Kalan yaşamını geçireceği bir yazlık alabilmeli,

Emeği bu kadar törpüleyen diğer mesele işsizlik. Devlet buna müsaade etmeyebilir pekala ama bu serbest piyasa, liberalizm, kapitalizm, adı ne olursa olsun bu unsur sistemin kılıcı olarak çalışanların üzerinde sallanmaya devam edecektir.  Aslında böylesi bir sistemde de olmazsa olmaz bir gerçeklik işsizlik. İşsizliğin sıfır noktasında olduğu bir modelde emeğin değerinin nasıl olacağını tahmin edebiliyormusunuz. Yada en iyisi görmedim, duymadım, bilmiyorum mu belki de çağın uzun yaşama ve var olma sırrı bu felsefedir.

Şimdi gelelim esas meseleye kıdem tazminatı dedik. Nasıl perişan edildi dedik. İşte ispatı. Grafikte 1994-2012 arasındaki kıdem tazminatı ve sigorta primine esas tavan ve taban karşılaştırmalarına yer verilmiştir:

YIL

SGK    TABAN

SGK   TAVAN

KIDEM TAVAN

Kıdem T/SGK Tavanı

Tüfe Artışı%

S. Ta. Artışı%

Kıdem T. Art.%

1994

4,17

7,58

14,27

1,88

 

 

 

1995

8,46

17,16

31,31

1,82

0,76

1,26

1,19

1996

17,01

29,21

53,31

1,83

0,80

0,70

0,70

1997

36,94

62,25

104,73

1,68

0,99

1,13

0,96

1998

70,10

114,27

200,63

1,76

0,70

0,84

0,92

1999

113,70

182,10

345,20

1,90

0,69

0,59

0,72

2000

150,00

450,00

558,44

1,24

0,39

1,47

0,62

2001

150,00

600,00

978,02

1,63

0,69

0,33

0,75

2002

327,54

1.637,92

1.260,15

0,77

0,30

1,73

0,29

2003

458,02

2.290,08

1.389,95

0,61

0,18

0,40

0,10

2004

444,15

2.886,98

1.574,74

0,55

0,09

0,26

0,13

2005

488,70

3.176,70

1.727,15

0,54

0,11

0,10

0,10

2006

531,00

3.451,50

1.815,29

0,53

0,10

0,09

0,05

2007

585,00

3.802,50

2.030,19

0,53

0,08

0,10

0,12

2008

638,70

4.151,70

2.173,18

0,52

0,10

0,09

0,07

2009

693,00

4.504,50

2.365,16

0,53

0,07

0,08

0,09

2010

760,50

4.943,40

2.517,01

0,51

0,06

0,10

0,06

2011

837,00

5.440,50

2.731,85

0,50

0,10

0,10

0,09

2012

940,50

6.113,40

3.033,98

0,50

 

0,12

0,11

tutar

Tabloda SGK tavanın 2002 de yaptığı hamleyle ve kıdem tazminatını nasıl ezip geçtiğini görürüz.  1994 senesinde sigorta tavanı 7,58 TL. iken kıdem tazminatı 14,27 TL. yani 1,88 kat 1999 da bu oranın 1,90 olduğunu görüyoruz. Fakat yıllar geçtikçe düzenli bir düşüşle bu oran 2012 de 0,50’ye kadar geriliyor. Yani SGK tavanın birkaç katı olan Kıdem Tazminatı SGK tavanın yarısına düşüyor. Devlet iktidarların sebep olduğu zararları tazmin ederken çalışanların haklarının da korunması hususunda tedbirler almalı ve haklarını korumalıdır.

Kayıt dışı ekonominin ve kayıt dışı yaşamın neredeyse ödüllendirildi ülkemizde bu zihniyetten uzaklaşarak, ekonomiye katkı yapan ve aynı zamanda vergisini ödeyen çalışanlara destek veren politikalar uygulanmalıdır. Emeği ve bilgisiyle kayıtlı ekonominin vazgeçilmez argümanı olan emekçinin daha onurlu, kaliteli, hayat standardı yüksek, eğitimli, kalifiye iş gücüne ulaşması hem sosyal yapıya hemde ekonomik yapıya olumlu katkılar sağlayacaktır. Gelişmiş ülkelere baktığımızda iş güncün kalifiye olduğunu ve gelir düzeyinin yüksek olduğunu, buna istinaden harcamalar seviyesininde yüksek olması dolayısıyla ekonomik çarkın daha dinamik olduğunu görüyoruz. Nitelikli, eğitimli ve kalifiye iş gücünün desteklenmesi daha aydınlık bir geleceği beraberinde getirecektir.

Aşağıda yer alan tablo ise AB ülkelerine ait Kıdem Tazminatı uygulamalarına örnek olarak gösterilebilir. 
 

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonunun internet sitesinde yer alan aşağıda yer alan tablodaki bilgilere göre AB ülkelerinde işveren tarafından iş akdinin feshinde kıdem tazminatı uygulamaları açıklanmıştır:( http://www.tisk.org.tr/yayinlar.asp?sbj=ic&id=675)

Ülke

İşçinin Suistimaline Bağlı Olarak

İşçinin Suistimaline Bağlı Konular Hariç, İşçinin Kapasitesi veya Kişisel Özelliklerine Bağlı Nedenlerle

Ekonomik Sebeplerle

Belçika YOKTUR YOKTUR Spesifik kıdem tazminatı yoktur
Danimarka Beyaz Yakalılar: 1 aylık ücretten (12 yıllık çalışma sonrası), 3 aylık ücrete (18 yıllık çalışma sonrası) kadar.Mavi Yakalılar: YOKTUR. Beyaz Yakalılar: 1 aylık ücretten (12 yıllık çalışma sonrası), 3 aylık ücrete (18 yıllık çalışma sonrası)Mavi Yakalılar: YOKTUR. Beyaz Yakalılar: 1 aylık ücretten (12 yıllık çalışma sonrası), 3 aylık ücrete (18 yıllık çalışma sonrası).Mavi Yakalılar: YOKTUR.
Almanya Yaşına ve hizmet süresine bağlı olarak 18 aylık ücretine varan eşit ödeme (işten çıkarma yasal olarak geçersiz ilan edilmiş olmasına rağmen, Mahkeme tarafından iş akdinin feshedildiği durumlarda). Yaşına ve hizmet süresine bağlı olarak 18 aylık ücretine varan eşit ödeme (işten çıkarma yasal olarak geçersiz ilan edilmiş olmasına rağmen, Mahkeme tarafından iş akdinin feshedildiği durumlarda). Eğer mahkeme, iş akdinin feshini geçersiz bulursa, iş akdi varlığını sürdürmeye devam edecektir. Eğer işçi ve işveren arasında güven kaybolmuşsa, bunlar mahkemeden işçiye bir tazminat ödenerek, iş akdinin fesih edilmesini isteyebilirler.
Yunanistan VARDIR (Bazı durumlar hariç) VARDIR (Bazı durumlar hariç) Tazminatın ödenmesi, iş akdinin feshinin geçerliliği için bir şarttır.
İspanya YOKTUR (Haklı işten çıkarmalar).Yeniden işe yerleştirme veya her yıllık hizmet süresi için 45 günlük tazminat (42 aylık ücreti geçemez). Maksimum 12 aylık ücretine kadar, her 1 yıllık hizmet süresi için 20 günlük ücret. Maksimum 12 aylık ücretine kadar, her 1 yıllık hizmet süresi için 20 günlük ücret. Tazminatın ödenmesi, iş akdinin feshini geçerliliği için bir şarttır.
Fransa Suiistimal durumları hariç, işyerinde en az 2 yıldan beri çalışıyor olmak.. Suiistimal durumları hariç, işyerinde en az 2 yıldan beri çalışıyor olmak. Suiistimal durumları hariç, işyerinde en az 2 yıldan beri çalışıyor olmak.
İrlanda YOKTUR YOKTUR Belli şartlar dahilinde, bir işçi aşağıdaki gibi hesaplanan zorunlu maktu bir ödemeye hak kazanır:† 16-41 yaşları arasında olan işçiler, her yıl için ½ haftalık ücreti,†  
41 yaş üzeri işçiler, her yıl için 1 haftalık ücretibuna ek olarak, 1 haftalık normal ödeme.
İtalya İş akdinin feshinde: 1 yıllık ücretin her yıl için geçen hizmet süresi ve enflasyon tazminatı için 13,5+%1.5 ile bölünmesi. İş akdinin feshinde: 1 yıllık ücretin her yıl için geçen hizmet süresi ve enflasyon tazminatı için 13,5+%1.5 ile bölünmesi. İş akdinin feshinde: 1 yıllık ücretin her yıl için geçen hizmet süresi ve enflasyon tazminatı için 13,5+%1.5 ile bölünmesi.
Lüksemburg YOKTUR Önemli nedenlerle fesih hariç, işçinin en az 5 yıllık hizmet süresinin olması ve emeklilik aylığına hak kazanmamış olması durumunda var. Önemli nedenlerle fesih hariç, işçinin en az 5 yıllık hizmet süresinin olması ve emeklilik aylığına hak kazanmamış olması durumunda var.
Hollanda Durumların değişmesi temelinde, Kanton mahkemeleri tarafından iş akdinin feshinde, yargıç tazminatı belirler. Durumların değişmesi temelinde, Kanton mahkemeleri tarafından iş akdinin feshinde, yargıç tazminatı belirler. Durumların değişmesi temelinde, Kanton mahkemeleri tarafından iş akdinin feshinde, yargıç tazminatı belirler.
Avusturya 2 aylık ücretten (3 yıllık çalışma sonrası) 12 aylık ücrete kadar (25 yıllık çalışma sonrası). Eğer 3 yıllık çalışma süresi sağlanmıyorsa veya işten çıkarmadan sorumluysa, kıdem tazminatı ödenmez. 2 aylık ücretten (3 yıllık çalışma sonrası) 12 aylık ücrete kadar (25 yıllık çalışma sonrası). Eğer 3 yıllık çalışma süresi sağlanmıyorsa veya işten çıkarmadan sorumluysa, kıdem tazminatı ödenmez. 2 aylık ücretten (3 yıllık çalışma sonrası) 12 aylık ücrete kadar (25 yıllık çalışma sonrası). Eğer 3 yıllık çalışma süresi sağlanmıyorsa veya işten çıkarmadan sorumluysa, kıdem tazminatı ödenmez.
Portekiz YOKTUR.  Minimum 3 aylık ücret tutarında olmak üzere, her tamamlanmış hizmet yılı için 1 aylık temel ücreti. Minimum 3 aylık ücret tutarında olmak üzere, her tamamlanmış hizmet yılı için 1 aylık temel ücreti.
Finlandiya YOKTUR YOKTUR Eğer işçi 45 yaş üstünde ve yaşın toplamı ve çalıştığı zaman en az 50 ise.
İsveç YOKTUR YOKTUR (Toplu iş sözleşmesi kıdem tazminatı sağlayabilir) YOKTUR (Toplu iş sözleşmesi kıdem tazminatı sağlayabilir)
İngiltere YOKTUR YOKTUR Yaş, kazanç ve hizmet süresine bağlı olarak maktu bir ödeme.

“Ülkeler karşılaştırması tisk.org.tr den alınmıştır.”

10.08.2012

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM