Kooperatiflere Ait Araziler Emlak Vergisinden Muaf Mıdır?
Tarih: 18.12.2015
1163
sayılı Kooperatifler Kanununun 93’üncü maddesinin 1/C fıkrasında kooperatifler,
kooperatif birlikleri, kooperatif merkez birlikleri ve Türkiye Milli
Kooperatifler Birliğinin, kiraya verilmediği veya irat getirmeyen bir cihete
tahsis edilmediği müddetçe sahip oldukları gayrimenkul mallar üzerinden alınacak
her türlü vergilerden muaf olduğu belirtilmektedir.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 14’üncü maddesinde, arazi vergisi ile ilgili
muaflık hükümleri düzenlenmiş, ancak kooperatiflere ait arazi ve arsalara bu
hükümlerde yer verilmemiştir.
Öte yandan, Emlak Vergisi Kanununun 41/4 üncü maddesinde, özel kanunların bina
ve arazi vergilerine ilişkin muaflık ve istisna hükümlerinin 1.3.1972 tarihinden
itibaren yürürlükten kaldırıldığı belirtilmiş, aynı maddenin 22’nci maddesinde
de bina ve arazi vergileriyle ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu Kanuna
eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği, hükme
bağlanmıştır.
Bu itibarla, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 93’üncü maddesinin 1/c fıkrası
hükmünün doğrudan doğruya emlak vergisi muafiyetini açıkça içermediği gibi,
Emlak Vergisi Kanununun 22 ve 41 inci maddeleri hükümleri de yürürlükte
bulunduğundan, Kooperatifler Kanununun söz konusu hükmünün emlak vergisi
bakımından uygulanmasına imkân bulunmamaktadır.
Bu nedenle, Kooperatiflere ait arsalarının emlak vergisine tabi tutulması
gerekmektedir.
Konu hakkındaki örnek yargı kararları ve görüşler aşağıdaki gibidir;
DANIŞTAY
Dokuzuncu Dairesinin Esas No: 2007/2915, Karar No: 2008/5303
kararında;
1319 sayılı
Emlak Vergisi Kanunu 11.8.1970 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe
girmiştir. Emlak vergisinden muaf tutulan binalar, 1319 sayılı Kanunun 4.
maddesinde, arazi ve arsalar ise aynı Kanunun 14. maddesinde sayılmıştır.
28.4.1972 tarihi Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1581 sayılı Tarım
Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu ile tüzel kişiliği haiz Tarım Kredisi
Kooperatifleri ile bölge ve merkez birliklerinin kurulabilmesinin yolu açılmış,
anılan Kanunun 19/B-b maddesinde bu kanuna göre kurulacak ve kurulmuş sayılan
kooperatiflerin, bölge ve merkez birliklerinin, sermaye ve yedek akçeleri ile
taşınmaz malları ve bunların gelirleri, kendi ihtiyaçları için satın aldıkları
ve alacaklarının tahsili gayesiyle mülk edindikleri taşınmaz malları ve bunların
15. madde hükmüne göre sahiplerine geri verilmesi işleminin, bütün vergi, resim
ve harçtan muaf olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.
1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunundan sonra 27.7.1972
tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1610 sayılı Kanunla 1319
sayılı Kanuna emlak vergisi muafiyetine ilişkin olarak yeni hükümler eklenmiş ve
Kanunun bazı maddelerinde de değişikliğe gidilmiştir.
Buna göre, 1319 sayılı Kanunun 1610 sayılı Kanunun 14. maddesiyle değiştirilen
22. maddesinde bina ve arazi vergileri ile ilgili muaflık ve istisna
hükümlerinin bu Kanuna eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle
düzenleneceği hükme bağlanmış, aynı Kanunun 41. maddesine 1610 sayılı Kanunun
24. maddesiyle eklenen 4. bende göre de, özel kanunların bina ve arazi
vergilerine ilişkin muaflık ve istisna tanıyan hükümlerinin yürürlükten
kaldırıldığı düzenlemesine yer verilmiştir.
Bunun yanısıra; 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunun 4. maddesine 1610 sayılı
Kanunun 1. madesiyle eklenen (p) bendinde Tarım Kredi, Tarım Satış
Kooperatifleri, 1163 sayılı Kanuna uygun olarak teşekkül eden kooperatifler ve
bu kooperatiflerin kuracağı kooperatif birlikleri, kooperatif merkez birlikleri
ve Türkiye Milli Kooperatifler Birliğinin ve Türk Kooperatifçilik Kurumunun
sahip oldukları kendi hizmet binalarının kiraya verilmemek şartıyla bina
vergisinden muaf olduğu belirtilmiş, ancak 1319 sayılı Kanunda Tarım Kredi
Kooperatiflerinin arsa ve arazilerinin emlak vergisinden muaf olduğuna ilişkin
herhangi bir düzenlemeye ise yer verilmemiştir.
Bu açıklamalar çerçevesinde, 1610 sayılı Kanunun 1581 sayılı Kanundan daha sonra
yürürlüğe girmiş olması ve bu haliyle 1610 sayılı Kanunun Tarım Kredi
Kooperatiflerine ait taşınmazların emlak vergisi muafiyetine ilişkin düzenleme
getiren en son kanun bulunması ve 1319 sayılı Kanunun 41. maddesine 1610 sayılı
Kanunun 24. maddesiyle eklenen 4. bendine göre özel kanunların bina ve arazi
vergilerine ilişkin muaflık ve istisna tanıyan hükümlerin kaldırılması
karşısında Tarım Kredi Kooperatiflerin taşınmazlarının emlak vergisinden muaf
olup olmadığı hususunun bu çerçevede değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, Tarım Kredi Kooperatiflerinin sahip olduğu bina ve arazilerin
muafiyetinin farklı değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira Kanun koyucu bu
konudaki iradesini son olarak 1610 sayılı Kanunla ortaya koymuş, Tarım Kredi
Kooperatiflerinin sadece sahip olduğu kendi hizmet binalarının kiraya verilmemek
şartıyla emlak vergisinden muaf tutulmuş, Tarım Kredi Kooperatiflerinin sahip
olduğu arsa ve arazilerinin ise emlak vergisinden muaf tutulmasına ilişkin bir
düzenlemeye ise yer verilmemiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı kooperatifin ödediği emlak vergisi 2006 yılı 2.
taksidinin, davacı kurumun mülkiyetinde bulunan İzmir İli, Gaziemir İlçesi, ?
Mahallesi, ? Caddesinde ? pafta, ? ada, ? nolu parselde bulunan ? m² arsa ve
arsa içerisinde ? m² lik bina ile Gaziemir İlçesi, ? Mahallesi caddesinde
bulunan ? pafta, ? ada, ? nolu parselde bulunan arsaya ilişkin olduğu
anlaşılmaktadır.
Dava konusu olayı yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde
değerlendirdiğimizde, davacı kooperatifin 2001-2006 yıllarına ilişkin olarak
ödediği tutarın iadesi istemiyle yapmış olduğu düzeltme başvurusunun, davalı
idare tarafından, davacı kooperatifin maliki olduğu binanın kiraya verildiği
için emlak vergisinden muaf tutulamayacağı gerekçesiyle reddedildiği görülmekte
olup, aynı iddia gerek savunma dilekçesinde, gerekse temyize cevap dilekçesinde
de tekrarlanmasına rağmen davacı kooperatifçe aksinin iddia edilmediği ve buna
ilişkin bir belge sunulmadan sadece 1581 sayılı Kanunun 19. maddesinde yer alan
muafiyet hükmünden yararlanmak istemiyle dava açıldığı görülmektedir. Bu
durumda, davacı kooperatifin emlak vergisine konu binadan kira geliri elde
ettiği ve bu nedenle 1319 sayılı Kanunun 1610 sayılı Kanunla eklenen 4(p)
maddesinden yararlanma imkanı bulunmadığı, ayrıca yukarıda açıklanan nedenlerle
davacı kooperatifin arsalarının da emlak vergisinden muaf tutulmasının mümkün
olmadığı anlaşıldığından temyize konu vergi mahkemesi kararı sonucu itibariyle
yerinde bulunmuştur.
İç İşleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün BOOMAH0740001 sayılı
görüşünde;
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 4 ve 14 üncü maddelerinde bina ve arazi
vergileri ile ilgili daimi muafiyetler, 5 ve 15 inci maddelerinde de geçici
muafiyetler düzenlenmiş; Kanunun 22 nci maddesinde ise, bina ve arazi
vergileriyle ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu Kanuna eklenmek veya bu
Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği belirtilmiştir.
Bu Kanunun 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (p) bendinde, kiraya verilmemek
şartıyla; tarım kredi, tarım satış kooperatifleri, 1163 sayılı Kanuna uygun
olarak teşekkül eden kooperatifler ve bu kooperatiflerin kuracağı kooperatif
birlikleri, kooperatif merkez birlikleri ve Türkiye Milli Kooperatifler
Birliğinin ve Türk Kooperatifçilik Kurumunun sahip oldukları kendi hizmet
binalarının daimi olarak bina vergisinden muaf olduğu hükmüne bağlanmıştır.
1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanununun ‘Muafiyetler’
başlıklı 19 uncu maddesinin (b) fıkrasında, bu Kanuna göre kurulacak ve kurulmuş
sayılan kooperatifler, bölge ve merkez birliklerinin, sermaye ve yedek akçeleri
ile taşınmaz malları ve bunların gelirleri, kendi ihtiyaçları için satın
aldıkları ve alacaklarının tahsili gayesiyle mülk edindikleri taşınmaz mallan ve
bunların 15 inci madde hükmüne göre sahiplerine geri verilmesi işleminin, bütün
vergi, resim ve harçtan muaf olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 22’nci maddesinde bina ve
arazi vergileri ile ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu kanuna eklenmek
veya bu kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
Kanun hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinde, bina ve arazi vergilerinde
muaflık ve istisna hükümlerinin Emlak Vergisi Kanununa eklenmek veya bu Kanunda
değişiklik yapılmak suretiyle mümkün olabileceği ve bu Kanunda da söz konusu
istisnanın tarım kredi kooperatifleri için kiraya verilmemek şartıyla kendi
hizmet binaları ile sınırlandırıldığı anlaşılmaktadır.
Bu çerçevede, tarım kredi kooperatiflerinin kendi hizmet binaları dışındaki
taşınmazlarının emlak vergisinden muaf tutulmasına yasal olarak imkan
bulunmamaktadır.
Kaynak:
www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya
elektronik ortamda kaynak
göstermeden yayınlanamaz.
Kaynak göstermeden yayınlayanlar hakkında yasal
işlem yapılacaktır .)