YAZARLARIMIZ
Abbas Coşar
Yeminli Mali Müşavir
Bir Bağımsız Denetim
a.cosar@birdenetim.com



Soru Cevaplarla Vergi ve Varlık Barışı - 1

Vergi ve Varlık Barışı İkisi Bir Arada – 1

 

I.GİRİŞ

Vergiye gönüllü uyumu artırmayı uzun vadeli vergi strajisi olarak benimseyen modern ülkelerin, vergi ve varlıklarda dönem dönem affa gitmeleri ve mükellef ile idare arasında mali barışı sağlamaya çalışmaları bir çelişkili olarak görülebilir aslında.

Ancak Vergi İdaresinin mükellef odaklı bir vergi politikasına doğru felsefesini yönlendirmesiyle beraber, insan odaklı bir idare anlayışına adım adım yürümesi kadar da doğal bir süreç kaçınılmaz olacaktır.

Mükellefini yakından tanımaya çalışan, ihtiyaçlarını ve beklentileri meslek ve sivil toplum örgütleri kanalıyla alıp, değerlendiren ve yapılan düzenlemelerde bu referanslardan yararlanarak özellikle bilişim çağının araçlarını da kullanarak mükellef ile idare arasında doğru iletişim yollarının inşa edilmesi demokratik ve sosyal hukuk devletlerinin en karakteristik duruşunu sergilemektedir.

Çağımızda vergi, tarihte olduğu gibi sadece mali amaçlarla kamu finansmanını sağlamak için değil, artık ekonomik ve sosyal amaçlar için de kullanılmaya başlanılmıştır. Dolayısıyla vergiye verilen önem artmış vatandaş ile idarenin daha etkin bir iletişim içerisine girmesine yol açmıştır.

Gelecek dünyada vergi politikaları belirlenirken, mükelleflerin tutumlarının tam olarak anlaşılmaya çalışılması, ekonomik faktörler dışında, psikolojik, ahlaki, siyasal, kurumsal, dinsel, hukuksal, ve idari yönetimsel faktörlerin hep birlikte değerlendirilmesi gerekecektir.


Bu bağlamda çalışmamızda, yeni af kanunuyla beraber yapılan düzenlemeler içerisinde; yeniden yapılandırılan kesinleşmiş alacaklar, tasfiye edilmek istenilen ihtilaflı alacaklar,Matrah artırımı ve matrah artırımı yapılan yılların incelenmemesi ve bu yıllara tarhiyat yapılmaması,Kayıt ve muhasebe düzeltmeleri yapılarak gerçek durumla kayıtların eşitlenmesi hususları ve yeniden yapılan varlık barışıylagetirilen imkanlar ve kanundaki diğer düzenlemelere ilişkin özellik arz eden hususlar bugünkü ve bir sonraki makalemizin konusunu oluşturmaktadır.


II.YASAL DÜZENLEMELER

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 sayılı Vergi Affı Kanunu, 19 Ağustos 2016 tarih ve 29806 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.[1]

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 sayılı Kanuna ilişkin usul ve esaslar ise 1 seri No.lu Genel Tebliğ ile belirlenmiş olup aşağıdaki hususlarda düzenlemelere gidilmiştir.

6736 sayılı Kanun ile aşağıdaki düzenlemeler yapılarak yürürlüğe konulmuştur.

-2. Maddesindeki düzenlemelere göre, kesinleşmiş alacaklar yeniden yapılandırılıyor.

-3. Maddesindeki düzenlemelere göre, ihtilaflı alacaklar tasfiye edilmek isteniyor.

-4.ve 5. Maddedeki düzenlemelere göre, matrah artırımı ve matrah artırımı yapılan yılların incelenmemesi ve bu yıllara tarhiyat yapılmaması amaçlanıyor.

-6. Maddedeki düzenlemelere göre, Kayıt ve muhasebe düzeltmeleri yapılarak gerçek durumla kayıtların eşitlenmesi öngörülmektedir.

-7. Maddesindeki düzenlemelere göre, bazı varlıkların ekonomiye kazandırılması için VarlıkBarışı uygulaması yeniden getiriliyor.

Diğer maddelerle beraber bu kanun ile; Vergi ve vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları, taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payı, gümrük vergileri, trafik, askerlik, nüfus, seçim, karayolu geçiş ücreti, RTÜK idari para cezaları, YURT-KUR öğrenim ve katkı kredisi alacakları, SGK ve belediyelerin alacakları yeniden yapılandırılmış olacak.

 

III. YENİDEN YAPILANDIRMA’DA ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR

50 SORU – 50 CEVAP

SORULAR VE CEVAPLARI

Soru.1 Af Kanunu’nun Getirdiği İmkanlar Nelerdir?

a. Kesinleşmiş alacaklar yeniden yapılandırılacaktır.

b.İhtilaflı alacaklar tasfiye edilmek üzere davadan vazgeçilerek vergi idaresi ile gelip anlaşılabilinecektir.

c. Matrah artırımı ve matrah artırımı yapılan yılların incelenmemesi ve bu yıllara tarhiyat yapılmaması öngörülmüştür.

d. Kayıt ve muhasebe düzeltmeleri yapılarak gerçek durumla kayıtların eşitlenmesi amaçlanmaktadır

e Varlık Barışı uygulaması yeniden getirilmiştir.

 

A.KESİNLEŞMİŞ ALACAKLARLA İLGİLİ DÜZENLEMELER

Soru.2 Hangi Kesinleşmiş Alacaklar Yapılandırılıyor?

Vergi dairelerin vergi, resim, harç ve bunlara ilişkin cezalar ile gecikme faizi ve gecikme

zammı alacakları, vergi dairelerince takip edilen vergi dışındaki diğer amme alacakları, bazı idari para cezası alacaklarıiçin başvurulabilmektedir.

 

Soru.3 Hangi Vergiler Kanun Kapsamındadır?

30 Haziran 2016 dahil bu tarihten önceki dönemi kapsayan vergilerden, bu tarihe kadar beyan edilmesi gereken yıllık gelir, kurumlar, katma değer, özel tüketim, gelir(stopaj), kurum(stopaj), damga vergisi gibi beyana dayalı vergiler ile 30 Haziran 2016 tarihinden önce tahakkuk eden yıllık harçlar ve motorlu taşıtlar vergisi ile verilen askerlik, seçim, trafik, nüfus, karayolu taşıma, otoyollar ve köprülerden ihlalli geçiş idari para cezaları ve RTÜK idari para cezaları, vb. alacakların tamamı yeniden yapılandırma kanunu kapsamındadır.

Ayrıca vadesi kanunun yayımlandığı 19 Ağustos 2016 tarihinden önce olan vergi dairelerince takip edilen ancak vergi dışındaki diğer amme alacakları(ecrimisil, öğrenim ve katkı kredisi alacakları gibi) aynı zamanda kanun kapsamında aftan yararlanacaktır.

Soru.4 Diğer Amme Alacakları Nelerdir?

Yine vergi dairelerince takip edilen ancak vergi dışı amme alacakları ise vadesi kanunun yayım tarihi olan 19 Ağustos 2016 tarihinden önce gelen bu tarih dahil, aşağıdaki amme alacakları da yapılandırma kapsamına girmektedir.

 

Ecrimisil,Kaynak kullanımını destekleme fonu alacakları, Destekleme ve fiyat istikrar fonu alacakları, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından verilen ve süresinde ödenmediği için vergi dairelerine takip için intikal ettirilen öğrenim ve katkı kredisi alacakları, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından tespit edilen ve süresindeödenmediği için vergi dairelerine intikal ettirilen sulama tesisleri işletme ve bakım ücreti, sulama tesisleri yatırım bedeli gibi alacaklar,Doğrudan gelir desteği ödemelerinden geri alınması gereken alacaklar gibi amme alacakları yapılandırılacaktır.

Soru.5 Hangi İdari Para Cezaları Kanun Kapsamındadır?

30 Haziran 2016 tarihinden önce verilen bu tarih dahil, aşağıdaki idari para cezaları yapılandırmadan yararlanmaktadır.

Trafik idari para cezası, Karayolu taşıma idari para cezası, Otoyol ve köprülerden ihlalli geçiş idari para cezası, Askerlik para cezası,Seçim para cezası, Nüfus para cezası

Soru.6 Af Kanunu İçin Başvuru Nereye ve Nasıl Hangi Sürede yapılmalıdır?

Gelir İdaresi Başkanlığı internet adresi(www.gib.gov.tr) üzerinden başvurular yapılabilmektedir.  Ancak borçlu, bağlı olduğu vergi dairesine 31 Ekim 2016 tarihine kadar, bu tarih dahil, mesai saati bitimine kadar şahsen veya posta yoluyla da başvurabilmektedir.  Birden fazla vergi dairesine borcu olanlar ise her bir vergi dairesine ayrı ayrı başvurmaları gerekmektedir. Talep ettikleri dönem ve tür için sadece başvurup yararlanabilecekleri gibi tüm borçları için de başvuru yapabilirler.

 

Soru.7- Kesinleşmiş Alacakların Ödemeleri Nasıl Hangi Sürelerde ödenecektir?

Kanunun kapsamında hesaplanan ödemeler borçlunun tercihine göre Kasım / 2016 ayından başlamak üzere peşin veya taksitler halinde yapılabilecektir.

Peşin ödemeler ilk taksit ödeme süresi olan 30 Kasım 2016 tarihine kadar yapılması gerekmektedir. Peşin ödemelerde haliyle herhangi bir faiz ve katsayı uygulanmayacaktır.

Ayrıca Peşin Ödeme ile ilgili özel bir düzenleme daha vardır. Buna göre, İlk taksit ödeme süresi vergi için Kasım / 2016 ve Sgk İçin Aralık / 2016 ayı içinde tamamen ödenmesi halinde, fer’i alacaklar yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarı üzerinden ayrıca %50 ilave indirim(peşin ödeme indirimi) yapılacaktır.

Örnek1:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 30 Haziran 2016 tarihi itibarıyla 2015 yılından kalma 50.000.-TL vergi aslı borcu mevcuttur. Af kanunundan yararlanmak üzere başvuru yapılmıştır. Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak ayrıca 14.000.-TL daha hesaplanarak borca ilave edilerek yapılandırılmıştır.

Eğer borç peşin ödenmek isteniyorsa şirket 50.000.-TL asılın tamamını ve Yİ-ÜFE’ye göre hesaplanan tutar olan 14.000.-TL’nin ise %50’si olmak üzere 57.000.-TL ödeyerek borcundan kurtulmuş olacaktır.

Taksit imkanını tercih eden borçlular ise; 6, 9, 12 veya 18 eşit taksit seçeneklerinden birini tercih edebilecektir. Taksit sayısı artıkça uygulanan faiz de ona göre artmış olacaktır. İlk vergi taksiti Kasım / 2016, İlk Sgk Taksiti Aralık / 2016 ayında ödenecektir. Sonraki taksitler ise 2’şer aylık devrelerle yapılması gerekmektedir. Erken ödeme yapılması durumunda haliyle ilgili katsayıya göre faiz indirimi yapılacaktır.

Taksitle ödemelerde aşağıdaki katsayılar uygulanarak borç belirlenip tahsil edilecektir.

6 taksitte 12 ayda yapılacak ödemelerde 1,045

9 taksitte 18 ayda yapılacak ödemelerde 1,083

12 taksitte 24 ayda yapılacak ödemelerde 1,105

18 taksitte 36 ayda yapılacak ödemelerde 1,15

Kredi kartıyla da ödeme yapılabilmektedir. Kredi kartı işlem tarihi ödeme tarihiniz olacaktır. Ödeme belgesi bilgisayar çıktısı olarak muhafaza edilebilir.

Ayrıca 6111 sayılı kanuna istinaden yapılandırılan alacakları bozulan borçlular ve 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun(11/9/2014 tarihli ve Mükerrer 29116 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.) kapsamındaki borçlular isterse bu yeni af kanunu kapsamında borçlarını yapılandırabileceklerdir.

Soru.8-  Ödemelere ilişkin Kırmızı Çizgiler Nelerdir?

Yine kanunun ödemeye ilişkin sınırlarını da hemen belirtecek olursak; birincisi ilk taksit 2016 yılında ve 2. Taksit 2017 yılında ödemeyi yerine getirmek zorunludur kanunun borç yapılandırmasından yararlanmak için.

İkinci olarak belirtilmesi gereken husus Taksitlerin bir takvim yılında en fazla 2 tanesi süresinde ödenmezse veya eksik ödenirse Kanun hala ihlal edilmiş sayılmaz. Ancak bir takvim yılında 3 tanesi ödenmediği durumda yapılandırma bozulur.

Eğer bir takvim yılında en fazla 2 taksit aksatılarak ödeme yapılmış olsa bile ödemeye devam edebilirsiniz ve süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarları ise en geç son taksiti izleyen ay sonuna kadar ödenirse, yapılandırma bozulmadan, geç ödenen süre için gecikme zammı oranında bir zamla ödeme yapılabilecektir.

Eğer yapılandırma bozulursa, borçlular ödedikleri tutarlar kadar Kanundan yararlanmış olacaktır.

 

Diğer bir sınırlandırma ise; taksitlendirilen borçlar içinde yıllık gelir veya kurumlar vergisi, gelir ve kurumlar(stopaj) vergisi, katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi borcunuz bulunuyorsa, taksit ödeme süresi boyunca cari dönemde tahakkuk edecek tutarların süresinde ödenmesi gerekmektedir.

Yapılandırmanın en önemli handikaplarından biri bu düzenlemedir. Ancak cari döneme ilişkin bu vergilerin bir yılda iki defa süresinde ödenmemesi ihlal sebebi sayılmadığı için de yine ikinci bir belirsizlik ortaya çıkmaktadır. Her ne kadar tahakkuk eden bu vergileri çok zor durum olmaksızın her bir vergi türü itibarıyla bir takvim yılında 2’den fazla ödememeleri denilmekte ise de bu zor durum hali belirsizliğini koruyan ve idarenin nasıl uyguladığı belirsiz olan bir durumdur.

 

İade alacağı olan mükellefler mahsup talebinde bulunarak da bu yapılandırma borçlarını ödeyebilirler. Özellikle bu yöntem kullanılırken evrakların eksiksiz tam olması veya tamamlanması gibi işlemlere dikkat edilmeli yapılandırmayı bozmaya kadar bir çok mağduriyetin yaşandığı tecrübeyle sabittir.

 

Ödenecek alacaklarla ilgili olarak, tatbik edilen hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılacaktır. Buna isabet eden teminatlarda iade edilecektir. Ancak haczedilmiş mallar borçlunun talep etmesi halinde idarece satılabilecektir.

 

Ayrıca Ekonomi Bakanlığı tarafından olağanüstü politik riskin gerçekleştiği tespit edilen ülkelerde faaliyette bulunan ve Vergi usul Kanununa göre mücbir sebep hali kabul edilenlerin, ödenmesi gereken ödeme sürelerini mücbir sebep hali bittiğinden itibaren 1 yıl uzatmaya Bakanlar Kuruluna yetki verilmiştir. Ayrıca mücbir sebep hallerine dair başka düzenlemelerde mevcuttur.

Soru.9 Yapılandırma Nasıl Yapılacak, Devlet Hangi Alacaklarından Vazgeçmiş Olacak?

Öncelikle şunu belirtmekte fayda var ki, kesinleşmiş kamu alacaklarının asıl tutarlarının tahsilinden asla vazgeçilmeyecektir.

Sadece bu asıllara uygulanan gecikme faizi, gecikme zammı, ve gecikme cezasından vazgeçilecek ve bunun yerine yurt içi ÜFE esas alınarak belirlenecek tutarlar ödenecektir.

Eğer kamu alacağının aslı yoksa, sadece gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i alacağın ödenmemesi halinde ise Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutarın belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla vergilere bağlı gecikme faizi ve gecikme zammı gibi alacaklar, ödenmiş olanlar dahil olmak üzere asla bağlı kesilen vergi cezaları ve bunların gecikme zamlarından vazgeçilecektir.

Kesinleşmiş alacaklarda;Alacak asıllarının tamamı,gecikme faizi ve gecikme zammı yerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE) esasalınarak belirlenen tutar, alacak aslına bağlı olmayan vergi cezalarının (usulsüzlük cezaları) % 50’si, kapsam dahilindeki trafik idari para cezaları ve diğerlerinin tamamı ile faizleriyerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE) esas alınarak belirlenecek tutartahsil edilecektir.

Bu durumda;Vergi aslına bağlı olarak kesilen cezaların tamamının,alacak aslına bağlı olmayan vergi cezalarının kalan % 50’sinin, gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i alacakların tamamınıntahsilinden vazgeçilecektir.

 

B.KESİNLEŞMEMİŞ VEYA DAVA SAFHASINDA BULUNANAN

ALACAKLARLA İLGİLİ DÜZENLEMELER

Soru.10-  6736 Sayılı Kanun Dava Konusu Vergilere İlişkin Hangi Avantajlar Getiriyor?

 

Dava Eğer Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla vergi mahkemesindeyse;

 

-Alacak asıllarının % 50’si,

 

- Gecikme faizi ve gecikme zammı yerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE)esasalınarak hesaplanacak tutar,

 

- Alacak aslına bağlı olmayan vergi cezalarının(usulsüzlük ve özel usulsüzlük) % 25’i,

 

-İdari para cezalarının %50’si,

 

tahsil edilecektir.

 

Kalan alacak asılları ile alacak aslına bağlı olmayan vergi cezalarının kalan kısmıve alacak aslına bağlı olarak kesilen vergi cezalarının tamamı ile gecikme faizi vegecikme zammı gibi fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilecek ve silinmiş olacaktır.

 

Dava Eğer Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla Danıştay veya Bölge İdare Mahkemesindeyse Vergi Mahkemesince Verilmiş En Son Karara Bakılması Gerekir.

 

1-Eğer Karar TERKİN ise;

 

-Alacak asıllarının %20’si ve Gecikme Faizi ve Gecikme Zammı yerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE)esasalınarak hesaplanacak tutar,

 

-Alacak aslına bağlı olmayan vergi cezalarının(usulsüzlük ve özel usulsüzlük) ise %10’u,

 

-İdari para cezalarının terkin edilen cezanın %20’si,

 

tahsil edilecektir.

 

2-Eğer Karar TASDİK VEYA TADİLEN TASDİK ise;

 

-Tasdik edilen alacak asıllarının tamamı, Gecikme faizi ve gecikme zammı yerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE) esas alınarak hesaplanacak tutar,

 

-Alacak aslına bağlı olmayan vergi cezaların(usulsüzlük ve özel usulsüzlük) tasdik edilen kısmının %50’si ve terkin edilen kısmın %10’u,

 

-İdari para cezalarının tasdik edilen cezanın tamamı, terkin edilen cezanın %20’si tahsil edilecektir.

 

Kalan alacak asılları ile alacak aslına bağlı olmayan vergi cezalarının kalan kısmıve alacak aslına bağlı olarak kesilen vergi cezalarının tamamı ile gecikme faizi vegecikme zammı gibi fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilecek ve silinmiş olacaktır.

 

Ödeme Emirlerine Karşı Açılan Davalar

Ödeme emrine karşı açılan davalar ile ilgili olarak 19 Ağustos 2016 tarihinden önce dava konusu yapılmış ödeme emri ile amme alacağının tarhiyatına ilişkin karar verilmiş ise mükellef ihtilaflı alacaklarla ilgili 3. Madde hükmünden yararlanabilecektir. Eğer böyle bir karar verilmemişse kanunun 2. Madde hükmündeki kesinleşmiş alacaklarla ilgili hükümlerden yararlanacaktır.

 

Örnek.2 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin2011yılına ilişkin defter ve belgelerinin incelenmesi neticesinde 3.000.000 TL kurumlar vergisi re’sen tarh edilmiş ve bir kat vergi ziyaı cezası kesilmiştir.

Bu verg/ceza ihbarnamesi 31 Aralık 2015 tarihinde mükellefe tebliğ edilmiştir. Vergi mahkemesinde dava açılmış kanunun yayım tarihinde henüz bir karar çıkmamıştır.

Mükellef 6736 sayılı kanundan yararlanmak üzere davadan vazgeçip idareye başvurduğunda aşağıdaki avantajları sağlamış olacaktır.

Alacak vergi aslı %50 silinecek ve 1.500.000 TL olarak ödenecektir. Vergi ziyaı cezası olan 3.000.000 TL silinecektir. Ve üstelik gecikme faizi ve zammından vazgeçilerek Yİ-ÜFE oranında bir tutar hesaplanarak ödenecektir.

Eğer örneğimizde verilen en son karar terkine ilişkin olsaydı vergi aslının %80’i silinecek sadece 600.000 TL ve hesaplanan Yİ-ÜFE ödenecektir.

 

C.KANUNİ DEFTER VE BELGELERİ İNCELEMEDE OLAN MÜKELLEFLER

Soru.11-  6736 Sayılı Kanun İle İnceleme Aşamasında Olan Mükellefler Neler Yapabilir?

30 Haziran 2016 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak anılan kanunun Resmi Gazete’de yayımlandığı 19 Ağustos 2016 tarihinden önce başlanılan ve tamamlanmamış devam eden  incelemeler ve takdir, tarh tahakkuk işlemleri sonuçlandığında Kanundan yararlanılacaktır.

İnceleme veya takdir işlemleri neticesinde hesaplanmış vergi ve cezalar için tebliğ edilen “Vergi ve/veya Ceza İhbarnamesi” üzerine tebliği tarihinden itibaren 30 gün içinde vergi dairesine başvuruda bulunmak gerekmektedir.

Örnek.3 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 2012 yılı defter ve belgelerikatma değer vergisi yönünden incelemededir. 6736 sayılı kanunun yayımlandığı tarih olan 19 Ağustos 2016 tarihi itibarıyla inceleme sonuçlanmamıştır. Mükellef ise matrah artırımından yararlanmamıştır.

İnceleme sonucunda ise 20 Mayıs 2017 tarihinde Nisan/2012 vergilendirme dönemi için 500.000 TL KDV re’sen tarh edilmiş  bir kat vergi ziyaı cezası kesilerek ihbarnameyle tebliğ edilmiştir.

Mükellef 30 gün içinde bağlı vergi dairesine başvurduğunda; vergi aslının yarısı olan 250.000 TL silinecek, bir kat vergi ziyaı olan 500.000 TL silinecek ve hesaplanacak gecikme faizi yerine sadece Yİ-ÜFE oranında hesaplanan bir tutar istenilecektir.

Örnek.4 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 2013yılı defter ve belgelerisahte fatura kullanmak fiilinden katma değer vergisi yönlü müfettişler tarafından incelenmektedir. Kanunun yayım tarihi olan 19 Ağustos 2016 tarihinden önce başlanılan incelemelerden olduğu için bu incelemenin izleyen ayın başından itibaren 1 ay içinde bitirilmesi gerekmektedir.

30 Eylül 2016 tarihine kadar bitilmesyen bu inceleme, mükellefin başvuru süresi olan 31 Ekim 2016 tarihi sonuna kadar matrah ve vergi artırımında(2011 yılı için KDV incelemesi olduğu için sadece KDV’den artırım yeterlidir) bulunması şartıyla 30 Eylül 2016 tarihinden sonra ki, vergi dairesi kayıtlarına intikal eden raporlar veya kararlar(takdir komisyonu kararları) üzerine tarhiyat yapılamayacağından incelemeye devam edilmeyecektir.

Örnek.5 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 2012yılı defter ve belgeleri kurumlar vergisi yönünden incelenmiş ve 2012 yılı kurum matrahı 300.000 TL’dan 500.000 TL’na çıkarılmak üzere 200.000 TL re’sen matrah takdir edilmiş vergi ve ceza ihbarnameleri mükellefe tebliğ edilmiş, mükellef ise 19 Ağustos 2016 tarihinden önce vergi mahkemesine başvurmuş, henüz bir karar çıkmamıştır.

Bu durumda matrah artırımına giderken mükellef 2012 yılı matrahını 300.000 TL değil 500.000 TL olarak dikkate alacak ve bunun %30’u oranında 150.000 TL matrah artırımına gitmesi gerekmektedir.

Kanun hükmüne göre matrah artırımı için öncelikle kanunun yayım tarihine kadar kesinleşmemiş olanlar da dahil önce düzeltme beyannamesi vererek matrahı bu tarhiyata göre düzeltip bu matrah üzerindenartırımı gerçekleştirmelidir.

Soru.12-  Başvuru Sonucu Sağlanacak Avantajlar Nelerdir?

 

Bu başvuru sonucunda;

 

-Tarh edilen verginin %50’si ve verginin normal vade tarihinden 6736 sayılıkanunun Resmi Gazete’de yayımlandığı 19 Ağustos 2016 tarihine kadar hesaplanan Gecikme Faizi yerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE)esasalınarak hesaplanacak tutar,

 

Kanunun yayımlandığı 19 Ağustos 2016 tarihinden dava açma süresinin bitim tarihine kadar geçen süre için ayrıca hesaplanan gecikme faizi,

 

-Vergi aslına bağlı olmayan cezalarda(usulsüzlük ve özel usulsüzlük) cezanın %25;i

 

Tahsil edilecektir.

 

Kalan alacak asılları ve cezaları ile gecikme faizinin tahsilinden vazgeçilerek silinmiş olacaktır.

 

 Ancak ödemeler ihbarnamenin tebliğini izleyen aydan başlanarak peşin veya 2’şer aylık dönemler halinde 6 eşit taksitte ödenecektir. Ama bütün bu avantajlardan dava açılmaması koşuluyla yararlanılabilecektir.

 

 

D.KANUN KAPSAMINDA PİŞMANLIK HÜKÜMLERİ

Soru.13- Kanun Kapsamında Pişmanlıkla veya Kendiliğinden Beyanname Verilebilir mi?

 

Kanun; kapsadığı dönemlere ilişkin pişmanlıkla veya kendiliğinden beyanname vermeye engel değildir. Yani 30 Haziran 2016 tarihinden önceki dönemlere ait beyan edilmemiş gelir ve kazançların(tapu harcı, kira geliri, değer artış kazancı, vb…) pişmanlık veya kendiliğinden beyannameye konu edilerek bu kanundan yararlanması mümkün hale getirilmiştir. Ancak pişmanlık veya kendiliğinden yapılacak beyanların 31 Ekim 2016 tarihi mesai saati bitimine kadar bağlı olan vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

 

Bu beyannameler üzerine tahakkuk eden;

 

-Vergilerin tamamı,

 

-Pişmanlık zammı ve gecikme faizi yerine güncelleme oranı (Yİ-ÜFE)esasalınarak hesaplanacak tutar,

 

Tahsil edilecektir.

 

Vergi cezalarının, pişmanlık zammının ve gecikme faizinin tahsilinden vazgeçilmiş ve silinmiş olacaktır.

 

Ayrıca GVK 64. Madde kapsamı ücret geliri elde edenler ve, Basit Usul Ticaret erbabı yanında çalışanlar, özel hizmetlerdeki şoförler, özel inşaat işlerinde çalışan inşaat işçileri, kira geliri elde eden gerçek kişilerin yanında ücret geliri elde edenler, 2016 yılı gelir vergilerini süresinde tarh ettirmemişse 2 ay içinde tarh ettirirse eğer geçmişe yönelik gelir vergisi ve vergi cezası aranılmayacaktır.

 

Soru.14- Kanunun Yayım Tarihinde 19 Ağustos 2016’da Kesinleştiği Halde Henüz Ödeme Süresi Geçmemiş Alacaklar Nasıl Yararlanır Af Kanunundan?

 

Uzlaşma Hükümlerine Göre Kesinleşen Ödenecek Alacaklar

 

Uzlaşmayla kesinleşmemiş ancak kanunun yayım tarihi itibarıyla ödeme süresi geçmemiş alacaklar kanundan yararlandırılır.

Örnek.6 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin24 Ekim 2015 tarihinde verilmesi gereken KDV beyannamesi süresinde verilmemiştir. Defter ve belgeler inceleme sonucu 80.000 TL KDV tarh edilerek bir ka vergi ziyaı cezası ve 1.300 TL özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Vergi/ceza ihbarnamesi 25 Haziran 2016 mükellefe tebliğ edilmiştir. Mükellef 15 Temmuz 2016 tarihinde uzlaşma talep etmiş ve 20 Temmuz 2016 tarihi uzlaşma tarihi olarak verilmiştir.

Ve uzlaşma günü Vergi aslı için 50.000 TL, Vergi ziyaı için 20.000 TL, Özel Usulsüzlük Cesası 1.300 TL ve Gecikme Faizi için 9.500 TL olmak üzere 80.800 TL tahakkuk etmiştir. Ancak henüz vade tarihi geçmeyen bir alacak olduğu için, vade tarihi 20 Ağustos 2016 olduğundan mütevellit, 6736 sayılı bu kanunun 2. Maddesine istinaen eğer vergi dairesine başvurup af kanunundan yararlanmak isterse ödenecek tutarlar aşağıda ki gibi değişecektir.

Vergi aslı KDV Tutarı 50.000 TL, vergi ziyaı tutarı sıfır(0), Özel Usulsüzlük cezası(1.300 x%50=) 650 TL ve Yİ-ÜFE Tutarı(Gecikme Faizi Yerine) 1.500 TL olmak üzere 52.150 TL ödeyecektir. Ve neticede (80.800 – 52.150 =) 28.650 TL daha alacaktan İdare vazgeçmiş olacaktır.

VUK 376. Madde Kapsamında Ödenecek Alacaklar

19 Ağustos 2016 tarihi itibarıyla dava süresi geçmiş ödeme süresi geçmemiş alacaklar indirimli ceza tutarları dikkate alınarak af kanunundan yararlanacaktır.

Örnek.7 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 2015 yılına ilişkin Ba-Bs vermeme fiilinden dolayı 1.300 TL özel usulsüzlük cezasıkesilmiştir.10 Temmuz 2016tarihinde tebliğ edilmiştir. Mükellef VUK 376. Maddeden yararlanmak üzere 7 Temmuz 2016 tarihinde vergi dairesine başvurmuştur. Vergi Dairesi ise 1/3 indirim yaparak kalan 866,66 TL cezayı 7 Eylül 2016 tarihine kadar ödemesi gerektiğini bildirmiştir.

Mükellef 6736 sayılı kanun kapsamında vergi dairesine başvurduğunda bu 866,66 TL ceza %50 indirilerek 433,33 TL olarak vergi dairesine ödenecektir.

VUK 371. Madde Kapsamında Pişmanlık Hükümlerine Göre Tahakkuk Eden Alacaklar

19 Ağustos 2016 tarihi itibarıyla 371. Maddeden yaralanılmış ancak 15 günlük ödeme süresinde ödenmemiş olan alacaklar pişmanlık bozulacağı için 6736 sayılı kanun kapsamında af kanunundan yaralanacaktır.

Örnek.8 Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin Mart/2015 tarihli Gelir(stopaj) vergisi beyannamesi 10 Ağustos 2016 tarihinde pişmanlıkla verilmiştir. 16.000 TL tahakkuk etmiştir. Süresinde verilmeyen beyannameden dolayı 1.300 TL özel usulsüzlük cezası kesilerek tebliğ edilmiştir. Alacağın vadesi 25 Ağustos 2016 olacaktır.

Normalde pişmanlık hükümleri sonrası mükellefin ödemesi gereken tutar 19.615,50 TL olması gerekirken, Af kanunu sonrası ödenecek tutar 17.055,55 TL olacaktır. Mükellefin 2.559,95 TL pişmanlık zammı silinmiş olacaktır. Ayrıca 1300 TL cezanın 19 Ağustos 2016 tarihi itibarıyla 30 günlük dava açma süresini geçmediği için %50 indirimde buradan avantajı olacak cezanın yarısını ödeyecektir.

İkmalen ve Resen Tarh Edilmiş Kesinleşmiş Ancak Ödeme Süresi Gelmemiş Alacaklar

İkmalen, re’sen veya idarece tarhiyatlarda 19 Ağustos 2016 tarihi itibarıyla dava açma süresi geçmiş ancak ödeme süresi henüz geçmemiş alacaklarda 6736 sayılı kanun kapsamında af kanunundan yararlanabilecektir.

Soru.15- Kanunun Yayım Tarihinde 19 Ağustos 2016 Tarihinden Önce Asılları Kısmen Ya Da Tamamen Ödenmiş Vergiler Kanundan Yararlanabilir mi?

-Asılları kısmen ödenmiş olan vergilerin ödenmemiş kısımları af kanunundan yararlanabilir.

-Asılları tamamen ödenmiş ancak fer’ileri ödenmemiş alacaklar kadar kanunundan yararlanabilir

-Asılları tamamen ödenmiş gecikme faizi ve zammı kısmen tahsil edilmiş olan alacaklar ise kalan fer’i kısım için af kanunundan yararlanabilecektir.Bu durumda Gecikme faizi veya zammı tutarı, Yİ-ÜFE oranına göre hesaplanacak tutardan fazla ise zaten artı bir alacak talebi olmayacaktır.

-Bu tarih itibarıyla sadece vergi aslına bağlı kesilen cezalardan(vergi ziyaı cezaları, kaçakçılık, ağır kusur ve kusur cezaları) ve bunlara ilişkin gecikme zamlarından ibaret olması ve herhangi bir ihtilafın olmaması şartıyla başvuruya bağlı olmaksızın re’sen; ihtilaf bulunması halinde ise borçlunun müracaat etmesi ve ihtilafından vazgeçmesi şartına bağlı olarak bu cezların ve bunlara ilişkin gecikme zamlarının tahsilinden vazgeçilmiş olunacaktır.

-Vergi aslına bağlı olmayan cezalarda ise; usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının %50’si silinecektir.

-İştirak nedeniyle kesilen cezalarda da %50’si silinecektir.

-İhtirazi kayıtla beyana konu edilmiş vergiler de dava konusu yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın kanundan yararlandırılacaktır.

E.MATRAH ARTIRIMINA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

Soru.16-Gelir ve Kurumlar Vergisinde Matrah Artırımı Nasıl Yapılacaktır?

 

Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri 31 Ekim 2016 tarihi mesai saati bitimine kadar bağlı olunan vergi dairesine başvurarak, yıllık beyannamelerinde(ihtirazi kayıtla verilenler dahil) beyanettikleri matrahlarını;

 

-2011 yılı için %35

-2012 yılı için %30

-2013 yılı için %25

-2014 yılı için %20

-2015 yılı için %15

 

Oranından az olmamak üzere artıracaklardır. Artırılan matrahlar üzerinden %20 oranında vergi hesaplanıp ödenecektir.

 

Bu nedenle matrah artırımı yapılan yıllar için gelir ve kurumlar vergisi yönünden vergi incelemesi ve tarhiyat yapılamayacaktır.

 

Soru.17- Gelir Vergisi Mükellefleri Arasında Matrah Artırımında %20 Yerine %15 Vergi Oranı Hangi Mükelleflere Uygulanacaktır?

 

%20 vergi oranı; matrah artırımında bulunulan yıla ait vergiler(ilk beyan zamanında normal vade tarihinde) zamanında beyan edilmiş ve ödenmişse ve bu vergi(Gelir ve Kurumlar Vergisi) türleri için Kanunun birikmiş borçlara ilişkin hükümleri ile ihtilaflı alacaklara ilişkin hükümlerinden yararlanılmamış ise bu oran %15 olarak uygulanır.

 

İlgili yıllar için artırılan matrahın %20 yerine %15 vergi hesaplanarak ödenir. Vergisini zamanında ödeyen mükelleflere bir tür %5indirim oranlı vergisel teşvik gibi düşünülebilir bu düzenleme. Hatta bu indirimli vergi istisnası  indirim ve mahsuplar nedeniyle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken verginin bulunmaması hâlinde de bu hüküm uygulanır.

Soru.18-Gelir Vergisi Mükellefleri İçin artırılacak Matrah Tutarları Nedir?

 

GELİR VERGİSİ MÜKELLEFLERİ İÇİN ASGARİ MATRAH ARTIRIM TUTARLARI

 

Yıl

İşletme Hesabı(TL)

Bilanço Esası ve Serbest Meslek(TL)

Basit Usul(TL)

Gayrimenkul Sermaye İradı(TL)

Diğer Gelir Unsuru(TL)

2011

9.500

14.000

1.400

2.800

9.500

2012

9.890

14.820

1.482

2.964

9.890

2013

10.490

15.740

1.574

3.148

10.490

2014

11.160

16.740

1.674

3.348

11.160

2015

12.650

18.970

1.897

3.794

12.650

 

 

Soru.19-Gayrimenkul Sermaye İradından Matrah Artırımında İstisna Dikkate Alınacak mı?

 

Gayrimenkul Sermaye İradından matrah artırımında bulunan mükellefler için ilgili yıllar itibarıyla gayrimenkul sermaye iratları için belirlenen istisna tutarları dikkate alınmaz.

 

Soru.20-Ücret Menkul Sermaye İradı ve Diğer Kazanç ve İrat Elde Eden Mükelleflerin Asgari Matrahlarını Ne kadar Artırmaları Gerekmektedir?

 

Ticari ve zirai kazanç ve serbest meslek kazancı dışında ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat( bu kazanç veya iratların biri veya birkaçını birden elde etmiş olsa bile) beyan eden gelir vergisi mükelleflerince, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahlar esas alınacaktır. Buna göre; 2011 yılı için 9.500.TL, 2012 yılı için 9.890.TL, 2013 yılı için 10.490.TL, 2014 yılı için 11.160.TL ve 2015 yılı için 12.650.TL tutarında asgari matrah artırımında bulunmaları gerekmektedir.

Soru.21-Basit Usul ve Gayrimenkul Sermaye İradı Mükelleflerinin Başka Gelir Unsuru Elde Etmeleri Halinde Asgari Matrahlarını Ne Kadar Artırmaları Gerekmektedir?

 

Normal koşullarda Basit Usul veya Gayrimenkul Sermaye İradı mükelleflerini tek başına elde eden mükellefler için asgari matrak tutarları yukarıda ki tabloda görüldüğü üzere farklı olmasına rağmen; Basit usul Mükellefi ticari kazancı yanında diğer gelir unsurlarını da birlikte elde ediyorsa, ya da Gayrimenkul Sermaye İradı mükellefi, ayrıca ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve iradı beyan eden gelir vergisi mükellefleri, işletme hesabı esasına göre belirlenen asgari matrahları artırmaları gerekmektedir. Buna göre;2011 yılı için 9.500.TL, 2012 yılı için 9.890.TL, 2013 yılı için 10.490.TL, 2014 yılı için 11.160.TL ve 2015 yılı için 12.650.TL tutarında asgari matrah artırımında bulunmalrı gerekmektedir.

Soru.22-Kurumlar Vergisi Mükellefleri İçin artırılacak Matrah Tutarları Nedir?

 

KURUMLAR VERGİSİ MÜKELLEFLERİ İÇİN ARTIRILACAK ASGARİ MATRAH TUTARLARI

 

Yıl

Matrah Artırım Oranları

Asgari Artırım Tutarları(TL)

2011

%35

28.000

2012

%30

29.650

2013

%25

31.490

2014

%20

33.470

2015

%15

37.940

 

Soru.23- Kurumlar Vergisi Mükellefleri Arasında Matrah Artırımında %20 Yerine %15 Vergi Oranı Hangi Mükelleflere Uygulacaktır?

 

%20 vergi oranı; matrah artırımında bulunulan yıla ait vergiler(ilk beyan zamanında normal vade tarihinde) zamanında beyan edilmiş ve ödenmişse ve bu vergi(Gelir ve Kurumlar Vergisi) türleri için Kanunun birikmiş borçlara ilişkin hükümleri ile ihtilaflı alacaklara ilişkin hükümlerinden yararlanılmamış ise bu oran %15 olarak uygulanır.

 

İlgili yıllar için artırılan matrahın %20 yerine %15 vergi hesaplanarak ödenir. Vergisini zamanında ödeyen mükelleflere bir tür %5indirim oranlı vergisel teşvik gibi düşünülebilir bu düzenleme. Hatta bu indirimli vergi istisnası  indirim ve mahsuplar nedeniyle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken verginin bulunmaması hâlinde de bu hüküm uygulanır.

Soru.24- Kurumlar Vergisi Mükellefleri 193 sayılı GV Kanunun 61. Maddesine Göre Vergi Tevkifatına Tabi Tutulmuş Kazançlar İçin Matrah Artırımı Uygulanacak mı?

Matrah artırımı aynı şekilde beyan edilen matrahın 2011 yılı için %35, 2012 yılı için %30, 2013 yılı için %25, 2014 yılı için %20 ve 2015 yılı için %15 şeklinde olacaktır. Bu kapsamda ilgili vergi tevkifatını beyan etmemiş olan mükellefler, herhangi bir vergi incelemesine ve tarhiyata muhatap olmamaları için ayrıca ilgiliş yıllar için Kurumlar Vergisi mükellefleri için belirlenen asgari matrah tutsrlsrının %50’sinden az olmamak üzere matrah beyan edecekler ve %15 oranında hesaplanan vergisi ödemeleri gerekecektir. Buna göre; 2011 yılı için 14.000.-TL, 2012 yılı için 14.825.-TL, 2013 yılı için 15.745.-TL, 2014 yılı için 16.735.-TL ve 2015 yılı için 18.970.-TL tutarında asgari matrah artırımında bulunmalrı gerekmektedir.

Soru.25- Gelir ve Kurumlar Vergisi Mükellefleri İçin Matrah Artırımında Tevkif Yoluyla Ödenmiş Vergiler Mahsup Edilebilir mi?

 

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin bu fıkra hükmünden yararlanarak beyan ettikleri matrahları artırmaları hâlinde, daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergiler, artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan vergilerden mahsup edilmez.

 

Soru.26- Gelir ve Kurumlar Vergisi Mükellefleri İçin Matrah Artırımında Zarar Mahsubuna İlişkin Sınır Nedir?

 

- Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50’si, 2016 ve izleyen yıllar kârlarından mahsup edilmez.

- İstisna ve indirimler nedeniyle gelecek yıllarda matrahtan indirim konusu yapılabilecek tutarlar ile geçmiş yıl zararları bu fıkra hükmüne göre artırılan matrahlardan indirilemez.

 

 

Soru.27- Gelir ve Kurumlar Vergisi Mükellefleri İçin Tevkif Yoluyla Ödene Vergiler’de Matrah Artırımında Bulunması İncelemeden Kurtarır mı?

 

Matrah artırımında bulunan mükelleflerin yıllık gelir ve kurumlar vergisine mahsuben daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergilerin iadesi ile ilgili taleplerine ilişkin inceleme ve tarhiyat hakkı saklıdır.

Soru.28- Kar Dağıtımına Bağlı Tevkifat Matrah Artırımı Kapsamında Mı?

 

Kar Dağıtımına bağlı tevkifat uygulaması matrah artırımı kapsamında değildir.

Soru.29-Gelir(Stopaj) ve Kurum(Stopaj) Vergisinde Matrah Artırımı Kapsamında Hangi Ödemeler Vardır?

Vergi tevkifatı yapmakla sorumlu olanlarca;

-Ücret ödemeleri,

-Serbest meslek erbabına yapılan ödemeler,

Kira ödemeleri

-Yıllara sari inşaat ve onarım işlerine ilişkin ödemeler,

-Çiftçilere yapılan ödemeler,

-Vergiden muaf esnafa yapılan ödemeler,

Üzerinden yapılan tevkifatlar nedeniyle matrah ve vergi artırımında bulanabileceklerdir.

 

Soru.30-Katma Değer Vergisi Mükellefleri İçin artırılacak Matrah Tutarları Nedir?

Katma Değer Vergisi mükellefleri 1 No.lu KDV beyannamelerinde yer alan hesaplanan katma değer vergilerinin yıllık toplamı üzerinden;

-2011 yılı için %3,5

-2012 yılı için %3

-2013 yılı için %2,5

-2014 yılı için %2

-2015 yılı için %1,5

Oranında hesaplayacakları katma değer vergisini ödemeyi kabul etmeleri halinde, katma değer vergisi incelemesine ve tarhiyatına muhatap olmayacaklardır.

Soru.31-Katma Değer Vergisi Mükellefleri İçin 2 No.lu KDV Beyannamesinde Matrah Artırım Mümkün mü?

 

2 No.lu KDV beyannameleri için matrah artırımından yararlanılması mümkün değildir.

 

Soru.32- Artırımda Bulunulacak Yıl İçindeki Dönemlere İlişkin KDV Beyannamelerinin Tamamını Vermemiş, Ancak Üçten Fazla Beyanname Vermiş Olanlar Bu Kanundan Yararlanabilir mi?

 

Verilmiş olan KDV beyannamelerinin “Hesaplanan KDV Toplamı” satırlarında yer alan tutarlar toplanacak ve beyanname verilen dönem sayısına bölünecek ve ortalaması bulunacaktır. Bulunan ortalama tutar yıla iblağ edilerek bulunacak toplam tutara ilgili yıl için belirlenen KDV artırım oranı uygulanarak artırım tutarı hesaplanması gerekmektedir.

 

Örnek9:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş. 2014 yılı içinde 4 vergilendirme döneminde katma değer vergisi beyannamesi vermiş 8 aylık dönemde ise mali müşavir beyannameyi vermemiştir. Verilen 4 dönem beyannamedeki matrah toplam 60.000.-TL’dir. Buna göre şirketin KDV Matrah artırımı aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

Her Bir Dönem İçin Dikkate Alınacak Hesaplanan KDV= 60.000 / 4 = 15.000 TL.

 2014 yılı KDV Artırımına Esas Tutar= 15.000 x 12 = 180.000 TL.

2014 Yılı KDV Artırım Tutarı= 180.000 x %2 = 3.600 TL

 

Soru.33-Katma Değer Vergisinden Matrah Artırımında Bulunabilmek İçin Gelir veya Kurumlar Verginden de Artırım Zorunlu mudur?

 

Mükellefler, KDV matrah artırım imkanından yararlanmak için gelir veya kurumlar vergisi bakımından matrah artırımında bulunmaları şart değildir.

 

Soru.34- Artırımda Bulunulacak Yıl İçindeki Dönemlere İlişkin Hiç KDV Beyannamesi Vermemiş veya En Fazla İki Dönem KDV Beyannamesi Vermiş Mükellefler Artırım İmkanından Yararlanabilir mi?

 

Bu mükelleflerin ilgili yıla ilişkin olarak gelir veya kurumlar vergisi bakımından matrah artırımında bulunmaları şart olacaktır. KDV artırım tutarı ise, gelir veya kurumlar vergisi matrah artırım tutarına %18 oranı uygulanarak bulunması gerekmektedir.

 

Örnek10:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş. 2015 yılı içinde 2 vergilendirme döneminde katma değer vergisi beyannamesi vermiştir. 10 aylık dönemde ise beyanname verilmemiştir. Şirket 2015 yılına ilişkin olarak ise asgari tutar kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuştur. Bu durumda KDV Matrah artırım beyanı aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

 

Her ne kadar iki dönem KDV beyannamesi verilse de bu beyannameler hiç dikkate alınmayacaktır. KDV artırım tutarı ise, kurumlar vergisi matrah artırım tutarına %18 oranı uygulanarak bulunması gerekmektedir.

 

2015 Yılı Kurumlar Vergisi Matrah Artırım Tutarı              37.940 TL

 

2015 Yılı KDV Artırım Tutarı       37.940 x%18 =             6.829 TL

 

 

Soru.35- Artırımda Bulunulacak Yıl İçindeki Dönemlere İlişkin En Az Üç Dönemde KDV Beyannamesi Veren 1 No.lu KDV Beyannamelerinde, Hesaplanan KDV Bulunmayan veya Hesaplanan KDV Beyanları Sadece Tecil-Terkin Uygulaması Kapsamındaki Teslimlere İlişkin Olan Mükellefler Artırım İmkanlarından Yararlanabilecek mi?

 

Bu mükelleflerin ilgili yıla ilişkin gelir veya kurumlar vergisi bakımından matrah artırımında bulunmaları şart olacaktır. KDV artırım tutarı ise, gelir veya kurumlar vergisi matrah artırım tutarına %18 oranı uygulanarak bulunması gerekmektedir.

 

Soru.36- Matrah Artırımına İlişkin Özellikli Diğer Hususlar Nelerdir?

 

-Matrah artımında ayrıca artırılan matrahlardan geçici vergi hesaplanmayacak. Artırım için verilen beyannamelerde damga vergisi hesaplanmayacaktır.

 

-Artırım dönemlerine ilişkin vergi inceleme ve takdir işlemleri kanunun yayımını izleyen ayın başından itibaren bir ay içinde yani Eylül / 2016 ayı sonuna kadar sonuçlandırılmazsa eğer inceleme ve takdir işlemine devam edilemeyecektir.

 

-Ödenen vergi gider ve maliyet kabul edilmez, mahsup ve iade yapılmaz.

 

Hesaplanan vergi süresinde ödenmezse eğer 2 kat gecikme zammı yani aylık %2,80 olarak uygulanacak takip ve tahsil edilecektir. Buradan şu sonuç çıkabilir; matrah artırımında bulunup tahakkuk ettikten sonra ödem yapılmadı veya eksik ödeme yapıldı diye sen matrah artırımından yararlanamazsın hakkın kayboldu denilemez.

 

-Sahte fatura düzenleyenler matrah artırımından yararlanamazlar. Ancak Sahte fatura kullananlar matrah artırımından yaralanabilecektir.

 

-Matrah artırımı başvuruları 31 Ekim 2016 tarihine kadar bağlı vergi dairesine yapılması gerekmektedir.

 

-Matrah artırımı sonucu hesaplanan vergiler 30 Kasım 2016 tarihine kadar peşin veya 6, 9, 12, 18 eşit taksitte ödenebilir. Eğer taksitler süresinde ödenmezse gecikme zammı iki kat %2,80 olarak uygulanacaktır.

IV SONUÇ:

Aslında 6736 sayılı kanunun en zayıf ayağı vergi suçlarına ilişkin olan kısmıdır. Suç duyurusu raporlarının yazılmayacağı ve/veya bu suçların savcılıklar tarafından takipsizlik kararıyla sonuçlanacağına dair düzenlemeler, her ne kadar eski af kanunlarında olsa bile bu düzenlemelerde direkt olarak yer almamıştır.

Oysa hepimiz biliyoruz ki, özellikle sahte fatura kullanımına ilişkin binlerce dosya savcılıklarda boşu boşuna mahkemeleri meşgul etmektedir. Hele Kod uygulamasına ilişkin yaşanılan mağduriyetler ise zaten ayrı makale konusunu oluşturacak kadar geniş ve derin sorunlardır, her ne kadar son düzenlemeler ışığında bazı iyileştirmeler yapılmasına rağmen.

Yine de vatandaşlarımızın teselli bulacağı iyi bir düzenleme olarak son sözümüz şu olsun; sahte belge düzenleyenler ve defter ve belgeleri ibraz etmeyenler haliyle matrah artırımından yararlansa bile 359. Maddedeki cezalardan kurtulamayacaktır.Sahte belge kullananlar ise hem matrah artırımından yararlanabilecektir hem de 359. Madde kapsamında cezalara maruz kalmayacak, incelemeden muaf tutulacaktır. Devam eden incelemelere ilişkin ise mükelleflere matrah artırımında her halükarda bulunmalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü sahte belge kullanımında suç duyurusu raporu yazılsa bile savcıların bunu bir iyi niyet karinesi olarak değerlendireceğini ve takipsizlikle sonuçlanacağını umut etmekten başka yapılacak bir şey görünmüyor şu aşamada.

 


[1] 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun, 19 Ağustos 2016 tarih ve 29806 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

25.08.2016

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM