YAZARLARIMIZ
Süleyman Can
Avukat
Eski Hakim
can.slyman@gmail.com



Bir Taşınmazı Haricinde Başka Bir Taşınmaz Üzerinde Hisse Sahibi Olan Emekliler Emlak Vergisi İndiriminden Yararlanabilir Mi?

GİRİŞ

Emekli maaşı haricinde başkaca bir geliri olmayan kişilerin sahip oldukları 200 metrekareyi geçmeyen konutların 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu ile verilen yetkiye istinaden Bakanlar Kurulu tarafından emlak vergisi oranı sıfıra indirildiği için, emekli olup söz konusu şartları taşıyan kişilere ait tek meskenden emlak vergisi alınmayacağı konusunda kuşku bulunmamaktadır.

Buna karşın, bu şartları taşıyan emeklinin başka bir taşınmazda (özellikle miras yoluyla kendisine intikal eden) hisseli olarak malik olması halinde söz konusu vergi indiriminden yararlanıp yararlanmayacağı hususu tartışmalı olup, işbu yazımda bu konuya ilişkin mahkeme kararları ile kişisel düşüncelerime yer vereceğim.

1-KONUYA İLİŞKİN MEVZUAT HÜKÜMLERİ

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinde, Bakanlar Kurulunun, kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup on sekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların, gazilerin, özürlülerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin Türkiye sınırları içinde brüt 200 m²'yi geçmeyen tek meskeni olması (intifa hakkına sahip olunması hali dahil) halinde, bu meskenlerine ait vergi oranlarını sıfıra kadar indirmeye yetkili olduğu, bu hükmün, yukarıda belirtilenlerin tek meskene hisse ile sahip olmaları halinde hisselerine ait kısım hakkında da uygulanacağı, muayyen zamanda dinlenme amacıyla kullanılan meskenler hakkında bu hükmün uygulanmayacağı, geliri olmadığını belgelemenin usul ve esaslarını belirlemeye Maliye Bakanlığı'nın yetkili olduğu kurala bağlanmıştır.

Anılan düzenlemede,  Bakanlara Kurulu tarafından  Kanun'da sayılan mükelleflere ait olan ve  brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskenleri emlak vergisi oranlarının sıfıra kadar indirilebileceği kurala bağlanmış: emlak vergisinde, uygulanacak vergi oranı üzerinden indirim düzenlemesi yapılmıştır.

2-EMEKLİLER İÇİN UYGULANAN EMLAK VERGİSİ İNDİRİMİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER;

Bu itibarla, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinde yer alan düzenleme ile sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak dar gelirli kişilerin korunmasının amaçlandığı görülmektedir. Bu şartların olmadığı veya kaybedildiği hususunun ilgili belediyeler tarafından herhangi bir tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya konulması gerekmektedir.

Bu indirimden yararlanmak için Kanun'da aranılan şartların mevcut olması gerekir.

2.1.Vergi İndiriminden Yararlanmanın Şartları Nelerdir?

Bu hususa ilişkin olarak aranılan koşullar 1319 sayılı Kanun'un 8. maddesinde açıkça belirtilmiştir.

Bu maddeye göre indirimden yararlanmak için;

*Meskenin sahibi kişinin, münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylık haricinde geliri olmaması,

*Taşınmazın mutlaka mesken olarak kullanılması,

*Mesken, emeklinin Türkiye sınırları içindeki tek taşınmazı olması,

*Meskenin brüt alanı 200 metrekareyi geçmemesi, gerekir.

2.2.Emlak vergisi indiriminden yararlanması gerektiği halde söz konusu vergiler ödenmiş ise geri alınabilir mi?

Bu şartları taşıyan kişilere ait mesken niteliğindeki taşınmazlardan emlak vergisi alınmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.

Eğer emlak vergisi ödenmiş ise, zamanaşımı süresi de gözetilmek suretiyle 213 sayılı Kanun'da yer alan düzeltme - şikayet yoluyla faizi ile birlikte ödenen vergilerin geri alınabileceği konusunda tereddüt yoktur.

Burada dikkat edilmesi gereken husus, düzeltme ve şikayet başvurusunun usulüne uygun olarak ilgili makamlara yapılmasıdır. Başvurulardan bir sonuç alınamaz ise, 2577 sayılı Kanun'a uygun düzenlenecek dilekçe ile vergi mahkemesinde dava açılacaktır.

2.2.Emlak vergisi indiriminden yararlanma koşullarını taşıyan emeklinin, başka bir taşınmaz üzerinde hisseli olarak malik olması söz konusu indirimden yararlanmaya engel teşkil eder mi?

Yukarıda yer verilen 1319 sayılı Kanun'un 8. maddesinde bu duruma ilişkin bir hükme yer verilmemiştir. Dolayısıyla, Kanun'da olmaması nedeniyle vergi indiriminin uygulanamayacağı düşünülebilir ise de, gerek mahkeme kararlarında gerekse uygulamada bu duruma dair farklı görüşler mevcuttur.

Öncelikle, Kanun'un söz konusu maddesi ile sosyal devlet olmanın bir gereği olarak dar gelirli vatandaşların korunmasının amaçlandığını yukarıda bahsetmiştik. Bu yüzden söz konusu Kanun hükmü uygulanırken bu hususun göz önünde bulundurulması gerektiğini düşünmekteyim.

Aksi halde, başta miras yoluyla olmak üzere muhtelif nedenlerden dolayı başka bir taşınmaz üzerinde küçük bir hisse sahibi olan ve bu taşınmaz üzerinde tam anlamıyla tasarruf imkanı olmayan emeklilerin emlak vergisi indiriminden yararlanması mümkün olmayacaktır.

Hisseli olan bu taşınmazlar, bazen köyde maddi değeri olmayan bir taşınmaz olabileceği gibi bazen de hisse oranın çok düşün olduğu da görülmektedir.

  1. 3.Konuya ilişkin yargı kararları açısından değerlendirme;

İzmir 3. Vergi Mahkemesi'nde verilen bir kararda "Olayda, her ne kadar davalı idarece, davacının muafiyet hükümlerinden yararlandığı taşınmazlarının dışında başka bir taşınmaz üzerinde hissesi olduğundan bahisle dava konusu cezalı bina vergisi tarh edilmiş ise de, idarece yapılan araştırma sonucunda Edirne ilinde bulunan taşınmaz üzerinde davacının 1/48 oranında hisse sahibi olduğunun belirlendiği, davacının anılan taşınmazın tek başına maliki olmadığı ve ikamet amaçlı mesken olarak kullandığına dair idarece tespit yapılmadığı dikkate alındığında, davacının hisseli olarak başka bir taşınmaza sahip olmasının davacının muafiyet hükmünden yararlanmasına engel teşkil etmeyeceği sonucuna varılmış olup, aksi bir düşüncenin ise Kanun'un getiriliş amacına uygun düşmeyeceği açıktır.

Bu itibarla, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinde yer alan düzenleme ile sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak dar gelirli kişilerin korunmasının amaçlandığı göz önünde bulundurulduğunda, muafiyet şartlarının kaybedildiği hususunun davalı idarece herhangi bir tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya konulmadığının anlaşılması karşısında emlak vergisi muafiyetinin iptal edilmesi suretiyle 2014 ilâ 2019 yılları için davacı adına vergi ziyaı cezalı olarak bina vergisi ile taşınmaz kültür varlıkları katkı payı tarh edilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır." şeklinde bir gerekçe ile dava konusu vergilerin kaldırılmasına karar verilmiştir.

Ancak, yine benzer bir olayda İstanbul 7. Vergi Mahkemesi'nce verilen bir kararda "Olayda, davacı tarafından hissedar olduğu Kastamonu ili Bozkurt İlçesi Yakaören köyünde ki iki adet evle ilgili olarak taşınmazların  her ne kadar, çok eski kullanılamayacak durumda olduğu, söz konusu taşınmazların köyde bulunması nedeniyle emlak vergisine tabi olmadıkları iddia olunmuş ise de dosya içeriği belgelerden söz konusu taşınmazların halen "İki katlı Kargir Ev ve Bahçesi", "Ahşap İki Katlı Ev ve Bahçesi" olarak gözüktüğü, davacının her iki taşınmazda da hissedar olduğu, bu taşınmazlarla ilgili olarak mesken niteliğini kaybettiğine dair bir düzeltmeye ya da değişikliğe uğradığının dosya içeriğinde görülemediği bu hususta ispat yükümlülüğünün de davacı üzerinde olması nedeniyle, 1319 sayılı yasanın 8. maddesinde ki muafiyet şartlarını taşımayan davacı hakkında yapılan vergi cizalı cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunamamıştır." şeklinde bir gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.

3- GENEL DEĞERLENDİRME VE KİŞİSEL KANAAT;

Yukarıda bahsedildiği üzere, konuya ilişkin olarak yargı makamları tarafından farklı kararlar verildiği görülmektedir. Bu nedenle, açılacak davalarda düzenlenecek dava dilekçesinde, mevzuata ve maddi olaya ilişkin bilgilerin açık bir şekilde belirtilmesi ve konunun iyi anlatılması gerekmektedir.

Her ne kadar vergi mahkemelerince farklı kararlar verilmiş ise de, emekli maaşı haricinde bir geliri olmayan emeklinin başka bir taşınmaz üzerinde hisseli olarak malik olması durumunun, 200 metrekareyi aşmayan tek meskenine uygulanması gereken emlak vergisi indirimine engel teşkil etmeyeceği; zira aksi durumun hakkaniyete ve Kanun'un getiriliş amacına uygun düşmeyeceği görüşündeyim.

06.04.2021

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM