YAZARLARIMIZ
Serkan Güneş
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
smmmserkangunes@gmail.com



Özelgelerde Verilen İzahatların Vergi İncelemesine Etkisi

Özelgelerde Verilen İzahatların Vergi İncelemesine Etkisi

213 Sayılı Vergi Usul Kanunu, 27 Mayıs 1960 darbesi sonrası yasama görevini üstlenen 23 kişiden oluşan Milli Birlik Komitesi tarafından 4 Ocak 1961 tarihinde kabul edilmiş ve 1 Ocak 1961 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir. Kanunun yürürlüğe girdiği 1961 yılından bu yana mükelleflerin tereddüte düştüğü konularda yetkili makamlardan yazılı olarak izahat isteme hakkı mevzuatımızda yer almış ve uygulanmıştır. Çeşitli yasal değişikliklerden geçerek günümüzde ki halini alan özelge sistemi bir çok tartışmayı da beraberinde getirmiştir.

Vergi Müfettişleri ile Vergi Müfettiş Yardımcıları açısından değerlendirildiğinde;

Vergi Usul Kanununun 134 üncü maddesinde vergi incelemesinin maksadı açıklanmış ve ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu hüküm altına alınmıştır. Vergi Usul Kanununda yer alan ‘’İncelemede Uyulacak Esaslar" başlıklı 140’ ıncı maddenin 5 numaralı bendinde;  

‘’Vergi Müfettişleri ile Vergi Müfettiş Yardımcıları tarafından düzenlenen vergi inceleme raporları işleme konulmak üzere ilgili vergi dairesine tevdi edilmeden önce, meslekte on yılını tamamlamış en az üç Vergi Müfettişinden oluşturulacak rapor değerlendirme komisyonları tarafından vergi kanunları ile bunlara ilişkin kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ, sirküler ve özelgelere uygunluğu yönünden değerlendirilir. ‘’

Ayrıca  425 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliği;

‘’Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar inceleme neticesinde tanzim edecekleri raporlarda vergi kanunlarıyla ilgili kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ ve sirkülere aykırı hususlara yer veremeyecekler, dolayısıyla da bu düzenlemelere aykırı olarak tarhiyat öneremeyeceklerdir. Ancak, bu raporların intikal ettirildiği Merkezi Rapor Değerlendirme Komisyonu ile diğer rapor değerlendirme komisyonları, raporları değerlendirirken yukarıda zikredilen mevzuata ilave olarak Gelir İdaresi Başkanlığınca verilmiş olan özelgelere uygunluk kıstasını da tatbik edeceklerdir.’’

Vergi müfettiş ve müfettiş yardımcıları , rapor yazma aşamasında özelge ile bağlı değildir. Ancak rapor değerlendirme komisyonu konuyla ilgili en güncel özelgedeki izahata katılır ve özelgeye aykırı rapor yazılması nedeniyle inceleme raporunun düzeltilmesini gerekli görürse, Vergi müfettiş ve müfettiş yardımcıları raporu düzeltmek zorundadır. Bu aşamadan sonra özelge, inceleme elemanı açısından da bağlayıcı hale gelmektedir. Burada özelge açısından başka bir sorun ortaya çıkmaktadır. Özelgelerin rapor değerlendirme komisyonu sürecinde de olsa inceleme elemanları açısından bağlayıcı hale gelmesi, mükellef lehine hatalı olarak verilen ancak kamusal zarara yol açabilecek türden özelgeler açısından yargı denetimini imkânsız hale getirmektedir.

Başka mükelleflere verilen özelgelerin İnceleme elemanları açısından bağlayıcılığı;

Başka mükellefe verilen özelgelerin bağlayıcılığı hususu ise diğer bir tartışmalı alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Önceki bölümlerde yer verilen 425 sayılı VUK Genel Tebliği ve 63 No.lu Sirküler ile birlikte Rapor Değerlendirme Komisyonları, inceleme raporunda tenkit edilen konu ile ilgili olarak başka mükellefe verilen özelgeler açısından da raporlardaki önerileri değerlendirecektir. Mükellefin lehine özelgedeki görüşün rapor değerlendirme komisyonu tarafından paylaşılması durumunda başka mükellefe verilen özelgeler de inceleme elamanı için bağlayıcı niteliğe kavuşacaktır.

Mükellef açısından değerlendirildiğinde;

İncelemeye konu olan işlemler açısından önemli bir yere sahip olan özelgelerin mükellef açısından bir bağlayıcılığı yoktur. Bununla beraber mükellef genellikle aldığı özelge doğrultusunda veya daha önce başka mükelleflere verilmiş olan özelgeler doğrultusunda işlem yapmayı daha uygun görmektedir. Verilen özelgenin izahatı yönünde hareket etmek istemeyen mükellef ihrazi kayıtlı beyannamesini verip dava açma yolunu tercih edebilir.

Sonuç olarak;

Normal şartlarda , bir vergi uzmanı veya meslek mensubuna danışmak suretiyle çözüm bulunabilecek veya zaten tebliğ veya diğer mevzuatta açıklanan pek çok husus özelge talebine konu olmuş ve olmaya devam etmektedir.

Yurtdışındaki örneklerinin  aksine Türkiye’de verilen özelge hizmetinin ücretsiz olması, özelge verilecek konularda herhangi bir sınırlamanın bulunmaması, özelgelerin belge ve bilgi üzerinden, mükellef nezdinde ve harici veriler kullanılarak herhangi bir araştırma veya inceleme yapılmaksızın verilmesi sonucunu doğurmuş ve mükelleflerin işlemlerine güvence sağlamak amacıyla, özelge müessesini amacını aşacak tarzda kullanmalarına neden olmuştur.

Kaynakça;

-MÜKELLEFİN ÖZELGE YOLUYLA İZAHAT TALEP HAKKI, HUKUKİ SONUÇLARI VE BAZI TARTIŞMALI KONULAR Dr.Vergi Başmüfettişi- Hasan AYKIN, TBB Dergisi 2016 (125).

-425 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliği, RG: 27.03.2013/28600.

-213 sayılı Vergi Usul Kanunu, KT: 04.01.1961, RG:10-12 Ocak 1961/10703-10705.

KAYNAKÇA;

-MÜKELLEFİN ÖZELGE YOLUYLA İZAHAT TALEP HAKKI, HUKUKİ SONUÇLARI VE BAZI TARTIŞMALI KONULAR*Hasan AYKIN*Dr., Vergi Başmüfettişi-TBB Dergisi 2016 (125)

25.02.2019

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM