YAZARLARIMIZ
Ozan Uslu
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Bilim Uzmanı
info@uslumusavirlik.com



Kredi Kartları & İşçinin Maaşı ve Kıdem Tazminatına Konulan Haciz

 I. GENEL DURUM; 

Karşımıza çıkan olaylar ekonomideki gidişatı anlamak için alim olmaya gerek kalmadığını, ekonominin oldukça kötü gittiğini anlamamıza vesile oluyor.

Ekonomideki daralmayı engellemek, sabit gelirliyi harcama yapmaya teşvik etmek, onları harcama yapabilmelerinden mütevellit mutlu kılmak için neredeyse gıda maddeleri bile taksitle satılıyor. Hem de 2 – 3 – 5 değil 12 ay 24 ay’a varan taksitlerle.

Kişilerin satın alma kararını etkileyen yegane faktör; mal veya hizmetin kalitesi, fiyatı değil, o kıymeti alırsa aylık ödeyeceği taksit tutarı oldu.  

Toplum olarak maalesef satın alma alışkanlıklarımız sistematik olarak değişti(rildi).

Özellikle dar ve sabit gelirli kişilerin uzun vadeli borçlanmalarından dolayı mali açıdan gelecekleri ipotek altına girdi.  Bu gün için gelecek zamanın cari zaman dönüşmesi ise tahmin edilen kadar uzun sürmüyor.

Bu sistemde kullanılan en büyük materyal de hepimizin bildiği üzere kredi kartları.

Ülkemizde kredi kartı kullanımıyla ilgili aşağıda yer alan veriler durumu özetliyor.

Kredi Kartı Sayıları

 

2001

2002

2003

2004

2005

2006

2007

Visa

7.829.906

7.906.995

9.572.460

13.202.147

15.989.986

17.800.385

20.878.744

MasterCard

6.102.024

7.565.766

10.255.667

13.450.664

13.963.095

14.623.148

16.416.829

Diğer

64.876

40.019

35.040

28.677

25.162

9.800

39.606

Toplam

13.996.806

15.705.370

19.863.167

26.681.128

29.978.243

32.433.333

37.335.179

ARTIŞ

%

100,00

112,21

141,91

190,62

214,18

231,72

266,74

 
2001 yılına kullanılan kredi kartı sayısı 13.996.806 iken bu sayı 2007 yılı sonunda % 166,74 artarak 37.335.179’a çıkmış durumda. Yani yaklaşık olarak 3 kat artmış.

 

YERLİ VE YABANCI KREDİ KARTLARININ YURTİÇİ KULLANIMI

 

 

İşlem Adedi

İşlem Tutarı(Milyon YTL)

%

Dönem

Alışveriş

Nakit Çekme

Toplam

Alışveriş

Nakit Çekme

Toplam

Oran

2002 YILI

596.304.714

42.317.319

638.622.033

22.608,45

3.052,70

25.661,16

100,00

2003 YILI

788.180.763

45.182.983

833.363.746

36.064,96

4.270,70

40.335,67

157,19

2004 YILI

1.080.095.684

56.274.485

1.136.370.169

59.035,26

6.652,84

65.688,11

255,98

2005 YILI

1.241.000.703

60.823.881

1.301.824.584

78.041,83

8.452,19

86.494,02

337,06

2006 YILI

1.271.896.562

60.890.836

1.332.787.398

99.082,25

10.076,87

109.159,13

425,39

2007 YILI

1.365.593.241

75.414.233

1.441.007.474

128.786,64

14.000,10

142.786,75

556,43

 2008 OCAK

120.617.922

7.194.581

127.812.503

11.870,93

1.426,18

13.297,11

 


2002 yılında kredi kartıyla gerçekleşen işlem tutarı 25.661.000.000 YTL iken 2006 yılında tutar % 456 artmış ve 2007 yılında 142.786.000.000 YTL ye ulaşmış durumda. 2008 Ocak döneminde işlem hacmi 13.297.000.000 YTL ile 2007 yılı aylık ortalamasının üzerinde gerçekleşmiştir. Özellikle yaz aylarında işlem hacminin arttığı göz önünde bulundurulunca 2008 yılında kullanımın oldukça artacağı söylenebilir.

Ayrıca 2007 yılı sonu itibariyle; 585 bin 60 kişinin kredi kartlarından dolayı kara listeye girmiş olup, Şubat 2008 itibariyle ödenmeyen kredi kartı borç tutarı 2 milyar YTL ye yakındır.

Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere her zaman evdeki hesap çarşıya uymuyor.


II. ÜCRETLİ ÇALIŞANLARIN MAAŞINA KONAN HACİZ;

İcra iflas kanununun 83 maddesi şöyledir;

“ Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama
müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları
tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.”

Yani borcuna karşılık çalışanın her nevi ücretinin ¼ ünden azı olmamak kaydıyla haciz edilebilir.  1 / 4 alt sınırdır.

Ancak iş kanununda konuya ilişkin ayrı bir düzenleme vardır.

Şöyle ki;

“ Ücretin saklı kısmı MADDE 35. - İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.”  

İş kanunu haczedilebilecek tutarı çalışanın ücretinin ¼ ü ile sınırlamıştır.
 

III. KIDEM TAZMİNATI HACZEDİLEBİLİR Mİ? EDİLEBİLİRSE  1 / 4 Ü’MÜ HACZEDİLEBİLİR, TAMAMI MI?  

Takipli borcu olan çalışanın iş akdinin işverence tazminat ödenerek sonlandırılması halinde hak ettiği tazminatın haczedilip edilemeyeceği, şayet haczi mümkünse tamamının mı yoksa yine ücretinde olduğu gibi 1 / 4 ünün mü haczedileceği sorusu akla gelmektedir. 

Soru; kıdem tazminatının ücretten ve sosyal sigortalar kurumu tarafından bağlanan gelir, aylık ve sağlanan yardımlardan sayılıp sayılmayacağı noktasındadır.

Şu noktaları irdeleyerek cevaba ulaşabiliriz.  

a- İş Kanununda; "Genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen bir tutar olup, en geç ayda bir ödenmektedir" şeklinde tanımlanmıştır.

b- 15.05.1957 tarih 13 E. 10 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; "kıdem tazminatının, muayyen olmayan iş akitlerinde işinde sebat göstermiş olan ve akde aykırı hareketinden başka bir sebeple işinden ayrılan işçiye mali menfaat sağlayarak işlerinde sebat etmelerini teşvik maksadıyla kabul edildiği" belirtilmiştir.

c- bu haliyle kıdem tazminatı, yasada belirtilen asgari süreyi tamamlayan işçinin hizmet sözleşmesinin, yine yasada gösterilen nedenlerden birisi ile sona ermesi durumunda işverence işçiye veya mirasçılarına toptan ve bir defada ödenen bir paradır ( M.Çemberci İş Kanunu Şerhi, B.4, Ankara 1978, sh.373, N.Çelik, İş Hukuku Dersleri, B.10, İstanbul, 1990, sh.182 ).

Bu tanımlardan da anlaşılacağı gibi kıdem tazminatı, İş Hukukuna Özgü, yasadan doğan bir tazminat olup, ücret kavramının içinde düşünülemez

Öte yandan, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 121 nci maddesi, sosyal sigorta haklarının dokunulmazlığını öngören kamu düzenine ilişkin bir hüküm içermekte olup, kıdem tazminatı bu maddede belirtilen kurumca bağlanacak gelir veya aylık ile sağlanacak yardımlar kapsamında da değildir.

Dolayısıyla; şartlar oluştuğunda toptan ve bir defada ödenmekte olan kıdem tazminatının haczedilemeyeceği yönünde kanunlarda bir açıklık bulunmadığı, bu tazminatın İİK.nun 82. ve 83'ncü maddelerinde de sayılmadığı, bu nedenle kıdem tazminatının tamamının tüm alacaklar için haczedilebileceğini söylemek mümkündür.



Yararlanılan Kaynaklar

1 – Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/12-119 – 2004/95 Karar

2 -  Bankalararası Kart Merkezi İstatistikleri

11.03.2008

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM