YAZARLARIMIZ
Musa Çakmakçı
Sosyal Güvenlik Uzmanı
musacakmakci.1907@gmail.com



Özel Güvenlik Görevlisinin“Ara Dinlenme Süresinde” Yemeğini İşin Başında Yemesi

İş süresinin düzenlenmesine ilişkin hükümler öncelikle işgücünün korunması amacına hizmet etmektedir. Bu amacın gerçekleştirilmesi, sadece günlük çalışma süresinin sınırlandırılmasını değil, aynı zamanda işçilere süresi içinde işe ara verme imkânının da tanınmasını gerektirmektedir. Bu nedenle işçilerin, yemek, içmek, tuvalet gibi günlük gereksinimlerini ve genel olarak dinlenme gereksinimlerini giderebilmeleri için günlük çalışma süreleri içerisinde çalışmaya ara verilmesi zaruridir. Aksi takdirde, çalışmaya bağlı, dikkatsizlik ve kazalara yol açması ve zaman içinde sağlık sorunlarıyla karşılaşılması kaçınılmazdır.

Bu nedenle 4857 sayılı İş Kanunu 68. Madde bu madde nedeni ile düzenlenme yapılmıştır.

Ara dinlenmesi Madde 68- Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere;

a) Dört saat veya daha kısa süreli işlerde on beş dakika,

b) Dört saatten fazla ve yedi buçuk saate kadar (yedi buçuk saat dahil) süreli işlerde yarım saat,

c) Yedi buçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat, Ara dinlenmesi verilir.

Bu dinlenme süreleri en az olup aralıksız verilir.

Ancak bu süreler, iklim, mevsim, o yerdeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak sözleşmeler ile aralı olarak kullandırılabilir.

Dinlenmeler bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde kullandırılabilir.

Ara dinlenmeleri çalışma süresinden sayılmaz.

GÜNLÜK 11 SAATTEN UZUN SÜREN ÇALIŞMALARDA ARA DİNLENME SÜRESİ NE KADAR OLMALIDIR?

Uygulamada yedi buçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanunu’nun 63’üncü maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi on bir saati aşamayacağından, 68 inci maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok on bir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde on bir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, on bir saatten fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir.

Ara dinlenmesi; günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin gereğine göre ayarlanmak suretiyle, işçilerin o gün yapacakları toplam çalışma süresine orantılı olarak ve en az kanunda öngörülen süreler kadar, kural olarak aralıksız olarak verilen ancak sözleşmelerle aralıklı olarak da belirlenebilen dinlenmedir.

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 68. Maddesinde düzenlenen sürelere göre ara dinlenme;

– Dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az 15 dakika,
– Dört saatten fazla ve yedi buçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat,
– Günlük yedi buçuk saati aşan ve 11 saate kadar olan (11 saat dahil) çalışmalar bakımından en az 1 saat,
Günde 11 saatten fazla çalışmalarda ise en az 1,5 saat olarak verilmelidir.

ARA DİNLENME SÜRELERİ KURAL OLARAK ARALIKSIZ OLARAK KULLANDIRILIR

Ara dinlenme süreleri kural olarak aralıksız olarak kullandırılır. Ara dinlenmesinin kullandırılması zorunlu ise de bunun kullanılacağı zamanı belirlemek işverenin yönetim hakkıyla ilgilidir.  Ara dinlenme süreleri kural olarak aralıksız olarak verilir. Ancak bu süreler, iklim, mevsim, o yerdeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak sözleşmeler ile (bireysel ya da toplu iş sözleşmeleri) aralı olarak kullandırılabilir (4857 sayılı İş Kanunu Md. 68/2-3

İşçilerin tamamı aynı anda ara dinlenme zamanını kullanılabileceği gibi, belli bir plan dahilinde sırayla kullanmaları da mümkündür. Ancak ara dinlenme süresinin, işe, ara dinlenme süresi kadar geç başlama veya aynı süreyle erken bırakma şeklinde kullandırılması doğru olmaz. Ara dinlenme süresinin günlük çalışma içinde belli bir zamanda amaca uygun şekilde kullandırılması gerekir (Yargıtay 9.HD. 17.11.2008 gün 2007/35281 E, 2008/30985 K.).

İŞÇİ ARA DİNLENMESİNİ KULLANMAYIP ÇALIŞIRSA NASIL DEĞERLENDİRİLMELİDİR?

Ara dinlenmeleri çalışma süresine dahil değildir (4857 sayılı Kanun Md. 68/son). Bu sebeple de normal olarak, işçiye ara dinlenmesi süresi için işverenin ücret ödeme borcu yoktur. Bununla beraber ara dinlenmesinin çalışma süresinden sayılmaması kesin bağlayıcı bir kural değildir; taraflar sözleşmeyle ara dinlenmesinin iş süresinden sayılacağını, bu sürenin çalışılmış bir süre olarak kabul edileceğini kararlaştırabilirler. Böyle bir durumda çalışılmayan ara dinlenmeleri ücrete hak kazandıracaktır. Eğer işçi böyle bir düzenleme içinde ara dinlenmelerinde de çalıştırılmışsa ve çalışılan süre haftalık çalışma süresinin ötesinde ise (45 saate kadar olanlar için ise fazla sürelerle çalışma) bu takdirde fazla çalışma talebinde (ya da serbest zaman talebi) de bulunabilecektir (Yargıtay 9. H.D. 29.11.2011, E. 2009/40758, K. 2011/50190;  toplu iş sözleşmesinde ara dinlenmesinin çalışma süresinden sayılacağına ilişkin bir hüküm bulunsa dahi, işçi ara dinlenmesinde çalıştırılmamışsa bu süre fazla çalışma sayılmaz ve zamlı ücret istenemez. İşçiye sadece normal ücret ödemek gerekir (Yargıtay 9. H.D. 12.05.2005, 13812/16497; Yargıtay 9. H.D. 31.01.1991, 747/794)

Yargıtay, ara dinlenmesi işyerinde geçirilse de bu sürede fiilen çalıştığının işçi tarafından ispat edilmesi gerektiğini kararlaştırmıştır (Yargıtay 9. H.D. 17.10.1991, 13727/13182).  Yargıtay diğer bir kararında; “Ara dinlenmenin görev yerinde ya da başka yerde kullanılmasının önemi olmaksızın işçinin fiilen çalışıp çalışmadığı önemlidir” demiştir (Yargıtay 9. H.D. 14.09.2009, E. 2009/2319, K. 2009/22546).

ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN ARA DİNLENME SÜRESİNDE YEMEĞİNİ İŞİN BAŞINDA YEMESİ DURUMUNDA ARA DİNLENME SÜRESİ DEĞERLENDİRMESİ

İşçi, ara dinlenme saatinde tamamen serbesttir. Bu süreyi işyeri içinde ya da dışında geçirebilir. İşyerinde geçirmesi ve bu süre içinde çalışmaya devam etmesi durumunda ara dinlenmesi verilmemiş sayılır. Ancak işçi işyerinde kalsa bile, ara dinlenmesi süresini serbestçe kullanabilir, bu süre içinde çalışmaya zorlanamaz. Ara dinlenmesi için ücret ödenmesi gerekmez. Ancak, bu süre işçiye dinlenme zamanı olarak tanınmamışsa, işçinin normal ücretinin ödenmesi gerekir.

Bir Yargıtay kararında işyerinde tek güvenlik görevlisi olarak çalışan işçinin ara dinlenmelerini işyerinde geçirmesi ve ara dinlenmesinde dahi nöbet yerini terk edemeyeceğinin işverence açıklanması durumunda işçinin ara dinlenmesi kullandığının kabul edilemeyeceği belirtilmiştir

“…Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi güvenlik görevlisi olup işyerinde 13.08.2013 tarihine kadar 2 gün 17.30-08.30 arası çalıştığı, 2 gün istirahat ettiği, daha sonra aynı vardiya saatleri arasında çalıştığı, 01.09.2013 tarihinden sonra ise 2 gün 20.00-08.00, 2 gün 08.00-20.00 arası çalıştığını, 2 gün istirahat ettiği ve 01.09.2013 tarihinden sonra yaptığı çalışmalarla ilgili olarak 3 saat ara dinlenme kullandığına dair imzalı belge sunulmuştur. Mahkemece sözü edilen ara dinlenme süresi düşülerek fazla çalışma ücreti hesaplanmış ve hüküm altına alınmışsa da davacı işçi güvenlik görevlisi olup ara dinlenme süresinde dahi görev bölgesinde bulunduğu ve nöbet yerini terk edemeyeceği davalı tanığı tarafından açıklanmış olup işçinin fiilen yaptığı iş dikkate alındığında günde 3 saat ara dinlenme yaptığının kabulü isabetli değildir…” 9. HD. T.09.09.2019 E. 2016/8611 K.2019/15405,

Ayrıca yine Yargıtay bir kararında;

Somut uyuşmazlıkta taraf tanıklarının beyanlarına göre, davacının tek güvenlik görevlisi olması sebebiyle özel olarak çay ve yemek molasının olmadığı, yemeğini işin başında yediği anlaşılmıştır. Davacının ara dinlenme süresinde de çalıştığı sabittir. Buna rağmen hükme esas bilirkişi raporunda çalışma saatleri hesaplanırken 11 saate kadar olan çalışmasından 1 saat, 11 saati aşan çalışmasından 1,5 saat ara dinlenme süresi düşülerek hesaplama yapılmıştır. Davacıya 1 ve 1,5 saat ara dinlenme verilmediği anlaşıldığından, hesaplamanın ara dinlenme düşülmeden yapılması gerektiğinin gözetilmemesi hatalıdır. YARGITAY 9. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9517 Karar No: 2017/9381 kararı bulunmaktadır.

Ara dinlenmesi, işçinin çalışma süresinden sayılmadığından işverenin emir ve talimatı altında olmayacaktır; bu nedenle işçi ara dinlenmesi esnasında tamamen serbesttir; ara dinlenmesini istediği yerde geçirebilecektir (1). İşçi, ara dinlenmesini işyerinde kalarak geçirdiğinde bile işverenin emir ve talimatları altında değildir, bu nedenle iş görmeye zorlanamayacaktır. Ancak öğretide işin niteliği veya işyerinin özellikleri sebebiyle işçilerin ara dinlenmesinde dışarı çıkması güçlük arz ediyorsa işçilerin ara dinlenmesini işyerinde geçirmesine ilişkin uygulamanın Kanuna aykırı sayılamayacağı belirtilmektedir (2). İşçi ister işyerinde ister işyeri dışında olsun önemli olan husus, ara dinlenmesinde işçinin çalışmaya zorlanmamasıdır. Ancak işçi, ara dinlenmesi içinde her an çıkacak işi bekliyorsa ya da işverenin talimatıyla işin başında ise ara dinlenmesinin amaca uygun kullanılmadığı açık olup gerçek bir dinlenme süresi değildir. Bu durumda ara dinlenmesi, çalışma süresinden kabul edilecektir. (3)

ARA DİNLENMENİN KULLANDIRILMAMASI

İş Kanunu’nun 68. maddesinde öngörülen ara dinlenme sürelerinin ne zaman kullanılacağını işveren yönetim yetkisi kapsamında belirleyecektir. Uygulamada sıklıkla görüldüğü gibi işçinin işverence çalışma süresi içinde hiç ara vermeden sürekli çalıştırılması durumunda aynı Kanunun 104. maddesinde, ara dinlenme sürelerini 68. maddede öngörüldüğü şekilde uygulamayan işveren veya işveren vekilleri için idari para cezası uygulanacağı öngörülmüştür. Ara dinlenmelerinin kanun hükmüne göre verilmemesi. 3.064 TL.

İşçinin günlük çalışması içinde ara dinlenmeyi kullanması, temel ihtiyaçlarını gidermesi için öngörülmüş olduğundan, hiç mola vermeden çalışması fiziken mümkün görünmemektedir. Bu nedenle Yargıtay, hiç ara dinlenmesi yapmadan çalışma iddiasını hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle reddetmekte, fiilen tespit edilen çalışma süresine göre belirlenen ara dinlenmesi süresini düşerek fazla çalışma yapılıp yapılmadığını tespit etmektedir.

“…İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır… Davacı tanıklarının ara dinlenmesine ilişkin beyanları bulunmamakta olup davacının ara dinlenmesi vermeden çalıştığı iddiasının sübut bulduğu kabul edilemeyeceğinden hesabına itibar edilen 1. seçenekte tespit edilen çalışma süresinden yukarıdaki ilke kararı doğrultusunda ara dinlenme süresi düşülerek bilirkişi raporunun bu yönde hesap içeren 2. seçeneği değerlendirilip karar verilmelidir…” 9. HD T. 18.06.2020 E. 2016/19182 K.2020/5929

Sonuç olarak

4857 sayılı İş Yasası’nın 68. maddesi ara dinlenmeyi ve ara dinlenme sürelerini düzenlemiştir. Ara dinlenme süresi hem çalışanlar hem de çalıştıranlar için önemli bir yere sahiptir. Ayrıca Anayasa’nın 50. maddesinde belirtilen çalışma şartları ve dinlenme hakkı içinde de yer almaktadır. Çalışanların çalışma sürelerinin ortalama bir zamanında belli bir süre ile çalışmalarına ara vermelerine ve dinlenmelerine, ihtiyaçlarını karşılamalarına imkân verilmesi önemli ve aynı zamanda da zorunludur.

Özellikle Özel Güvenlik Görevlilerinin “ara dinlenme sürelerinde” görev yaptığı alandan ayrılmadan görevlerini devam ettirdikleri “ara dinlenme sürelerinde” görev yerlerinde yemeklerini yediklerini gözlemekteyiz.

Bu nedenle; İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır. Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68 inci maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanunu’nun 63’üncü maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68 inci maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saatten fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir. İşçi, ara dinlenme saatinde tamamen serbesttir. Bu süreyi işyeri içinde ya da dışında geçirebilir. İşyerinde geçirmesi ve bu süre içinde çalışmaya devam etmesi durumunda ara dinlenmesi verilmemiş sayılır. Ancak işçi işyerinde kalsa bile, ara dinlenmesi süresini serbestçe kullanabilir, bu süre içinde çalışmaya zorlanamaz. Ara dinlenmesi için ücret ödenmesi gerekmez. Ancak, bu süre işçiye dinlenme zamanı olarak tanınmamışsa, işçinin normal ücretinin ödenmesi gerekir. Bu sürenin haftalık 45 saati aşan kısmını oluşturması halinde ise, zamlı ücret ödenmelidir.

Kaynakça

  1. Çelik/Caniklioğlu/Canbolat, s. 741; Süzek, s. 808; Narmanlıoğlu, s. 676; Tulukçu, Ara Dinlenme, s. 97; Hafızoğlu, s. 152
  2. Narmanlıoğlu, s. 676-677; Eyrenci/Taşkent/Ulucan, s. 293; Tulukçu, Ara Dinlenme, s. 98.
  3. Süzek, s. 808

03.06.2021

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM