YAZARLARIMIZ
Güray Öğredik
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
MAZARS/DENGE
Vergi Departmanı, Kıdemli Müdür
gogredik@mazarsdenge.com.tr



Hafta Sonu Vergi Mevzuatımızda Yapılan Değişiklikler Hakkında Kısa Kısa

1- (105) SERİ NUMARALI KDV GENEL TEBLİĞİ YAYIMLANDI  

30.06.2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan (105) seri numaralı KDV Genel Tebliği ile KDV mevzuatında son dönemlerde yapılan düzenlemelere ilişkin açıklayıcı bilgilere yer verilmektedir.  

1.1- Fason Olarak Yaptırılan Tekstil ve Konfeksiyon İşlerinde KDV Uygulaması 

1.1.1- Tekstil ve Konfeksiyon Sektöründeki 2/3 KDV Sorumluluğu/Tevkifatı Uygulaması 01.07.2007’den İtibaren Geçerli Olmak Üzere Kaldırılmıştır  

Bakanlık, yayımladığı (105) seri numaralı KDV Kanunu Genel Tebliği ile 51, 53 ve 58 numaralı KDV Genel Tebliğleri ile getirilen “tekstil ve konfeksiyon sektöründe KDV sorumluluğu/tevkifatı” uygulamasını 01 Temmuz 2007 tarihinden itibaren  geçerli olmak üzere kaldırmıştır.  

1.1.2.- Tekstil ve Konfeksiyonda Fason İş Kavramı  

Bakanlığın KDV Oranlarını Tespit Eden Listelere İlişkin KDV Sirküleri taslağı hazırladığını ve oran değişiklikleri sonrası özellikle tekstil ve konfeksiyon sektöründe “fason iş” kavramı yönünden ciddi tereddütler yaşandığını belirtmiştik. Sirkülerimizde, “fason iş” kavramından anlaşılması gerekenin 51, 53 ve 58 numaralı KDV genel tebliğlerine göre belirlenmesi gerektiğini ve bunun da temelinde, “fason işin şartı, imal edilecek mal ile ilgili ana hammadde başta olmak üzere hammaddelerin fason iş yaptıranlarca temin edilmesidir” genel belirlemesinin olduğunu daha önceki konu hakkında yayınlanan makalemizde açıklamıştık. .  

(105) numaralı tebliğde, fason tekstil ve konfeksiyon işlerinde indirimli oran uygulaması hakkında açıklamalara yer verilmiştir. Yapılan açıklamalar “fason iş” kavramı açısından bir yenilik getirmemekte, yürürlükten kaldırılan 51, 53 ve 58 numaralı tebliğlerde yer verilen açıklamalar özetle tekrarlanmaktadır. Buna göre;  

(51) Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (II/A) bölümünde de belirtildiği üzere, fason işin şartı, imal edilecek mal ile ilgili ana hammadde başta olmak üzere hammaddelerin fason iş yaptıranlarca temin edilmesidir.  Buna göre;  

            - boyama, apre, baskı ve kasarlama işlerinde boya ve kimyevi maddelerin,  

            - yıkama işlerinde kimyevi maddelerin, 

bu işleri yaptıranlar tarafından temin edilip bu işleri yapanlara verilmesi halinde indirimli oran kapsamında işlem yapılacaktır. Ancak, bu işlerde boya ve kimyevi maddelerin fason işi yapanlar tarafından temin edilip kullanılması halinde yukarıda belirtilen işlere genel vergi oranı uygulanacaktır. 

Bunlar dışında kalan; ütüleme, çözgü, haşıl, dikim, kesim, tıraşlama, zımpara, şardon, yakma, ram, nakış ve benzeri bütün fason işlerde %8 oranı uygulanacaktır. Bu işlerin, boya ve kimyevi maddelerin işi yapan tarafından temin edilerek kullanıldığı boya, apre, kasarlama, baskı ve yıkama işleri ile birlikte yapılması halinde, %8 ve %18 oranına tabi işler için ayrı fatura düzenlenmesi veya aynı faturada bu işlerin ayrıca gösterilmesi ve her bir işin bedeli üzerinden tabi oldukları oranda KDV hesaplanması gerekmektedir.  

Fason işlerde, dikiş ipliği, fermuar, düğme gibi yardımcı madde ve malzemelerin fason işi yapanlar tarafından temin edilip kullanılması indirimli oran uygulamasına engel değildir. 

Tekstil ve konfeksiyon sektöründeki fason işlerde indirimli oran uygulaması sadece giyim eşyalarına verilen fason işlerle sınırlı değildir. Perde, mobilya kumaşı, havlu, çuval ve benzerleri ile bunların imalinde kullanılacak iplik veya kumaşa verilen fason hizmetler de yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde %8 oranına tabi olacaktır.  

(Tekstil ve konfeksiyon sektöründe “Fason İş” kavramından ne anlaşılması gerektiği yönünde kalem aldığımız ve www.muhasebe.tr.com adresinde 11.03.2007 tarihinde yayınlanan “KDV Sirküleri Tekstil ve Konfeksiyon Sektöründeki “fason İş” Kavramı Tartışmasına Son Veriyor” başlıklı makalemize de aynı yönde bilgilere yer verilmişti.) 

1.1.3- Tekstil ve Konfeksiyon Sektöründe İndirimli Orana Tabi Fason İşlerden Doğan KDV İadesi Uygulaması  

İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iade alacaklarının yılı içinde mahsuben, yılı geçtikten sonra nakden iadesine ilişkin usul ve esaslar 99 ve 101 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde açıklanmıştır. İndirimli orana tabi fason işlerden doğan KDV alacaklarının iadesine ilişkin usul ve esaslar ise KDV Kanununun (29/2) maddesi ile verilen yetkiye dayanılarak Bakanlıkça belirlenmiştir. 

Tekstil ve konfeksiyon sektöründe indirimli orana tabi fason işlerden doğan KDV alacakları miktara bakılmaksızın münhasıran vergi inceleme raporu sonucuna göre iade edilecektir. İade talebi vergi inceleme raporunun vergi dairesine intikal ettiği tarihte geçerlik kazanacaktır. Dolayısıyla bu iade işleminde YMM KDV İadesi Tasdik Raporu geçerli olmamaktadır.  

1.2- YMM KDV İadesi Tasdik Raporu Ücretleri İade Hakkı Doğuran Giderdir ve Ücrete Ait KDV Yüklenilen KDV Listesine Dahil Edilebilir  

(105) numaralı KDV Genel Tebliği’nde “YMM KDV İadesi Tasdik Raporu ücretleri, iade hakkı doğuran işlemle ilgili bir giderdir. Bu nedenle, KDV iadeleri dolayısıyla düzenlenen Tasdik Raporları dolayısıyla yüklenilen katma değer vergilerinin indirimin mümkün olmaması halinde iade konusu yapılması mümkün bulunmaktadır” açıklamasına yer verilmiştir.  

1.3- 99 Seri Numaralı KDV Genel Tebliğinde Bazı Açıklamalar Daha Net Bir Şekilde Değiştirilmiştir  

İndirimli Orana Tabi İşlemlerde İade Uygulamasını düzenleyen (99) Seri Numaralı KDV Genel Tebliği’nin (1.4.1.) bölümünde iade talep dilekçesine eklenecek belgelerin sayıldığı ilk paragrafın "a)" sırasına ait parantez içi ibaresi ve (1.5.) bölümünde iade talep dilekçesine eklenecek belgelerin sayıldığı paragrafın birinci tiresi, anlam açısından daha net bir şekilde değiştirilmiştir.  

1.4- Alüminyum Profil ve Alüminyum Levha Teslimlerinde KDV Tevkifatı Uygulamasında 01.07.2007’den İtibaren Geçerli Olmak Üzere Değişiklikler Yapılmıştır.  

(105) seri numaralı KDV Genel Tebliği ile, (104) Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (2.1) bölümünde yapılan düzenleme ile tevkifat kapsamına alınan alüminyum profil ve alüminyum levha teslimlerinde tevkifat uygulamasında, 01.07.2007’den itibaren yapılacak teslimlerde geçerli olmak üzere değişiklikler yapılmıştır.  

1.5- Vade Farkları ve Kur Farklarının KDV’ne Tabi Olduğu  

Maliye Bakanlığı, teslim veya hizmet işlemlerine ait vade farkının ve teslim veya hizmet işleminin yapıldığı tarih ile bedelin tahsil edildiği tarih arasında doğan kur farklarının KDV’ne tabi olduğu yönündeki öteden beri süre gelen görüşünü, (105) numaralı KDV Genel Tebliği ile bir kez daha tekrarlamıştır.  

Tebliğde yapılan açıklamalara göre, bedelin tahsil edildiği tarihte, kur farkı kimin lehine doğarsa (alıcı veya satıcı) kur farkı faturasını düzenleyecek kişi de bu kişi olacaktır.  

Kur farkına ait KDV’nin tespiti açısından, (14) numaralı KDV Sirküleri’nde yapılan açıklamaların esas alınması doğru olacaktır. Buna göre;  

- katma değer vergisi dahil toplam bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ortaya çıkan kur farklarına ait katma değer vergisinin, kur farkı bedeline iç yüzde oranı uygulanmak suretiyle,  

- dövize endeksli toplam bedele katma değer vergisinin dahil edilmemesi durumunda vergiyi doğuran olay ile ödeme tarihi arasında ortaya çıkan kur farkları üzerinden katma değer vergisi hesaplanarak,  

tespit edilmesi gerekir.  
 

(Bu konu hakkında, Mali Pusula dergisinin Temmuz 2007 sayısında yayımlanan “Kur Farklarının Fatura Edilmesi ve Muhasebeleştirilmesi” başlıklı makalemize bakmanızı tavsiye ederiz.Aynı makaleyi en kısa sürede www.muhasebetr.com adresinde de bilgilerinize sunacağız.)  


1.6- KDV Oran Değişikliği Sonrası Mal veya Hizmet İadesinde Uygulanacak KDV Oranı  

105 numaralı KDV Genel Tebliği’nde, “Malların İade Edilmesi, İşlemin Gerçekleşmemesi veya İşlemden Vazgeçilmesi” başlığı altında, KDV Kanunu’nun (35).’nci maddesine göre, matrahta değişikliğin vuku bulduğu tarihte işlemin tabi olduğu KDV oranının değişmiş olması halinde düzeltme işleminin, ilk teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan KDV oranı esas alınmak suretiyle yapılması gerekmektedir” açıklamasına yer verilmiştir.  
 

(Bu konuda www.muhasebetr.com da 21.06.2007 tarihinde yayınlanan “KDV Oran İndirimleri Sonrası Sürekli Gündeme Gelen İki Soru” başlıklı makalemizde de aynı yönde bilgiler verilmişti.)   
 

2- BANKALAR TARAFINDAN KREDİ KARTLARINDA UYGULANABİLECEK AZAMİ FAİZ ORANLARI YENİDEN BELİRLENDİ  

30.06.2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazete’de, T.C.M.B. tarafından yayımlanan ve 02.07.2007 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olan, “Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” hükümlerine göre;  

“Aylık azami akdi faiz oranı, Yeni Türklirası için 5,55, ABD doları için yüzde 2,54 ve Euro için yüzde 2,30’dur. 

Aylık azami gecikme faizi oranı, Yeni Türk lirası için yüzde 6,20, ABD doları için yüzde 2,99 ve Euro için yüzde 2,86’dır.” 
 

3- MALİ TATİL İHDAS EDİLMESİ KANUNUNUN (2).NCİ MADDESİNE YÖNELİK ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİĞİ BAKAKANLIĞI’NCA TEBLİĞ  VE (1) SIRA NUMARALI MALİ TATİL UYGULAMASI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI  

Mali Tatil Kanunu’nun (2).’nci maddesinin uygulanmasına yönelik olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından, “5604 Sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanunun 2’nci Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Tebliğ” , 30.06.2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğde;  

- 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi işverenlerin mali tatil kapsamına giren iş ve işlemleri, 

- 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa tabi işverenlerin mali tatil kapsamına giren iş ve işlemleri, 

- 4857 sayılı İş Kanunu ve 2821 sayılı Sendikalar Kanununa tabi işverenlerin mali tatil kapsamına giren iş ve işlemleri, 

- 5604 sayılı Kanunun 2 nci maddesi kapsamına girmeyen iş ve işlemler, 

başlıkları altında uygulamaya yönelik açıklamalar yapılmıştır.  

Tebliğde detaylı açıklamasına yer verilen iş ve işlemlerden, özellikle mükellef kitlesi açısından uygulamada en fazla karşılaşılacak olan iş yeri bildirgesi ve sigortalı işe giriş bildirgesinin Kuruma verilmesi sürelerinin mali tatile rastlaması halinde, belgelerin verilme süresi,  mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzayacaktır. Aylık prim ve hizmet belgesi yönünden ise, söz konusu belgenin (kamu kurumları hariç) verilme süresi mali tatile rastlamadığından (Haziran 2007 dönemine ait aylık prim ve hizmet belgesinin en son verilme ve ödeme süresi 31 Temmuz 2007 olduğundan), beyan ve ödeme açısından herhangi bir değişiklik olmayacaktır.  

Ayrıca taslak olarak GİB’nın internet sitesinde yayınlanan (1) sıra numaralı Mali Ttatil Uygulaması Hakkında Genel Tebliğde 30 Haziran 2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.  
 

(Mali tatil hakkında www.muhasebetr.com adresinde 27.06.2007 tarihinde “Mali Tatil Demek, “Tatil” Demek Değildir!...” başlıklı makalemize bakmanızı tavsiye ederiz.)  


4- TAHSİLAT GENEL TEBLİĞLERİ BİR TEBLİĞDE BİRLEŞTİRİLMİŞTİR.  

30 Haziran 2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazete’de “Seri A, Sıra No:1 Tahsilat Genel Tebliği” yayımlanmıştır.   

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun kapsamında bugüne kadar 443 adet tahsilat genel tebliği yayımlanmıştır.  

Gelir İdaresi Başkanlığı, 5345 sayılı Kanunun (12).’nci maddesinin (e) bendindeki “Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasında kamu kurum ve kuruluşları arasında uygulama birliğini sağlamak.” görevi ve misyonu gereğince 6183 sayılı Kanunu uygulayan amme idareleri arasında uygulama birliğinin sağlanması ve tarafların tek kaynaktan bilgilenmelerinin temin edilmesi amacıyla bu tebliği hazırlanmıştır. Tebliğ;  

I- Genel Esaslar, 

II- Amme Alacaklarının Cebren Tahsili, 

III- Zamanaşımı, Terkin, Yasaklar, Cezalar ve Son Hükümler,  

olmak üzere (3) kısımda düzenlenmiş ve bu kısımlar da kendi içinde bölümlere ayrılmıştır.  

Bu tebliğde, 6183 sayılı Kanunun kısım ve bölümleri esas alınarak aynı sistematikte açıklamalar ve Kanunun ilgili maddelerinde verilmiş yetkilere istinaden düzenlemeler yapılmıştır. 

Tebliğde, bugüne kadar yayımlanmış tebliğlerde yapılan açıklamalar güncellenmekte ve Kanun uygulamasına yönelik yeni açıklamalara yer verilmektedir.  

Tebliğ ile; 432, 435, 436, 442 ve 443 numaralı Tahsilat Genel Tebliğleri hariç, diğer Tahsilat Genel Tebliğleri yürürlükten kaldırılmıştır. Yürürlükten kaldırılan Tahsilat Genel Tebliğlerine mevzuatta yapılan atıflar bu tebliğe yapılmış sayılacaktır.  

03.07.2007

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM