YAZARLARIMIZ
Arda Doğan
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Bilim Uzmanı
E. Banka Müfettişi
ardafiratdogan@gmail.com



Ödediğiniz Geçici Vergi İçin Cezayla Karşı Karşıya Kalabilirsiniz

Böyle konuları hafif muzip başlıklarla anlatmak daha kolay oluyor. Gerçekten de yazıda ayrıntılarına değineceğim üzere böyle bir durum ile karşı karşıya kalmanız mümkün. Yazının konusu, geçici verginin ödenmesi ve mahsubunda karşılaşılan, vergi idaresi ile meslek mensubunun iş yükünü arttıran, mükelleflerin ise ciddi mağduriyetine yol açabilecek özellikli bir hususla ilgilidir

I. ÖDENMEYEN GEÇİCİ VERGİNİN TERKİNİ

Bilindiği üzere geçici vergi üçer aylık vergi dönemlerini takip eden ikinci ayın 17. günü akşamına kadar beyan edilir ve aynı gün ödenir. Ödenen geçici vergi, yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilir. 252 seri numaralı gelir vergisi genel tebliğine göre, geçici verginin mahsup işleminin yapılabilmesi için, tahakkuk ettirilmiş geçici verginin ödenmiş olması gerekmektedir. Geçici vergi dönemleri itibariyle tahakkuk ettirilmiş, ancak ödenmemiş bulunan geçici verginin yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmesi mümkün değildir.

Tahakkuk ettirilmiş ancak ödenmemiş olması dolayısıyla yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup imkânı bulunmayan geçici vergi tutarları terkin edilir. Terkin edilen geçici vergi tutarı için vade tarihinden terkin edilmesi gereken tarih olan yıllık beyannamenin verilmesi gereken kanuni sürenin başlangıç tarihine kadar geçen süre için gecikme zammı hesaplanır.

II. ÖDENMEYEN GEÇİCİ VERGİ TERKİN EDİLMEZ İSE NE OLUYOR

Yazımızın konusunu oluşturan özellikli durum da tam bu noktada ortaya çıkmaktadır. Tebliğin anılan hükmüne göre, gelir vergisi mükellefleri için beyan döneminin başlangıcı 1 Mart, Kurumlar vergisi mükellefleri için beyan döneminin başlangıcı 1 Nisan tarihine kadar ödenmeyen geçici vergilerin, ilgili tarihler itibarıyla vergi dairesince gecikme zammı hesaplanarak terkin edilmesi, dolayısıyla verginin ödenemeyecek hale gelmesi ve ödenmediğinden dolayı mahsuba konu edilmemesi gerekmektedir.

Ancak vergi dairelerinin, bahse konu terkin işlemini yıllık beyan dönemi başlangıç günü ve devamında gerçekleştirmedikleri durumlarla sıklıkla karşılaşılmaktadır. Bu durumda mükellefler yıllık beyan dönemi başlangıcı ile yıllık beyannamenin verildiği gün arasında, geçici vergilerini ödeyebilmektedir.

III. GEÇİCİ VERGİ ÖDEMELERİNİN TAKİP EDİLMESİ

Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi Beyannamelerini düzenleyen meslek mensupları, ilgili beyannameleri düzenlerken mükellefin geçici vergilerini ödeyip ödemediklerini, e-beyanname sisteminde “Önceki yıl gelir geçici tahsilat miktarları” ve “Önceki yıl kurum geçici tahsilat miktarları” sekmesinden ya da bu ekranlara bağlı olarak oluşturdukları muhasebe kayıtlarından takip edebilmektedirler. Bahse konu ekranda sadece ödenen toplam tutar bilgisi yer almakta, ödenen tarihlere ilişkin herhangi bir bilgi ise yer almamaktadır.

*Önceki yıl kurum geçici tahsilat miktarları ekranı

Geçici vergilerin yıllık beyanname dönemi başlangıç tarihinden sonra ödenmesi halinde ise,  ilgili tahsilatlar tahsilat ekranlarında yer almamaktadır. Bir başka deyişle, geçici vergi tutarının gelir vergisi mükelleflerinde 1 Mart, kurumlar vergisi mükelleflerinde ise 1 Nisan tarihinden sonra ödenmesi halinde, geçici vergi, vergi beyanname dönemleri başlangıç tarihinden sonra ödendiği için, tahsilat bilgileri ekranında ödenmiş olarak görünmemektedir. Uygulama 252 sayılı genel tebliğle de uyumludur. Ancak bu uygulama sorunu çözmek için yeterli bir tedbir değildir.

IV. GEÇİCİ VERGİ ÖDEMELERİNİN 1 MART VEYA 1 NİSAN TARİHİNDEN SONRA YAPILMASI HALİNDE KARŞILAŞILABİLECEK SORUNLAR

Şöyle ki, dönem içerisinde tahakkuk eden geçici vergilerin gelir vergisi mükellefleri için 1 Mart, Kurumlar vergisi mükellefleri için 1 Nisan tarihinden sonra ödendiğini varsaydığımızda,

  1. Yıllık beyannameyi düzenleyen meslek mensubu, yukarıda detaylarına yer verilen genel tebliğ gereğince, yıllık beyannameden, beyan dönemi ilk gününden sonra ödenen geçici vergiyi mahsup etmeyerek doğru bir işlem yapmış olacaktır. Ancak meslek mensubu, mükellefin geçici vergi için beyan dönemi başlangıcından sonra ödemeyi yaptığını bilmiyorsa, yıllık beyannamede geçici vergi tutarını mahsup etmediği için, mükellefin gelir veya kurumlar vergisini ödemesi durumunda mükerrer ödeme yapılmış olacaktır. Takdir edilmelidir ki mükellefin tüm beyannamelerinde ki ödenmesi gereken tutarların detayını bilmesi oldukça zordur. Kaldı ki herhangi bir şekilde, mükerrer ödemenin fark edilmesi halinde dahi, ödenen geçici verginin reddiyatı, emanet hesaba alınması, vergilere mahsubu veya iadesi işlemleri için taraflar gereksiz bir iş yüküne muhatap olmuş olacaklardır.
  2. Meslek mensubunun geçici verginin ödendiğini bildiği, ancak 252 sayılı genel tebliğin ilgili hükmüne dikkat etmediği bir durumda. Meslek mensubu, sistemindeki tahsilat miktarını ve yıllık beyanname verildiğinde tutar uyumsuzluğu hatasını dikkate almadan, ödenen geçici verginin mahsubunu gerçekleştirebilecektir. Akabinde ise vergi daireleri tarafından, geçici vergi yıllık beyan dönemi başladıktan sonra ödendiği için yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsubunun mümkün olmadığı gerekçesiyle, resen tarh gerçekleştirebilmekte veya yıllık beyannamenin düzeltilmesi istenmektedir. Yeni durumda ödenen geçici vergiler yıllık beyannameden mahsup edilemeyeceği için, ödenecek vergi doğmakta, dolayısıyla ya vergi ziyaı cezalı tarhiyat yapılmakta ya da düzeltilen beyanname pişmanlık ile verilir ise mükellef pişmanlık zammı ödemek durumunda kalmaktadır. Bu husus geçici vergilerini ödemiş olan mükelleflerin ciddi bir biçimde mağduriyetini doğurabilecektir.
  3. Diğer bir husus ise, vergi dairelerinin yıllık beyannamenin verilmesi gereken kanuni sürenin başlangıç tarihine kadar geçici vergileri terkin etmemesi halinde ilgili vergiler borç olarak görünmektedir. Bu süre zarfında mükelleflerin, ihaleye katılım, kamu idaresinden ödeme alma vb. sebeplerle vergi borcu yoktur yazısına ihtiyacı doğabilmektedir. Bu halde de mükellefin vergiyi ödemesi durumda ayrıntılarına değindiğimiz sorunlar baş göstermektedir.
  4. Bu konu ile ilgili doğan yanlış işlemlerden dolayı ise vergi daireleri konuyla ilgili kontrol işlemleri gerçekleştirmek zorunda kalmakta, hem iş yükleri artmakta hem de ödevini yerine getirmek isteyen ama şekilsel bazı düzenlemeler dolayısıyla hataya düşen mükelleflerle tabiri caizse arasını açmaktadırlar.

V. ÖRNEKLER

Örnekler ile konuyu bir nebze daha anlaşılır kılmaya çalışalım.

Örnek-1: Ticari kazancından dolayı gelir vergisi mükellefi olan Can Bey 2018 yılı ilk üç dönem geçici vergilerini vadesinde ödemiş. Ancak tahakkuk miktarı 5.000.-TL olan dördüncü dönem geçici vergisini 14.03.2019 tarihinde ödemiştir. 4. Dönem geçici vergi, yıllık vergi beyan dönemi başlangıcı olan 01.03.2019 tarihinden sonra ödendiğinden yıllık gelir vergisi beyannamesinde ödenen geçici vergi mahsup edilmemiştir ve yıllık beyannamede aynı tutar ödenecek tutar olarak yer almıştır.  Daha sonra mükellef gelir vergisi beyannamesinde yer alan tutarı da ödeyerek mükerrer bir ödemeye maruz kalmıştır. Yapılan mükerrer ödemenin fark edilmesi için ise mükellef, meslek mensubu ve idarenin çabası gerekeceğinden gereksiz bir iş yükü doğmuş olacaktır.

Örnek-2: Kurumlar vergisi mükellefi Tamer Bey Ltd. Şti. toplamı 25.000.TL olan 2018 yılı geçici vergilerinin tamamını 06.04.2019 tarihinde ödemiştir. Daha sonra yıllık kurumlar vergisi beyannamesi verilirken ilgili ödemenin yapıldığından emin olan meslek mensubu tarafından sistemde ilgili ödeme tutarı yer almamasına karşılık bir yanlışlık olduğu düşüncesiyle, ödenen tüm geçici vergiler hesaplanan yıllık vergiden mahsup edilmiştir. Bu durumda 4. dönem geçici vergi, yıllık vergi beyan dönemi başlangıcı olan 01.04.2019 tarihinden sonra ödendiğinden, vergi dairesi tarafından resen tarhiyat yapılabilir, tarhiyat sonucu, vergi idaresi 4. Dönem geçici verginin mahsubunu reddederek mükellefin beyanlarını düzeltecek ve bu düzeltme üzerine tahakkuk eden yıllık gelir vergisi tutarı üzerinden 1 kat vergi ziyaı cezası uygulayacak, ayrıca yeni tahakkuk tarihine kadar da gecikme faizi hesaplayacaktır. Mükellefin ödediği 4. Dönem geçici vergi tutarı ise emanet hesabına alınacak ve mükellefin vergi borçlarına mahsubu sağlanacaktır.

Hatanın kendiliğinden fark edilmesi veya vergi dairesinin mükellefi uyararak düzeltme beyannamesi istediğini varsayar isek, pişmanlık ile düzeltme beyannamesi verilmesi durumunda, beyannamenin normal vade tarihinden pişmanlıkla verilen beyannamenin ödeme tarihi arasında geçen süre için pişmanlık zammı hesaplanacak olup, mükellefin 01.04.2019 tarihinden sonra ödediği geçici vergi tutarları emanet hesabına alınacak ve vergi borçlarına mahsubu sağlanacaktır.

VI. SONUÇ VE ÖNERİ

 

Elektronik beyanname sisteminde beyan verme saati 1 dk. dahi geçtiğinde sistem kendiliğinden kapanmakta ve beyannameleri normal süresi içerisinde vermek mümkün olmamaktadır. Gene benzer şekilde vergi ödeme sistemlerinde vadesi dolduğu anda vergi ancak gecikme zammı ile beraber ödenebilmektedir. Ancak bu uygulamaların tersine geçici verginin terkin edilmesi gereken yıllık beyannamenin verilmesi gereken kanuni sürenin başlangıç tarihinden sonra geçici vergiyi ödemek mümkün olmaktadır. Yukarıda ayrıntılarına değindiğimiz üzere söz konusu durum başta mükellefler olmak üzere tüm taraflar için birçok sıkıntı doğurmaktadır. Vergi idaresince geçici vergi terkin işleminin, diğer işlemlerdeki gibi bir otomatik bir sisteme bağlanarak yıllık beyanname dönemi başlangıç gününde yapılmasının sağlanması son derece elzemdir. Bu sayede 1 Mart ve 1 Nisan tarihlerinden sonra geçici verginin ödemesinin yapılamaması hem yanlış mahsup işlemleri riskini ortadan kaldıracak, hem mükellefin ödemiş olduğu vergi için daha sonra herhangi bir ceza ile karşı karşıya kalmasını önleyecek, mükerrer ödeme yapılmasını engelleyecek,  hem de bu tarihlerden sonra çeşitli nedenlerle borcu yoktur yazısı almak isteyen mükelleflerin sorunlarını çözecektir. Hatta meslek odalarının da, mensuplarının mağduriyetlerini engellemek adına konuyu takip ederek sonuca ulaştırmaya çalışmasının faydalı olacağını naçizane düşüncemdir.

KAYNAKÇA

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu

Kurumlar Vergisi Genel Tebliği

252 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

2000/1514 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı

Gelir İdaresi Başkanlığı 05.03.2013 Tarihli Duyurusu

Gelir İdaresi Başkanlığı 01.04.2013 Tarihli Duyurusu

19.12.2019

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM