BASINDAN YAZILAR
Ücret Tahakkuku / Tahsin Sınav - MuhasebeTR

Ücret Tahakkuku / Tahsin Sınav

Toplumumuzun önemli bir kesimi işçi statüsünde bir işverene bağımlı olarak çalışarak sağladığı ücret geliri ile geçimini sağlayıp hayatını kazanıyor. Çalışan nüfusun yarısından fazlasını, hatta denebilir ki kahir ekseriyetini yani baskın çoğunluğunu ücretliler oluşturuyor. Ücretliler de İş Kanunu'nun 37'nci maddesi uyarınca işverenlikçe kendilerine verilen ücret hesap pusulalarındaki –bordrolardaki- tahakkuk olarak ifade edilen hesaplama esaslarını sürekli takip etmeyi arzu etmektedirler. Bu istek, yasal hakların takibi açısından oldukça yerindedir. Bu hesaplamada en başta brüt ücretten kesilen sosyal sigorta primi kesintisi, daha sonra Gelir Vergisi kesintisi, Damga Vergisi kesintisi ve sair kesintiler önem taşımaktadır. 03.01.2011 tarihli "2011 yılı ücret parametreleri" başlıklı yazımda gelir vergisi kesintisi yönünden vergi oranlarını da yazmıştım. Gelirler ya da ücretler yükseldikçe gelir vergisi oranının da yükseldiğini belirtmiştim. Ve ayrıca sosyal sigorta primi hesaplaması açısından taban ve tavan matrahları da bu yazıda ele almıştım. Sosyal sigorta primi tavan matrahını aşan aylık ücret tahakkuklarında ek ödemelerin (ikramiye ve sair sosyal hakların) aylık hesaplamaya katılamayan PEK matrah tutarlarının izleyen iki ayın PEK Matrah tutarına katılmak üzere aktarılması da gerekmektedir.

Ücret tahakkuklarında sosyal sigorta primi taban matrahı, ilk altı ay için, günlük 26,55 TL, aylık 796,50 TL; ikinci altı ay için, günlük 27,90 TL, aylık 837.-TL olmuştur. Sosyal sigorta primi tavan matrahı ise ilk altı ay için, günlük 172,58 TL, aylık 5177,40 TL; ikinci altı ay için, günlük 181,35 TL, aylık 5440,50 TL olmuştur.

Gelir Vergisi Kanunu'nun 103 üncü maddesinde yer alan gelir vergisine tabi gelirlerin vergilendirilmesinde esas alınan tarifeye göre, 2011 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesi hakkında, 9.400 TL'ye kadar olan brüt ücretler, % 15 oranında; 23.000 TL'na kadar ücretlerin 9.400.-TL'si için 1.410.-TL, fazlası için % 20 oranında; sadece ücret gelirlerinde 80.000 TL'nin 23.000 TL'si için 4.130 TL, fazlası ise % 27 oranında; ücret gelirlerinde 80.000 TL'den fazlasının 80.000 TL'si için 19.520 TL, fazlası % 35 oranında gelir vergisi kesintisine tabi tutulmaktadır.

Prime esas kazancın üst sınırını aşan ücret dışındaki ödemeler, yani ücret dışında sigortalılara ödenmekte olan prim, ikramiye gibi her türlü ödemeler, ödemenin yapıldığı ayın kazancına dâhil edilerek prime tabi tutulmaktadır. Ancak, sözü geçen ödemelerin ücret ile birleştirilerek prime tabi tutulması durumunda, bazı sigortalıların aylık prime esas kazançları, prime esas kazancın üst sınırını aşabilmektedir. Bu durumda, sigortalılara, ücretinin yanı sıra prime esas kazanca dâhil edilebilecek nitelikte ücret dışında ödeme yapılması halinde, bu nitelikteki kazançlar, prime esas kazanç aylık üst sınırı aşılmamak kaydıyla prime tabi tutulacak, buna karşın her iki kazanç toplamının üst sınırı aşması halinde, ücret dışındaki ödemenin üst sınırı aşan kısmı, 5510 sayılı Kanunun 82'nci maddesi hükmü de dikkate alınarak en fazla takip eden iki ayın prime esas kazanç tutarına dâhil edilecektir. Diğer taraftan, sigortalılara, çeşitli nedenlerle (ücretsiz izin, istirahat gibi) ay içinde çalışmasının bulunmadığı ve ücret ödenmediği aylarda prime esas kazanca dâhil olacak nitelikte ücret dışında bir ödeme yapılması halinde, ücret dışındaki bu ödemeler, ödemenin yapıldığı ayda sigortalının prim ödeme gün sayısının bulunmaması nedeniyle ödemenin yapıldığı tarihi takip eden iki ayı geçmemek üzere ilgili ayların prime esas kazancına dâhil edilecektir. Ancak ödemenin yapıldığı tarihi takip eden iki ayda da ücret ödemesine hak kazanılmadığı durumlarda, ücret dışındaki bu ödemeler prime esas kazanca dâhil edilemeyecektir.

Okuyucularımdan Ahmet SALİM'in aşağıdaki sorusunu yukarıda verdiğim bilgilere göre değerlendirmek gerekmektedir. Soru şöyle: "Sayın Sınav, özel bir bankada çalışmaktayım. Maaşlarımızı ayın 1'inden 1'ine alıyoruz. Bordromda Ocak 2011 ücretim, 1800.-TL (net: 1400.-TL) görünüyordu. Ocak ayı içerisinde, ayın son günü, brüt de 5000.-TL'na ve net 3000.-TL'na yakın prim ödemesi aldık. Şubat ayında maaş zammı oldu. Bordroda Şubat 2011 ücreti, brüt aylık 2100.-TL, net 1413.-TL olarak tahakkuk etti. İtiraz ettiğimizde de şu yanıt geldi: "Sizlerden gelen yoğun sorulara istinaden maaş ödemeleriyle ilgili bir hususu sizlerle paylaşmak istiyoruz. Ocak ayı içerisinde yapılan performans prim ödemeleri nedeni ile pek çok çalışanımızın bir üst vergi dilimine girmesi ve SSK tavanının (5177.- TL) altında maaş alan arkadaşlarımızın geçen ay aldıkları primlerden, sonraki iki ay sure ile SSK kesintisi devam etmesi nedeniyle net ücretlerinde düşüş yaşanmıştır. Bu nedenle bu ay ve mart ayındaki SSK prim kesintileri ocak ayından daha yüksek olmaktadır. Örneğin Ocak ayından geçerli olmak üzere, 3500.-TL olarak ücreti değişen ve 8500 TL prim ödemesi alan bir çalışanımızın net olarak almış olduğu ve alacağı net tutarlar aşağıdaki gibi olmaktadır. SSK Tavanını aşan kısımlar için Şubat ve Mart ayında SSK kesintisi devam ettiğinden SSK Matrahı Ocak ayına göre daha yüksektir. Nisan ve Mayıs ayı döneminde bu kesintiler azalmaktadır.

2011 Maaş Brüt (TL) SSK Matrahı Net Yatan Tutar (TL) Vergi Dilimi

Ocak 3500 + 8500 5177 9534 % 15

Şubat 3500 5177 2307 % 20

Mart 3500 5177 2307 % 20

Nisan 3500 3500 2446 % 20

Mayıs 3500 3500 2446 % 20

Okuyucumun gönderdiği bu hesaplamada uygulanan oranlarda bir hata yok. Yukarıda verdiğim bilgilerde de yer aldığı üzere, primlerden de vergi kesintisi yapılması gerekiyor. Mahkeme kararında özel durumun detaylarını bilmek gerekiyor. Ancak yine de bu karardan etkilenerek yorum yapılamaz.

İş sözleşmemi feshedersem mesailerimi ve kıdem tazminatımı alabilir miyim?

NERK: Sektör market sektöründe 450-500 çalışanımız var. Ben, yöneticiyim. Maaşlarımızın aldığımız ücretten bordrolaştırılmaması, 12 saat çalışıp zamlı fazla çalışma ücretlerimizi ve resmi, dini ve genel tatillerde de çalışıp mesai almadığımızdan dolayı SGK'ya ihbarda bulundum. SGK Kontrol Memurları, işyerine gelerek, ben ve 11 kişiden aynı yönde beyan alarak imza karşılığında tutanak tuttular. Şirketten de 3 ay sonra resmi defterleri ve puantajları, bordro gibi bütün kayıtları incelemek üzere tebliğde bulundular. Bu durumda bizler, gerçek maaşlarımız üzerinden mesailerimizi alabilecek miyiz? SGK bu konuda kesin yetkili ve yaptırım gücüne sahip midir? Ben bu olaylardan dolayı iş akdimi feshedersem mesailerimi ve kıdem tazminatımı alabilir miyim? Alırsam hangi sürede alabilirim? Müdür olmamın avantaj ya da dezavantajı var mı? Mahkeme yolu olmadan geçmiş döneme ait alacaklarımı almam mümkün müdür? Ayrıca mahkemelik olursak mesailerim bu dönemdeki ücretten mi hesaplanır? 5 yıllık fazla çalışma ücretleri vb alacaklarımı nasıl alabilirim? Ayrıca kullanmadığım senelik izinlerimi de alabilir miyim? Bu bağlamda sizce haklarımı yakmadan ne şekilde ayrılmam gerekir, sizin ne gibi bir öneriniz olur?

C: Okuyucumun işyeri yöneticisi olmasına rağmen, işçileri işe almaya ve işten çıkarmaya yetkili olmadığını; bu nedenle yöneticiliğinden dolayı dezavantajının bulunmadığını değerlendiriyorum. Soruda genişçe açıklandığı üzere, sürekli olarak yasal süreyi aşan çalışma yaptırılması ve fazla çalışmalarının %50 zamlı fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi vb olaylardan dolayı, okuyucum, iş sözleşmesini noter kanalıyla yazılı olarak feshederse, alamadığı ücretlerini, fazla çalışma ücretlerini, kullanmadığı yıllık ücretli izinlerinin bakiye ücretlerini ve kıdem tazminatını alabilecektir. Öncelikle işverenden yazılı olarak bütün hak edişlerini talep etmelidir. Ödenmezse Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) İş Müfettişliğinin incelemesi amacıyla ÇSGB İstanbul Bölge Müdürlüğüne başvuru dilekçesi verilmeli ve SGK Kontrol Memurları incelemesinden de bahsedilmelidir. Bu inceleme de sonuçlandıktan sonra işverenlikçe yine ödenmemişse, artık beklemeden görevli iş mahkemesine dava açılabilir. Çünkü bu hak talebi süreci, iyi yönetilirse başarılı olunabilecek; dava yoğunluğu nedeniyle biraz gecikme yaşansa bile, firmanın yaşaması şartıyla, okuyucumun hak edişlerinin tahsili mümkün olabilecektir.

(Kaynak: Yeni Şafak | 14.02.2011)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM