Davayı kazanan kaybediyor, kaybedene bir şey yok / Ahmet Karabıyık

Fakülteden tam mezun olacağım derken, girdiğim bir sınav geçersiz sayılmıştı. Fakülte yönetimi bana "Bugün git yarın gel" değil, "Bu yıl git seneye gel" demişti. "Kayıt yaptırmadan sınava girmişsin, seneye tekrar sınava girip ancak o zaman mezun olabilirsin" demişti. Yaptığım sözlü, yazılı itirazların hepsi olumsuz sonuçlanmıştı. Tek yol kalmıştı bana, idare mahkemesine dava açmak. Daha birkaç ay öncesinde ‘sınavı vermek' için okuduğum idare hukuku kitabını bu kez ‘davayı kazanmak' için farklı bir gözle okudum. Davayı açtım, kazandım. Üniversite yönetimi üst mahkemeye itiraz etti. İtiraz reddedildi, karar lehime kesinleşti.
Fakülteye karşı davayı kazanmıştım kazanmasına da elime ne geçmişti? "Acaba kazanabilecek miyim, ne zaman sonuçlanacak" diyerek 7-8 ayım stresle boşa geçmişti. Haksızlığa neden olan o memura, fakülte yöneticilerine ne oldu peki? Kaybettikleri bu davadan dolayı sivrisinek ısırığı kadar bir rahatsızlık duymuşlar mıydı? Veya hiç kimse kaybettikleri bu davanın hesabını onlardan sormuş muydu? Yoo. Davayı kazanan bendim ama zamanı kaybeden de bendim. Davayı kaybedeninse gerçekte hiçbir kaybı yoktu. Aynı düzen devam. Hepsi de sıcak koltuklarında belki de yeni bir haksızlığa imza atmak üzere oturmaya devam ediyorlardı.
15 yıl öncesinde yaşadığım bu olayı niye mi anlattım. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun söylediği o sözler beni fakülte yıllarıma götürdü. Hisarcıklıoğlu TOBB'un Genel Kurulu'nda, "Denetim elemanı mükellefe rapor yazıyor. Yüzde 90'ı yargıdan dönüyor. Kaybedilen itibar ise geri gelmiyor" demişti. Üniversite yönetimi veya Maliye kadroları, fark etmiyor; haksızlığı kim yaparsa yapsın, haksızlığa uğrayan vatandaş veya mükellef mahkemeye gidiyor, davasını kazanıyor ama itibarını, zamanını kaybediyor. (Dava açmayı göze alamayıp, yapılan haksızlığı sineye çekenleri ise saymıyorum bu arada.) Haksızlığa neden olan kurumun görevlileri ise bu işten hiçbir rahatsızlık hissetmiyor.
Kamu çalışanlarına da sorumluluklar yüklenmeli. Kamu görevlilerinin de yazdığı rapor yanlış çıktığında, yapılan işlemler yargıdan döndüğünde bunun bir hukuki sonucu olacağını bilmeli.
Nitekim Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, çelişkili denetim raporlarını önlemeye yönelik çalışmaları olduğunu açıkladı. Çıkarılacak torba yasa ile denetimin koordinasyonunun yeni esaslara bağlanacağını, tebliğe, sirkülere aykırı rapor düzenleyen, ceza kesenlerin raporlarının geçerli olamayacağını belirtti.
Umarız çıkarılacak yasanın uygulamaya geçmesi ile raporların büyük çoğunluğunun yargıdan döndüğüne ilişkin kanaat de beraberinde silinir.

(Kaynak: Referans Gazetesi | 26.05.2010)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.