BASINDAN YAZILAR
Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı mükellefi şaşırttı, yatırım indiriminde yeni davalar yolda / Ahmet Yavuz - MuhasebeTR

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı mükellefi şaşırttı, yatırım indiriminde yeni davalar yolda / Ahmet Yavuz

Anayasa Mahkemesi ekim ayında yaptığı toplantıda vergiyle ilgili bazı iptal kararları aldığını açıkladı. Bu açıklamanın ardından iptalin yürürlüğe girmesi için kararın Resmi Gazete'de yayımlanması beklendi.
Ancak bu süreçte vergileme işlemleri devam etmeye, beyanı gereken vergilerin vadeleri gelip geçmeye devam etti. Mükellefler bu süreçte ne şekilde hareket edeceklerini tam olarak kestiremedi. Bazı mükellefler iptal kararlarına rağmen mevcut uygulamaya göre hareket etti, bazıları da Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda beyan vermeyi tercih etti. Her iki yöntemin de kendine göre maliyeti ve riski bulunuyor. Bu durumda nasıl hareket edilmesi gerektiği mükelleflerin kafasını meşgul ediyor. Gelir İdaresi'nin de konu ile ilgili doyurucu bir açıklama yapmaması belirsizliğin devam etmesine sebep oluyor.

Eski düzenlemede mükelleflerin büyük çaplı yatırımlarını teşvik etmek maksadıyla yatırım indirimi uygulaması mevcuttu. Bu uygulama 2006'dan itibaren kaldırıldı. İşin garibi, uygulamayı yürürlükten kaldıran kanun 8 Nisan 2006'da Resmi Gazete'de yayımlandığı halde yatırım indiriminin 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren kaldırıldığını hüküm altına alıyordu. Öte yandan daha önce yapılmış ve indirim imkânı bulunamamış yatırım harcamalarına ilişkin istisnaların 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait kazançlarla sınırlı olmak üzere indirilebileceğine dair bir geçici madde eklenmişti. İndirim hakkının 3 yıl ile sınırlandırılması, özellikle büyük çaplı yatırımlar yapan mükelleflerin kazanılmış haklarının elinden alınması anlamına geliyordu. Çünkü bu tür yatırımların geri dönüşümü çok uzun zaman alabiliyor. Bu tür yatırımcılar 2008 yılında bile kârlı duruma geçemeyebiliyor. Bu durumu gören Anayasa Mahkemesi yukarıda bahsettiğim gerekçelerle devreden yatırım hakkının 3 yılla sınırlandırılması hükmünü iptal etti.

Bu iptal kararının kanun hükmünün iptalini isteyen mükellefler açısından geçerli olduğu kesin. Ancak bu yönde müracaatı olmayan mükellefler açısından uygulama nasıl olacak? Aslında genel olarak Anayasa Mahkemesi kararının kesin ve herkes için geçerli olduğu kabul ediliyor. Problem, kararın açıklanma tarihi ile gerekçenin Resmi Gazete'de yayımlanma tarihinin farklı olmasından kaynaklanıyor. Ekim ortalarında açıklanan karara ilişkin gerekçe 8 Ocak 2010'da yayımlanınca sorun oluştu. Çünkü Anayasa Mahkemesi kararlarıyla ilgili bir diğer kural, hükmün geriye yürümeyeceğidir. Tabii bu iptal kararının açıklanması ile gerekçenin yayımlanması arasındaki sürede geçici vergi beyannamelerinin verilmesi gerekiyordu. Bu beyannamelerde devreden yatırım indirimleri dikkate alınacak mıydı, yoksa iptal edilen hüküm gereği 2008 yılı geçtiği için devreden yatırım indirimi hakkı sona ermiş mi kabul edilecekti? Bu belirsizlik ortamında bazı mükellefler mahkeme kararının açıklanmasından sonra devreden yatırım indirimlerini dikkate alarak beyan vermek istedi. 2009/4. dönem geçici vergi beyannamesini bu şekilde vermek isteyenler idarenin görüşünün bu şekilde olmadığını karşılarına çıkan uyarı ile anladı.

-------------------------------------------------------------------------------

e-beyanname'de yatırım indirimine de yer verilmeli
Artık kurumların beyannamelerini elektronik ortamda vermeleri gerekiyor. Elektronik beyannamelerin de formatları idarece belirleniyor. 2009/4. dönem geçici vergi beyanname formatında indirimler kısmında yatırım indirimi bölümü yer almıyordu. Diğer indirimler bölümünü kullanmak isteyen mükelleflere de bu kararın 8 Ocak'ta yürürlüğe girdiği, geçici vergiler dahil 2009 hesap döneminde yatırım indirimi istisnasından faydalanılamayacağı notu düşülmüştü. Mükelleflerin bu uyarıya rağmen yatırım indirimini dikkate alarak beyanname verebilecekleri düşünülebilir, ama bu duruma e-beyandaki beyanname format müsaade etmiyor. Çünkü şu an geçerli olan yüzde 20'lik Kurumlar Vergisi oranının, yatırım indiriminden faydalanılması durumunda yüzde 30'a çıkması gerekiyor. Mevcut beyanname formatında ise bu ikili ayırım dikkate alınmamış. Bu yüzden mükelleflerin idarenin görüşüne rağmen yatırım indirimini dikkate alarak beyanname vermeleri mümkün değil.

Gelir İdaresi konu ile ilgili bir açıklama yapmayınca mükellefler devreden yatırım indirim haklarını ihtirazi kayıtlı beyannameler vererek kullanmayı tercih etti. İhtirazi kayıtla beyan vermek, mükellefin mevcut düzenlemeye göre beyan vermesi fakat konuyu mahkemeye taşıması manasına geliyor. Bu durum ya beyannamede bu seçenek işaretlenerek veya beyan dönemi bitmeden durumu bir dilekçeyle bildirerek yapılıyor. Ancak bu alternatifin de sanki Anayasa Mahkemesi tarafından iptal kararı verilmemiş gibi vergi hesaplanması ve çıkan verginin ödenmesi gibi maliyetli yönü bulunuyor. Çünkü mahkemeye gitmek hesaplanan verginin tahsilini durdurmuyor.

Bakanlık e-beyanname sisteminde gerekli değişiklikleri yaparak Kurumlar Vergisi beyannamesinde yatırım indirimi uygulamak isteyen mükelleflere bu imkânı sağlamalı. Aksi takdirde bu durumdaki tüm mükellefler beyanlarını ihtirazi kayıtla yapacak ve mahkemeye müracaat ederek kendi görüşlerinin haklılığını ispatlayacaktır. Bu durumda hem mahkemelerin iş yükü artacak, hem mükellefler ve vergi idaresi gereksiz yere bu davalara kaynak ayıracak. En sonunda da mahkeme masrafları idareye yüklenip, haksız yere tahsil edilen vergilerin iadesi söz konusu olacak.

(Kaynak: Zaman Gazetesi | 29.03.2010)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM