BASINDAN YAZILAR
Vergi cezası kesilen GSM operatörleri ya mahkemeye gidecek ya da uzlaşacak / Ahmet Yavuz - MuhasebeTR

Vergi cezası kesilen GSM operatörleri ya mahkemeye gidecek ya da uzlaşacak / Ahmet Yavuz

Maliye, büyük mükelleflere yönelik vergi incelemelerine devam ediyor. Son olarak GSM sektöründe faaliyet gösteren üç firma nezdinde yürütülen incelemelerde vergi denetmenleri roaming kapsamında yapılan ödemelerin KDV ve Özel İletişim Vergisi matrahına dahil edilmesi gerektiğini iddia ederek vergi tarhiyatı önerdi.
Roaming hizmeti, cep telefonu operatörlerinin kendi abonelerine yurtdışında haberleşme imkânı veren bir hizmet. Bu hizmeti operatör şirket her bir ülkeye şebekesini kurmak yerine, yurtdışı operatörlerle sözleşme yaparak sunar. Bu hizmet karşılığında yurtdışı GSM firmalarına yapılan ödemelerin hizmet ithali olarak kabul edilip, ödemeler üzerinden KDV hesaplanması gerekiyor. Çünkü Türk operatörlerin yabancı şirketlere verdikleri bu türdeki roaming hizmeti, hizmet ihracı kapsamında KDV'den istisna edilmiş. Bu yüzden yabancı firmalara yapılan bu ödemelerin önce sorumlu sıfatıyla KDV'ye tabi tutularak 2 No'lu beyanname ile beyan edilmesi ve sonra 1 No'lu KDV beyannamesinde indirilmesi gerekiyor. Bu noktada bir sıkıntı yok, çünkü ödenecek KDV çıkan firmalar 2 No'lu beyanname ile ödedikleri vergiyi 1 No'lu beyannamede ödenecek vergiden düşüyorlar.

Şirketler genel olarak yaptıkları ödemeler üzerinden KDV hesaplayıp 2 No'lu beyanname ile beyan etmiş. Problem bu ödemelerin abonelere yansıtılması aşamasında çıkıyor. Vergi denetmenleri aboneye yansıtılan tutarın ve GSM şirketleri tarafından alınan komisyonların vergi matrahına dahil edilmesi gerektiğini söylüyor. Oysa şirketler yabancı firmalara yaptıkları ödemeleri abonelerine yansıtırken bunu KDV matrahına dâhil etmemiş, sadece yansıtma için firma tarafından alınan komisyonları KDV ve Özel İletişim Vergisi matrahına dâhil ederek vergi beyan etmişler.

Gecikme cezası da uygulanacak

Firmalar bu uygulamayı bakanlığın verdiği muktezalar doğrultusunda yaptıklarını iddia ediyor. Kendilerinin daha önce roaming kapsamında alınan bedelin tümü üzerinden vergi hesapladıklarını, fakat aldıkları mukteza doğrultusunda bu uygulamadan vazgeçtiklerini açıklıyor. Vergi Usul Kanunu 413. maddesine göre mükellefler idareden vergi durumları veya vergi uygulanması bakımından müphem ve tereddütlu hususlar hakkında izahat isteyebiliyor. Yetkili makamlar yazıyla istenecek izahatı yazı ile veya sirkülerle cevaplamak zorunda. Alınan cevaplara göre hareket eden mükelleflerin bu işlemleri cezayı gerektirse bile ceza kesilmez. Son dönemde bu tür durumlarla sıkça karşılaşılıyor. İdare mükellefin sorularına cevap verirken uygulamanın nasıl olması gerektiğini belirtiyor. Bazen idarenin görüşü ile denetim elemanlarının görüşü örtüşmeyebiliyor. Bu durumlarda beyan dışı bırakılan vergi alınırken bu vergilere vergi ziyaı cezası hesaplanmaması gerekiyor. Bazı denetim elemanları 'idarenin görüşü bizi bağlamaz, biz vergiyi de cezayı da alırız' diyor. Oysa bu hüküm bir kanun maddesi hükmü. Buna herkesin uygun hareket etmesi gerekiyor. Aksi durumda mükelleflerin idareye güveni kalmaz. Bu incelemede de vergi denetmenleri alınan mukteza sebebiyle GSM operatörlerine vergi ziyaı cezası hesaplamadı. İncelemede en büyük rakam sektörün en büyük firması olan Turkcell'e kesildi. Turkcell'den istenen vergi 260 milyon lira. Avea'ya çıkan vergi ve ceza toplamı 30 milyon lira. Vodafone ise toplamda 25 milyon lira ödemek durumunda kalacak. Turkcell dışındaki firmalar bu şekilde görüş almadığı için vergi ziyaı cezası da ödeyecek. Bu rakamlar üzerinden ayrıca gecikme faizi de hesaplanacak.

Şirketler normalde abonelerden alınan ve Maliye'ye aktarılan bu vergileri, idarenin görüşü doğrultusunda almaktan vazgeçtiklerini, şimdi ise haksız bir şekilde bu vergilerin kendilerine yüklendiğini iddia ediyor. Bilindiği gibi KDV, ÖTV, ÖİV gibi harcama vergileri nihai tüketicilerden alınan vergiler. İşletmeler bu vergilerde bir nevi aracılık işlemi yapıyor. Nihai tüketiciden vergileri alıp, vergi dairesine yatırıyor. Bu anlamda şirketlerin itirazı anlaşılabilir. 'Zamanında bizi bu şekilde yönlendirmeseydiniz biz abonelerimizden vergiyi alır, beyanlarımıza yansıtır, böyle bir vergi farkı ve ceza ile de muhatap olmazdık' demek istiyorlar. Şu anda eski yıllara ilişkin vergilerin abonelerden alınması tabii ki mümkün değil. Bu yüzden raporlara istinaden tarh edilen vergileri şirketler yüklenmek zorunda.

Firmaların bu savunmasına hak vermekle beraber telefon görüşme ücretlerinin KDV ve ÖİV dahil şekilde belirlendiğini de unutmamak gerekiyor. Gelen faturalarda veya yapılan reklamlarda görüşme tarifelerine bu vergilerin dahil olduğu açıkça söyleniyor. Böyle olunca firmaların aslında bu vergileri mükelleflerden aldıkları, fakat verilen mukteza sebebiyle beyanlarına yansıtmadıkları yönündeki iddia da yabana atılır cinsten değil. Şimdi mükelleflerin önünde uzlaşmaya girmek veya olayı mahkemeye taşımak alternatifleri bulunuyor. Nispeten düşük rakamlarla muhatap kalan iki şirketin uzlaşmaya gitmesi bekleniyor.

Yabancıya hisse senedinde sıfır vergiye devam

Geçtiğimiz hafta Anayasa Mahkemesi'nin Gelir Vergisi Kanunu geçici 67. maddesindeki hazine bonosu, devlet tahvili ve yatırım fonu gibi menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından elde edilen gelire dar mükellefler için sıfır oranda vergi uygulanması hükmünü iptal ettiğini belirtmiş, şimdilik vergilemede herhangi bir değişiklik olmayacağını da ifade etmiştim. Çünkü henüz gerekçeli karar yayınlanmadı. Gerekçeli karar yayınlandıktan 9 ay sonra iptal kararı yürürlüğe girecek. Bu yüzden yabancı yatırımcıların endişe etmemesini, ama idarenin elini çabuk tutmasını, bir an önce ne yapılacağına karar verilmesi gerektiğini ve piyasalara bunun duyurulması gerektiğini de anlatmıştım.

Aldığım bilgilere göre yerli yatırımcıdan alınan 600 milyon lira civarındaki vergiden vazgeçemeyen, bu yüzden de yerli yatırımcıdan alınan vergileri tamamen sıfıra indiremeyen Maliye kararın yayınlanmasını ve verilen sürenin tamamen dolmasını bekleyecek. Bütçe çalışmaları, yapılacak seçim, ekonominin seyri krizin durumu şimdilik bu alanda adım atmayı zor kılıyor. Sonuç olarak yaklaşık bir buçuk yıllık sürede değişiklik olmayacak gibi. Tanınan sürenin bitimine doğru adım atılacak ve duruma göre hareket edilecek.

(Kaynak: Zaman Gazetesi | 26.10.2009)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM