BASINDAN YAZILAR
Ali TEZEL - Sosyal güvenlik reformu ve vazife malullerinin ikinci emeklilik hakkı - MuhasebeTR

Ali TEZEL - Sosyal güvenlik reformu ve vazife malullerinin ikinci emeklilik hakkı

 

 

Sayın Ali Tezel bey ben Türkiye Harp Malülleri Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Balıkesir Şubesi Başkanı’yım. Mevcut uygulamada bir gazinin SSK’ya tabi olarak çalışabilmesi için 506 Sayılı SSK Kanunu’nun 63. maddesinin B bendine göre yüzde 30 oranında (% 22,5 işveren, % 7,5 işçi) Sosyal Destek Primi ödemesi zorunluluğu var. Çalıştıkları işyerlerinden emekli olabilmeleri için de ilave olarak 506 Sayılı SSK Kanunu’nun 73. maddesinin D bendine göre yüzde 20 oranında ( %9 sigortalı , %11 işveren) malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi olmak üzere toplam %50 oranında prim ödemeleri gerekmektedir. 01.01.2008 tarihinde yürürlüğe girmesi beklenen 5510 sayılı kanunun 5. maddesinin “c” bendinde gazilerin nasıl çalıştırılacağı tarif edilmiştir. Ancak Destek Primi ödenip ödenmeyeceği ve kısa vadeli sigorta kolları derken bizler Emekli Sandığı karnesi ile sağlık hizmeti aldığımız için hastalık ve analık primi ödememiz gerekip gerekmediği ile ilgili bir netlik bulunmamaktadır. Yeni yasaya göre çalışan gazilerin ne şekilde prim ödemeleri gerekeceği konusunda bir açıklama getirebilir misiniz?

l Haydar Filiz

Bahsettikleriniz, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun SGK tarafından hazırlanmış yeni metninde de var ve bu daha TBMM tarafından kabul edilmiş değil. Ancak, aynen kabul edildiğiniz varsayarsak, T.C. Emekli Sandığı Kanunu olan 5434’e göre “vazife malulü” olarak aylık alanlar isterlerse işçi olarak (eski adıyla SSK’ya) yeni ismiyle 4/c’li olarak veya eski adıyla Bağ-Kur’lu yeni adıyla 4/b’li olarak çalışabilirler. Bu çalışmaları esnasında aylıklarını almaya devam edecekleri gibi çalışmaları nedeniyle ikinci bir gelir de elde edebilirler. Ancak, sizin de bahsettiğiniz gibi öncelikle 5510 sayılı Kanunun 2’nci maddesinin 4’üncü bendinde tanımlanan “Kısa vadeli” sigorta kollarına ait primleri ödemek zorundadırlar. Aynı kanunun 81’inci maddesine göre de, “c) Kısa vadeli sigorta kolları prim oranı, yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre % 1 ilâ % 6,5 oranları arasında...”dır ve bu primin tamamını işveren öder. Aynı maddenin (f) bendi gereğince de, “f) Genel sağlık sigortası primi, kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kollarına tâbi olanlar için... % 12,5” oranında da genel sağlık sigortası primi de ödenecektir. Bu primin yüzde 5’i sigortalı, yüzde 7,5’i ise işveren hissesidir. Yani vazife malulleri için işverenler öncelikle işyerinin tehlike sınıfına göre 13,5 ile 19 oranında prim ödeyeceklerdir. Öte yandan isterlerse bir de yüzde 20 oranında emeklilik primi de ödemeyi isteme hakları da vardır. Görüleceği üzere, yeni dönemde vazife malulleri daha az prim ödeyecekler ama işin bir de emekli aylığı boyutu var. Şu anki uygulamalara göre vazife malülü yüzde 50 oranında prim ödeyerek hem 5434 sayılı Kanun’a göre vazife malullüğü aylığını almakta hem de şartları oluştuğunda SSK’dan emekli aylığı da alabilmektedir. Yani iki yerden birden tam oranlı emekli aylığı alma imkanı vardır ama yeni 5510’un 54’üncü maddesi gereğince; “...6) Bu Kanunun beşinci maddesinin (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan hem vazife malullüğüne hem malullük aylığına hak kazananlara bu aylıklardan yüksek olanı, aylıkları eşitse yalnızca vazife malullük aylığı, bu kanunun beşinci maddesinin (c) bendine göre hem vazife malullüğüne hem yaşlılık aylığına hak kazananlara bu aylıklardan yüksek olanın tamamı, düşük olanın yarısı, “ verilir demektedir. Yani yeni dönemde iki yerden tam aylık alma hakkı ortadan kalkmakta biri tam biri yarım olmaktadır.

Sonuç olarak, Sosyal Güvenlik Reformu’yla 5434 sayılı Kanun gereğince T.C. Emekli Sandığı’ndan vazife malulü aylığı alanlardan alınacak primler düşürülmektedir. Buna paralel olarak da ikinci emekli aylıkları da yarıya düşürülmektedir.

 

 


 


Emeklinin geçirdiği iş kazası

1959 doğumluyum ve özel bir şirkette 1 Ağustos 1999 gününden beridir Sosyal Güvenlik Destekleme Primi’ne tabi olarak çalışmaktayım. 20 Ekim 2007 tarihinde çalıştırmakla yetkili olduğum freze makinesinde yapmış olduğum kaza sonucu sol el baş parmağımı tamamen kaybettim. Hastanede yapılan tedavi sonucu 10 gün iş göremezlik raporu aldım. SSK’dan raporumun ücretini aldım. Hastane polisinin düzenlediği Adli Raporu işyerinin bulunduğu jandarma karakoluna göndermesi sonucu, jandarma karakolu tarafından ifademin alınması için çağrıldım. Verdiğim ifade de, “Çalışmakta ve çalıştırmakla yetkili olduğum freze makinesin de kendi dikkatsizliğim sonucu bu kaza olmuştur, kimseden şikayetçi değilim” diye ifade verdim. Bu arada SSK’ya kaybettiğim parmağım için maluliyet dilekçesi verdim. Sonucu daha gelmedi. Nasıl gelecek ve nasıl hesaplanacak? SSK’ya bildirilen ücret tabandan gösteriliyor (aynı zamanda işyerinde iş kazası raporunu da SSK’ya bildirdim.). Benim bu durumda kaybettiğim parmağım için ayrıca maddi tazminat talep etme hakkım var mı? Varsa işyerinden mi yoksa SSK’dan mı talep edeceğim? Benim nasıl bir yol izlemem gerekiyor? Bana yardımcı olursanız size minnet duyarım. Sizin bu konularda engin bilgilerinize ihtiyacım var. l Haydar Yalçıntaş Sayın okurum, nereden emekli olursa olsun emekli olduktan

sonra işçi olarak çalışanlardan SSK’ya SGDP (Sosyal Güvenlik Destek Primi) ödenir ve bu prim sadece iş kazası-meslek hastalığı içindir. Siz de emekli çalışan olarak iş kazası geçirdiğiniz için istirahatli kaldığınız süre için SSK geçici işgöremezlik ödeneklerini size ödemiş. Şimdi de bu kaza sonrasında maluliyet talep ettiğiniz için öncelikle yüzde kaç oranında işgöremez olduğunuzu hastane sağlık kurullarına tespit ettirecek. Şayet yüzde 10 ve daha fazla oranda işgöremez çıkarsanız size son üç aylık ücretinin ortalamasının işgöremezlik oranı ile çarpımı kadar ömür boyunca her ay sürekli işgöremezlik geliri ödeyecekler. Yüzde 10’dan az çıkarsa SSK size bir şey ödemeyecek. Oran yüzde 10 ile 25 arasında kalırsa ve siz talep ederseniz her ay ödeme yerine bütün bir ömür ödenmesi gerekeni size peşin olarak da öderler. Öte yandan, oran ne çıkarsa çıksın işverene karşı acı çektiğiniz için manevi ve kaybınız nedeniyle de maddi tazminat davası açabilirsiniz.

 

(Kaynak: Akşam Gazetesi | 29.11.2007)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM