Selim EROL - Topluluk Sigortası sona mı eriyor?

Bir önceki 19 Ekim (Cuma) tarihli yazımızda Sosyal Güvenlik Sözleşmesi akdedilmemiş ülkelerde Türk işverenler tarafından istihdam edilen Türk işçilerinin sosyal güvenliklerinin sağlanması amacıyla; 506 Sayılı Kanun'un 86'ncı maddesi uyarınca da Topluluk Sigortası'nın uygulanmakta olduğunu belirtmiştik.
 

 Bugün ise Topluluk Sigortası hangi hallerde uygulanır konusuna açıklık getirmeye çalışacağız.

Topluluk Sigortası nedir?

-Topluluk Sigortası, sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olmayan kimselerin sosyal güvenliklerini sağlayan bir sigorta koludur. Topluluk Sigortası işlemleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca onaylanan genel şartlar doğrultusunda düzenlenen tip sözleşmelerde yer alan esaslar doğrultusunda yürütülür.

-Tip sözleşmeler,

1) Malullük, yaşlılık ve ölüm

2) İş kazaları ve meslek hastalıkları

3) Hastalık ve analık sigortalarına göre üç ayrı sözleşme olarak düzenlenmiştir.

Topluluk Sigortası'nın uygulama şekilleri nelerdir? Bu uygulamadan kimler yararlanabilir?

Topluluk Sigortası isteğe bağlı ve zorunlu olmak üzere ikiye ayrılır. İsteğe Bağlı Topluluk Sigortası; Sosyal sigorta kanunları kapsamı dışında kalanların oluşturdukları toplulukların (dernek, birlik, sendika, vakıf, vb. teşekküller) istekleri üzerine Sosyal Güvenlik Kurumu ile imzaladıkları tip sözleşmelere göre yürütülür.

-İlgili topluluğun sigorta kolları itibariyle imzalamak istediği tip sözleşmeyi seçme hakkı vardır.

-Yine topluluk üyeleri de birden çok tip sözleşme imzalanmışsa herhangi birine girme diğerlerine girmeme hakkına sahiptir.

Zorunlu Topluluk Sigortası; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile 1512 sayılı Noterlik Kanunu gereğince, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmayan veya buralardan kendi çalışmalarından dolayı baroya kayıt olan avukatlar; baro levhasına kayıt oldukları, Noterler ise; odaya kayıt oldukları tarihten itibaren malullük, yaşlılık ve ölüm topluluk sigortasına girmek zorundadırlar.

- Bunun yanı sıra topluluk sigortası uygulamasında, avukat ve noterler kısa vadeli sigorta kollarını (iş kazası-meslek hastalığı, analık, hastalık) istekleri halinde uygulanmasını talep edebilmektedirler.

-Topluluk sigortası işlemleri Baro ve Noter Odası Başkanlıklarının tip sözleşme imzaladıkları SSK il müdürlüklerince (Devredilen) yürütülmektedir.

Topluluk Sigortası primlerinin hesaplanması ve ödenmesi nasıl olacak? Malullük, yaşlılık ve ölüm topluluk sigortası primleri, 506 sayılı Kanunun 78 inci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazancın alt ve üst sınırları arasında kalmak kaydıyla tercih edilen prime esas kazancın % 30'udur. -Ancak bu sigorta kolları ile birlikte hastalık sigortasına da topluluk sigortası yoluyla prim ödeyenlerin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primleri % 20 üzerinden tahsil edilmektedir.

-Hesaplanacak prime esas günlük kazanç yürürlükteki günlük asgari ücretten az olamaz. Topluluk Sigortası uygulaması 01.01.2008 tarihinde sona eriyor! -Sosyal güvenlik reformu kapsamında 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası'nın yürürlüğe gireceği 01.01.2008 tarihi itibariyle topluluk sigortası uygulaması sona erecek.

-5510 sayılı Yasayla 506 sayılı Yasa'nın topluluk sigortasını ilgilendiren 86'ncı maddesi ile 1136 sayılı Avukatlık Yasası'nın bu uygulamayla ilgili maddeleri de ortadan kalktığından 01.01.2008 tarihinden itibaren; Avukatlar ve noterlerin durumu ne olacak?

Avukatlar ve noterler normal işverenler gibi Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK'ya) prim ödeyeceklerdir. Ayrıca, kendileri işçi çalıştırıyorlarsa kendileri için SGK'ya bildirilen kazanç da işçilerinden en yüksek ücretli olandan daha az olamayacaktır. Yurtdışına götürülen işçilerin durumu ne olacak? Bugüne kadar topluluk sigortası kapsamında yurtdışına, (Sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce çalıştırılmak üzere bu ülkelere) götürülen Türk işçileri de yeni dönemde geçici görevle yurtdışına gönderilmiş sayılacaklardır.

OKURLARA CEVAPLAR:

Devlet memurunun avukat eşi sağlıktan yararlanabilir mi?

Sayın KARASU, 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının "Tedavi Yardımı" başlıklı 209 uncu maddesinde "Devlet memurları ile herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin" ibaresine göre, zorunlu topluluk sigortasına tabi ve hastalık sigortası mevcut bulunmayan avukat eşinize sizin üzerinizden sağlık yardımı yapılabilmektedir. Çalışmakta olduğunuz Kurumunuza aile beyannamesi ile müracaat ederek eşiniz adına sağlık karnesi alabilirsiniz.


Doğum tarihim:01.01.1960, 20.02.1987 tarihinde Bağ-Kur'lu oldum. Tüm primlerimi ödedim. Askerliğimi1980- 1981 yıllarında yaptım. Askerliğimi borçlansam ne zaman emekli olurum? (Cemal YER- ANKARA)

Sayın YER, Askerliğinizi kaç ay süreyle yaptığınızı yazmamışsınız 24 ay askerlik yaptığınızı dikkate alırsak, askerliği borçlanmanız durumunda Bağ-Kur sigortalılık başlangıcınız 20.02.1985 tarihi olur bu durumda 25 yıl fiili hizmet süresi ve 48 yaş şartına tabisiniz. Yıl şartını 20.02.2010 yılında yaş şartını ise: 01.01.2008 yılında doldurmuş olacaksınız. Yaşı tamamlamış olsanız dahi yıl şartını yerine getirmeyi bekleyeceğinizden emeklilik tarihiniz 20.02.2010 yılı olacaktır. Sağlıcakla ve sosyal güvenlikle kalın...

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 22.10.2007)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.