BASINDAN YAZILAR
Şirket Adına Olmayan Faturalar Gider Yazılabilir Mi? / Yusuf Keleş - MuhasebeTR

Şirket Adına Olmayan Faturalar Gider Yazılabilir Mi? / Yusuf Keleş

 Kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresinin ay sonuna uzatılması sebebiyle şirketlerin elde ettikleri kazançlarından indirebilecekleri harcamalarla ilgili bilgiler vermeye devam edelim.

 

 

Daha önce de bahsettiğim üzere vergi kanunlarında gider kabul edilebilecek harcamalar tek tek sayılmamış, işle mütenasip ve ilgili olması şartıyla her harcamanın gider kabul edileceği belirtilmiştir. İşletmelerde en çok yapılan harcamaların başında genel idare giderleri gelir. Genel idare giderleri; genel olarak çalışılan bina ve çalışanlara yönelik harcamalardır. Bunlar başta maaş olmak üzere, yemek, kira yardımı, tedavi ve ilaç giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatı gibi harcamalardır. İşverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları da bu kapsamdadır.

Kira giderleri de şirketlerin gider kalemi olarak dikkate alabilecekleri bir kalemdir. Bina şube giderleri ile kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dâhil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri de aynı şekilde gider olarak değerlendirilir. Bu yüzden aracın maliyetinden ayrılan amortismanlar, kiralama için ödenen taksitler, kasko harcamaları, akaryakıt, tamir ve bakım harcamaları gibi masraflar gider olarak yazılabilir. Peki özellikle organize sanayi bölgeleri, iş merkezleri veya farklı yerlerde mükellef şirketler adına değil de binaların sahipleri adına yapılmış olan elektrik, su, doğalgaz aboneliklerinde yer alan giderler kazançlardan indirilebilir mi?

 Bu ve buna benzer durumlarda değerlendirme yaparken yukarıda bahsettiğim, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için gerekli gider olup olmadığına bakmak gerekir. Ana kural olarak o harcama yapılmadan bu ticari faaliyetin icra edilmesi mümkün değilse bu giderlerin kabulü gerekir. Günümüzde su, elektrik, doğalgaz abonelikleri olmadan bir işletmenin faaliyetine devam etmesi, istisnai durumlar dışında, mümkün değil. Üstelik vergi muamelelerinde asıl olan işin gerçek mahiyetidir. Mal sahibi adına gelen fakat şirketin ticari faaliyeti için lazım ve hayati olan harcamalara ait faturaların bu mahiyeti aradaki sözleşmelerle veya yetkili birimlerden alınan belgelerle ispatlanırsa bu faturalarda yer alan tutarlar şirketlerin kazancından indirilebilir. Hatta bu belgelerde yer alan KDV’lerin şirketin ödenecek KDV tutarından indiriminin de mümkün olduğu yönünde idare tarafından verilmiş görüşler var.

Bu faturaların tutarı 5 bin TL’yi geçerse “Mal ve Hizmet Alım/Satımlarına İlişkin Bildirim Formu” (Form Ba-Bs) verilip verilmeyeceği konusu da tartışılan bir konudur. Normalde şirketler kendi adlarına gelen bu tür abonelik faturalarını bu formlarla bildirmek zorunda. Ancak şirketin kendi ismine kayıtlı olmayan abonelikler için ödenen ve giderlere kaydedilen bu faturalarla ilgili herhangi bir bildirim vermesine gerek yok.

Sermaye Artışına İndirim Avantajı

Geçtiğimiz ay TBMM’de kabul edilen bir torba kanunla kurumlar vergisi kanununa yeni bir indirim kalemi eklendi. Ancak bu indirim bu sene verilecek olan 2014 hesap dönemine ait beyannameler için geçerli değil. Uygulama temmuz ayından itibaren geçerli olacak. Bu yüzden bugünlerde sermaye artırımına gitmek isteyen firmaların zorunluluk bulunmuyorsa biraz daha beklemelerinde fayda var. Çünkü temmuz ayından sonra gerçekleştirilecek olan nakdi sermaye artışları dolayısıyla bu firmaların 2015 yılına ilişkin önümüzdeki yıl verecekleri kurumlar vergisi beyannamesinde bu sermaye artırımı sayesinde indirimden faydalanabilmeleri mümkün olacak. Kurumlar vergisi beyannamesinde beyan edilen matrahın yetersiz olması nedeniyle ilgili dönemde indirilemeyen bu tutarların sonraki hesap dönemlerine devredilebilmesi de mümkün.

Yeni düzenleme, sermaye şirketleri tarafından yapılan nakdi sermaye artışları üzerinden hesaplanan faiz tutarlarının yarısının kurumlar vergisi beyannamesinde indirilmesini ihtiva ediyor. Faiz hesaplanan dönem; sermayenin artırıldığı tarihten ilgili hesap döneminin sonuna kadar olan süre olacak. Yeni kurulan sermaye şirketleri, ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmını baz alarak hesaplama yapacak. Bu indirim imkânından faydalanabilmek için şirkete dışarıdan sıcak paranın nakit olarak girmesi gerekiyor. Şirketlerin geçmiş yıllar kârları, sermaye ve kâr yedekleri gibi işletme öz kaynakları içinde yer alan değerlerini sermayeye eklemeleri halinde bu indirim hakkından faydalanılamaz. Ayrıca, ortaklar veya yakınları tarafından kullanılan krediler veya alınan borçlar vasıtasıyla yapılan sermaye artırımları da, indirim hesaplamasında dikkate alınamayacak. Buna ilave olarak bankacılık ve finans sektöründe faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların da bu yeni indirim uygulamasından faydalanması mümkün değil.

 

(Kaynak: Zaman Gazetesi | 28.04.2015)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM