BASINDAN YAZILAR
Bankaların tamamının yabancıya satılmasını doğru bulmuyorum - MuhasebeTR

Bankaların tamamının yabancıya satılmasını doğru bulmuyorum

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Kemal Derviş, yabancı sermaye konusunda temkinli konuştu.
İstanbul'da düzenlenen 'Küreselleşmenin en az gelişmiş ülkeler yararına işletilmesi' konulu BM En Az Gelişmiş Ülkeler Dışişleri Bakanları Konferansı'nın açılış konuşmasını UNDP Başkanı Kemal Derviş yaptı.
 

"Bazı sektörlerde dikkatli olmak gerekir." diyen Derviş, buna örnek olarak finansı gösterdi: "Tüm bankaların yabancılar tarafından satın alınmasını doğru bulmuyorum. Özellikle bir kriz anında, olumsuzluk anında çoğunluğunu Türk sermayesinin tuttuğu bir bankanın bulunması bence önemli." 2001 krizinden sonra Dünya Bankası'ndan çağrılarak 57. koalisyon hükümetinde ekonomiden sorumlu bakan olarak görevlendirilen Derviş, Uluslararası Para Fonu ile imzaladığı anlaşmada kamu bankalarının özelleştirilmesi için düğmeye basmıştı. Derviş, üretime gelen, teknoloji getiren, Türkiye'nin dış piyasalarda daha fazla mal satmasını sağlayan yabancı sermayenin kabul edilmesi gerektiğini de vurguladı.

Sıcak paraya vergi konulması yönündeki düşüncelerini de tekrarlayan Derviş, "Girişte bir şekilde vergi koymanın yararlı olduğuna inanıyordum, ama bunun zamanı geçti. Belki ileride yine fırsat olur. Ama bence şu anda bunun zamanı değil." ifadelerini kullandı. CNN Türk'te Taha Akyol'un sorularını cevaplayan Derviş, Türkiye'nin artık orta gelirli bir ülke konumuna geldiğini söyledi. Derviş'e göre Macaristan, Polonya gibi ülkeler Türkiye'den daha zengin olsa da tarım sektörü dikkate alınmadığında, sadece imalat ve hizmetler sektörü değerlendirildiğinde Macaristan ile Türkiye'nin aşağı yukarı aynı olduğu görülecek. Dolayısıyla gelir ortalamasını ciddi şekilde aşağı çeken tarımdaki yapısal ve verimlilik sorununa eğilmek gerekiyor.

Doğu Asya'yı büyüme sürecine götüren formülü, "Piyasayı ve devleti birlikte götüren model geliştirdiler." diye özetleyen Derviş, şunları söyledi: "Doğu Asya'da hiçbir ülke ultra liberal, devletin hiçbir şeye karışmadığı, sadece özel sektör ve piyasaların çalıştığı bir ortamda ya da devlet işletmeciliğiyle kalkınmadı. Fakat devlet yön veren, strateji oluşturan ve özel girişimi destekleyen, aynı zamanda onu da denetim altında tutan bir model izledi. Malezya, Çin, Kore olsun temel yaklaşım piyasa ve devlet. Piyasa veya devlet değil." Derviş, IMF ile ilgili olarak da fonun sorumluluğunun makro istikrarı sağlamak olduğunu belirterek, "Onların anayasası bu. Finans dengesini sağlamak. Yapısal, sosyolojik yapı gibi konularda çaba göstermez, böyle bir yetkisi de yok. IMF, finansal düzeni sağlamaya çalışan, dünyadaki parasal akışların normal seyretmesini sağlayan bir kurum." tespitini aktardı.

'Küreselleşmeyi kuzey ülkeleri şekillendiriyor'

BM En Az Gelişmiş Ülkeler Dışişleri Bakanları Konferansı'nda konuşan Tanzanya eski Devlet Başkanı Benjamin Mkappa da, "Küreselleşme süreci kuzey ülkelerinin kararları ile şekilleniyor. Onlar da öncelikle kendi şirketlerinin çıkarlarını düşünüyor." dedi. Mkappa, Çin, Hindistan ve Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerin kendi ulusal kalkınma reçetelerini ortaya koydukları için başarılı olduklarını ifade ederek, "Bu ülkeler, kendileri için dışarıdan bir çözümü kabul etmediler. Çünkü bir giysi her bedene uymaz." diye konuştu. BM 61. Genel Kurul Başkanı Haya Rashed Al Khalifa da en az gelişmiş ülkelerin küreselleşmenin nimetlerinden en az yararlandığını, buna karşın zararlarından en çok etkilendiğini dile getirerek, "Milyonlarca insan yoksul, hasta ve unutulmuş bir şekilde yaşıyor. Bu durum hepimizi ilgilendiriyor, ahlaki ve stratejik sorumluluğumuz var." ifadelerini kullandı. Kemal Derviş ise en az gelişmiş ülkelerin sorunlarının çözümünde kaynak seferberliğinin önemine değindi. G-8 gibi uluslararası zirvelerde birçok söz verilmesine rağmen bunların tutulmadığını söyleyen Derviş'e göre son yıllarda kaynak akışında ciddi bir yavaşlama var. En az gelişmiş ülkelerin sorunlarının çözümü için güç elde edilmesi, katılımcı olunması gerekiyor. Bu sorunlar yerel görünmesine rağmen, uluslararası sistemin birçok şeyi kısıtlayıcı ve tayin edici rolünün bulunduğu unutulmamalı.

(Kaynak: Zaman Gazetesi | 10.07.2007)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM