Gelirler Kontrolörü Levent BAŞAK - Türkiye'de teknolojik veya jeotermal seracılık yapılabilecek....

3 Mayıs 2007 tarih ve 26511 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Hazine Arazilerinin Teknolojik veya Jeotermal Seracılık ve Organik Tarım Yatırımlarına Tahsisinde Uygulanacak Esas ve Usullere İlişkin Tebliğ" ile Hazine arazilerinin teknolojik veya jeotermal seracılık ve organik tarım için tahsisinde önemli bir düzenleme yapılmıştır.

Yapılan bu düzenleme ile Hazine'nin elinde bulunan gayrimenkuller tarımsal yatırıma açılmıştır. Aynı zamanda bu düzenleme çeşitli illerimizde bulunan

jeotermal kaynakların verimli bir şekilde değerlendirilmesini ve ekonomiye kazandırılarak ihracata dayalı ürünlerde önemli bir artışın sağlanmasına yol açacaktır.

Tebliğe göre, Hazine'nin özel mülkiyetinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde projeye dayalı teknolojik veya jeotermal seracılık ve organik tarım yatırımı yapmak isteyen gerçek ve tüzel kişilere bedeli karşılığında Hazine arazilerinin 49 yıllık bir süre ile tahsisi yapılabilecektir.

Yapılan bu düzenleme; Hazine arazileri vasıtasıyla tarımsal üretimi artırmak ve böylece çiftçilerin son dönemlerde yaşamış oldukları sorunlara bir nebze olsun çözüm bulmak amacıyla yapılmıştır.

Bu tebliğ ile yapılan düzenleme aynı zamanda organize tarım (sera) bölgeleri için atılan en önemli ve esaslı adımlardan bir tanesidir. Bu düzenlemeyle organik tarım ile uğraşmak üzere organize tarım bölgeleri oluşturulabilecektir.

Tebliğde; Hazine'nin özel mülkiyetinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan arazilerde teknolojik veya jeotermal seracılık ve organik tarım yatırımı yapmak için arazi tahsis talebinde bulunabilecek yatırımcılar hususunda kısıtlayıcı bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda söz konusu tebliğ hükmünden yerli ve/veya yabancı yatırımcı ayrımı yapılmaksızın bütün gerçek ve tüzel kişiler yararlanabilecektir.

Yerli ve/veya yabancı gerçek ve tüzel kişilerce yapılacak yatırımlar açısından toplam proje maliyet bedelinin en az 5 (beş) milyon ABD Doları karşılığı YTL tutarında olması ve yatırımın faaliyete geçmesinden itibaren en az 10 (on) kişiye 5 (beş) yıl süreyle istihdam olanağı sağlanmasının taahhüt edilmesi halinde 'doğrudan' ön izin, kullanma izni verilebilecek ve/veya irtifak hakkı tesis edilebilecektir.

Türkiye'de bu tür yatırımlar için en uygun ve yatırımcıların ilgisini çeken alanlar; Denizli, Samsun (Terme ve Bafra), Tokat, Aydın, Eskişehir, Manisa, Yozgat, Adana, Antalya, Afyonkarahisar, Şanlıurfa ve İzmir illerinde yer almaktadır. Ayrıca; jeotermal seracılık için Türkiye'nin diğer illerindeki yatırım olanaklarının da değerlendirilmesi mümkündür. Nitekim Manisa'nın Salihli ve Yozgat'ın Sorgun ilçesinde bu tür yatırımlar için ilk girişimler başlatılmıştır.

Ancak, yapılan bu düzenlemeden sağlanmak istenen amaçların gerçekleştirilmesi ve tebliğin gerçek amacına ulaşması için bu tür yatırımlar kapsamında çiftçilere mali destek sağlanmalıdır. Aksi takdirde büyük yatırımlar gerektiren bu üretim alanları büyük sermaye gruplarının eline geçerek uzun vadede çiftçilerin durumu daha da kötüleşecek, bu ise köyden kente olan göçü daha da artıracaktır.

Çiftçilere sağlanacak mali destek diğer kredilere nazaran daha ucuz kredi temini şeklinde olabileceği gibi hibe (karşılıksız kredi ve/veya yardım) şeklinde destek yapılması da mümkündür. Nitekim ilgili tebliğden önce çıkarılmış olan 2006/11201 sayılı kararnameyle tarımsal üreticilerin finansman ihtiyacını uygun koşullarda karşılamak için önemli düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemeler organik tarım ve örtüaltı tarımsal faaliyetleri de kapsamaktadır.

Tebliğden beklenen amaçların gerçekleşmesi bakımından Maliye Bakanlığı-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve illerdeki tarım ve sanayi odalarının ve tarım kredi kooperatiflerinin organize hareket etmeleri de önemlidir. Ayrıca; üniversitesi bulunan illerimizde bu kuruluşlara Üniversitelerde dahil edilmelidir. Özellikle üniversitelerce öncelikle bir ön araştırma yapılarak Türkiye'de bu tür yatırımların yapılabileceği yerlerin üretim haritası çıkarılmalıdır.

Son olarak; tebliğden beklenen amaçların gerçekleşmesi ve tarımsal üretimin tabana yayılması açısından eğitim çok önemlidir. Bu noktada Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile üniversitelere önemli görevler düşmektedir. Özellikle Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, bir özel sektör kuruluşu gibi hareket ederek yatırımcılara her türlü eğitim desteğini vermeli; bunun için ise bakanlık bünyesinde kalifiyeli eleman ihtiyacının bir an önce giderilmesi gereklidir.

(Kaynak: Dünya Gazetesi | 27.06.2007)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.